Raşit Gönenç
Kilopat
Daha fazla
- Cinsiyet
- Erkek
- Meslek
- Online İngilizce Öğretmeni
Sherlock dizisi şu ana kadar izlediğim en mükemmel diziler arasındadır. Oradan alacağım birkaç repliği burada paylaşacağım. İzlemek isteyenler, Sherlock buradan izleyebilirler.
Sherlock ve Watson 2. karşılaştıklarında aralarında geçen konuşma :
Watson –, Sherlock +
+Kimsin sen? Ne yapıyorsun?
-Sence?
-Özel dedektif derdim, ama…
+Ama?
-Polis özel dedektiflere gitmez.
+Ben danışman dedektifim.
Dünyada bu işi yapan tek ben varım.
Benim icat ettiğim bir iş.
-Ne demek oluyor bu?
+Şu demek oluyor, ne zaman polis
çıkmaza düşse, ki bu herzaman olur, bana danışırlar.
-Ama polis amatörlere…danışmaz.
+Dün seninle ilk karşılaştığımızda,
“Afganistan mı yoksa Irak mı?”
diye sormuştum. Şaşırmış görünüyordun.
-Nasıl bilebildin?
+Bilmiyordum, gördüm.
Yüzün yanmış, ama bileklerden yukarısı beyaz. Yurtdışında bulunmuşsun, ama güneşlenmek için değil. Saç kesimin, duruşun askeriyeden olduğunu gösteriyor.
Odaya girdiğinde konuşman…
“Ah, benim günümden biraz farklı.” … Barts’da okuduğunu anladım. Belli ki askeri doktorsun, şüphesiz. Topallaman yürüdüğün zaman çok kötü, fakat ayakta dururken sandalye istemedin, sanki unutmuş gibiydin. Demek ki aksaklığın en azından kısmen ruhsal kökenli. Bundan da yaranın oluştuğu koşulların
tramvatik olduğunu çıkardım. Demek ki savaş sırasında yaralanan bir askersin. Öyleyse, günümüzde bir askeri doktor
nerede güneşlenmiş, ve savaş sırasında yaralanmış olabilir?
Afganistan ya da Irak.
-Bir terapistim olduğunu söylemiştin.
+Ruhsal kökenli bir aksaklığın var,
elbette bir terapistin olacak.
O zaman kardeşine gelelim…
“-Buyur, benimkini kullan.
+Teşekkürler.”
+Telefonun. Pahallı bir şey, e-posta destekliyor, mp3 çalarlı,bir ev arkadaşı arıyorsun,Böyle bir şeye paranı israf etmezdin.o zaman bir hediye olmalı.Çizikler, bir tane değil,art arda bir sürü. Anahtar ve bozukluklarla aynı cepte taşımışsın. Yanımda oturan adam tek lüks eşyasınaböyle davranmazdı, demek ki ikinci eldi. Sonraki epey kolaydı. Zaten biliyorsun. Oymalar.”Harry Watson,” Belli ki sana bu eski telefonu veren, aileden biri. Baban olamaz, genç işi bir telefon bu. Kuzenin olabilirdi, fakat sen yaşayacakyer bulamayan… memleketine dönen bir savaş kahramanısın. Geniş bir ailen olması muhtemel değil, en azından yakın değilsiniz. O halde kardeşin. Şimdi, Clara. Clara kim? Üç öpücük romantik bir bağa işaret ediyor.Telefonun pahallığı eşi olduğunu söylüyor, kız arkadaşı değil. Yakın bir zamanda vermiş olmalı, bu model sadece altı aylık, o halde evlilik sallantıdaydı.Altı ay sonra, başkasına verdi. Eğer kadın terketseydi, telefonu saklardı, muhtemelen. İnsanların yaptığı, aşırı duyarlık. Ama hayır, başından atmak istedi. Kardeşin karısını terketti. Telefonu sana verdi, böylece seninle irtibatta kalmak istedi. Senin için endişelendi. Kalacak hesaplı bir yer arıyorsun, ama yardım için kardeşine gitmiyorsun. Bu kardeşinle sorunların olduğunu gösterir. Belki karısından hoşlanmıştın. Belki de içki içmesini sevmemiştin.
-Evet, içki sorununu nasıl bilebilirsin?
+Kör atış yaptım. Gerçi iyi vurmuşum.Şarj bağlantısı,
etrafında küçük sürtünme izleri var. Her gece fişe takıyor, ama elleri titriyor. O izleri asla sarhoş olmayan bir adamın
telefonunda görmezsin,sarhoş bir adamda kesinlikle vardır.Al işte, görüyorsun, sen haklıydın.
-Haklı mıydım? Ne konuda haklıyım?
+Polis amatörlere danışmaz.
Bir şeyi saklamanın en iyi yolu, onu herkesin görebileceği bir yere koymaktır. Sherlock Holmes
Sherlock ve Watson 2. karşılaştıklarında aralarında geçen konuşma :
Watson –, Sherlock +
+Kimsin sen? Ne yapıyorsun?
-Sence?
-Özel dedektif derdim, ama…
+Ama?
-Polis özel dedektiflere gitmez.
+Ben danışman dedektifim.
Dünyada bu işi yapan tek ben varım.
Benim icat ettiğim bir iş.
-Ne demek oluyor bu?
+Şu demek oluyor, ne zaman polis
çıkmaza düşse, ki bu herzaman olur, bana danışırlar.
-Ama polis amatörlere…danışmaz.
+Dün seninle ilk karşılaştığımızda,
“Afganistan mı yoksa Irak mı?”
diye sormuştum. Şaşırmış görünüyordun.
-Nasıl bilebildin?
+Bilmiyordum, gördüm.
Yüzün yanmış, ama bileklerden yukarısı beyaz. Yurtdışında bulunmuşsun, ama güneşlenmek için değil. Saç kesimin, duruşun askeriyeden olduğunu gösteriyor.
Odaya girdiğinde konuşman…
“Ah, benim günümden biraz farklı.” … Barts’da okuduğunu anladım. Belli ki askeri doktorsun, şüphesiz. Topallaman yürüdüğün zaman çok kötü, fakat ayakta dururken sandalye istemedin, sanki unutmuş gibiydin. Demek ki aksaklığın en azından kısmen ruhsal kökenli. Bundan da yaranın oluştuğu koşulların
tramvatik olduğunu çıkardım. Demek ki savaş sırasında yaralanan bir askersin. Öyleyse, günümüzde bir askeri doktor
nerede güneşlenmiş, ve savaş sırasında yaralanmış olabilir?
Afganistan ya da Irak.
-Bir terapistim olduğunu söylemiştin.
+Ruhsal kökenli bir aksaklığın var,
elbette bir terapistin olacak.
O zaman kardeşine gelelim…
“-Buyur, benimkini kullan.
+Teşekkürler.”
+Telefonun. Pahallı bir şey, e-posta destekliyor, mp3 çalarlı,bir ev arkadaşı arıyorsun,Böyle bir şeye paranı israf etmezdin.o zaman bir hediye olmalı.Çizikler, bir tane değil,art arda bir sürü. Anahtar ve bozukluklarla aynı cepte taşımışsın. Yanımda oturan adam tek lüks eşyasınaböyle davranmazdı, demek ki ikinci eldi. Sonraki epey kolaydı. Zaten biliyorsun. Oymalar.”Harry Watson,” Belli ki sana bu eski telefonu veren, aileden biri. Baban olamaz, genç işi bir telefon bu. Kuzenin olabilirdi, fakat sen yaşayacakyer bulamayan… memleketine dönen bir savaş kahramanısın. Geniş bir ailen olması muhtemel değil, en azından yakın değilsiniz. O halde kardeşin. Şimdi, Clara. Clara kim? Üç öpücük romantik bir bağa işaret ediyor.Telefonun pahallığı eşi olduğunu söylüyor, kız arkadaşı değil. Yakın bir zamanda vermiş olmalı, bu model sadece altı aylık, o halde evlilik sallantıdaydı.Altı ay sonra, başkasına verdi. Eğer kadın terketseydi, telefonu saklardı, muhtemelen. İnsanların yaptığı, aşırı duyarlık. Ama hayır, başından atmak istedi. Kardeşin karısını terketti. Telefonu sana verdi, böylece seninle irtibatta kalmak istedi. Senin için endişelendi. Kalacak hesaplı bir yer arıyorsun, ama yardım için kardeşine gitmiyorsun. Bu kardeşinle sorunların olduğunu gösterir. Belki karısından hoşlanmıştın. Belki de içki içmesini sevmemiştin.
-Evet, içki sorununu nasıl bilebilirsin?
+Kör atış yaptım. Gerçi iyi vurmuşum.Şarj bağlantısı,
etrafında küçük sürtünme izleri var. Her gece fişe takıyor, ama elleri titriyor. O izleri asla sarhoş olmayan bir adamın
telefonunda görmezsin,sarhoş bir adamda kesinlikle vardır.Al işte, görüyorsun, sen haklıydın.
-Haklı mıydım? Ne konuda haklıyım?
+Polis amatörlere danışmaz.
Bir şeyi saklamanın en iyi yolu, onu herkesin görebileceği bir yere koymaktır. Sherlock Holmes
Son düzenleyen: Moderatör:
