Ataların sağ olsun tabii, onlar olmasa herhangi bir coğrafyada tutunamazdin çünkü. Burasi öyle bir coğrafya ki toprağı bol ve bereketli, 4 tarafı denizlerle ve yer altı kaynaklarıyla çevrili bunu yanında 2 kıtayı birbirine bağlayan stratejik konumu gereği de pek cok medeniyet tarafından hayali kurulmuş bir coğrafya. Ama işte bu coğrafyaya girip bu kadar sene tutunabilen tek millet biziz ve bunu atalarına borçlusun.
Bunun yanında Rusya-Ukrayna arasındaki problemler aslında Sscb'nin yıkılmasından sonra başlıyor. Aslında en büyük problem Kırım, çünkü her nasıl Kıbrıs Akdeniz'in karakoluysa, Kırım'da Karadeniz'in karakolu denilebilir ve Rusya'nın Karadeniz'e açılan kapısı durumundadır. Ortadaki problemin kaynağı ismini tam olarak hatırlayamadığım bir Rus imparatoriçesinin Kırım'i Ukrayna'ya hediye etmesi zamanında. Ancak sscb yıkılıp saflar yerine oturduğunda Rusya bu durumu kabul etmeyip kısaca verdiği hediyeyi geri almaya calismakta. Rus'lara göre Ukrayna diye bir devlet zaten yok, orada yaşayan insanları genel olarak Rus vatandaşıymis gibi görüyorlar ve bu suretle aldıkları her karar Ukrayna'nin bagimsizligini tehdit edecek düzeye geliyor. Ukrayna'da bu konuda fazla masum değil. Bağımsızlıklarını kazandıktan sonra Kırım ile ilgili Rus'larla oradaki kaynakların ve garnizonlarin ortak kullanım kararı almalarına karşın tek taraflı bu anlaşmayı bozmuslardir zamanında. Problem, Ukrayna'nin kendi içerisinde de Rus yanlisi vatandaşların ve askerlerin bulunması. İşi hiç kolay değil bu durumda. Pek çok vatandaşı batıya yanaşmak yerine Rus çatısı altında yaşamak istiyor ve bu durum Ukrayna'yi çok tehlikeli bir pozisyona sokuyor maalesef. Bence iki ülke arasında geniş çaplı bir savaş çıkma olasılığı düşük. Çünkü bu durumda savaşa katılmak zorunda ya da taraf seçmek zorunda kalabilecek ülkeler ortaya çıkacaktır ve savaş büyüyecektir. Geçmişte olduğu gibi, yapılacak bir anlaşma ile problemin çözüleceğini düşünüyorum. En azından şimdilik. Ancak bir anlaşma olmaz ise Rusya Kırım'i almak için elinden geleni ardına koymayacaktir.