TOGG'dan heyecanlandıran paylaşım

Teknolojin yok. Olmayan teknoloji ile ucuz araba üretemezsin. Kurla ithal ettiğin motoru taktığın araç, ucuz mu olacak. O kadar donanımla üstelik.

Teknolojinin gelişmesi için ise böyle alanlar lazım. TOGG u geçelim, her türlü gerekecek. Benim dikkat çekmek istediğim yer TOGG u yüceltmek ya da siyasi amacı yok demek değil. Banane TOGG dan, benim oyumu mu etkileyecek? Hayır. Banttan insin, yorumumu yaparım.

Ben bu ülkenin insanını çok iyi tanıyorum. Çevremde ne olup bittiğinin de çok iyi farkındayım. En basitinden, Teknofest. İki üç tane garip proje yüzünden koca organizasyonun nasıl çöpe atıldığını, buradaki bazılarının da nasıl dearek verdiğini çok iyi gördüm. Orada bu konuyla ilgili sağlam yarışmalar da var. Tam otonom araç üretiyorlar ya.

İnsanlara çalışacak istihdamlar vermelisiniz. Bu dediklerim mevcut siyasi koşullar nedeniyle havada kalabilir. Ancak olayın özünü kavramak gerek.

Eleştiri böyle yapılır. Ucuz araç falan, bunlar çöken ekonomi ile alakalı. Gerçekten yerli araç, sizin için ucuz araba mı demek yoksa gelecek nesillere yatırım mı demek? Bunu savınmak önemli olan.

Her neyse, olmayan araba üstüne bu kadar konuşulması bile komik...
İbrahim Bey, uzatmayalım diyerek bana laf atmaya devam ediyorsunuz. O zaman sizin bir üste çıkma ya da kendinize engel olamama haliniz var. Çünkü ortaya bu çıkıyor.

Bir kere tekrar ele alalım: Ne yapmış bu Uganda?

"Uganda 'güneş enerjili' ve 'elektrikli'den sonra yerli hibrit araçlar da üretti." Şimdi sizin "ısrarla" belirttiğiniz bu önemli işlerin Uganda'ya ne faydası olmuş?


2019 yılından bu yıla kadar istihdam edilmiş, üretim yapılmış ve reklamlarla satılmış yerli arabası olan Uganda 2021 yılında neden hala bu durumda? Ben sizin "bu ülkede her şeyi eleştirmeyin" algınızı anlıyorum. Nitekim hemen hemen her konuya bu şekilde geliyorsunuz ama bu ülkenin asıl teknolojik göstereceği yer otomotiv midir? Yoksa dünyaya en çok sattığı şey olan tarım ürünleri midir? Çünkü ciddi bir istihdam yine bu sektörde vardı ama gelişim sağlanamadı için tarlalar ve tarım alanları satılıp betona bir kaçış başladı.

https://www.indyturk.com/node/311236/ekonomi̇/konya-büyüklüğündeki-hollanda-türkiyenin-6-katı-tarımsal-ürün-ihracatı-yaptı

Şimdi bir bakalım: İstihdamdan ve gelişimden söz ederken daha kendi toprağını doğru düzgün süremeyen bir ülkeye fiyatını siz dahi ucuz bulmadığınız bir araba nasıl bir gelir sağlayacak? İç piyasaya bile ucuza satılamayacaksa bu araba tam olarak ne vaatler ile geliyor? Savunduğunuz durumlar tamamı ile popülist söylemlerin bir bütünüdür. Yıllardır yerli araba denildikten sonra tam da ülkenin ekonomik darboğazı artık saklanamaz boyuttayken istihdam yaratıyor diye yerli araba güzellemesi yapamazsınız.

Size söylüyorum: Teknoloji mi istiyorsunuz? Gidin tarımı bu yöntem ile yapın. Teknoloji mi istiyorsunuz? Gidin okulları bu yola sevk edin. (Yani her yeri İmam Hatipler ile doldurmayın.) Teknoloji mi istiyorsunuz? Denizleri daha sağlıklı bir hale getirin.

Yani bana bu tarz ülke gündeminden uzak laflarla yorum yapacağınıza ülkenin teknoloji entegrasyonu ile yükselebilecek noktalarına bakmaya özen gösterin. Tarımınız geri kalmış, eğitimde dünyanın gerisindesiniz, denizleriniz ve balık çeşitliliğiniz felaket durumda ama yerli araba ile istihdam oluşturulacak? Emin olun asıl komedi burada.

Ve lütfen her defasında konuşmaya gerek yok deyip cevap vermeyin. Çünkü otokontrol sahibi olmadığınızı düşünmeye başladım.
 
Son düzenleme:
Bunlarla arabanın alakasını anlayamadım. Araba dan konuşuyoruz siz havalimanı geçiş garantisi diyorsunuz. Evet Toog çıkarsa fiyatı düşük olmayacak. C-SUV larla rekabet edecek bir fiyatı olacak.
Bende isterim fiyatı düşük olsun herkes binsin. Ülkede herkesin alım gücü aynı değil.
Muhtemelen fiyatı 500 550 arası olur. Ayrıca baktığımızda insanlar nasıl C-SUV alıyorsa bunu da alacaktır. Birde yerli otomobil hasreti var tabi. C-SUV larla karşılaştırdığımızda teknoloji olarak bu arabanın yanına bile yaklaşamıyorlar zaten.
Nesini anlayamadınız? Araba da saydıklarımda bu hükümetin ballandıra ballandıra anlattığı şeyler.
Bunlarla arabanın alakasını anlayamadım. Araba dan konuşuyoruz siz havalimanı geçiş garantisi diyorsunuz. Evet Toog çıkarsa fiyatı düşük olmayacak. C-SUV larla rekabet edecek bir fiyatı olacak.
Bende isterim fiyatı düşük olsun herkes binsin. Ülkede herkesin alım gücü aynı değil.
Muhtemelen fiyatı 500 550 arası olur. Ayrıca baktığımızda insanlar nasıl C-SUV alıyorsa bunu da alacaktır. Birde yerli otomobil hasreti var tabi. C-SUV larla karşılaştırdığımızda teknoloji olarak bu arabanın yanına bile yaklaşamıyorlar zaten.
Ayrıca o arabaları üreten ülkelerdeki insanlar kaç birime alıyor arabayı biz kaç birime alacağız?
 
İbrahim Bey, uzatmayalım diyerek bana laf atmaya devam ediyorsunuz. O zaman sizin bir üste çıkma ya da kendinize engel olamama haliniz var. Çünkü ortaya bu çıkıyor.

Ve lütfen her defasında konuşmaya gerek yok deyip cevap vermeyin. Çünkü otokontrol sahibi olmadığınızı düşünmeye başladım.

Yoldaydım ve mobildeydim, mesajlarınızı parça parça gördüm. Olmasını istemeyeceğim bir durum oluşmuş. Gerçekten benim derdim TOGG değil. TOGG şu an siyasi bir proje aşamasında olan, ama ortada olmayan bir araç.
Bir kere tekrar ele alalım: Ne yapmış bu Uganda?

"Uganda 'güneş enerjili' ve 'elektrikli'den sonra yerli hibrit araçlar da üretti." Şimdi sizin "ısrarla" belirttiğiniz bu önemli işlerin Uganda'ya ne faydası olmuş?


2019 yılından bu yıla kadar istihdam edilmiş, üretim yapılmış ve reklamlarla satılmış yerli arabası olan Uganda 2021 yılında neden hala bu durumda?

İki firma aynı dinamiklere sahip değil. Bir ülkeyi tek bir sanayi kaynağı tabii ki kalkındırmaz. Ama bu, yerli araba fikrini tamamen gereksiz de kılmaz. Düzgün bir bilgi yok, aynı TOGG gibi. Fabrikaları yapım aşamasında ve tam kapasite için 2040 ön görülüyor. Paylaştığınız yeşil araç ise bir üniversite projesi ürünü.

Ben sizin "bu ülkede her şeyi eleştirmeyin" algınızı anlıyorum. Nitekim hemen hemen her konuya bu şekilde geliyorsunuz...

Her konuya bu argümanla gelmiyorum. Bu Türkiye'nin gerçeği. Bir projede en büyük iki problemden birisi, ekonomik durum, diğeri ise acımasız eleştiridir. Tarım diyorsunuz. Tarım ile alakalı sağlam projelerini, koca koca profesörlere anlatıp, profesörlerin bir taraflarıyla gülerek karşılık verdiği çok manzara gördüm. Bu bir zihniyettir. Mesajlarımı dikkatlice tahlil ederseniz benim derdimin zihniyet ile ilgili olduğunu anlarsınız.

...ama bu ülkenin asıl teknolojik göstereceği yer otomotiv midir? Yoksa dünyaya en çok sattığı şey olan tarım ürünleri midir? Çünkü ciddi bir istihdam yine bu sektörde vardı ama gelişim sağlanamadı için tarlalar ve tarım alanları satılıp betona bir kaçış başladı.

Gelişeceği alanlar çok ve bunlardan birisi de otomotiv. Kompozit sanayi, motor üretimi, otonom sistemler, hatta çipler... Tarım da bunlardan birisi ve inanır mısınız, iç içeler. Tarımda otonom sistemlerin yaygınlaşması, zirai İHA'lar ve İKA'lar, daha verimli motorlar, daha hafif ve dayanıklı gövdeler... Biliyorsunuz ülkemiz hangi işe elini atsana karşısına çıkan iki sorun oluyor: Motor ve kontrol alt sistemleri.

Şimdi bir bakalım: İstihdamdan ve gelişimden söz ederken daha kendi toprağını doğru düzgün süremeyen bir ülkeye fiyatını siz dahi ucuz bulmadığınız bir araba nasıl bir gelir sağlayacak? İç piyasaya bile ucuza satılamayacaksa bu araba tam olarak ne vaatler ile geliyor? Savunduğunuz durumlar tamamı ile popülist söylemlerin bir bütünüdür. Yıllardır yerli araba denildikten sonra tam da ülkenin ekonomik darboğazı artık saklanamaz boyuttayken istihdam yaratıyor diye yerli araba güzellemesi yapamazsınız.

TOGG bir noktadan sonra kimin umurundaki? Yerli araba düşüncesi daha önemli değil mi? Elbet özel bir şirket tarafından üretilecek ve hayata geçirilecek. TOGG olmaz başkası olur. Neden yerli araba fikrini itibarsızlaştırayım? Yerlli araba dediğinizde sanayi tesisleri kuruyorsunuz, yatırım yapıyorsunuz, teknoloji geliştirmek üzere yola çıkıyorsunuz. Tarımda da benzer durumların olması gerekli. Ki, yerli arabadaki bu tutumum, tarımı daha az önemsediğimi ya da desteklemediğimi göstermiyor. İkisi için de düzgün planlamalarla sağlam ödenekler çıkabilir. Rantın ve israfın önlenebildiği bir Türkiye düşünelim, yerli araba yine bir yük mü olacak yoksa geleceğe yapılacak yatırım mı?

Hocasının sırtını döndüğü öğrenciye, projesini geliştirebilmesi için fırsat vermelisiniz. Bu otomotiv sanayinde yerli araba olur ya da yabancı bir yatırımcıyı ülkenize çekmekle olur. Tarımda çiftçileri mühendislerle desteklemekle olur. Çiftçiyi desteklemekle olur, mühendisi desteklemekle olur.

Size söylüyorum: Teknoloji mi istiyorsunuz? Gidin tarımı bu yöntem ile yapın. Teknoloji mi istiyorsunuz? Gidin okulları bu yola sevk edin. (Yani her yeri İmam Hatipler ile doldurmayın.) Teknoloji mi istiyorsunuz? Denizleri daha sağlıklı bir hale getirin.

Hangi okulu hangi yola sevk ediyorsun ya. :D Üniversitedeki beton kafalardan haberin var mı senin? Sorun sadece imam hatipler mi zannediyorsun? Üniversiteler, öğrencilerin proje geliştireceği yerler olmalı. Ama günümüzde nasıl? Birkaç üniversitede birkaç sağlam hoca dışında sıfır. Sağlam bir fikirle gittiğinde bir taraflarıyla gülüyorlar. Biliyorum çünkü bana da oldu. Eğer hoca ve üniversite desteklemiyorsa, bu gencin kendini geliştirmesi imkan vermelisiniz. İmkan para değil sadece. Atölye, iş, deneyim kazanma. Gence yatırım yapacaksın ki seni kalkındırsın, zihniyetin değişsin, eğitimin iyileşsin.

Benim alanım gömülü ve otonom sistemler. Alanım olduğu için gelip burada bir şeyler anlatmaya çalışıyorum. Türkiye'nin otonom sistemlerde kazandığı bir başarısı var ve bunu, otomotiv ile diğer sektörlere taşıyabilir. Bu popüleristlik değil, ideal olan. Tarımda otonom sistemlerin kullanımı gelişmiş ülkelerde yaygın. Tabii ki daha birçok sistem var ama alanım olduğu için ben bunu örnek veriyorum.

Yani bana bu tarz ülke gündeminden uzak laflarla yorum yapacağınıza ülkenin teknoloji entegrasyonu ile yükselebilecek noktalarına bakmaya özen gösterin.

Teknoloji entegrasyonu için çağı yakalaman gerek. Merak etme, bahsettiğin teknolojiyle yakından ilgileniyorum ve ilgilendiğim için de gelişmiş yerli araba fikrini destekliyorum.

Sanayi ve teknoloji bir bütündür. Savunma sanayinde kazandığın başarımları farklı alanlara da aktarman gerekir. Bunu aktaracak olan alanlardan birisi de bu. Diğeri tarım olur, öbürü insansız deniz araçları ile balık ekosisteminin takibi olur.

Tarımınız geri kalmış, eğitimde dünyanın gerisindesiniz, denizleriniz ve balık çeşitliliğiniz felaket durumda ama yerli araba ile istihdam oluşturulacak? Emin olun asıl komedi burada.

Yerli araba Türkiye'nin yakalaması gereken teknoloji vagonlarından birisi. Tek tek saymanıza gerek yok, Türkiye direkt geri kalmış bir ülke.

TOGG dediğiniz siyasi bir proje. Yalan olur gider ya da gerçekten üretilir belki. Önemli olan bu değil. Üretilirse ülkeye katkısı olur, üretilmezse malum kesim rezilliklerine bir yenisini daha ekler. Ama siz, yerli araba fikrini, teknolojiyi yakalayabilecek bir fırsat olarak değerlendirmezseniz, işte o zaman kaybedersiniz.

Benim için en kolayı, asıl popüler olan eleştirileri yapmak. İHA dediğimiz şey kaç tane öğrenciye, topluluğa umut ve heves oldu, bir bakın. Aynısı tarımla da olur, yerli arabayla da. Bunlar uzun vadeli planlar ancak bir ülkenin gerçekten gelişmesi için kurması gereken hayaller.

Son olarak şunu diyeyim; umarım hayatınız boyunca fikirlerinize ve projelerinize önem veren insanlarla karşılaşırsınız. Emin olun tersini tatmak istemezsiniz.
 
Yoldaydım ve mobildeydim, mesajlarınızı parça parça gördüm. Olmasını istemeyeceğim bir durum oluşmuş. Gerçekten benim derdim TOGG değil. TOGG şu an siyasi bir proje aşamasında olan, ama ortada olmayan bir araç.


İki firma aynı dinamiklere sahip değil. Bir ülkeyi tek bir sanayi kaynağı tabii ki kalkındırmaz. Ama bu, yerli araba fikrini tamamen gereksiz de kılmaz. Düzgün bir bilgi yok, aynı TOGG gibi. Fabrikaları yapım aşamasında ve tam kapasite için 2040 ön görülüyor. Paylaştığınız yeşil araç ise bir üniversite projesi ürünü.



Her konuya bu argümanla gelmiyorum. Bu Türkiye'nin gerçeği. Bir projede en büyük iki problemden birisi, ekonomik durum, diğeri ise acımasız eleştiridir. Tarım diyorsunuz. Tarım ile alakalı sağlam projelerini, koca koca profesörlere anlatıp, profesörlerin bir taraflarıyla gülerek karşılık verdiği çok manzara gördüm. Bu bir zihniyettir. Mesajlarımı dikkatlice tahlil ederseniz benim derdimin zihniyet ile ilgili olduğunu anlarsınız.



Gelişeceği alanlar çok ve bunlardan birisi de otomotiv. Kompozit sanayi, motor üretimi, otonom sistemler, hatta çipler... Tarım da bunlardan birisi ve inanır mısınız, iç içeler. Tarımda otonom sistemlerin yaygınlaşması, zirai İHA'lar ve İKA'lar, daha verimli motorlar, daha hafif ve dayanıklı gövdeler... Biliyorsunuz ülkemiz hangi işe elini atsana karşısına çıkan iki sorun oluyor: Motor ve kontrol alt sistemleri.



TOGG bir noktadan sonra kimin umurundaki? Yerli araba düşüncesi daha önemli değil mi? Elbet özel bir şirket tarafından üretilecek ve hayata geçirilecek. TOGG olmaz başkası olur. Neden yerli araba fikrini itibarsızlaştırayım? Yerlli araba dediğinizde sanayi tesisleri kuruyorsunuz, yatırım yapıyorsunuz, teknoloji geliştirmek üzere yola çıkıyorsunuz. Tarımda da benzer durumların olması gerekli. Ki, yerli arabadaki bu tutumum, tarımı daha az önemsediğimi ya da desteklemediğimi göstermiyor. İkisi için de düzgün planlamalarla sağlam ödenekler çıkabilir. Rantın ve israfın önlenebildiği bir Türkiye düşünelim, yerli araba yine bir yük mü olacak yoksa geleceğe yapılacak yatırım mı?

Hocasının sırtını döndüğü öğrenciye, projesini geliştirebilmesi için fırsat vermelisiniz. Bu otomotiv sanayinde yerli araba olur ya da yabancı bir yatırımcıyı ülkenize çekmekle olur. Tarımda çiftçileri mühendislerle desteklemekle olur. Çiftçiyi desteklemekle olur, mühendisi desteklemekle olur.



Hangi okulu hangi yola sevk ediyorsun ya. :D Üniversitedeki beton kafalardan haberin var mı senin? Sorun sadece imam hatipler mi zannediyorsun? Üniversiteler, öğrencilerin proje geliştireceği yerler olmalı. Ama günümüzde nasıl? Birkaç üniversitede birkaç sağlam hoca dışında sıfır. Sağlam bir fikirle gittiğinde bir taraflarıyla gülüyorlar. Biliyorum çünkü bana da oldu. Eğer hoca ve üniversite desteklemiyorsa, bu gencin kendini geliştirmesi imkan vermelisiniz. İmkan para değil sadece. Atölye, iş, deneyim kazanma. Gence yatırım yapacaksın ki seni kalkındırsın, zihniyetin değişsin, eğitimin iyileşsin.

Benim alanım gömülü ve otonom sistemler. Alanım olduğu için gelip burada bir şeyler anlatmaya çalışıyorum. Türkiye'nin otonom sistemlerde kazandığı bir başarısı var ve bunu, otomotiv ile diğer sektörlere taşıyabilir. Bu popüleristlik değil, ideal olan. Tarımda otonom sistemlerin kullanımı gelişmiş ülkelerde yaygın. Tabii ki daha birçok sistem var ama alanım olduğu için ben bunu örnek veriyorum.



Teknoloji entegrasyonu için çağı yakalaman gerek. Merak etme, bahsettiğin teknolojiyle yakından ilgileniyorum ve ilgilendiğim için de gelişmiş yerli araba fikrini destekliyorum.

Sanayi ve teknoloji bir bütündür. Savunma sanayinde kazandığın başarımları farklı alanlara da aktarman gerekir. Bunu aktaracak olan alanlardan birisi de bu. Diğeri tarım olur, öbürü insansız deniz araçları ile balık ekosisteminin takibi olur.



Yerli araba Türkiye'nin yakalaması gereken teknoloji vagonlarından birisi. Tek tek saymanıza gerek yok, Türkiye direkt geri kalmış bir ülke.

TOGG dediğiniz siyasi bir proje. Yalan olur gider ya da gerçekten üretilir belki. Önemli olan bu değil. Üretilirse ülkeye katkısı olur, üretilmezse malum kesim rezilliklerine bir yenisini daha ekler. Ama siz, yerli araba fikrini, teknolojiyi yakalayabilecek bir fırsat olarak değerlendirmezseniz, işte o zaman kaybedersiniz.

Benim için en kolayı, asıl popüler olan eleştirileri yapmak. İHA dediğimiz şey kaç tane öğrenciye, topluluğa umut ve heves oldu, bir bakın. Aynısı tarımla da olur, yerli arabayla da. Bunlar uzun vadeli planlar ancak bir ülkenin gerçekten gelişmesi için kurması gereken hayaller.

Son olarak şunu diyeyim; umarım hayatınız boyunca fikirlerinize ve projelerinize önem veren insanlarla karşılaşırsınız. Emin olun tersini tatmak istemezsiniz.
Son cümle beni derinden yaraladı. Hepsini su gibi okudum hocam elinize sağlık. Türkiye'nin asıl özetini bir sayfaya sığdırmışsınız. Son cümlenize ithafen bir şey demek isterim. Bundan 1.5 yıl önce lise öğrencisi iken bir film için belli kaynaklı projeler tasarlayıp sundum. Destek göremedim. Bende çıtayı arşa çıkarmaya çalışarak bütün 11 ve 12. sınıfları bir araya getirerek bir konferans düzenledim. Sağ olsun kültür dersi hocalarım bu konuda çok yardımcı olmuşlardı. Projenin belli amaçlarını ve argümanlarını herkesle paylaştım. Çok büyük çoğunluk destek verdi. Tabii bölüm hocam bana karşı iyice hırslanıp benim hakkımda tutanak tutup idareye verdi. Bende ne yazık lanet ederek geri çekilmek zorunda kaldım. 1.5 yıl boyunca içimde hep acı olarak kaldı. Bakanlık onay bile vermişti oysa ki. :(
 
İki firma aynı dinamiklere sahip değil. Bir ülkeyi tek bir sanayi kaynağı tabii ki kalkındırmaz. Ama bu, yerli araba fikrini tamamen gereksiz de kılmaz. Düzgün bir bilgi yok, aynı TOGG gibi. Fabrikaları yapım aşamasında ve tam kapasite için 2040 ön görülüyor. Paylaştığınız yeşil araç ise bir üniversite projesi ürünü.
Karşılaştırırsınız. Çünkü TOGG kendi başına yükselen bir firma değil. Bizzat siyasi iktidar tarafından destek gören ve "Türkiye, yerli araba üretiyor" algısıyla sunulan argümanın başında olan oluşumdur. Siz bana yerli araba örneğini vermişseniz ben de size Uganda örneğini verdim ki eğer karşılaştırma yapacaksak aşağıya yerli araba söylemini içine alan haberi paylaşıyorum.


Haberin tarihi 2019 ancak hala ve hala biz yapıldı-yapılacak-yapılıyor haberlerini duyuyoruz ki sadece yeşil araba üzerinden yola çıkmışsınız ancak ben size bir içerik daha sunayım. Bunun kısıtlı araştırmanız ile hiçbir ilgisi yok.


Bizzat AA üzerinden haber sundum ki "yanlı argümanı" yapıştırılsın istemem.
Her konuya bu argümanla gelmiyorum. Bu Türkiye'nin gerçeği. Bir projede en büyük iki problemden birisi, ekonomik durum, diğeri ise acımasız eleştiridir. Tarım diyorsunuz. Tarım ile alakalı sağlam projelerini, koca koca profesörlere anlatıp, profesörlerin bir taraflarıyla gülerek karşılık verdiği çok manzara gördüm. Bu bir zihniyettir. Mesajlarımı dikkatlice tahlil ederseniz benim derdimin zihniyet ile ilgili olduğunu anlarsınız.
Sizin gerçek dediğiniz şeyin cevabını da yukarıdaki 2019 yılına ait haberle karşılığını sundum. Türkiye'nin gerçeği yerli araba olmadı ki? Yerli arabayla gerçeği bağdaştırdığınız yerde ülkenin asıl gelir kaynağı olan tarımı görmezden geliyorsunuz demektir. Bu konuda da Hollanda örneğini verdim ki ülkeye bıraktığı gelir ortada.

Gelişeceği alanlar çok ve bunlardan birisi de otomotiv. Kompozit sanayi, motor üretimi, otonom sistemler, hatta çipler... Tarım da bunlardan birisi ve inanır mısınız, iç içeler. Tarımda otonom sistemlerin yaygınlaşması, zirai İHA'lar ve İKA'lar, daha verimli motorlar, daha hafif ve dayanıklı gövdeler... Biliyorsunuz ülkemiz hangi işe elini atsana karşısına çıkan iki sorun oluyor: Motor ve kontrol alt sistemleri.
Gelişeceği alanı seçerken bunu "dünyada büyük bir iş" başarmış gibi sunmak siyasi rant kaygısıdır. Uganda örneğini bilerek verdim. Çünkü Uganda'nın durumu ortada. O bile belirttiğiniz imkanları sağlayabilmişse neden Türkiye için "her şey" sorun oluyor bir sorgulamak lazım. Don Kişot gibi hayali kahramanlar üretmek yerine makul şekilde davranıp bir destan yazma mantığından uzaklaşmak çoğulcu bir yaklaşımı da beraberinde getirecektir.
TOGG bir noktadan sonra kimin umurundaki? Yerli araba düşüncesi daha önemli değil mi? Elbet özel bir şirket tarafından üretilecek ve hayata geçirilecek. TOGG olmaz başkası olur. Neden yerli araba fikrini itibarsızlaştırayım? Yerlli araba dediğinizde sanayi tesisleri kuruyorsunuz, yatırım yapıyorsunuz, teknoloji geliştirmek üzere yola çıkıyorsunuz. Tarımda da benzer durumların olması gerekli. Ki, yerli arabadaki bu tutumum, tarımı daha az önemsediğimi ya da desteklemediğimi göstermiyor. İkisi için de düzgün planlamalarla sağlam ödenekler çıkabilir. Rantın ve israfın önlenebildiği bir Türkiye düşünelim, yerli araba yine bir yük mü olacak yoksa geleceğe yapılacak yatırım mı?

Hocasının sırtını döndüğü öğrenciye, projesini geliştirebilmesi için fırsat vermelisiniz. Bu otomotiv sanayinde yerli araba olur ya da yabancı bir yatırımcıyı ülkenize çekmekle olur. Tarımda çiftçileri mühendislerle desteklemekle olur. Çiftçiyi desteklemekle olur, mühendisi desteklemekle olur.
Yerli arabanın fiyatı ucuz olmayacakken tam olarak satacağını ya da kazanç olacağını neye dayandırıyorsunuz? Dayandırmıyorsunuz. Çünkü kendi inancınıza göre güzel diyorsunuz. Ülkedeki yurttaşlar bile bu arabayı alamayacakken amaç ne? Yok. Bunu kabul ederseniz eleştirel bakışınız da gelişir. Dünyada onca otomotiv devi varken böylesine rezil bir dış politika varken "bakın ben araba yaptım, bunu da ülkenizde satın" demekle olacak mı? Bunu bazı şehirlerimizdeki köy kahvehanelerinde anlatabilirsiniz. Çok tatlı bulurlar.

Çiftçiyi desteklemekten bahsetmişsiniz ya. İşte o kadar uzak kalmışsınız ki bazı şeylerden haberiniz dahi yok.



Sencer Bey, vakti zamanında ülkedeki yanlış giden politikaları eleştirdiği için topa tutulan ve önüne taş koyulan en baş tarım sevdalısı insanlardan birisi. Vaktinizi ayırıp kendisini araştırın derim.
Hangi okulu hangi yola sevk ediyorsun ya. :D Üniversitedeki beton kafalardan haberin var mı senin? Sorun sadece imam hatipler mi zannediyorsun? Üniversiteler, öğrencilerin proje geliştireceği yerler olmalı. Ama günümüzde nasıl? Birkaç üniversitede birkaç sağlam hoca dışında sıfır. Sağlam bir fikirle gittiğinde bir taraflarıyla gülüyorlar. Biliyorum çünkü bana da oldu. Eğer hoca ve üniversite desteklemiyorsa, bu gencin kendini geliştirmesi imkan vermelisiniz. İmkan para değil sadece. Atölye, iş, deneyim kazanma. Gence yatırım yapacaksın ki seni kalkındırsın, zihniyetin değişsin, eğitimin iyileşsin.
Bakın eğitim dediğiniz şey, üniversiteden başlamaz. Siz bunu aileden, ilkokuldan, ortaokuldan, liseden beri geliştirerek üniversiteye yararsınız.



Dogmatik düşünce yapısının empoze edildiği bir öğretim kurumunda teknolojiden, bilimden, gelişimden nasıl söz edebilirsiniz? Ya da ben size bir içerik daha sunayım.

https://www.indyturk.com/node/406851/haber/kartal-i̇mam-hatip-lisesinden-ilahiyata-öğrenci-yok

Okuduğu kurumun yolundan bile gitmeyen öğrenciler varken bu kadar İmam Hatip Okulu açmanın belirttiğiniz eğitime bir katkısı var mıdır? Katkısı olmadığını iki yılda bir değişen Milli Eğitim Bakanı'ndan anlamak zor değil. Eğitimin gelişmesi lazım ama eğitimi İmam Hatip açarak geliştiriyoruz. Siz kendinizi üniversiteye şartlamışsınız ama beyinler üniversitede geliştirilmez. Burası artık üstüne konulacak yerdir. O beyinleri genç yaşta yaratmak istiyorsanız bu ülkenin eğitim sistemini akılcı ve bilim odaklı inşa edersiniz.
Benim alanım gömülü ve otonom sistemler. Alanım olduğu için gelip burada bir şeyler anlatmaya çalışıyorum. Türkiye'nin otonom sistemlerde kazandığı bir başarısı var ve bunu, otomotiv ile diğer sektörlere taşıyabilir. Bu popüleristlik değil, ideal olan. Tarımda otonom sistemlerin kullanımı gelişmiş ülkelerde yaygın. Tabii ki daha birçok sistem var ama alanım olduğu için ben bunu örnek veriyorum.

Teknoloji entegrasyonu için çağı yakalaman gerek. Merak etme, bahsettiğin teknolojiyle yakından ilgileniyorum ve ilgilendiğim için de gelişmiş yerli araba fikrini destekliyorum.

Sanayi ve teknoloji bir bütündür. Savunma sanayinde kazandığın başarımları farklı alanlara da aktarman gerekir. Bunu aktaracak olan alanlardan birisi de bu. Diğeri tarım olur, öbürü insansız deniz araçları ile balık ekosisteminin takibi olur.
Araba fikrini desteklemek ile bunun siyasi figürler tarafından "büyük bir iş olduğunu iddia etmek" arasında ciddi bir fark var.



Bunlar yine aynı yerli araba gibi ülkenin gündemine inanılmaz şekilde yansıtılan haberlerden. Birinde inanılmaz bir proje olarak belirtilen Zafer Havalimanı ki %99 hata payı olduğu ortaya çıkmıştı. Diğeri de Türkiye'ye dönem dönem sunulan "müjde" haberleri. Ama yok. Bunları da dahil etmeyelim.
Yerli araba Türkiye'nin yakalaması gereken teknoloji vagonlarından birisi. Tek tek saymanıza gerek yok, Türkiye direkt geri kalmış bir ülke.

TOGG dediğiniz siyasi bir proje. Yalan olur gider ya da gerçekten üretilir belki. Önemli olan bu değil. Üretilirse ülkeye katkısı olur, üretilmezse malum kesim rezilliklerine bir yenisini daha ekler. Ama siz, yerli araba fikrini, teknolojiyi yakalayabilecek bir fırsat olarak değerlendirmezseniz, işte o zaman kaybedersiniz.

Benim için en kolayı, asıl popüler olan eleştirileri yapmak. İHA dediğimiz şey kaç tane öğrenciye, topluluğa umut ve heves oldu, bir bakın. Aynısı tarımla da olur, yerli arabayla da. Bunlar uzun vadeli planlar ancak bir ülkenin gerçekten gelişmesi için kurması gereken hayaller.

Son olarak şunu diyeyim; umarım hayatınız boyunca fikirlerinize ve projelerinize önem veren insanlarla karşılaşırsınız. Emin olun tersini tatmak istemezsiniz.
Ben işin içinde siyasi bir argüman, düşünce, niyet olduktan sonra her şekilde soru işaretiyle yaklaşılması gerektiğini yorumlarımın ilk başından beri savundum. Bu ülke müteahhit lordu olmuş bazı çetelerin tekeline girmişken TOGG ile yürütülen ve yılın belirli zamanları ortaya atlan bu projeyle bir yere varırsa alkışlarım. Bunu da öncesinde belirttim. Ama eleştirel yanımızı kapatarak "alan adını" almaktan bile geri kalmış bir firmayı pohpohlamanın manası olmadığını şiddetle belirtirim.

Ben bu yaşıma kadar en dipten en iyi duruma kadar farklı zamanları deneyimledim. Ülkede asıl sorunun, eğitimden geçtiğini anlayabilecek kadar da idrak yeteneğim gelişti. Siyasal İslam ile yarım asırdan fazladır mücadele edilmekte ve geçen bunca zamanın sonunda liyakat, eğitim, hukuk bozulmuşsa bunun baş sorumluları da "ülke için çok iyi şeyler" yapıyoruz diyenlerle aynı kimselerdir. Bunu görmek istememek kişiye kalmıştır.
 
Son düzenleme:
Kameralı aynalara ne oldu?
Evet, ilk anda bakılıp eleştirilecek yanı olarak bu dikkatimi çekti, sis farları değişimini o kadar da dikkate almadım. Acaba ince, çıtkırıldım görünümlü bu kameralı aynalar çok pahalı diye mi yoksa kolay kırılacak diye mi yoksa diğer başka nedenlerle mi (bu SUV'un aerodinamiği, vb.) son anda "U" dönüşü yapılıp bundan vazgeçildi. Bu değişmeden dolayı açıkçası bir hayal kırıklığını yaşadım, çünkü en başından beri hayalimize, hafızamıza bu şekliyle bu dış aynaları bizler yerleştirebilmiştik. Bilinen veya geçerli olabilecek nedenleri de vardır mutlaka. Kolay gelsin.
 
Son düzenleme:
Ben bu yaşıma kadar en dipten en iyi duruma kadar farklı zamanları deneyimledim. Ülkede asıl sorunun, eğitimden geçtiğini anlayabilecek kadar da idrak yeteneğim gelişti.

Ülkenin asıl sorunu hakkında hem fikir olduğumuza sevindim.
 

Yeni konular

Geri
Yukarı