Üniversite şart mıdır diyip konservatuarın da bir yüksek öğrenim olduğunu atlaman değişik bir bakış açısı kardeşim. Ben lisede enstrüman yapımı okudum, ve konservatuar sınavına girdim bölümümle ilgili. Sonuç kadronun % 80 ine kendi liselerinden yetiştirdikleri insanları koydular. Önce ritm sınavı sonra enstrüman sınavı sonra solfej vesaire ve liste bir hayli uzun, bu sadece ilk sınavdı. Üniversiteyi küçümseme. Ben lisede bilgisayar bağımlısı bir insandım, üniversiteyi kazanıncaya kadar. Üniversiteye başladıktan sonra sosyal çevren değiştikçe farklı arayış içinde olacaksın emin ol. Bu üniversite sürecinde edinebileceğin tecrübeler, anılar ve güzel arkadaşlıklar varken, sen youtube de çoluk çocuğun ağzından küfürler yiyeceksin, aşağılanacaksın ve en önemlisi youtube'un garantisi yok. Konservatuar dediğin olay da 4 yıllık bir eğitim süreci, kazanabilirsen ne ala adına sevinirim, ama sanal alemi gerçek hayata değişmen ve ondan üstün tutman gerçekten çok kötü. Bu konuda baban çok haklı. Zamanında bana da yasaklar konuldu, telefonuma bilgisayarıma her şeyime el konuldu, sadece okula gidiş geliş parası verildi internet kafelere gitmeyeyim diye, iyi ki de bu yasakları koymuşlar. Bu yasak sürecinde yabancı dil ilgimin olduğunu farkettim ve şimdi yabancı dil okuyorum. Ve hiç bir pişmanlığım kırgınlığım yok. Arkadaşlarımla bir dolu oynadığım oyunlardan daha kıymetli ve eğlenceli vakitler geçirdim ve hepsi benim için çok güzel birer anı oldu. Umarım sen de sanal alemin gerçek hayatın yanında solda sıfır kaldığını ve babanın ne için uğraşıp çalışıp didindiğini anlarsın kardeşim.