Sınıfa dökülen sıvı karışım yüzünden disiplin cezası verilir mi?

  • Konuyu başlatan Fueren
  • Başlangıç Tarihi
  • Mesaj 16
  • Görüntüleme 324
Başlığa ne yazsam tam bilemedim kusura bakmayın. Önceden telefon koymamanın cezası nedir diye bir konu açmıştım zaten. O olaydan sonra kimseye bir şey olmadı. Bugünse sınıfta içinde sabun, su vs. olan 1,5 litrelik şişeyle futbol oynuyorlardı. Manyağın teki bir tekmeyi vurdu ve bu karışım her yere döküldü. Teneffüs bitiminden birkaç dakika önce olduğu için hoca gelmeden temizleyemedik. Bu arada bu hoca telefon olayındaki hoca. Hoca geldi bu sınıfın hali ne vs. dedi. Biz temizledik ama herkes ayakta olduğu ve konuştuğu için hoca bayağı bir sinirlendi ve bütün sınıfa tutanak tuttu. Bir de bize ceza uygulanması için dilekçe yazdı. Başkan ve yardımcısı bunu imzaladı. Hoca kötü yazdığı için okuyamadık. Bunu müdür yardımcısına verdiğinde telefon olayını unutmadığını ve bu olayı da onunla beraber değerlendireceğini söyledi. Ayrıca bizim sınıftan 2, 3 kişi son ses müzik açtıkları ve müdür yardımcısı hemen bizim sınıfın karşısında olduğu için bize ayrı bir gıcık. Bu 3 olayı toplarsak bizim sınıfa ne ceza verilir? Bende telefonu koymamıştım bu arada.
Sizin sınıf zaten disiplinlik gibi, hocanın yerinde olsam aynısını yapardım. Anaokulunda değilsiniz, lisedesiniz.
 
Sizin sınıf zaten disiplinlik gibi, hocanın yerinde olsam aynısını yapardım. Anaokulunda değilsiniz, lisedesiniz.
Zaten bu tipler birazda serseri ve okumaya niyeti olmayan tipler.
 
Senin dediğinde doğru ama okuldaki öğrencilerin durumu hakkındaki tüm sorumluluk oradaki öğretmenlere ait. O durumda birine bir şey olsa MEB affetmez.

Tüm sınıfa ceza kesemezler üstadım. Öğretmenlerin sorumluluğu öğrencileri ise onları disiplinle tehdit etmek yerine okulu, dersi sevdirecek bir şey yapmaları gerek. Müdürün rahatı bozulacak diye korkarak okul okunmaz.
 
Tüm sınıfa ceza kesemezler üstadım. Öğretmenlerin sorumluluğu öğrencileri ise onları disiplinle tehdit etmek yerine okulu, dersi sevdirecek bir şey yapmaları gerek. Müdürün rahatı bozulacak diye korkarak okul okunmaz.
Tüm sınıfa ceza kessinler diye bir şey demedim. Fakat kızmakta haklılar.
 
Zaten bu tipler birazda serseri ve okumaya niyeti olmayan tipler.
Okumaya niyetleri yoksa mis gibi açık lise duruyor orada, gidip meslek öğrensinler. Aklı bir karış havada okulun ve sınıfın düzenini bozan tiplerin okulda yeri olmamalı diye düşünüyorum.

disiplinle tehdit etmek yerine okulu, dersi sevdirecek bir şey yapmaları gerek. Müdürün rahatı bozulacak diye korkarak okul okunmaz.
Dostum sınıfın ve okulun düzenini bozuyorsa, dersine çalışmıyorsa kafası sürekli farklı yerlerdeyse bu kişilerin okulda zaman kaybetmesi kendi hayatları için dezavantaj. Onun yerine gidip bir meslek öğrenmeye başlaması ileride yaşayacağı hayat için çok daha pozitif olacaktır.
 
Okumaya niyetleri yoksa mis gibi açık lise duruyor orada, gidip meslek öğrensinler. Aklı bir karış havada okulun ve sınıfın düzenini bozan tiplerin okulda yeri olmamalı diye düşünüyorum.

Dostum sınıfın ve okulun düzenini bozuyorsa, dersine çalışmıyorsa kafası sürekli farklı yerlerdeyse bu kişilerin okulda zaman kaybetmesi kendi hayatları için dezavantaj. Onun yerine gidip bir meslek öğrenmeye başlaması ileride yaşayacağı hayat için çok daha pozitif olacaktır.

Öyle olmaz üstat. Okulda iki şımarıklık yaptı diye kimsenin okul hayatını dezavantaj olarak görüp meslek öğrenmesini düşünmek, aynı kendi kafada okuyan arkadaşlarının düşüncesi gibi olur. Öğretmen sorunu kaybetmeden çözmeli. Birisinin okul hayatını bitirerek, korku salarak sorunu çözemez.

Örneğin okulu bir ibadethane gibi düşün. Öğretmen yerine hocadan bilgi alıyorsun fakat bunda din görevlisinin öğretmene göre tutumu daha ılımlı ve rahatlatıcıdır. Onun anlattığı daha anlaşılırdır ve kolay ezberlenir. Burada öğretmenlerinde bu tutumda yaklaşması son derece önemlidir. Kendine nasıl davranılmasını istiyorsa ona göre davranmalıdır.
 
Öyle olmaz üstat. Okulda iki şımarıklık yaptı diye kimsenin okul hayatını dezavantaj olarak görüp meslek öğrenmesini düşünmek, aynı kendi kafada okuyan arkadaşlarının düşüncesi gibi olur. Öğretmen sorunu kaybetmeden çözmeli. Birisinin okul hayatını bitirerek, korku salarak sorunu çözemez.

Örneğin okulu bir ibadethane gibi düşün. Öğretmen yerine hocadan bilgi alıyorsun fakat bunda din görevlisinin öğretmene göre tutumu daha ılımlı ve rahatlatıcıdır. Onun anlattığı daha anlaşılırdır ve kolay ezberlenir. Burada öğretmenlerinde bu tutumda yaklaşması son derece önemlidir. Kendine nasıl davranılmasını istiyorsa ona göre davranmalıdır.
Doğru ama pratikte öyle olmuyor. Üniversite öğrencisiyim, kendi gittiğim ile beraber 4-5 tane lisenin ortamını da biliyordum. Bu tipte olan 10 kişiden en az 8 tanesi şuan vasıfsız işlerde çalışıyor. Boşu boşuna 4 sene liseye git gel yaptılar. Genelleme kesinlikle yapmıyorum lakin çoğunlukla öğrenci kendini ortaokulda belli eder, en geç lisenin ortalarında 3-4 sene sonra ne yapacağını görmek çok zor değil. İstisnalar tabii ki olur ama baktığımız zaman risk yönetimi olarak mantıklı olmuyor. Şuanda büyükşehirlerde çoğu ortalama lise sınıfı 40 kişi civarlarında. Bu 40 kişi içinde potansiyeli olan öğrenci de belki kendini gösteremiyor. O 40 kişilik sınıftaki minimum 10-15 öğrenci okumayacak zaten, emin olabilirsiniz. Boş yere sınıfı doldurup yer işgal ediyorlar.
 

Yeni konular

Geri
Yukarı