(Önceki bölümde karakterimizin 1. Dünya savaşında memur olarak Osmanlı Devleti tarafından Almanya'ya yollandığından, savaş başlayınca geri dönememesinden ve işini kaybetmesinden, daha sonra ise bir matbaa'da işe girmesinden bahsettik. Bu bölümde, matbaaya girmesi ve sorna yaşadığı olaylardan bahsedeceğiz.)
Karakterimiz, mabaa'da çalışmaya başlar. Önce basım bölümünde çalışır, daha sonra ise yazı bölümüne gelir. Bu bölüm, çeşitli yazarların eserlerini sattığı veya baskı için anlaştığı bölümdür. Burası onun hayatını değiştirecektir. Nedeni ise, farklı düşüncelerden birçok insan ile karşılaşmasıdır. Burada birkaç ay çalışır, bu süre zarfında o dönem Almanya'da yükselişe geçen Alman Milliyetçiliği akımının propagandasını yapan birçok metnin, broşürün, afişin, bildirgenin basımında ve düzenlenmesinde çalışır. Bu süre zarfında, Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisinin düşünce babası olarak sayılabilecek birçok insan ile birebir konuşma şansı yakalar. Parti içinden birçok kişi ile tanışır. Daha sonra, parti toplantılarına katılmaya başlar. (Bu süre zarfında matbaa'da çalışıyordu hala.)
Alman İşçi Partisi iktidar olma yolunda ilerlerken, kahramanımız parti içinde önemsiz sayılabilecek rollerdedir. Partinin yazılı/basılı kolu ile ilgilenen kişilerden birisi diyebiliriz. Parti iktidar olduktan sonra, onun partideki rolünde de büyük bir değişiklik olduğunu söyleyemem. En azından elimize geçen mektuplarda önemli bir konuşmaya rastlanmıyor. Parti içinde bir kadın ile tanışıyor. Bir süre sonra erkek çocuk sahibi oluyor. Buraları hızlı geçeceğim çünkü 2. Dünya savaşı çıkana kadar önemli bir olay olmuyor. Şimdi tarihlere bir referans düşelim. 1928 yılında evleniyor. Dünya savaşı sonucu Almanya teslim olduğunda (Bu çocuk hikayemizi devralacak.) 17 yaşında oluyor. İşte hikayemizin dönüm noktası burası. Çocuk partinin içine büyümüş ama babasının geçmişi hakkında da birçok bilgi sahibi bir oğlan. Almanya teslim oluyor, karakterimiz de o aylarda İsviçre üzerinden İtalya'ya malzeme kaçakçılığı yapan kamyonlara çocuğunu bindiriyor ve bilinmeze yolluyor. Kendisi daha sonra Rusların eline düşüyor ve esir oluyor.
Hikayemizin devamında, Karakterimizin oğluna odaklanacağız. Sağlıcakla kalın.
Karakterimiz, mabaa'da çalışmaya başlar. Önce basım bölümünde çalışır, daha sonra ise yazı bölümüne gelir. Bu bölüm, çeşitli yazarların eserlerini sattığı veya baskı için anlaştığı bölümdür. Burası onun hayatını değiştirecektir. Nedeni ise, farklı düşüncelerden birçok insan ile karşılaşmasıdır. Burada birkaç ay çalışır, bu süre zarfında o dönem Almanya'da yükselişe geçen Alman Milliyetçiliği akımının propagandasını yapan birçok metnin, broşürün, afişin, bildirgenin basımında ve düzenlenmesinde çalışır. Bu süre zarfında, Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisinin düşünce babası olarak sayılabilecek birçok insan ile birebir konuşma şansı yakalar. Parti içinden birçok kişi ile tanışır. Daha sonra, parti toplantılarına katılmaya başlar. (Bu süre zarfında matbaa'da çalışıyordu hala.)
Alman İşçi Partisi iktidar olma yolunda ilerlerken, kahramanımız parti içinde önemsiz sayılabilecek rollerdedir. Partinin yazılı/basılı kolu ile ilgilenen kişilerden birisi diyebiliriz. Parti iktidar olduktan sonra, onun partideki rolünde de büyük bir değişiklik olduğunu söyleyemem. En azından elimize geçen mektuplarda önemli bir konuşmaya rastlanmıyor. Parti içinde bir kadın ile tanışıyor. Bir süre sonra erkek çocuk sahibi oluyor. Buraları hızlı geçeceğim çünkü 2. Dünya savaşı çıkana kadar önemli bir olay olmuyor. Şimdi tarihlere bir referans düşelim. 1928 yılında evleniyor. Dünya savaşı sonucu Almanya teslim olduğunda (Bu çocuk hikayemizi devralacak.) 17 yaşında oluyor. İşte hikayemizin dönüm noktası burası. Çocuk partinin içine büyümüş ama babasının geçmişi hakkında da birçok bilgi sahibi bir oğlan. Almanya teslim oluyor, karakterimiz de o aylarda İsviçre üzerinden İtalya'ya malzeme kaçakçılığı yapan kamyonlara çocuğunu bindiriyor ve bilinmeze yolluyor. Kendisi daha sonra Rusların eline düşüyor ve esir oluyor.
Hikayemizin devamında, Karakterimizin oğluna odaklanacağız. Sağlıcakla kalın.
