Bir Türk'ün Gözünden "Mauser" Hikayesi: Kısım 4 - 1898 Öncesi Dumansız Barutlu Mauser Tüfekleri

Bugün Mauserlerin Model 1898'e kadar olan evrimini inceleyeceğiz. Bu süreç içindeki İspanyol, Osmanlı ve İsveç tüfeklerinin ayrıntılarına her zamanki gibi değineceğiz. Evrimin nasıl ilerlediğini bilmek için önceki modelleri anlamak gerektiğinden bu yazıya başlamadan önce diğer girdileri okumanız önemle rica olunur. Ve yine uzun ama derli toplu bir girdi olacağından hem parça parça okumanızı hem de çay kahve getirmenizi öneririm. Keyifli okumalar.

-Bilham

Deneysel Model 1892-93

ÖN BİLGİ VE TARİHÇE

Bu silah İspanyol donanması için test tüfeği olarak tasarlanmış ki isminden de anlaşılıyor. Bu yüzden sadece 400 adet sipariş verilmiş. Daha sonra Mauser’in bak elimde ne var diyerekten getirdiği 7mm’lik Model 92’leri beğenip hizmete almışlar ki onun da çok yaşayacağını söyleyemem. Bu silah için görsele ihtiyacımız yok, silahın pek bir önemi yok çünkü.

MÜHİMMAT PROFİLİ: 7.65x53mm Mauser

Bu fişeği tanıyorsunuz.

MEKANİZMA, DİPÇİK VE NAMLU PROFİLİ

KARABİNA

Model 92 ile tamamen aynı mekanik özelliklere sahip ama tam boy tüfek değil de bir karabina.

SAVAŞ PROFİLİ

Doğal olarak bu silahı herhangi bir çatışmada göremiyoruz.

Amerikan Silah Testleri

1892’deki Amerikan şarjörlü tüfek denemelerine tam 53 tüfek katılmış, bu tüfeklerden ise 5 tanesi Mauser modeli. Bu tüfekler ise şöyle: Bir Belçika Model 89, bir Model 89 türevi test modeli ve 3 adet birbirinden farklı Model 92 türevi. Bu üç Model 92’den ikisi .30-40 Krag mühimmatı kullanıyorken diğeri Krag-7.65mm Mauser kombinasyonu bir mühimmat kullanıyor. Bu 5 silahtan sadece kombine mühimmat kullanan model, ileri düzey testlere geçmeye hak kazanıyor.

Kombine model, testlerde Krag-Jörgensen tüfeğine kaybediyor ve Yankiler bu uzun isimli tüfeği hizmete alıyor. Peki Mauser niye kaybetmiş diye bakacak olursak: Amerikalıların kullanmak istedikleri .30-40 Krag, halkalı bir fişek ve bu yüzden Model 1892’yle çok verimli çalışmıyor. Krag-Jörgensen’de ayrıca mekanizma ile şarjör bağlantısını kesip silahı tek atışlı hale getiren bir aparat bulunduğundan Amerikalılar bunu beğenmişler. Yaptıkları seçimin doğruluğunu sonraki kısımda tartışacağız.


Mauser Model 1893 [İspanya]

ÖN BİLGİ VE TARİHÇE

Ve şimdi karşımızda... bir başka İspanyol Mauseri daha. Hayda, İspanyollar da aynı Osmanlılar gibi çöreklenip durmuşlar mı adamlara, cevap evet. İspanyollar Model 92’yi bakıp adamlar yapmış be mi hombre derlerken Mauser elinde Model 93 ile çıkagelmiş. İspanyollar da kim takar Model 92’yi deyip Aralık 1893’te Model 93’ü hizmete almışlar. İspanya, 251.800 tam boy ve 27.500 karabina Model 93 siparişi vermiş. Paul’a da sen ne biçim tüfek tasarlamışsın be yiğidim diyerekten ordu nişanı takmışlar. Bir İspanyol kaynağa göre Model 93 karabinalar 1895’e kadar hizmete sokulmamış. Bu yüzden bunlara Model 95 de denmiş. İspanyollar bir de karabinadan uzun, tam boy tüfekten kısa bir model daha üretmişler. Buna da kısa tüfek demişler. Vallahi bravo.

MÜHİMMAT PROFİLİ: 7x57mm Mauser/7mm

Fişeğimiz Model 92’de kullanılan 7x57mm Mauser mühimmatı. Bu fişeğin ve Model 93’ün Amerikalıları San Juan Tepelerinde nasıl perişan ettiğini de anlatacağım birazdan, spoiler verip kaçıyorum.

MEKANİZMA, DİPÇİK VE NAMLU PROFİLİ

MODEL 92’DEN AKTARILANLAR

Model 92 birçok özelliğini Model 93’e miras bırakacağından Model 93’ü anlamak için Model 92’yi iyi okumak gerekiyor. Şimdi sayacaklarım Model 92’den direkt aktarılmış: Yeni nesil kovan tırnağı, yeni nesil iğne sistemi, güçlendirilmiş zıvana, tetik emniyet çentiği, mekanizma kirişi ve üçüncü emniyet kolu pozisyonu. Hem görseller hem de GIF’ler için Model 92’ye arada dönüp bakmanızı öneririm. Şimdi sayacaklarımız ise Model 93’le gelen yeniliklerimiz olacak.



İLK GÖMÜLÜ ŞARJÖR

Model 93’ün en büyük özelliği şarjörü gövdeye gömülü hale getirilen ilk model olması. Gömülü şarjör silahı hem daha kompakt bir hale getirirken hem de şarjör mekanizmasını dış etkenlerden koruyor. 5 fişek kapasiteli bu şarjördeki fişekler ise artık tek sıralı değil çift sıralı. (İng. Staggered-column) Yeni şarjör mekanizması ayrıca son fişeği atıp kolu geriye çekerek son kovanı da fırlattıktan sonra kolu, siz silahı doldurmadan ileri itmenize izin vermiyor. Böylece atıcının son fişeği kullandığının farkında olmadan silahı tekrar kapatmasının önüne geçiliyor.



DÖRTGEN MEKANİZMA YÜZÜ

Mekanizmanın ön yüzünün alt kısmı kesilerek yuvarlaktan dörtgenimsi hale getirilmiş. Bunun çift sıra fişekleri yatağa daha iyi sürebileceği düşünülmüş olsa da özellik sonraki Mauser modellerine gereksiz olduğundan eklenmemiş. (İng. Square bolt face)



KISA TÜFEĞİN GAZ KAÇIŞ DELİĞİ VE GÖVDE KESİĞİ

Kısa tüfekte gövde halkasına ve mekanizmanın içine gazların kaçışı için küçük bir delik açmışlar. Kısa tüfeğe aynı zamanda “tangent” tipi arka nişangah eklenmiş. Bu delikler 1916-1920 civarında üretilen kısa tüfeklerde var, okuduğum forumlarda İspanyol-Amerikan Savaşı döneminde kullanılan kısa tüfeklerde bu delikler yokmuş diyorlar. Bir de “bolt-stop” parçasının yanına hafif derin bir kesik atmışlar kızakların kolay dolumu için. Bu kesik, mekanizma kirişinin hemen üstünde kalacak kadar sığ.



NAMLU

Model 93’te, önceki modellerden farklı olarak namlu iki parça üretilip birleştiriliyormuş, tek parça değilmiş. Model 93’lerin bazıları 1930’lu senelerin sonlarına doğru 7.92x57mm mühimmat kullanacak şekilde modifiye edilmiş. Bu modernizasyon işlemi ise hem mekanizmayı hem de namluyu yeni mühimmata uygun parçalarla yenilemek suretiyle olmuş.






SAVAŞ PROFİLİ

1898 senesindeki İspanyol-Amerikan Savaşı’nda Model 93’lü İspanyol askerleri çok büyük bir iş başarmış. Küba’daki San Juan Tepeleri Muharebesi’nde Model 93’lerle donatılmış az sayıdaki İspanyol birlik, .45/70 Springfield ve .30-40 Krag-Jörgensen kullanan Amerikalı askerleri perişan etmiş... yani kendilerinin neredeyse 20 katı büyüklüğündeki bir birliği. Bu başarıda Model 93’ün önemli bir yeri olmasının sebebi hem kızaklarla çok seri bir şekilde doldurulabiliyor hem de 7mm’lik daha üstün bir fişek kullanıyor olması. Tabiri caizse o uğruna Mauser reddettikleri Krag-Jörgensenler bir yerlerinde... yani ellerinde patlamış.

Amerikalı subaylar savaştan çıkardıkları derslerle İspanyollardan ele ele geçirdikleri 93’leri bir araya getirecek ve nihayetinde ortaya Springfield M1903 adındaki gayriresmi Amerikan Mauseri çıkacaktır. Bu silah bir Mauser tasarımı olmayıp devlete ait bir silah fabrikası olan Springfield tesislerinde tasarlanmış ama her yönüyle bir Mauser olduğundan Amerikan Mauseri demek yanlış değil.

Amerikalılar aynı zamanda bir miktar Arjantin Model 91 de ele geçirmişler İspanyollardan. Bunun sebebi ise İspanya’nın 1892’deki Melilla Harekatı için acil şekilde silaha ihtiyacının olması ve Arjantin’den 10.000 adet 7.65mm Model 91 almasıymış. Meraklısına: Melilla Harekatı veya Rif Savaşı, İspanyollar ile “genişlemek” istedikleri Fas’taki kabileler arasında yaşanan bir dizi silahlı çatışma. Model 93’lerin teslimatı bu harekatı yetişememiş. 1936’da başlayıp 3 yıl süren İspanyol İç Savaşı’nda da milliyetçilerle cumhuriyetçiler birbirlerine bu Model 93 ve türevlerini kullanarak girmişler.

Mauser Model 1893 [Osmanlı]

ÖN BİLGİ VE TARİHÇE

Osmanlı kelimesini duyunca aklımıza hemen o Mauser’e ipotek koyduğumuz meşhur anlaşma geliyor. Peki Model 93 için durum nedir, anlatıyoruz: Mauser, Model 90’ların üretimiyle 500.000 adedi tamamladıktan sonra Osmanlı 201.100 adet de Model 93 siparişi veriyor. Bu 93 siparişi ilk Mauser kontratının tamamlanmasından sonra, ondan bağımsız olarak veriliyor yani. Model 93’lerin üretimi 16 Mart 1896’ya kadar sürüyor.

İspanya’nın Model 93’leri resmen hizmete aldığı tarih 7 Aralık 1893. Mauser’in Osmanlı Model 90’ları bırakıp Osmanlı Model 93 hazırlığına başladığı tarih ise 5 Aralık 1893. Bu demek oluyor orijinal Model 93 Osmanlılara ait. Madem orijinalini önce biz almışız, niye bu başlık bu kadar kısa demeyin çünkü İspanyol Model 93’ü hakkında daha fazla derli toplu bilgi var.

MÜHİMMAT PROFİLİ: 7.65x53mm Mauser

Bu mühimmatı tanıyorsunuz.

MEKANİZMA, DİPÇİK VE NAMLU PROFİLİ

Evet, bu silah sağ tarafında bir şarjör cut-off sistemi barındırması ve 7mm değil 7.65mm’lik mühimmat kullanması haricinde İspanyol Model 93’ün tıpkısının aynısı.

SAVAŞ PROFİLİ

Hassa Ordusuna ve diğer çeşitli birliklerimize dağıtılan bu silahlar Balkan Savaşları’na dek çatışma görmemiş. Ta 1912’ye kadar yani. Balkan Savaşları’ndaki askerlerimiz de elimizdekilerle uygun şekilde donatılamadığından Osmanlı’nın yenilgilerinin üstüne tuz biber olmuş. Birinci Dünya Savaşı’nda Model 1903’lerle birlikte çok aktif bir şekilde kullanmışız Model 93’lerimizi. Çanakkale cephesinin tam bir cehenneme dönüşmesinin sebeplerinden birisi de hem bu tüfeklerin hem de Müttefik Lee-Enfield modellerinin inanılmaz atış hacmi.

Cephenin önemli kumandanlarından Mehmet Esat Paşa’nın naklettiğine göre askerlerimiz bu tüfeklerle o kadar çok ateş etmiştir ki silahlar ısınıp tutukluk yapmaya başlayınca tüfekler bırakılıp göğüs göğüse çarpışma başlar.

Mauser Model 1894 [Brezilya]



ÖN BİLGİ VE TARİHÇE

Brezilya, 1894’te 7mm’lik bir Mauser hizmete almış. Bu kadar mı, evet.

MÜHİMMAT PROFİLİ: 7x57mm Mauser/7mm

Onu herkes tanıyor... gönüllerin fatihi.

MEKANİZMA, DİPÇİK VE NAMLU PROFİLİ

Model 93’e dönünüz.

SAVAŞ PROFİLİ

Bilemiyorum Altan.

Mauser Model 1894 [İsveç]

ÖN BİLGİ VE TARİHÇE

Karşımızda İsveçlilerin ilk Mauser modeli, pardon Model 93 klonu var. Ayrıca bu silah bir karabina. Mauser bunlardan iki kez sipariş almış: 1894 Ağustosunda 5000 adet ve 1895 Haziranında 7185 adet. Bu silahlar, lisanslı olarak İsveç’teki bazı yerel silah fabrikaları tarafından da üretilmiş. Bu fabrikalar Carl Gustaf Devlet Silah Fabrikası ve Husqvarna Vapenfabriks. Bu fabrikalarda yaklaşık 115.000 adet daha Model 94 üretilmiş. Model 94’lerin üretimi 1932’ye kadar devam etmiş. İkinci İsveç Mauseri Model 96’nın hizmete alınmasından sonra üretilen Model 94’ler, Model 96’nın özellikleri eklenerek üretilmiş. Bu yeni tiplere Model 94/96 da denmiş. Eğik çizgili model isimlendirmesini artık anladığınızı sanıyorum.

MÜHİMMAT PROFİLİ: 6.5x55mm İsveç

1894 senesinde Krag-Jörgensen ve Model 94 tüfekleri için piyasaya çıkan bu fişek yuvarlak uçlu ve 2.35 gram dumansız barut kullanıyor. Bu fişek İskandinav ülkelerindeki avcıların büyük hayvan avı için gözdesiymiş bu arada. Bu mühimmatın Model 41 adlı bir türevi artırılmış barut hakkıyla ve sivri uçlu mermiyle yeniden dizayn edilmiş ve 1941’de de piyasaya çıkmış. Bu yeni fişek hizmete girdiğinde eldeki mevcut karabinaların dipçiğine yeni menzilin nasıl ayarlanması gerektiğini gösteren plaketler ya da kağıtlar yapıştırılmış. Yani karabinalara yeni fişek için modifikasyonlar yapılmamış.

MEKANİZMA, DİPÇİK VE NAMLU PROFİLİ

“COCKING PIECE” KISMINDAKİ UZANTI

Kısa ve öz başlıklara alıştığınızı biliyorum ama bazen tıkanabiliyorum. “Cocking piece” kısmının en gerisine garip bir dikey bar eklenmiş. Bu barın eklenme amacı silahın manuel olarak kurulmasını sağlamakmış birkaç kaynağa göre ama bu eylem zor olabileceğinden yazar böyle düşünmüyor. Olson’a göre bu bar silahın sökülüp takılmasıyla alakalı ama nasıl bir alaka kurulduğunu yine çözemedim. Diğer bir kaynak ise bu parçanın atıcılık eğitimleriyle ilgisi olduğunu söylüyor. Uzun lafın kısası her çeşit rivayet var ama sizin aklınızda kalması gereken şu olmalı: Bu uzantıyı gördüğüm zaman bu bir İsveç modelidir diyebilmeliyim.

MODEL 94/96

Model 94/96’larda namlunun etrafına kapağımsı bir aparat eklenmiş. Bu aparatın üzerinde ön nişangahı korumak için iki paralel bar var. Bu aparatta süngü yuvası yok.

MODEL 94/14

Orijinal Model 94’lerde süngü yuvası yok, bunun sebebi ise bu karabinaların süvariler için tasarlanmış olması. Dönemin süvarileri muhtemelen yanlarında bir kılıç taşıyacağından süngü gereksiz olacaktı. Model 94/14’lerde ise üstünde süngü yuvasının da bulunduğu bir kapak aparatı var.



KAPAK APARATININ İŞLEVİ

Dönemin Mauser karabinalarında sıkça gördüğümüz bu aparatın amacı yukarıda dediğim gibi ön nişangahı korumak. Peki tam boy tüfeklerde yokken neden karabinalarda var bu, tam boy tüfek nişangahları üvey evlat mı diyeceksiniz: Karabinalar kısa oldukları için daha çok süvarilerin elinde olduklarından ve süvariler de bu silahları kılıflara koyduğundan koy çıkar yapa yapa nişangah zarar görmesin istenmiş.

BAŞ PARMAK KESİĞİ VE GAZ KAÇIŞ DELİĞİ

Baş parmak kesiği Model 93 kısa tüfeğe kıyasla daha derin ve gaz kaçış delikleri de gövdeden alınıp mekanizmaya eklenmiş.

SAVAŞ PROFİLİ

Bir bilgiye ulaşamadım.

Boer Mauserleri [Güney Afrika]

ÖN BİLGİ VE TARİHÇE

Bu sefer başka bir müşterimiz var: Boerler yani Güney Afrika’ya yerleşmiş Alman ve Hollandalı kolonistlerimiz. Dönemin Afrikası tam bir “battle royale” arenası olduğundan kimse ganimetini paylaşmak istemediğinden silahların çekilmesi kaçınılmaz. Hele bir de bölgenin kocaman bir altın madeni olduğu ortaya çıkmışken. 1899-1902 yılları arasına, İkinci Boer Savaşı’na gidiyoruz. Rakiplerimiz İngilizler.

Boerler Haziran 1896’da bu Model 95’ten 20.000 tam boy tüfek ve 5.000 karabina sipariş ediyor. Nisan 1897’de 2.000 tam boy tüfeklik yeni bir sipariş daha veriliyor. Haziran 1897’de de 8.000 tam boy tüfeklik ve 2.000 karabinalık başka bir sipariş daha veriliyor. 1899 senesinde verilen 4.000 tüfeklik bir sipariş savaş çoktan başladığından ve İngilizler Boerleri ablukaya aldığından müşterilerine ulaşamıyor. Boerler gemilerin Tanzanya’ya gelip silahları buraya bırakmalarını, kendilerinin oradan onları alacağını söylüyorlar ama gelip de alıp almadıklarını bilmiyoruz.

MÜHİMMAT PROFİLİ: 7x53mm “Boer” Mauser

Bu fişeğimizi DWM ve FN, Boer tüfekleri için özel olarak üretmiş. Model 89 biraderlerden tanıdığımız 7.65x53mm’lik fişeğin kovanını alıp boynunu daraltıp içine de bir tane 7mm’lik mermi sıkıştırıvermişler ve alın size bu fişek ortaya çıkmış. Bu fişeklerde başlarda kırılan mermiler ve arkadan parçalanan kovanlar gibi sorunlar ortaya çıkmış olsa da fişekleri yağlayarak bu sorunun üstesinden gelinmiş.

MEKANİZMA, DİPÇİK VE NAMLU PROFİLİ

DİĞER BİR MODEL 93 KLONU

Boer Mauserlerinin ayırt edici bir özelliği de Model 93’te olduğu gibi kare mekanizma yüzüne sahip olmalarıymış. Kullandığı mühimmatı da bir kenara koyduğumuzda bu silah bir Model 93 klonu.

SAVAŞ PROFİLİ

1896 öncesi üretilen modellerde Loewe damgası varken sonrasında üretilenlerde DWM damgası var. Hadi niye olduğunu tahmin edin.

Bu silahlar ve 7mm’lik fişek, Güney Afrika’nın düz arazili coğrafyasında İngilizlere büyük kayıplar verdirtmiş. Hızla doldurulan şarjörlerin ve müthiş balistiğe sahip fişeklerin gerilla tipi savaş tipiyle bir araya gelmesi sayesinde iki büklüm olan İngilizler bu savaştan çıkarılan tecrübeler sonucunda Lee-Enfield serisini tasarlamışlar. Bu yazdıklarım İngilizlerin kaybettiği anlamına gelmesin, önünde sonunda yenilen Boerlerden Mauserlerini alan İngilizler bu tüfekleri yok etmeyi tercih etmişler. Bu şey gibi, yirminci denemede ölen “boss”un üzerine kalan cephaneyi boşaltmak.

Ayrıca Boerler, savaş sırasında üstünde hem kendilerinin hem de Alman armasının bulunduğu kartpostallar üretmişler ve üzerine de şunu yazmışlar: Tanrı ve Mauser, özgürlüğün ve adaletin mücadelesinde bir araya geldi. Almanların bunu İngilizlere karşı sempati toplamak için yaptığını düşünüyoruz.



Mauser Model 1896 [İsveç]

ÖN BİLGİ VE TARİHÇE

Ve karşınızda... başka bir Model 93 türevi daha var. Bu sefer elimizde bir karabina değil tam boy bir tüfek var. Bu tüfekte Model 94’e birkaç kez atıf yapacağız. İsveç, 1899’da 45.000 adet Model 96 sipariş etmiş. Bu silahlardan 1898’den 1925’e kadar 514.000 kadar üretilmiş ki bu üretimin asıl kısmını Model 94’te saydığımız İsveç tesisleri üslenmiş. Husqvarna, 1939’dan 1945’e kadar bir 18.000 adet daha üretmiş. Aynı bizim yaptığımız gibi onlar da Oberndorf’a bir gözetleme binası kurmuşlar. Bizimkinden bahsetmeyi unuttum bak, “Oberndorf Türkenbau” diye aratın.

MÜHİMMAT PROFİLİ: 6.5x55mm İsveç

Model 94’e dönünüz.

MEKANİZMA, DİPÇİK VE NAMLU PROFİLİ

MODEL 94’ÜN GARİP BARI

Bu silahta da “cocking piece” gerisinde garip bir bar var. Ne demiştik, bunu görünce oyum İsveç’e.

MODEL 93 KISA TÜFEK VE MODEL 94’LE BENZERLİKLER

Bu silahın gövdesine atılan kesik Model 93 kısa tüfeğinkine kıyasla daha derin olduğundan metal gövde kısmındaki mekanizma kirişi ile kesişiyor. Bu duruma çözüm olarak kirişi metalik gövde kısmından alıp mekanizmaya eklemişler. Bu durum Model 94’te de söz konusuydu. Gaz kaçış deliği de yine Model 94’ünkine benzer şekilde mekanizmada bulunuyor.

ÖN YAY DELİĞİ

Yine Model 96’da ayırt edici olarak namlunun ön tutucu yayının altına, içinde küçük bir delik olan aparat eklemişler. Hem süngü hem de monopod takmak içinmiş.



DİPÇİK DİSKİ

Ayrıca Model 94, Model 94/96 ve Model 96 tüfeklerinin arka dipçik kısmının sağ tarafında küçük bir disk var. Bu diskin üzerinde silaha ait özellikler yazıyor. Model 94’lerde olduğu gibi bunların bazılarının dipçiklerine de yenilenmiş mühimmat için menzil plaketleri takılmış. Asker burada yazan önceden hesaplanmış değerleri kullanarak gez ile menzil ayarlamasını daha kolay yapabiliyor.

MODEL 1938

1938’de İsveç, Model 96’nın kısa tüfek(karabina değil) türevi olan Model 1938’i hizmete almış. Bu tüfeğin kurma kolu düz değil aşağı eğimli hali de atlılar tarafından kullanılmış. Bu silahın ön kabzasında da uzunlamasına bir parmak çentiği var daha iyi kavrayabilmek için. (İng. Parmak çentiği = Finger groove)
Ekleme: Olson’un kitabında kısa tüfekle karabina ayrı terimler olarak tarif edilse de ben aralarında hala bir fark göremiyorum.

MODEL 1941

1941’de de Model 41 adında bir keskin nişancı türevi almışlar. Model 41 birkaç özelliği haricinde bir Model 96. Kurma kolu eğimli ve silahın sol tarafına dürbün takılabilmesi kurtağzı şeklinde bir aparat eklenmiş. Kurtağzı ne la diyeceksiniz, biliyorum. Bu kelimenin aslı “dovetail”. İnternette uygun karşılıkları ararken kurtağzı kelimesinin uyduğunu fark ettim.

SAVAŞ PROFİLİ

Bu Model 96’lar İkinci Dünya Savaşı’nda Sovyetlerin işgali altındaki Finlandiya'ya gönderilmiş ve Rusların yenilgisinde etkili olmuş. Aynı şekilde yine İkinci Dünya Savaşı’nda 1889 model Krag-Jörgensen tüfeklerine Almanlar tarafından çökülen Danimarkalılar da İsveç’ten Model 96 almışlar. Bu Danimarka modellerinde, dipçikteki disk kısmında Danimarka parası varmış.

Ve böylece Kısım 4'ün de sonuna gelmiş bulunmaktayız. Final bölümü olacak Kısım 5'te görüşmek üzere, okuduğunuz için teşekkür ederim. He bir de: