Bir Türk'ün Gözünden "Mauser" Hikayesi: Kısım 5 - 1898 Sonrası Dumansız Barutlu Mauser Tüfekleri

Bir Türk'ün Gözünden "Mauser" Hikayesi: Kısım 5 - 1898 Sonrası Dumansız Barutlu Mauser Tüfekleri
[FİNAL]

Mauser serimin final bölümü ile karşınızdayım. Bu bölümde Model 98 tipi tüfeklerden ve karabinalardan bahsedeceğim. Bu sefer önceki girdileri okudunuz mu diye sormayacağım çünkü bağlantıları kurabilmek için okumanız gerektiğini zaten biliyorsunuz. Daha fazla uzatmadan konuya geçelim. Keyifli okumalar.

-Bilham


Deneysel Mauser Model 1896

ÖN BİLGİ VE TARİHÇE


Şu ana kadar birçok devlet tarafından hizmete alınan çeşitli modellerden bahsettik. İsveç, İspanya, Osmanlı... hepsi Model 93’ü bir şekilde envanterine kattı. Peki ya Almanya’nın kendisine ne oldu? Almanlar tüm bu teknolojik gelişmeler üst üste gelirken hala Model 88 kullanmaktaydı. Ancak Model 93 ortaya çıktıktan bir süre sonra akıllarına “şu 88’i bir değiştirsek mi” fikri gelebildi. Silah testlerine başlayan Almanlar, Mauser’den bir tane 6mm’lik İsveç Model 96 varyantı ve bir tane 7.9mm’lik ismi cismi bilinmeyen bir model istemişler. Bu deneysel modellerden toplamda 2185 adet üretilmiş.

MÜHİMMAT PROFİLİ: 6mm[?]

Bu fişek deneysel model için özel üretilmiş, sadece bunu öğrenebildim.

MEKANİZMA, DİPÇİK VE NAMLU PROFİLİ

Genel Bakış.jpg

Kaynak: Ludwig Olson, Mauser Bolt Rifles

İYİLEŞTİRİLMİŞ MEKANİZMA YÜZÜ

Mauser’in testlere soktuğu Model 96 tipi, İsveç’in kullandığı Model 96’nın ciddi anlamda geliştirilmiş versiyonu aslında. En önemli değişiklik mekanizmanın kilitleme barlarının önündeki kısmının, mekanizma halkasındaki bir yuvarlak açıklığı sıkıca kapatarak kilitleyecek şekilde yeniden dizayn edilesi. (İng. Shrouded bolt head) Böylece olası bir parçalanmış fişek durumunda namludan geriye kaçabilen sıcak gazlar için güvenlik önlemi alınmış.

SİGORTA KİLİTLEME BARI

Mekanizmanın arka alt kısmına üçüncü bir kilitleme barı eklenmiş. Öndeki iki bar, sistemi kilitlemeyi başaramazsa bari bu tutsun diye eklenmiş bir sigorta aslında.

FLANŞ

Yine bu modelde zıvana kısmının etrafına genişçe bir yaka eklenmiş. Bu da arkaya doğru gaz kaçışı olursa diye bir kalkan görevi görüyor. (İng. Flange) Model 1891 Arjantin’den bu modele kadarki tüm tüfeklerde flanş yerine zıvana çıkıntıları vardı.

“TANGENT” TİPİ GEZ

Bu silahta arka nişangahın alt kısmı açılı olacak şekilde yeniden tasarlanmış. Buna “tangent” nişangah deniyor.

Tangent Gez.gif

"Tangent" gezi nasıl kullanırız? Kaynak: Forgotten Weapons

ZIVANA KİLİDİ

Mekanizma arkaya giderken dönmesini engellemek için zıvananın sol kısmına küçük bir kilit eklenmiş. Çok minör bir özellik. (İng. Bolt sleeve lock)

REVİZE EDİLMİŞ TIRNAK

Bir de kovan tırnağının ucunun alt kısmına, tırnağın kovanı tutamama ihtimalinin önüne geçebilmek için küçük bir kesik atmışlar. Pek bahse değer bir değişiklik değil. (İng. Undercut groove ve undercut tongue)

SAVAŞ PROFİLİ

Bu silahın kullanıldığı bir çatışma yok.

Mauser Model 1898

Genel Hatlar.jpg


Kaynak: C&Rsenal

ÖN BİLGİ VE TARİHÇE

Alman askeri yetkililerin 7.92mm’lik fişek kullanılmasını önermesiyle kalibrede değişikliğe gidilerek yeniden tasarlanan ve başka özellikler de eklenen yeni deneysel Model 96, 5 Nisan 1898’de Almanya’nın hizmetine alınmış. 7.92mm’lik fişek önerilmesinin sebebi de elde zaten tonlarca mühimmatın Model 88 mühimmatı bulunmasından ötürü Almanların yeni fişekle uğraşmak istememesi.

1904’teki ilk parti sipariş tam 500.000 adetmiş ve 290.000 adedi Mauser tarafından üretilmiş. Bunun, Mauser'in 1903-1908 arasında Osmanlı’ya Model 1903 üretmekle meşgul olmasıyla alakası olmalı. Mauser’in üst firması olan DWM ise 1 Ağustos 1914’ten savaşın bitimine kadar diğer birimleriyle beraber tam 930.000 adet Model 98 üretmiş. Model 98’lerin üretimini başka Alman firmaları da üstlenmiş. Savaşın sonuna dek toplamda birkaç milyonun üstünde Model 98 üretilmiş.

MÜHİMMAT PROFİLİ: 7.92x57mm/8mm “Patrone S”

Model 88’den hatırladığımız 8mm burada da direkt karşımıza çıkıyor ama ta ki 1904’e kadar. 1904-1905 seneleri arasında Almanlar bu fişeğin sivri uçlu versiyonunu hizmete alıyor: “Patrone S”yi. Peki ne demek bu, “Patrone Spitzgeschoss” yani “sivri uçlu mermi” demek. [Alm. Patrone = Fişek] Bu yeni fişekte mermi daha küçük ve barut hakkı daha fazla, bu da daha düz bir doğrultu ile yüksek isabetlilik demek. Ayrıca barutta yapılan iyileştirmeler sayesinde barutun bir anda değil yavaş ve düzenli şekilde yanarak fişeğin merminin performansını artırması sağlanmış. Meraklısına: Bu daha yavaş ama daha düzenli yanma olayına “progressive burning” yani kademeli yanma denir.

7.92x57MM SS

Birinci Dünya Savaşı döneminde tasarlanan bu fişek de normal “Patrone S”nin makineli tüfekler için tasarlanmış olan ve daha ağır bir mermiye sahip versiyonu. Yenilenen tasarımı sayesinde normal S fişekten 2.000 metre kadar daha uzun menzile sahip olmuş. İkinci Dünya Savaşı’na kadar sadece makineli tüfeklerde kullanılmış olan SS fişek, fişeklerin standardize olması adına sonrasında tüfekler için de üretilmeye başlanmış ve normal S fişeklerin üretimi durdurulmuş.

Ekleme: SS ne demek açıklamayı unuttum: “schweres Spitzgeschoss” yani “ağır ve sivri uçlu” demek.

MEKANİZMA, DİPÇİK VE NAMLU PROFİLİ

Mekanizma.jpg

Kaynak: C&Rsenal

YENİ NESİL MAUSER

Model 98’in revize edilmiş bir deneysel Model 96 olduğunu anladık, bu durumda deneyselde ne gördüysek bu silaha direkt aktarılacak. Peki iyileştirmeler neler bakalım:
  • Kısaltılmış irca yayı ve mekanizma... silah daha hızlı kurulur hale gelmiş.
  • Oval gaz kaçış delikleri... bunlar Model 96’da yuvarlaktı.
  • Kalınlaştırılmış gövde halkası... gövde ve mekanizma sağlamlaştırılmış.
  • Yeniden dizayn edilmiş vidalar... tetik korkuluğu sağlamlaştırılmış.

Sistem.gif

Silaha fişek yükleme ve mekanizma. Kaynak: C&Rsenal

Ejektör.gif

Kovan topuğu iş başında. Kaynak: C&Rsenal

Zıvana Kilidi.gif


Zıvana kilidinin çalışma mantığı. Kaynak: C&Rsenal

MEKANİZMA-GÖVDE ARALIĞI

Model 98’de gövde ile mekanizma arasında orta genişlikte bir aralık bulunduğundan mekanizmanın, silahın kurulmak için geriye çekilmesi esnasında hafif sallanmasından şikayetçi olmuş bazı atıcılar. Bu aralığın sebebi ise silahın kumlu bölgelerde çalışırken bile dış etkenlerden etkilenmesini minimuma indirmeye çalışmakmış. Bir de metal gövdenin genleşerek mekanizmaya temas etmesinin önüne geçilmiş.

YENİ NESİL DİPÇİK VE KABZA

Model 98’in dipçiği, önceki modellerden farklı olarak “pistol-grip” tarzında yani hem alt hem üst köşeli tasarlanmış. Bu dipçiği bir Mauser’de gördüğünüz an bu bir Model 98 türevidir diyebilirsiniz.

GERİ TEPME CIVATASI [“RECOIL CROSSBOLT”]

Kabzanın ortasına da “recoil crossbolt” adında bir aparat eklenmiş. (O parmak çentiğinin arkasındaki yuvarlak vidalı parça) Bu parçanın amacı patlamayla yayılan geri tepmenin sadece kilitleme barlarının arkasındaki kabza kısmına değil tüm kabzaya yayılarak ahşap dayanaklılığını artırmakmış.

REVİZE EDİLMİŞ SÜNGÜ

Üst namlu yayına eklenmiş özel bir süngü aparatı var. Bu yeni süngü sistemi sayesinde süngü hiçbir şeklinde namluya temas etmiyor.

LANGE-VISIER TİPİ GEZ

Bu silahın gezi enteresan bir tasarıma sahip ve Lange-Visier adını almış. Bir tür “tangent” gez olan buna “Rollercoaster” gez de diyorlar.

MODERNİZE TÜREVLER

1902 senesinde atış iğnesine küçük barlar eklemişler silah geri çekiliyken iğne yanlışlıkla ileri kaçmasın diye. Bu modele gayriresmi şekilde Model 98/02 denmiş. 1904-1905 senelerinde ise ikinci bir değişiklik daha yapılmış ve namlunun ivme derinliği artırılmış. Bunun nedeni de bu yıllarda hizmete giren Patrone S’nin namluya daha rahat oturmasını sağlamakmış. Bu modifiyeli namlu barındıran Model 98’leri ayırt edebilmek için namlunun arka kısmına S damgası basılmış. Bu modifikasyon Model 88’lere de yapılmış ve onlara da S damgası basılmış. Patrone S’nin sağladığı daha doğrusal atış izinden dolayı arka nişangah 200m’den 400m’ye yeniden kalibre edilmiş.

SAVAŞ DÖNEMİ VE SONRASI

Yine Birinci Dünya Savaşı döneminde kabzanın ön tarafına parmak çentikleri eklenmiş. Aynı şekilde dipçiğin arkasındaki metal halkalar mekanizmayı söküp takmak için kullanılan bir aparata dönüştürülmüş. Model 98’in keskin nişancı varyantlarında 4x büyütmeli Zeiss marka optikler kullanılmış. Bu keskin nişancı modellerinde kurma kolu görüş açısından çıksın diye aşağı bükülü şekilde tasarlanmış ve bükülü kolun yaslandığı yere de bir kesik açılmış. Savaştan sonra Model 98’in arka namlu yayı genişletilmiş ve arka nişangah da “tangent” tiple değiştirilmiş.

SAVAŞ PROFİLİ

Model 98, Alman ordusunun Birinci Dünya Savaşı’ndaki ana muharebe tüfeği olmakla beraber 1900’deki Boxer Kalkışması’nda da kullanılmış.

Mauser Model 1903 [Osmanlı]

Genel Hatlar ve Askerler.jpg

Kaynak: C&Rsenal

ÖN BİLGİ VE TARİHÇE

Elimizde Osmanlı’nın hizmete soktuğu son Mauser tüfeği var, yazarken bile içimi garip bir hüzün kapladı. Bu tüfek 1903’ten 1908’e kadar toplamda 207.700 adet üretilerek Osmanlı için üretilen toplam Mauser sayısını 913.600’a çıkartıyor.

MÜHİMMAT PROFİLİ: 7.65x53mm Mauser

Bu fişeği tanımayanınız var mı, yoktur sanıyorum. 7.65x53mm, Model 89 için tasarlanmış bir fişekti. Model 89 ise bir Belçika Mauseriydi. Belçika, savaşta Almanya’nın düşmanıydı. Almanya ise Osmanlı’nın müttefiğiydi. Bu fişeği gözüm bir türlü tutmuyor.

MEKANİZMA, DİPÇİK VE NAMLU PROFİL

Mekanizma.jpg

Kaynak: C&Rsenal

EN BASİT MODEL 98 KLONU

Bu tüfeğin Model 1898’den en büyük farkı “bolt-stop” kısmının üstüne, fişek kızağına destek diye eklenen yüksekçe bir çıkıntı, bu özelliği normalde Model 93 ve sonrasında görmüyorduk. [İstisnası Osmanlı Mauserleri.] Aynı şekilde gövdenin arka kısmı da Model 1898’inkinden biraz yüksek. “Cocking piece” kısmı da Model 1898’inkinden bir tık uzun. Model 1898’den bir diğer farkı da süngü yuvasının yer değiştirmesi.

MODEL 1905

Model 1903’ün karabina versiyonları da mevcut. Bunlara Model 1905 deniyor.

CUMHURİYET MODERNİZASYONU

1920’li yıllardan itibaren Türkiye Cumhuriyeti, Osmanlı’dan kalan Model 1890’ları ve Model 1903’leri modernizasyon programına sokar. Bu kapsamda silahlar 7.92mm’lik fişek kullanabilecek hale getirilir ve yeniden cilalanır. Bu modernizasyon işlemi 1950’li yıllara kadar sürer ve işlemin çoğunluğu Kırıkkale’de kurulan ASFA’da gerçekleştirilir. Bu silahların isimlerinin sonuna modernize edildikleri yıl da eklenir ve ortaya M1903/30, M1890/28 gibi terimler çıkar. Bunlara “Kırıkkale Mavzer” dense yeridir ama demeyin bir zahmet. Demeyin diye size rehber yazdım, üzmeyin beni.

SAVAŞ PROFİLİ

Model 1903, Birinci Dünya Savaşı’nda Filistin’den Çanakkale’ye kadar tüm Osmanlı askerlerinin ana muharebe tüfeklerinden olacaktır. Yazar, Osmanlı ordusunun Model 1898 ve Model 88 Komisyon tüfeklerini kullandığını da belirtiyor. Ama bu silahlar büyük olasılıkla Osmanlı tarafından satın alınan değil de savaş sırasında Almanya tarafından yardım için gönderilen silahlar. Model 1903’ler Birinci Dünya Savaşı’nın yanı sıra Balkan Savaşları’nda, İtalyan işgali altındaki Trablusgarp’ta ve Kurtuluş Savaşımızda da yaygınca kullanılmış.

Mauser Model 1918 Anti-Tank Tüfeği

Genel Hatlar.jpg

Kaynak: C&Rsenal

ÖN BİLGİ VE TARİHÇE

Almanlar, 1916’daki Somme Muharebesi’nde ilk kez tank görünce ne yapacaklarını doğal olarak şaşırmışlar. Önce ellerindeki bazı MG08 makineli tüfeklerini 13mm’lik mühimmat kullanacak şekilde dizayn edip cepheye sürmüşler. Bu yeni silahın amacı hem uçaklara hem de tanklara karşı mücadele etmek olduğundan buna “Tank-und Flieger Abwehrwaffe” demişler. Ben de Almanca bilmediğimden çeviriyi açtım, “Anti-tank ve anti-uçak silahı” demekmiş.

Bu yeni makineli silah çok kullanılmamış ve aynı cephaneyi kullanan Model 1918 hem daha pratik hem de üretimi daha ucuz olduğundan öne çıkmış. Almancasını da kısaltıp direkt “TuF” silahı demişler. Fişeğine de 13mm TuF demişler. Bunlardan toplamda 15.800 adet üretmişler. Model 1918’e “Tank Gewehr” ya da “T-Gewehr” de deniyor. Ve BF1 oyuncusu arkadaşlara üzülerek söylüyorum ki bunlarla uçak vuramazsınız.

MÜHİMMAT PROFİLİ: 13.25x92mm TuF

Bu fişeği Mauser ve Polte mühimmat firması beraber tasarlamışlar. Mermi 90 dereceyle çarptığında 250 metreden 1 inç yani 2.54cm kalınlığındaki zırhı delebiliyormuş.

MEKANİZMA, DİPÇİK VE NAMLU PROFİLİ

Mekanizma.jpg

Mekanizmanın ayrıntıları. Kaynak: C&Rsenal

Silahın namlusu 98.5cm uzunluğunda. Kendisi ise neredeyse 170cm. Model 98’den 4 kereden fazla ağır. Bildiğin hormonlu bir Model 1898. Model 1918 tek atışlı bir silah, her atış sonrası fişek yüklemeniz gerekiyor. Sonrasında bir de bunun kutu şarjörlü modelini üretmişler ama bu versiyonu savaş görmemiş. Bu modelin de dipçiğinin arkasındaki plakaya geri tepmeyi azaltsın diye yaylar eklenmiş.

Sistem.gif

Mekanizmanın çalışması. Kaynak: C&Rsenal
SAVAŞ PROFİLİ

Model 1918 her ne kadar savaşın sonlarına doğru yetişmiş olsa da aktif savaş görmüş bir tüfek. Mermi tank zırhını tam delemediği zaman bile zırh plakalarının dalgalanması ve parçalanmış metal kıymıkların etrafa saçılması mürettebata zarar vermeye yetiyormuş. Hatta buna önlem olarak zincir zırhlı maskeler giymeye başlanmış tankın içerisinden dürbünle bakarken.

Mağlup Almanya’dan elindeki tüfekleri ya savaş tazminatı olarak Müttefik devletlere vermesi ya da imha etmesi istenmiş. Bu devasa muharebe aletini ilginç bulan Müttefikler ileride benzer role ve fonksiyona sahip sahip tüfekler yapacaklar: İngiliz AT Boys, Alman Panzerbüchse 38-39, Sovyet PTRD-PTRS bu janrın İkinci Dünya Savaşı temsilcileri olacaktır.

Şemalar.jpg

Kaynak: C&Rsenal

Kar98A, Mauser Kar98AZ Topçu Karabinası ve Kar98a

Genel Hatlar.jpg

Kaynak: C&Rsenal

ÖN BİLGİ VE TARİHÇE

Hocam bu ne biçim başlık diyebilirsiniz, hakkınız var ama açıklayacağız. Şimdiye dek Alman süvari ve topçu birliklerinin elinde Model 88’lerin karabina versiyonlarını görmekteydik. Almanlar E3 1898’de tanıtılan yeni nesil Mauserleri görünce he der, bunları bizim süvari ve topçulara da dağıtalım. İki çeşit karabina Model 98 üretilir, bunlar 17.32 inç namlulu ama süngü yuvasız tüfeklerdir. Sonradan yine 17.32 inç namlulu, süngü yuvalı ve Lange-Visier gezli bir model tasarlarlar, buna Kar98A derler. Hem süvarilerin hem de topçuların ortak bir karabina kullanması amaçlanır bu silahla. Silahın ismindeki “A” ne demek diyeceklere: “Auf planz vorrichtung für das seitengewehr 98” yani “Model 98 süngü yuvalı”.

Bu kısacık tüfeğin yeni Patrone S fişeğinden tam verim alamamasından dolayı 1908 senesinde 23.62 inç namluya ve standart “tangent” geze sahip başka bir model almışlar hizmete. Bu yeni modele Kar98AZ denmiş. AZ ne demek mi “Aufplanz-und-zusammensetzvorrichtung” yani “Süngü aparatlı ve dayama kollu”. Savaştan sonra, diğer Model 98 karabinalarıyla karışmasın diye sonuna “a” eklenmiş ve ismi Kar98a oluvermiş, Kar98A ile karıştırmayalım. Bu Kar98a modellerinin üzerine 1920 damgası da atılmış, bunun sebebi bu silahın 100.000 kişilik Reichswehr’de kullanılmaya başlandığı tarihin 1920 olabilmesi ihtimali. Peki Reichswehr nedir be diyecekler için: Reichswehr, Birinci Dünya Savaşı sonrasındaki Alman ordusunun Versay Antlaşması dayatılıp kırpılarak güçten düşürülmüş hali.

MÜHİMMAT PROFİLİ: 7.92x57mm “Patrone S”

Obam.jpg


MEKANİZMA, DİPÇİK VE NAMLU PROFİLİ

Mekanizma.jpg

Kaynak: C&Rsenal

TEK FANLI MODEL 98
  • Kar98AZ’nin başlıca özellikleri şöyle:​
  • 23.62 inç namlu boyu.​
  • Silahın ahşap kabzası namlunun ucuna kadar uzanıyor.​
  • Ön tarafta silahı dayayabilmek için kanca benzer bir kol var. İsmindeki dayama kolu buradan geliyor.​
  • Ön nişangahın etrafında küçük koruma panelleri var, bunu Mauser karabinalarında sıkça görmekteyiz demiştik.​
  • Aşağı eğimli kurma kolu mevcut.​
  • Namlu bu silahta basamaklı değil düz üretilmiş.​
  • Silaha askı takılabilmesi için dipçikte bir kesik var.​
SAVAŞ PROFİLİ

Kar98AZ Birinci Dünya Savaşı’nda süvariler, topçular ile aklınıza gelebilecek her türlü destek ve lojistik birliği tarafından kullanılmış.

Mauser Kar98b/Karabina 98b

ÖN BİLGİ VE TARİHÇE


Kar98b, Birinci Dünya Savaşı sonrası üretilen bir Model 98 türevi. Her ne kadar isminde karabina geçse de bu silah bir tam boy tüfek. Öyleyse isminde niye karabina var anlatalım. Birinci Dünya Savaşı sonrası mağlup Almanya’ya dayatılan Versay Antlaşması sonucu Alman ordusu hem kırpılır hem de güçten düşürülür. Sadece 100.00 kişilik bir orduya [Reichswehr] ve belirli sayıda silaha sahip olabilen Almanlar tabii ki bununla yetinmeyeceklerdir, yetinselerdi bu savaşın ikincisi olmazdı zaten.

Ordunun sahip olabileceği karabina sayısının üstüne çıkmak isteyen Almanlar ellerindeki tam boy Model 98’lere bir iki dokunuş yaparak silahı Kar98b olarak isimlendirir. Böylece sınırsız deyip 50 GB AKN dayatan Türk Telekom gibi yasaların etrafından dönmüş olurlar. Bu silahı da 1923’ten 1935’e kadar üretmişler.

MÜHİMMAT PROFİLİ: 7.92x57mm/8mm “Patrone S”

Sen bunu biliyorsun ama.

MEKANİZMA, DİPÇİK VE NAMLU PROFİLİ

KARABİNA [DEĞİL]

Model 98’e aşağı eğimli kurma kolunu, ön kabzadaki parmak girintilerini ve dipçikteki askı kesiğini eklediğiniz zaman Kar98b ortaya çıkıyor. Gezin Lange-Visier’in aksine düz “tangent” tipte olduğunu ekleyelim. Bu silahın şeması Kar98AZ kısmında, görmüşsündür.

SAVAŞ PROFİLİ

Tam olarak hangi savaşta kullanıldığını bilmemekle birlikte İkinci Dünya Savaşı’nda kullanıldığını tahmin etmekteyim.
Mauser Kar98k/Karabina 98k
ÖN BİLGİ VE TARİHÇE

Mauser zincirinin son halkasına geldik: Karşımızda Kar98k var. Bunu bilmeyenimiz yoktur sanıyorum. Çok oyalanmadan konumuza geçelim. Model 1898’in nihai karabina versiyonu olan Kar98k’in üretimine 1924’te başlanmış ama geniş çapta üretim 1935’ten itibaren, yeniden silahlanma programının şaha kalkmasıyla gerçekleşmiş.

MÜHİMMAT PROFİLİ: 7.92x57mm/8mm “Patrone S”

Bilmediğin ne kaldı ki?

MEKANİZMA, DİPÇİK VE NAMLU PROFİLİ

Mekanizma - 1.jpg

Kaynak: Forgotten Weapons
Mekanizma - 2.jpg

Ditto. Kaynak: Forgotten Weapons

KAR98K’NİN GENEL HATLARI

Kar98k; aşağı eğimli kurma kolu, sol ön tarafındaki askı deliği, “H” şeklinde genişletilmiş ön namlu yayı ve “tangent” tipi geziyle öne çıkıyor. Bunları Kar98AZ’den ve Kar98b’den biliyoruz. Geç üretim Kar98k’lerde Kar98AZ’de olduğu gibi ön nişangah koruma yaprakları da mevcutmuş.

KARAKTERİSTİK KABZA AHŞABI

Kar98k dipçiklerinin ve kabzalarının büyük bir kısmı kayın ağacından elde edilen 1.5mm’lik ahşap plakaların hidrolik makinelerle birbirine geçirilmesi yöntemiyle üretilmiş. Bu tabakalı sistem, yekpare kayın ağacı ve ceviz odunundan daha sağlam olmasına rağmen üretimi daha zahmetliymiş. Bu tabakalı sistem, Kar98k’lere o görmeye alışık olduğumuz cıvık açık renkli ahşap görüntüsünü vermiş. Bu yöntemle üretilen dipçiklerin arka tarafına metal plakalar perçinlenerek ahşap plakaların dayanıklılığı artırılmış. Bu tabakalı sisteme geçiş savaşın ortalarına doğru olmuş ve geç üretim Kriegsmodell tüfeklerle de devam etmiş. “Kriegsmodell” ne mi, tam yerinde sordun:

KRIEGSMODELL

İkinci Dünya Savaşı’nın sonlarına doğru çekilen kaynak sıkıntısı, bombalanan fabrikalar, kalifiyeli işçi eksikliği, batıdan yardıran Amerikalılar, doğudan yardıran Sovyetler gibi durumlar Kar98k’lerin üretimine de yansımış. Savaşın sonlarına doğru üretilen bu basitleştirilmiş Kar98k modellerine “Kriegsmodell” denmiş. (Türkçe, “Savaş Modeli”)

Bu “Kriegsmodell”lerde şöyle değişikliklere gidilmiş:
  • Tetik korkuluğu, şarjörün alt parçası, üst ve alt namlu yayları (“H” şeklindeki bant gitmiş), ön nişangah koruma barları gibi parçalar preslenmiş metal levhalardan üretilmeye başlanmış. [İng. Preslenmiş = Stamped]​
  • Mekanizmadaki oval gaz delikleri yuvarlak hale getirilmiş... bu oval delikleri Model 98’den hatırlayınız.​
  • Mekanizma kirişi silahtan çıkarılmış.​
  • Dipçiğin yan tarafındaki silah sökme aparatı kaldırılmış.​
  • Daha ileri dönemlerde silahtan süngü yuvasını ve harbiyi de kaldırmışlar.​
Tüm bunları okuduktan sonra insanın aklına şu geliyor: Savaş sonlara doğru artık öyle bir hal almış ki askerin elindeki silahın harbisi yok, süngü yuvası yok. Niye yok; o askerin o harbiyle namluyu temizleyecek, o yuvaya süngü takacak, o mekanizmayı sökecek kadar ömrü yok artık. Öyleyse niye israf olsun düşüncesi var, kaybettiniz.

KESKİN NİŞANCI MODELLERİ

Kar98k’nin keskin nişancılar için tasarlanmış türevlerinde 1,5x büyütmeli ZF41 dürbünü ve 4x büyütmeli ZF4 dürbünleri kullanılmış. ZF4 kullanan modellerde dürbün emniyet kilidinin üstünü kapattığından emniyet silahın arkasına doğru uzatılmış.

SERİ NUMARALARI VE DAMGALAR

Silahın gövde halkası kısmındaki numaralardan namluya daha yakın olan sayı üretim tarihini gösterirken diğer numara ile yanındaki harf üreten fabrikayı belirtiyor. Bu kod sistemi 1941’de değiştirilerek sadece harf sistemine geçilmiş. Bu yeni sistemde “ax, byf” gibi kodlar yer alıyor ve bu kodların her biri farklı bir üretim tesisini belirtiyor. Kod “byf” Mauser’in Oberndorf’taki kendi fabrikasına ait mesela. Üretim tarihi numaralarının durumu da bir ilginç. Kimi zaman “1940” gibi tam tarih yazarlarken kimi zaman sadece “40” yazılmış. 1944’te üretilen modellerin çoğunda ise sadece “4” yazıyormuş. Kimi modelin üstüne ise direkt “BSW” yazılmış, anlamı ise “Berlin-Suhler Waffen und Fahrzeugwerke”. Silahların üstündeki kartal işaretleri de zamanla değişmiş. Erken üretim Kar98k’lerdeki kartalın kanatları aşağı bakıyorken savaşa yakın üretilen Kar98k’lerin üstünde Swastikalı kartal var.

SAVAŞ PROFİLİ

Kar98k, Nazi Almanyası'nın İkinci Dünya Savaşı’ndaki standart piyade tüfeği. Savaştan sonra birçok Kar98k; Norveç, Fransa, Danimarka, İsrail, Yugoslavya, Çekoslovakya gibi ülkelerin eline geçmiş. İsrail bu silahları 1956’da Mısır’la yaşanan Süveyş Krizi’nde kullanmış. Norveç elindeki Kar98k’leri .30-06 Springfield mühimmatı kullanacak şekilde modernize etmiş. Bunun sebebi de Norveç’in bu fişeği kullanan M1 Garand’ı hizmete almış olması. Sovyetler Stalingrad’da ele geçirdiği birçok Kar98k’yi Çekoslovakya’ya vermiş. Danimarka elindeki Kar98k’leri 6.5x55mm İsveç kullanacak şekilde yeniden elden geçirmiş.

SON SÖZ

Ve böylelikle Kısım 5'i bitirmiş bulunmaktayız. Kapanışı yapmadan önce bu çalışmam hakkında bir iki kelime etmek isterim. Bu 7 parçadan oluşan projenin üzerinde 2020'den beri çalışıyordum aslında. Asıl planım geçen sene bitirip yayınlayabilmekti ama gerek okul gerek de birkaç problem yüzünden bu mümkün olmadı, ben de sadece Kısım 1'i yetiştirebildim. Kısım 1'in yayınlanmasından sadece 2 gün sonra ise stajlarım başladı ve zor bir dönem oldu.

Benim bu devasa çalışmayı yaparkenki amacım -ki Dreyse bölümünde de belirttim- milletimizin neredeyse bir değeri haline gelmiş olan Mauser hakkında hiçbir Türkçe kaynak bulamamış olmamdı. Olmadığı olmayacağı anlamına gelmezdi elbette, ben de bu sorunu ülkemizde eşi benzeri görülmemiş bir şekilde çözmeye karar kılıp kolları sıvadım. Çeşitli kitapları ve videoları defalarca kez tarayarak tek başıma bu işin altından kalktım. En son ortaya çıkan bu eserle ise gerçekten gurur duyuyorum. Bu rehber ile:
  • Mauser'in fakirlikten başlayıp bir dünya markası haline geldiği hayat hikayesine,
  • Tam 23 adet ana hat Mauser tüfeğinin kapsamlı tarihsel ve teknik analizine, [kapsamlı derken abarttığımı düşünmüyorum bile :)]
  • "Mavzer" hikayesinin ülkemizde nasıl yer edindiğine ve siyasi arka planına,
  • Harp tarihinin önemli bazı dönüm noktalarına,
  • Ateşli silah terminolojinin bazı püf noktalarına ve her bu terminolojideki her bir kavramın tam Türkçe karşılığına,
ulaşabileceğimiz kocaman bir kaynağa sahip olduk. Okuyan ve kendisine bir şeyler katan tüm arkadaşlarıma buradan teşekkür ediyorum. Başka konularda görüşmek dileğiyle, hoşça kalın.

-Bilham/Bilham.338/Ben Mauserciyim Arkadaş!

Yorumlar

Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.

Hastayım şu silaha. Sesi mükemmel. Keşke kullanabilsem.

Adamlar ne güzel hedfe atıyor. Bizimkisi havaya. Üstelik bu normal bir silah da değil. Çekirdeği kilometrelerce giden bir silah. Bir de karşılık gelen yere atıyor sanki düşmanı.
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.
 
Son düzenleme:
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.

Hastayım şu silaha. Sesi mükemmel. Keşke kullanabilsem.

Adamlar ne güzel hedfe atıyor. Bizimkisi havaya. Üstelik bu normal bir silah da değil. Çekirdeği kilometrelerce giden bir silah. Bir de karşılık gelen yere atıyor sanki düşmanı.
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.
Merhaba arkadaşım. "Bizimkiler havaya" deyince acı bir tebessüm etmedim değil vallahi.

Milletimizin değeri haline gelmiş bir silah serisi hakkında havaya ateş edecek kadar cahil olduğumuzu fark etmem, beni bu yazılara yazmaya iten ana sebepti. En azından artık biz farkındayız.

Rusya'daki Kalaşnikof Müzesi benzeri bir tesisin dengini de ülkemizde görmek isterdim şahsen. Hem müze hem atış sahası... söyleyince bile heyecanlı. Dilerim ki bunları sadece tasarıda bırakmayız.

Saygılar...
 
Merhaba arkadaşım. "Bizimkiler havaya" deyince acı bir tebessüm etmedim değil vallahi.

Milletimizin değeri haline gelmiş bir silah serisi hakkında havaya ateş edecek kadar cahil olduğumuzu fark etmem, beni bu yazılara yazmaya iten ana sebepti. En azından artık biz farkındayız.

Rusya'daki Kalaşnikof Müzesi benzeri bir tesisin dengini de ülkemizde görmek isterdim şahsen. Hem müze hem atış sahası... söyleyince bile heyecanlı. Dilerim ki bunları sadece tasarıda bırakmayız.

Saygılar...
Ne yazıkki zamanın da milleti silahlar dan uzak bıraktılar . Silah almak zorlaştırıldı. Silah kültürüne çok uzak kaldık.
Sorsan savaşçı bir milletiz derler ama silah tutmasını bilmezler.
Havaya ateş etmek yasaklansın da demiyorum bunun için ses fişekleri , kurusıkı tabanca lar var.

Ülkemiz de bilinçli bireysel silahlanma ya öcü gibi bakan ve ruhsat fiyatları ve vergileri arttırarak bireysel silahlanmanın önüne geçeceğini zanneden aksine bunu yaparak ruhsatsız silahlanmanın artacağını bilmeyen siyasiler olduğun dan zor kardeşim.
 
Merhabalar
Sungu aparati diye bahsetmis oldugunuz bayonet stud icin turkce bir isim var midir acaba? Tesekkurler
 
Merhabalar
Sungu aparati diye bahsetmis oldugunuz bayonet stud icin turkce bir isim var midir acaba? Tesekkurler
Merhaba, mesajınız için teşekkür ederim öncelikle. "bayonet stud" öbeğinin tam bir Türkçe karşılığı maalesef ki bulunmamakta. Aynı durumu "sear", "disconnector" ve özellikle "bolt" kelimesi için de yaşadığımdan genel olarak aparat vs. demeyi tercih ettim. Süngü yuvası demek tam olmasa da aparat yerine bir alternatif olabilmekte.
 
Öncelikle teşekkür ederim. Oyun çevirisi yapıyorum orada bu beyonet stud kelimesi vardı, sanırsam bende süngü aparatı olarak kullanacağım.
Bildiğim kadarıyla “bolt” sürgü, “disconnector” bağlantı kesici ve “sear” ise emniyet tetiği diye biliyorum ama Sear'dan pek emin değilim.
 
Öncelikle teşekkür ederim. Oyun çevirisi yapıyorum orada bu beyonet stud kelimesi vardı, sanırsam bende süngü aparatı olarak kullanacağım.
Bildiğim kadarıyla “bolt” sürgü, “disconnector” bağlantı kesici ve “sear” ise emniyet tetiği diye biliyorum ama Sear'dan pek emin değilim.
O kadar sayfa kurcalamamış olmama rağmen "bolt"un karşılığı olarak sürgü kelimesine hiç denk gelmemiştim ama siz yazınca arattım ki gerçekten de tam uyuyor, bundan çok memnun kaldım. Emniyet tetiği ise baktığımızda "sear"ın tam Türkçe dengi değil de kelime anlamı gibi geldi ama birbirlerinin yerine güzelce kullanılabiliyorlar da.

Bunları öğrendiğime sevindim, yardımcı olabileceğim başka bir durum da olursa yine etiketleyiniz. İyi akşamlar dilerim.
 
O kadar sayfa kurcalamamış olmama rağmen "bolt"un karşılığı olarak sürgü kelimesine hiç denk gelmemiştim ama siz yazınca arattım ki gerçekten de tam uyuyor, bundan çok memnun kaldım. Emniyet tetiği ise baktığımızda "sear"ın tam Türkçe dengi değil de kelime anlamı gibi geldi ama birbirlerinin yerine güzelce kullanılabiliyorlar da.

Bunları öğrendiğime sevindim, yardımcı olabileceğim başka bir durum da olursa yine etiketleyiniz. İyi akşamlar dilerim.
Yardımcı olduğuma sevindim. Aynı zamanda teşekkür ederim. selamlar
 

Blog girdisi detayları

Ekleyen
Bilham
Okuma süresi
13 dakika okuma
Görüntüleme
2.382
Yorumlar
8
Son güncelleme

Teknoloji kategorisindeki diğer girdiler

Bilham adlı kullanıcının diğer girdileri

Bu girdiyi paylaş

Geri
Yukarı