Hayatımda oynadığım en değişik AAA oyun: DEATH STRANDING

2021-05-18 (3).png
Normalde attığım incelemelere hemen devam etme gibi bir planım vardı ancak başlıkta da gördüğünüz oyun beni aşırı içine çekti. Zaten oynamak istiyordum fırsatını da buldum ondan dolayı Witcher 3 DLC'lerini erteledim kusuruma bakmayın. Bundan sonra Witcher 3 DLC'leri gelecek. İstediğiniz bir oyun varsa yorumlara yazarsanız sevinirim. Uzatmadan oyuna geçelim.
Death Stranding 2019 yılında çıkan Hideo Kojima adlı abimizin yaptığı Sony'nin finanse ettiği bir oyun. Çoğunuz biliyorsunuzdur Kojima Konami'den çok saçma bir sebepten dolayı ayrılmak zorunda kaldı. Bunun üzerine de Kojima abimiz Kojima Productions diye bir stüdyo kurdu. Death Stranding'de bu stüdyonun ilk oyunu. Metacritic'i 82 üstü bir oyundur (PC tarafı 86).

Hikaye ve Oynanış:

Hikaye oyunun en güçlü olduğu taraflardan bir tanesi. İnsana bazı yerlerde acaba şimdi ne olacak diye merak ettiriyor. Ancak bazı yerlerde Kojima abi tek cümlede anlatacağı şeyi 5 cümleye uzatttığı için bayabiliyor ama not kıracak kadar bir sorun yok. Hikayenin başlangıcı ise Sam'in bir yere gitmesiyle başlıyor. Motorla giderken yağmura yakalanıyor, bunun için bir mağaraya sığınıyor. Mağaraya sığındığı sırada birisi gelip sizden sessiz olmanızı istiyor çünkü hemen arkasından KV'ler mağaraya doğru yaklaşıyor. Onları atlatıp ilk şehrinize doğru yola çıkıyoruz. Burada öğreniyor ki annemiz Bridget Strand ölmek üzere. Yanına gidiyoruz ve bizden bir isteği oluyor. Amerika'yı yeniden birleştirmek. Bunu söyledikten sonrada ölüyor. Onu yakıcıya verdikten sonra maceramıza başlıyoruz. Kısacası hikayenin başlangıcı böyle.

Oynanış olarak da herkesi memnun eden bir oynanış yok. Bir nevi dümdüz kargo taşıyorsunuz ama hikayeyle birleştirince güzel bir anlamı oluyor. Boş bir şekilde taşımıyorsunuz. Yanınıza merdiven tırmanma kazığı vs. gibi ekipmanlar almanız gerekiyor. Çünkü gideceğiniz yollar Konya Ovası gibi düz yollar değil. Burada bir eleştirim var. Oyun ilk başta sizi bu noktada çok zorlamıyor. Muhtemelen oyuncular daha kolay alışsın diye böyle bir tercih yapılmış ama o engelleri aşmanın zorluğu olmayınca çok bir bir şey başarmış gibi olmuyorsunuz. O yüzden oyunun ilk üç bölümü size çok bayık gelebiliyor (Oyunun en uzun süren bölümleri de bunlar.).

Aksiyon ve Düşmanlar:

Oyunun bana göre bir miktar zayıf olduğu yönlerden birisi. Oyunda silahlar bombalar vs. var ancak bunları genelde herkese sıka sıka gideyim diye yapmıyorsunuz. Kargonuzu korumanız için yapıyorsunuz. Oyunda iki tane düşman tipi var. İlki bunlardan KV'ler ve özellikle oyunun başlarında size çok sorun yaratabiliyorlar. Başlarda çok dikkatli ve sessiz gitmeniz gerekiyor. İleriki bölümlerde öldürebiliyorsunuz ancak erkan aşamada yakalanmamanız gerekiyor. İkincisi ise yükçüler adında olan teröristler. Bunlar normal insanlar sizin kargonuzu almaya çalışıyorlar. Bunları öldürmemeniz gerekiyor çünkü yukarıda da yazdığım gibi insan öldürürseniz yakmanız gerekiyor. Yoksa büyük bir alanda bir patlama oluşturuyorlar. Yakma işlemi de orada olan bir işlem değil. Yakıcıya götürmeniz gerekiyor.

Grafikler:

Grafikler gerçek anlamda çok iyi. Görünce çok içiniz açılmıyor olabilir ama gayet başarılı bir iş var burada.
Not: Orta-Yüksek ayarlarda oynadım oyunu.
2021-05-18 (4).png


Ara sahneler ve sinematikler:

İşte bence oyunun açık ara en iyi olduğu nokta bu. Mimikler, yüz ifadeleri, karakterlerin ruh halini gerçek anlamda anlayabiliyorsunuz. Çok üst seviyede bir iş var burada. Eleştirebileceğim bir nokta oyunun başlarında çok fazla sinematik yok. Kargo götürdüğünüz kişilerle de yüz yüze kargonuzu teslim etmiyorsunuz, hologram kişilere teslim ediyorsunuz. O ara sahneleri izledikten sonra da hologramlara kargo götürmek pek güzel hissettirmiyor.

Ana karakter:

Ana karakterimiz Sam. Kendisini Normal Reedus oynuyor. Karakter olarak da MGS'deki Solid Snake'e bayağı benziyor. Çok konuşkan bir tip değil. Duygularını oyunun başlarında dışa vuran birisi değil. Başlarında Sam ile çok bütünleşemiyordum ama oyun ilerledikçe daha çok bütünleşebildim. Bunun sebebi de bana göre yukarıda yazdığım gibi duygularınını çok yansıtmaması. Ama Norman Reedus'da gayet iyi oynamış rolünü.
2021-05-16 (2).png

2021-05-21 (10).png

Yan karakterler:

Hepsi kendilerine verilen rolü gayet iyi oynamışlar. Sadece Die-Hardman adlı karakter bana oyunun başlarında çok duygusuzmuş gibi geldi.
2021-05-20.png
2021-05-21 (5).png


Burada ekstradan bir kişi için daha konuşmak istiyorum. Clifford Unger rolünü oynayan Mads Mikkelsen olağanüstü bir performans oraya koymuş cidden. Ben son yıllarda bunun kadar sağlam oynayan bir oyuncu göremedim rolünü (Filmlerde dahil.)
death-stranding-1.png
2021-05-21 (9).png


Müzikler ve Seslendirme:

Müziklerde hikaye ve ara sahnelerde olduğu gibi oyunun en güçlü olduğu noktalardan biri. Hatta şu kadar söyleyeyim bir noktada öyle bir müzik çaldı ki oyunu bırakıp bir dakika boyunca ağladım. Bu derece kaliteli ve güzel müzikleri var.

Seslendirme kısmında ise oyuncular seslendirdiğinden çok konuşulacak bir nokta yok.


Sonuç:

Açık açık konuşmak gerekirse Death Stranding herkese göre bir oyun değil. Bazı kişiler hikayeye bağlanarak oynanıştaki kusurları göz ardı edebilir. Ancak benim bile bu kadar övmeme rağmen oyunun bir noktasında bırakmama ramak kalmıştı. Kojima'nın ismine bir şans daha verdikten sonra hikaye öyle açılmaya başladı ki, aletler çeşitlendi, oyun beni zorlamaya başladı, ondan sonra da bağlandım gittim oyuna. Bitirdikten sonra Kojima'ya bir kez daha saygı duydum. Ancak bir daha aynı oyunu oynarmısın diye sorarsanız tek bir cevabım olur: Oynamam. Çünkü tekrar tekrar oynattıracak bir şeyi yok bence. Umarım ikinci oyuna güzel şeyler getirir.

Müzikler 9.5/10
Ana karakter 8/10
Yan karakterler 8.5/10
Aksiyon sistemi 7/10
Hikaye 9.5/10
Genel 8.5/10


Yorumlara hangi oyunu istediğinizi yazarsanız sevinirim. Bundan sonra Witcher 3: HoS ve BoW gelecek.
Değerli vaktinizi ayırdığınız için teşekkür ederim.
İyi forumlar.

Yorumlar

Tamamını okudum, elinize sağlık. Maalesef ben oyunu kendim oynamadım o yüzden fazla bir eleştirim olmayacak. Ama yazım biçiminiz hoşuma gitti.
 
Oyunun başlarının sıkıcı ve hikayesinin anlaşılmaz olduğunu biraz kabul etmek lazım. Siz zaten bunu belirtmişsiniz. Herkese göre değil.
 
Oyunda yürürken tek sıkılmadığım oyun bu olabilirdi. Cidden çok hoşuma gitmişti ve kargo taşımayı sevmiştim. Elinize sağlık bu arada güzel inceleme.
bunu yapmazsam olmazdı. 'aynen kardeşim Aras Kargo. Aç kapıyı' :D
 
P-PTT Simulator 😳 (!)

Eline sağlık güzel yazı olmuş. Yakın zamanda indirime girerse alıp oynamayı düşünüyorum.
 

Blog girdisi detayları

Ekleyen
redlions
Okuma süresi
4 dakika okuma
Görüntüleme
552
Yorumlar
7
Son güncelleme

Oyun kategorisindeki diğer girdiler

redlions adlı kullanıcının diğer girdileri

Bu girdiyi paylaş

Geri
Yukarı