Tanrının ihtiyacı

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Korkuyla alakalı değildir. Dinler inmeden önce de insanlar çeşitli şeylere inanıyorlardı. Put yaptılar, putlara inandılar. Güneşe taptılar, Aya taptılar. Fakat o zaman cehennem cennet kavramları bile yoktu. Bu adamlar Güneşe taparken korktular mı? Hayır.
Dikkat ediniz, Dinler demedim saydıklarınız da inanç içine giriyor.
 
Dikkat ediniz, Dinler demedim saydıklarınız da inanç içine giriyor.

Fakat cehennem ve cennet kavramları dinler inince ortaya çıkmadı mı? Dinlerden önce de inanç meselesi vardı. O zaman korkmak gibi bir şey yoktu ki. Çünkü kötü insanların ceza alacağına dair bir bilgi gelmedi insanlığa. Buradan inancın temelinin korku olmadığını çıkarabiliriz. Yanlış mı düşünüyorum?
 
Yine gereksiz, çoluk çocuğun sağdan soldan duyma bilgilerle birbirlerine kendi düşüncelerini kabul ettirme konusu açılmış. Artık isteyen istediği bilgiye erişip istediğini okuyabiliyor. Kimse kimseye bir şeyi anlatma ve kabul ettirme durumunda değil. İsteyen istediğine inansın. Herkes kendi içinde neyi yaşıyorsa yaşasın. Hiçbir şeyi siz başlatmadınız, hiçbir şeyi de siz bitiremeyeceksiniz.

Olay kabul ettirme değil, tek isteğimiz doğruyu, gerçeği bulmak. İnsanların tartışması sizi niye bu kadar rahatsız etti?
Fakat cehennem ve cennet kavramları dinler inince ortaya çıkmadı mı? Dinlerden önce de inanç meselesi vardı. O zaman korkmak gibi bir şey yoktu ki. Çünkü kötü insanların ceza alacağına dair bir bilgi gelmedi insanlığa. Buradan inancın temelinin korku olmadığını çıkarabiliriz. Yanlış mı düşünüyorum?
Evet korktular, güneşe tapanlar bir gün ışığının kesileceğine, ateşe tapanlar bir gün kendilerini yakacağını düşündükleri için inandılar.
 
Son düzenleme:
Olay kabul ettirme değil, tek isteğimiz doğruyu, gerçeği bulmak. İnsanların tartışması sizi niye bu kadar rahatsız etti?
Dostum doğruyu gerçeği birazcıkta kendin araştırıp okuyup beyin fırtınası yaparak düşünmekte fayda var demek istemiş cevap verdiğin arkadaş.Lakin bilgi paylaşılınca güzeldir
 
Olay kabul ettirme değil, tek isteğimiz doğruyu, gerçeği bulmak. İnsanların tartışması sizi niye bu kadar rahatsız etti?

Evet korktular, güneşe tapanlar bir gün ışığının kesileceğine, ateşe tapanlar bir gün kendilerini yakacağını düşündükleri için inandılar.

Alıntınızı görmedim kusura bakmayın. Peki size bir sorum olacak. Ya puta tapanlar? Heykellerden korkma sebepleri nedir?
 
İnsanın yaratılan en mükemmel varlık olduğunu düşünen bu kafa; Orta Çağ'da Güneş Sistemi'nin dünyanın çevresinde döndüğünü söyleyen ve dünyayı evrenin merkezine koyan kafa ile tamamen aynı düşünce yapısında. Astronomi bazı şeyleri kanıtlamamış olsa bu kişiler hala aynı şeyleri savunmaya devam ederdi. Teleskoplar insanlığa özel olmadığını ve önemsizliğini öğretmiş olmasına rağmen insan merkezli düşünmeye devam etmek cahillik.
Dönen sistemin bizim etrafımızda dönmemesi onun bizim için olmadığı anlamına gelmez. Zaten her şey insanın etrafında dönse ve bu anlattığınız kadar basit bir şekilder farkedilebilse, insanın sorgulamasına gerek kalmaz ve akıl cihazatı boşa giderdi. Size nasıl burnunuz verilmiş ve burnunuzun muhattabı olarak da kekin kokusu verilmişse, aynı şekilde de akıl cihazatına sahipsiniz ve bu cihazatı kullanıp sorgulayacağınız şeylerin olması, yani akıl cihazatının muhattabının olması gerekiyor. Eğer olmazsa aklınız boşa gider.
 
Korkuyla alakalı değildir. Dinler inmeden önce de insanlar çeşitli şeylere inanıyorlardı. Put yaptılar, putlara inandılar. Güneşe taptılar, Aya taptılar. Fakat o zaman cehennem cennet kavramları bile yoktu. Bu adamlar Güneşe taparken korktular mı? Hayır.
Ölümden sonra yaşam inancı, ödül-ceza inancı İbrani dinlerden çok önceye gider. Yazı bulursam atacağım. Fakat örneğin neandertallerde bile ölü gömme geleneği var.
 
Dönen sistemin bizim etrafımızda dönmemesi onun bizim için olmadığı anlamına gelmez. Zaten her şey insanın etrafında dönse ve bu anlattığınız kadar basit bir şekilder farkedilebilse, insanın sorgulamasına gerek kalmaz ve akıl cihazatı boşa giderdi. Size nasıl burnunuz verilmiş ve burnunuzun muhattabı olarak da kekin kokusu verilmişse, aynı şekilde de akıl cihazatına sahipsiniz ve bu cihazatı kullanıp sorgulayacağınız şeylerin olması, yani akıl cihazatının muhattabının olması gerekiyor. Eğer olmazsa aklınız boşa gider.

Bizim için olmadığı anlamına gelmiyorsa, olduğu anlamına da gelmez. Ancak olduğunu düşünmek için bir sebebimiz yok. Çünkü bu tarz bir düşünce saçma ve dayanaksız. Yüzyıllarca sorgulanmış ve uğruna zorbalıklar yapılmış bir düşünce yapısı bu. Astronominin gelişmesi sayesinde genel olarak kurtulduğumuz bir düşünce yapısı. Bunu savunanı artık bu çağda kimse kâle bile almaz, güler geçer.
 
Dönen sistemin bizim etrafımızda dönmemesi onun bizim için olmadığı anlamına gelmez. Zaten her şey insanın etrafında dönse ve bu anlattığınız kadar basit bir şekilder farkedilebilse, insanın sorgulamasına gerek kalmaz ve akıl cihazatı boşa giderdi. Size nasıl burnunuz verilmiş ve burnunuzun muhattabı olarak da kekin kokusu verilmişse, aynı şekilde de akıl cihazatına sahipsiniz ve bu cihazatı kullanıp sorgulayacağınız şeylerin olması, yani akıl cihazatının muhattabının olması gerekiyor. Eğer olmazsa aklınız boşa gider.
Tüm sistemin bizim için olduğunu kanıtlayana kadar bu ancak altı doldurulamamış, çürük bir varsayım olur.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

Yeni konular

Geri
Yukarı