@Motionless IN White,
"Bu İzmir'e özel bir şey değil, İstanbul'da da bu durum yıllardır var."
İstanbul'da yaşamıyorum, beni İzmir bağlıyor. Lağım kokusu Hatay, Karşıyaka ve Buca'da yoğun şekilde var. Gecekondu semtlerinde değil-gerçi İzmir'in tamamı gecekondu bölgesi.
"Kimsenin çıkıp bunu dediğini duymadım, ne iştir ki asıl trafik sorunu Marmara bölgesinde var ve yıllardır zerre çözüm sunulmadı. "
İstanbul'da yaşamıyorum, beni İzmir bağlıyor. Gündüz herhangi bir saatte Çiğli ya da Karşıyaka'dan Hatay'a ya da Balçova'ya gitmek tam bir işkence. Buca, Karşıyaka, Konak, Hatay, Üçkuyular ya da neresi olursa olsun trafik felç.
"Sen gel bir de Marmara bölgesine bak, İzmir'deki duruma gene katlanırsın. Orada en azından dar sokaklar kapalı olabiliyor açık alanlarda çok park sorunu yok. (Karşıyaka ve çevresi özellikle)"
İstanbul'da yaşamıyorum, beni İzmir bağlıyor. Gözün alabildiği yer araç mezarlığı. Öyle ki araçlar artık apartman önlerine değil, ana arterlere park etmeye başlamış. Trafik sıkışıklığının büyük nedenlerinden biri bu.
Buna bir şey diyemem, mevcut hükümet el atmak istemediği sürece bu duruma da belediyeler çok çözüm sunamaz. Gerek bütçesel gerekse destek açısından hükümet İzmir'i çok takmıyor, kendi yerlerine ise paraları deli gibi döküyorlar...
Yukarıdaki cümlenden anladığım şu; aslında İzmir tam çok muhteşem bir yer olacakmış ama bunu mevcut hükümet engellemiş.
Şimdi mevcut hükümet;
Kanalizasyon sisteminin düzgün yapılmasını engellemiş,
Ana arterlerde trafik ışığı yerine araçlar için alt-üst geçit yapılmasını engellemiş,
Gecekonduya izin vermiş,
Fabrika artıklarının körfeze boşaltılması sağlamış,
Sokakların temiz olmasını engellemiş,
Tüm asfalt yolları gece operasyon yaparak delik deşik etmiş,
Araçların yollara, ana arterlere park etmesini sağlamış,
Kaldırımların bir insan bile geçemeyecek kadar küçük olmasını sağlamış,
Yani çarpık kentleşme tamamen hükümetin suçu öyle mi?