kaansecret
Hectopat
- Katılım
- 12 Temmuz 2022
- Mesajlar
- 163
- Çözümler
- 1
Türkiye'de yazılımcı olmak / yazılımı neden bıraktım
Hepinize merhaba dostlarım,
Forumda yeniyim ama yıllardan beridir burayı biliyor ve takip ediyordum. Nihayet üye olma şerefine kavuşmuş oldum. Bu konuyu açmak istedim çünkü benim gibi yazılım zanaatı mesleğine çok hevesli pırıl pırıl genç arkadaşlarımı gördüm. O yüzden kendi hayat tecrübelerimi içeren ve yazılım mesleğini neden bıraktığımla alakalı, bu mesleği düşünen ağabeylerime ve kardeşlerime bir tavsiye olabileceğini düşünerekten küçük bir yazı hazırlamak istedim.
ön not
Bu yazımdaki her şey, tamamen kendi yaşadığım şeyler olup sadece ve sadece kendi tecrübelerimi içermektedir. Kimseyi hiçbir konuda zorlamıyorum veya yönlendirmiyorum. Sadece kendi deneyimlerimi aktarıyorum. Herkesin bakış açısı, perspektifi kendine özgüdür.
her şey nasıl başladı?
İlk bilgisayarımı ben 4-5 yaşlarımdayken, çok çok önceden başlamıştı. İlk oynadığım oyun GTA Vice City idi. Oyun oynayınca ve bilgisayar kullanmaya başlayınca o kadar bağımlısı olmaya başlamıştım ki artık evden çıkmıyordum bile. Üstüne üstlük aşırı derecede asosyallik de buna katılınca, tabiri caizse resmen bilgisayarın evladı olmuş gibiydim. Bu böyle senelerce devam etti. İlkokul 2. sınıfa kadar çok düzenli bilgisayar kullanım becerisi ve pratiği elde ettim. O yaşta o kadar iyi kullanıyordum ki herkes şaşırıyor ve gülüyordu. Bilgisayarı süreklü kurcalar; form gibi, Denetim Masası gibi yerlerle oynayarak sürekli bozardım. “formatçıları” artık illallah ettirmiştim sanırsam
İlkokul 2. sınıfa kadar çok iyi bir bilgisayar pratiği edindim. Akabinde yedili-sekizli yaşlarımda resmen bilgisayar programlamaya başlamış bulundum. İlk başta oyun programlamak istiyordum, 3B ve 2B RPG veya başka türden oyunlar yapmak istiyordum. Birkaç yıl bu böyle gitti, programlama ve İngilizce yeteneğim doğal olarak gelişti. O zamanlar o yaştaki bir çocuğa göre çok yetenekli sayılırdım galiba. Fakat daha sonra ne olduysa birden web yazılımı ve programcılığı çok ilgimi çekmeye başladı ve bende hemen alanımı değiştirdim. Yıllar boyunca web tasarımı ve kodlaması dersleri, videoları izledim ve kendimi bu alanda da çokça ilerlettim.
freelancer piyasası ve ticarete atılma serüvenim
Öğrenmeye bıkmamam ve asla pes etmememden ötürü bir kırılma noktası oldu. Bu noktadan sonra artık bilgisayar üzerinde istediğim her şeyi kodlayabilecek hale geldim. Kodlayamasam da gelişmiş İngilizce bilgim sayesinde internette neyi nasıl aratabileceğimi çok iyi anlar oldum ve yapamadığım her şeyi öğrenip yapar hale geldim. Böylece epey kendimi geliştirdim.
İnternette çeşitli yazılım ve ticaret platformlarını görünce oralara kaydoldum ve ilk işimi aldım. Piyasasına göre tecrübesizliğimden kaynaklı epey düşük bir fiyata çalışmıştım ama yine de tecrübe edinmiştim.
Artık birçok şeyde zorlanmıyordum ve küçük-orta seviye işleri çok rahat yapabilir hale geldim. Fakat bir sorun vardı. Ticaret yapan insanlar, işçisini o kadar çok ezmeye çalışıyordu ki görmeniz lazım. Çalışanı bu kadar çok ezmeye çalışan bir piyasa daha görmedim ben bu dünyada. Yoktur başka da herhalde. Çünkü, çok tecrübesiz ve acemi olduğum zamanlarda, şunun farkına varmam geç oldu. Kimle iş yaparsanız yapın, adamların hepsi ekstradan bir şeyler etme, tabiri caizse hepsi size istediği her şeyi yaptırma peşinde. Yani siz 300-500TL bir iş alsanız, adam aklına gelen her şeyi size yaptırmaya ve plandan saptırmaya çalışıyor. Adam akıllılık ederek sizi uyutmaya kalkışıyor ve böylece size istediği fazladan şeyleri, tek bir işmiş gibi göstererek fazlaca iş yükü yaptırıyor. Yani, emekçileri, insanları kullanıyorlar. Bu işi yaparken tabiri caizse cin gibi olacaksınız arkadaşlar. Çok dikkatli, titiz ve ağzınız biraz laf yapacak, diliniz dönecek. Kafayı çalıştıracaksınız arkadaşlar. Yoksa sizi benim gibi 1 aylık iş için 500TL'ye çalışmaya köle ederler. Sizi esir alırlar.
Türkiye freelancer piyasasında bir başka üzerinde durulması gereken nokta şu ki, piyasa fiyatları gerçekten yerde. Yani adam 200-300 TL'ye sıfırdan her şeyi ayarlı, anahtar teslim ve gerçek anlamda profesyonel bir çalışma istiyor sizden. Piyasada ölü fiyatına iş yapan, kendini vasıflı elemanmış gibi gösteren lakin aslında bir halttan anlamayan insan sayısı o kadar çok ki… hem bu işi hakkıyla yapan profesyonelleri ekmeğinden ediyorlar, hem de bu işten anlamayan insanları işlerinden ediyorlar. Yani beceriksiz sayısı çok fazla ne yazık ki. Haliyle de çöp olan, başarısız olan proje sayısı da azımsanamayacak kadar çok fazla…
yazılım stresli mi? Zor mu?
Hiçbir meslek kolay değil, hepsinin bir sorumluluğu, ince noktası ve riski var arkadaşlar. Ancak burayı dikkatlice okuyunuz. Yazılım, herkesin yapabileceği bir meslek kesinlikle ama kesinlikle değildir arkadaşlar.
Burada şu ayrımı yapmamız lazım, yazılım yapmak, bilgisayar programı tasarlamak ile; bilgisayarı çok iyi kullanmak, çok iyi pratik yapmak, bilgisayarda dosyaları iyi yönetebilmek ve program kullanımını bilmek aynı şey değildir!
Bu iş gerçek anlamda matematik, fizik ve geometri bilgisi gerektiren bir meslek dalıdır arkadaşlar. Çalışmayı, kendini geliştirmeyi ve çok yoğun bir şekilde ders çalışmayı sevmek ve uygulamak gerek.
Gelelim zor mu, stresli mi sorusuna…
Yeri geldiğinde bilgisayara yumruk atmak istediğim, saçımı başımı yolmak istediğim anlar oluyor. Ciddi anlamda beyin yorucu, kendinize dikkat etmezseniz bazı psikolojik rahatsızlıklara bile davetiye çıkarabilecek bir alan diye düşünüyorum ben.
Hele ki ticaret, bu işin risk yönetimi var. Yaptığınız ufak bir hata, müşterinize zarar ettirmenize ve ciddi sorumluluğun altına girmenize sebep olabilir. İşi hızlı ve profesyonel yapmanız gerek ki bu sizi erken yaşlandıracak etkenlerden. Çok sağlam bir matematik kafasına sahip olmanız gerek ki yazılımla matematik et ve tırnak gibidir diye düşünüyorum. Çok ince düşünebilmeniz gerek ki ayrıntılarda bir sorun çıkmasın. Ve müşteriyi beğendirme kapasiteniz olacak, müşteri perspektifinden bakabileceksiniz ki iyi ve kaliteli hizmet sunun.
Bütün bunlar hiç kolay şeyler değil arkadaşlar. İyi düşünülmesi gerektiğini düşünüyorum. Ben ticaret yaparken bunları gördüm, gerçekten kafa isteyen ve çok ama çok yorucu bir meslek olduğuna kanaat getirdim.
sorumluluk…
Yazılım mesleği, çok ciddi bir meslektir arkadaşlar. Tıpkı; tıp, hukuk gibi. Yapacağınız her işte bir sorumluluğun altına gireceksiniz bir kere. Siz yazılım yaptıktan sonra, sadece yaptım bitti değil iş, o yazılım sonra da sıkıntısız bir şekilde çalışmalı. Ha adam sistemini güncellemiştir, versiyon uyuşmazlığı olmuştur o ayrı bir mesele. Ama işinizi gerçekten sağlam yapmalısınız ki bakın defâatle söylüyorum çok zor. En azından benim için zor.
peki, sevilerek yapılsa…
Zaten sevmeden yapılacak bir iş hiç değil. Bir kere bu işi kaldırabilecek potansiyeliniz, beceriniz ve ciddi bir tutku olmak zorunda. Bu olmadan pek bir şey yapamazsınız zaten.
neden bıraktım?
Bir süre düşündüm, bu işi yapmak istiyor muyum gerçekten diye. Hem piyasa sıkıntılı, hem özel sektörde oradan oraya, buradan şuraya iş koşuşturması, hem zor ve stresli, hem alınan sorumluluk vb... Gibi şeyleri düşündükten sonra bu işin benim için uygun olmadığına karar verdim. Ve ticaretle de ilişiğimi kestim. Ve artık bir memur olma hayaliyle yanıp tutuşuyorum. Yazılım bilgimi ve bilgisayar pratiğimi ise, memurlukta bir avantaj olacağına inanıyorum.
Bütün bunlar benim şahsi görüşlerim ve fikirlerimdir arkadaşlar. Kimse kendi üzerine alınmasın. Kimseyi de yönlendirme yapmıyorum. Kendi tecrübelerim böyle. Ama sadece şunu söyleyebilirim. Bölüm seçmeden önce her şeyi enikonu bir düşünün. Her şeyini ölçüp tartın ve ona göre kendi kafanızdan muhasebenizi yapın.
İnşallah hepimiz için en hayırlısı olur değerli arkadaşlar.
Saygılarımla…
Hepinize merhaba dostlarım,
Forumda yeniyim ama yıllardan beridir burayı biliyor ve takip ediyordum. Nihayet üye olma şerefine kavuşmuş oldum. Bu konuyu açmak istedim çünkü benim gibi yazılım zanaatı mesleğine çok hevesli pırıl pırıl genç arkadaşlarımı gördüm. O yüzden kendi hayat tecrübelerimi içeren ve yazılım mesleğini neden bıraktığımla alakalı, bu mesleği düşünen ağabeylerime ve kardeşlerime bir tavsiye olabileceğini düşünerekten küçük bir yazı hazırlamak istedim.
ön not
Bu yazımdaki her şey, tamamen kendi yaşadığım şeyler olup sadece ve sadece kendi tecrübelerimi içermektedir. Kimseyi hiçbir konuda zorlamıyorum veya yönlendirmiyorum. Sadece kendi deneyimlerimi aktarıyorum. Herkesin bakış açısı, perspektifi kendine özgüdür.
her şey nasıl başladı?
İlk bilgisayarımı ben 4-5 yaşlarımdayken, çok çok önceden başlamıştı. İlk oynadığım oyun GTA Vice City idi. Oyun oynayınca ve bilgisayar kullanmaya başlayınca o kadar bağımlısı olmaya başlamıştım ki artık evden çıkmıyordum bile. Üstüne üstlük aşırı derecede asosyallik de buna katılınca, tabiri caizse resmen bilgisayarın evladı olmuş gibiydim. Bu böyle senelerce devam etti. İlkokul 2. sınıfa kadar çok düzenli bilgisayar kullanım becerisi ve pratiği elde ettim. O yaşta o kadar iyi kullanıyordum ki herkes şaşırıyor ve gülüyordu. Bilgisayarı süreklü kurcalar; form gibi, Denetim Masası gibi yerlerle oynayarak sürekli bozardım. “formatçıları” artık illallah ettirmiştim sanırsam
İlkokul 2. sınıfa kadar çok iyi bir bilgisayar pratiği edindim. Akabinde yedili-sekizli yaşlarımda resmen bilgisayar programlamaya başlamış bulundum. İlk başta oyun programlamak istiyordum, 3B ve 2B RPG veya başka türden oyunlar yapmak istiyordum. Birkaç yıl bu böyle gitti, programlama ve İngilizce yeteneğim doğal olarak gelişti. O zamanlar o yaştaki bir çocuğa göre çok yetenekli sayılırdım galiba. Fakat daha sonra ne olduysa birden web yazılımı ve programcılığı çok ilgimi çekmeye başladı ve bende hemen alanımı değiştirdim. Yıllar boyunca web tasarımı ve kodlaması dersleri, videoları izledim ve kendimi bu alanda da çokça ilerlettim.
freelancer piyasası ve ticarete atılma serüvenim
Öğrenmeye bıkmamam ve asla pes etmememden ötürü bir kırılma noktası oldu. Bu noktadan sonra artık bilgisayar üzerinde istediğim her şeyi kodlayabilecek hale geldim. Kodlayamasam da gelişmiş İngilizce bilgim sayesinde internette neyi nasıl aratabileceğimi çok iyi anlar oldum ve yapamadığım her şeyi öğrenip yapar hale geldim. Böylece epey kendimi geliştirdim.
İnternette çeşitli yazılım ve ticaret platformlarını görünce oralara kaydoldum ve ilk işimi aldım. Piyasasına göre tecrübesizliğimden kaynaklı epey düşük bir fiyata çalışmıştım ama yine de tecrübe edinmiştim.
Artık birçok şeyde zorlanmıyordum ve küçük-orta seviye işleri çok rahat yapabilir hale geldim. Fakat bir sorun vardı. Ticaret yapan insanlar, işçisini o kadar çok ezmeye çalışıyordu ki görmeniz lazım. Çalışanı bu kadar çok ezmeye çalışan bir piyasa daha görmedim ben bu dünyada. Yoktur başka da herhalde. Çünkü, çok tecrübesiz ve acemi olduğum zamanlarda, şunun farkına varmam geç oldu. Kimle iş yaparsanız yapın, adamların hepsi ekstradan bir şeyler etme, tabiri caizse hepsi size istediği her şeyi yaptırma peşinde. Yani siz 300-500TL bir iş alsanız, adam aklına gelen her şeyi size yaptırmaya ve plandan saptırmaya çalışıyor. Adam akıllılık ederek sizi uyutmaya kalkışıyor ve böylece size istediği fazladan şeyleri, tek bir işmiş gibi göstererek fazlaca iş yükü yaptırıyor. Yani, emekçileri, insanları kullanıyorlar. Bu işi yaparken tabiri caizse cin gibi olacaksınız arkadaşlar. Çok dikkatli, titiz ve ağzınız biraz laf yapacak, diliniz dönecek. Kafayı çalıştıracaksınız arkadaşlar. Yoksa sizi benim gibi 1 aylık iş için 500TL'ye çalışmaya köle ederler. Sizi esir alırlar.
Türkiye freelancer piyasasında bir başka üzerinde durulması gereken nokta şu ki, piyasa fiyatları gerçekten yerde. Yani adam 200-300 TL'ye sıfırdan her şeyi ayarlı, anahtar teslim ve gerçek anlamda profesyonel bir çalışma istiyor sizden. Piyasada ölü fiyatına iş yapan, kendini vasıflı elemanmış gibi gösteren lakin aslında bir halttan anlamayan insan sayısı o kadar çok ki… hem bu işi hakkıyla yapan profesyonelleri ekmeğinden ediyorlar, hem de bu işten anlamayan insanları işlerinden ediyorlar. Yani beceriksiz sayısı çok fazla ne yazık ki. Haliyle de çöp olan, başarısız olan proje sayısı da azımsanamayacak kadar çok fazla…
yazılım stresli mi? Zor mu?
Hiçbir meslek kolay değil, hepsinin bir sorumluluğu, ince noktası ve riski var arkadaşlar. Ancak burayı dikkatlice okuyunuz. Yazılım, herkesin yapabileceği bir meslek kesinlikle ama kesinlikle değildir arkadaşlar.
Burada şu ayrımı yapmamız lazım, yazılım yapmak, bilgisayar programı tasarlamak ile; bilgisayarı çok iyi kullanmak, çok iyi pratik yapmak, bilgisayarda dosyaları iyi yönetebilmek ve program kullanımını bilmek aynı şey değildir!
Bu iş gerçek anlamda matematik, fizik ve geometri bilgisi gerektiren bir meslek dalıdır arkadaşlar. Çalışmayı, kendini geliştirmeyi ve çok yoğun bir şekilde ders çalışmayı sevmek ve uygulamak gerek.
Gelelim zor mu, stresli mi sorusuna…
Yeri geldiğinde bilgisayara yumruk atmak istediğim, saçımı başımı yolmak istediğim anlar oluyor. Ciddi anlamda beyin yorucu, kendinize dikkat etmezseniz bazı psikolojik rahatsızlıklara bile davetiye çıkarabilecek bir alan diye düşünüyorum ben.
Hele ki ticaret, bu işin risk yönetimi var. Yaptığınız ufak bir hata, müşterinize zarar ettirmenize ve ciddi sorumluluğun altına girmenize sebep olabilir. İşi hızlı ve profesyonel yapmanız gerek ki bu sizi erken yaşlandıracak etkenlerden. Çok sağlam bir matematik kafasına sahip olmanız gerek ki yazılımla matematik et ve tırnak gibidir diye düşünüyorum. Çok ince düşünebilmeniz gerek ki ayrıntılarda bir sorun çıkmasın. Ve müşteriyi beğendirme kapasiteniz olacak, müşteri perspektifinden bakabileceksiniz ki iyi ve kaliteli hizmet sunun.
Bütün bunlar hiç kolay şeyler değil arkadaşlar. İyi düşünülmesi gerektiğini düşünüyorum. Ben ticaret yaparken bunları gördüm, gerçekten kafa isteyen ve çok ama çok yorucu bir meslek olduğuna kanaat getirdim.
sorumluluk…
Yazılım mesleği, çok ciddi bir meslektir arkadaşlar. Tıpkı; tıp, hukuk gibi. Yapacağınız her işte bir sorumluluğun altına gireceksiniz bir kere. Siz yazılım yaptıktan sonra, sadece yaptım bitti değil iş, o yazılım sonra da sıkıntısız bir şekilde çalışmalı. Ha adam sistemini güncellemiştir, versiyon uyuşmazlığı olmuştur o ayrı bir mesele. Ama işinizi gerçekten sağlam yapmalısınız ki bakın defâatle söylüyorum çok zor. En azından benim için zor.
peki, sevilerek yapılsa…
Zaten sevmeden yapılacak bir iş hiç değil. Bir kere bu işi kaldırabilecek potansiyeliniz, beceriniz ve ciddi bir tutku olmak zorunda. Bu olmadan pek bir şey yapamazsınız zaten.
neden bıraktım?
Bir süre düşündüm, bu işi yapmak istiyor muyum gerçekten diye. Hem piyasa sıkıntılı, hem özel sektörde oradan oraya, buradan şuraya iş koşuşturması, hem zor ve stresli, hem alınan sorumluluk vb... Gibi şeyleri düşündükten sonra bu işin benim için uygun olmadığına karar verdim. Ve ticaretle de ilişiğimi kestim. Ve artık bir memur olma hayaliyle yanıp tutuşuyorum. Yazılım bilgimi ve bilgisayar pratiğimi ise, memurlukta bir avantaj olacağına inanıyorum.
Bütün bunlar benim şahsi görüşlerim ve fikirlerimdir arkadaşlar. Kimse kendi üzerine alınmasın. Kimseyi de yönlendirme yapmıyorum. Kendi tecrübelerim böyle. Ama sadece şunu söyleyebilirim. Bölüm seçmeden önce her şeyi enikonu bir düşünün. Her şeyini ölçüp tartın ve ona göre kendi kafanızdan muhasebenizi yapın.
İnşallah hepimiz için en hayırlısı olur değerli arkadaşlar.
Saygılarımla…
Son düzenleyen: Moderatör: