S400'ün faturası şimdi ne olacak?

@Jira Konu S-400'e mi daha çok ihtiyacımız vardı yoksa F-35'e mi konusu değil. İyi ya da kötü, bir birliğin parçasıyken sen hem kendi hem de o birliğin en büyük düşmanının "tam" istediği şeyi yapıp hiçbir lobi faaliyeti yapmadan birlikte hareket etmen gereken birliğe kafa tutuyorsun. Bunun nasıl sorunlara neden olacağı bu kadar barizken hepsi sanki olması imkansızmış gibi savunuldu o dönemde. Sonuçlar ise maalesef tam dendiği gibi oldu.

S-400'ler tam olarak atıl kalır mı kalmaz mı bilinmez, hâlâ hükümet politikasının gerçekten olduğunu düşünüp kararlı şekilde bir şey yapacağına inanmadığını biliyorum. Yarın öbür gün devlet çıkar, S-400'leri yakıyoruz F-35'leri verin bize derse buna şaşırır mısın? Bence şaşırmazsın.

Bu füzelerin alınması demek Rusya'nın tam istediği gibi yalnız yakalamaya çalıştığı ülkeyi (bizi) birliğinden uzaklaştırma planına uyulması demekti. Bu işten en zararlı çıkan biz olduk. Rusya gibi çakallıkta ABD'den aşağıda kalır hiçbir yanı olmayan, demokrasi diye bir şey olmadığı için politikalarını baskılayacak hiçbir yapı da bulunmayan bir ülkeye hem de tarihe rağmen sırt dayamak nedir? Ne oldu? Daha 1 yılı bırak, 6 ay olmadan kafamıza bombayı yedik, 2 farklı yerde birden gene düşman konumundalar.
 
@Yararsız Üye Bunları benim bilmediğimi mi sanıyorsun? Yer yer aynı şeyleri konuştuk ve ben de böyle düşündüğümü, katıldığımı söyledim. Ruslardan Türklere birlik olmaz, can düşmanımız olduğunu da söyledim.

Anlaşamadığımız nokta, eğitimde olup ülkeye dönmeyen ekip üzerinden S-400'e yaptıkları gereksiz muhalefet. Milyar dolarlar ödenen sistemi kimse depoda çürütmek istemez sonuç olarak.

Silah sistemleri konusunda da farklı konularda dediğim bir söz var. Her potansiyel düşman için silah sistemi alırsan ülken silah çöplüğüne döner diye. Hava savunma sistemleri bölgedeki tehdit yaratacak unsurlar için alınır, benim karşı çıktığım nokta bu sistemi kime karşı kullanacak olmamız. Her potansiyel için de silah sistemi alınmaz, daha ucuz ve kolay olan diplomasi kullanılır.
 

1591267081937.png





Her şey ortada.
 
Ahaha tamam en iyi tahminci sensin, en iyi hava savunmacı sensin, en uzman sensin, en bilgisi sensin, hatta ve hatta parti kursan oyumu verecek kadar beni tatmin ettin, arkandayım!

Mesajı 15 Ağustos'da yazmışım ve "şu an" eklemişim. Evet, o dönemde ABD bizi projeden çıkarmadı ve üretim paydası hala bizdeydi. Bazı ülkeler ve Amerikan şirketleri üretimi üstleneceğini ABD'ye söylese de ABD bu süreçte hala üretimi bizde bıraktı.

NATO'nun ve ABD'nin gerçekten bizi sevdiğini ve bizim çıkarlarımızı düşündüğünü mü sanıyorsunuz? Çıkın artık toz pembesi hayallerinizden. Kaç kere sırtımızdan vurulduğumuzu unuttunuz herhalde. Bu kadar NATO sevicisi olmayın.

Evet, eski TR yok artık. Bu birilerinin hoşuna gitmediği için her zaman söylerim. Eskiye göre dışa bağımlılığımız (askeri sanayi) çok büyük ölçekte azaldı ve artık biz de bir şeyler yapabiliyoruz. Buna bir Türk evladı olarak seviniyorum, siz sevinemiyorsanız pek de umurumda değil.

Hala söylediklerimin arkasındayım, ben lafları çarpıtıp sözünden dönecek adam değilim. Beni başkalarıyla karıştırma.
 
Tahminci mi? Yazdıklarımın tahmin sonucu olduğunu mu sanıyorsun?

Sana anlatamadığımız 2 ana başlık var.
1- ABD ve NATO'da uzaklaşıp ambargolarla S-400'den alacağımız faydanın kat kat fazlası kadar zarar göreceğimiz.

2- S-400 sistemi NATO radarlarına entegre olmayacağı için tam kapasite kullanamayacağımız, kontrolünün de bizde olmaması vs.

Senin savunduğun ise şu. S-400 gelecek, kullanılacak (kullanılacak da ne kadar etkin bu detaya giremiyorsun) ABD ve NATO çatlayacak, TR eski Türkiye değil vs.

3 aydır Swap anlaşması yapacak ülke bile bulamadılar, yerli uçaktan bahsediyorsun. Yüksek faize rağmen borç bile vermiyorlar artık.

Olayın özeti bu.

15 Ağustos'ta biz çıkaracak dedik zaten, sen çıkarırdı öyle bir şey olsa dedin. Sonuç olarak dediklerinin tam tersi çıktı. Hala neyi savunuyorsun anlamıyorum.
 
Yunanistan'a verilen S-300 entegre değildi. Bizim bütün filolar o S-300'den defalarca kilit yedi. Bundan haberin var mıydı? Entegre edilmemesi sistemin çöp olduğu/olacağı anlamına gelmiyor.

S-400'ün özelliklerine bakılırsa +/-600 km menzilde füzeler de olmak üzere +/-300 hedefi izleyip neredeyse 100 küsur tanesine aynı anda kilit atabildiğini görürsünüz. NATO erken uyarı sistemi denilen şey NATO üyesi ülkelerin radar ağlarından alınan bilgilerin online paylaşıldığı bir ağdır. Bu erken uyarı sistemleri günümüz için değil, Soğuk Savaş döneminde SSCB'den gelecek bir sürü ICBM'yi tespit etmek içindi.

Entegre lafını duydunuz ya, entegresiz sistemin çöp olduğunu falan da yazmıştınız farklı konulara. Ne diyeyim ben daha size. :D

Yerli uçak konusu farklı bir mevzu. Onu neden bu konuya katıyorsun? Ayrıca ne demişim ben onun hakkında?

Aynı şeyleri ısıtıp ısıtıp önüme sunma. Aynı şeyleri farklı kelimelerle yazıp yazıp duruyorsun. Daldan dala atlıyorsunuz, ne dediğinizi kendiniz biliyor musunuz merak ediyorum.

Dün gece de yıllardan beridir NATO sistemlerine aşina olan ekibin eğitimi neden bu kadar uzadı diye tartışmaya giriyordu biri. Ona da cevabını verdim. Çok basit sanıyorsunuz sanırım siz bu eğitimleri. Hayatınızda hiç bir uçağın, kompleks bir sistemin baştan aşağı eğitimi aldınız mı? Ben aldım, empati yapabiliyorum bu yüzden. Bu ettiğiniz laflara aldığınızı da düşünmüyorum da, neyse. :D

Edit: O linkleri gönder de laflarımı nasıl çarpıttığını bütün millet görsün. NATO'dan çıkmamız gerektiğine dair 1 kelime etmemişim, bana NATO'dan çıkmamızı söylüyormuşum gibi göstermişsin. Ne diye vakit harcayıp tartışmaya giriyorsam hala, görünen köy kılavuz istemiyor.
 
Son düzenleme:
Yunanistan'a verilen S-300 entegre değildi. Bizim bütün filolar o S-300'den defalarca kilit yedi. Bundan haberin var mıydı? Entegre edilmemesi sistemin çöp olduğu/olacağı anlamına gelmiyor.
Doğru, çöp olduğu anlamına gelmiyor ancak ufak bir nüans var. Öncelikle şunu bir sorayım, NATO ağındaki bir rampa, füzeyi kendi radarıyla görmese bile hedefe diğer radarlar aracılığı ile kilitlenebiliyor mu? Malum, radarların coğrafi koşullarda büyük kör noktaları oluyor, radar ağları da bunun önüne geçmek için kuruluyor. Menzildeki bir hedefi coğrafi şartlardan göremediği halde ağ sayesinde kilitlenebiliyorsa şöyle bir sorun çıkıyor ortaya; S-300'ler deniz gibi düz bir yüzeyin üstünü tarıyor, tek platform olarak radar menzili olabilecek en üst düzeyde oluyor. Bizdeki S-400'ler için bu durum geçerli değil o yüzden bağımsız kullanım kabiliyetinde azalma olacak.

Fiyat/fayda olayını zaten geçtim, bu sistemleri almamızın bedeli sadece sistemlerin alım ücreti olmadı. Yaptırımlar yüzünden on milyarlarca hatta belki çok daha fazlasını kaybettik, en pahalı S-400 sistemi bizde diyebiliriz gönül rahatlığıyla. Değdi mi?
 
Son düzenleme:
Bakın kulaktan dolma bilgileri geçeceksek arka planda işler böyle işlemiyor. Kimi diyor entegre olmadığı için bir işe yaramayacak, kimi diyor dost - düşman tanıma (IFF) yapamıyormuş falan fıstık. Bu sistemler alınmadan önce bunların üzerinden 100 defa geçiliyor, sistemler alınırken şekline şemaline bakılarak imza atılmıyor o kağıtlara. Savunma Sanayi Baskanligi'nda olsun, kuvvetlerde olsun, Genelkurmay Başkanlığı'nda olsun hepsinin üstünden binlerce kez geçiliyor belki ve birinin kaçırdığını öteki buluyor.

Hala tek adamın alıyoruz, aldık, bitti gitti dediğini sanıyorsanız artık şunu aklınızdan çıkarın.

@Yararsız Üye Onunla alakası yok. Örneğin gelen bir balistik füzeyi 2000 km öteden kilitlenip yok edemezsin. Böyle bir olay yok. S-400'ün arama tarama radarlarını aktif ettiğin sürece bu sistem -/+600 km'de sürekli arama tarama yapacak ve radarda kilitlenmesi gereken bir şey görürse kilidi atacak. Sadece erken uyarılmayacaksın, erken uyarılmak tabii ki bir avantaj katar ama olmazsa olmaz değil.

Coğrafi konumlandırma tabii ki önemli, bu yüzden her yere değil, coğrafi olarak avantajlı yerlere kuruluyor bu sistemler...
 
S-400'ün arama tarama radarlarını aktif ettiğin sürece bu sistem -/+600 km'de sürekli arama tarama yapacak ve radarda kilitlenmesi gereken bir şey görürse kilidi atacak.
Tek başına kullandığında bu menzilin tarama alanı deniz üstü olmadığı sürece çok çok daha az olacağı malum. Şimdi kendi ağımızı etkin kuramazsak, kendi ağımıza entegre etmemize bile izin verilmezse tek başına bu bataryalara bel bağlamış olacağız. Kör noktaları bol olacağı için saldırıya çok daha açık olacaklar.

Konu hangisine daha çok ihtiyacımız olduğu konusu değil, şu 2 konuya dikkatini çekmek istiyorum:

1- Bu sistemleri almasaydık Rusya ya da başka bir ülke bize bombardıman filosu mu gönderecekti? Hayır. Bu hangi durumda olur? Topyekün savaşlarda. Peki, o geleceğe daha kaç yıl var? Yılını bilemeyiz ama NATO üyesi olarak yakın zamanda olmayacağını söylememiz mümkün. Peki biz bu füze sistemlerini alıp kendi birliğimiz tarafından "dışlanmak" yerine uygun bir lobi faaliyeti ile orta vadede istediğimizi elde eder miydik? EDERDİK. Eğer ardımın bir lobu kadar olan Güney Kıbrıs ve Ermenistan'ın lobi faaliyetini yapacak kadar bile becerimiz yoksa zaten sonumuz geldi demektir. Doğru adımlarla orta vadede kat kat fazla sayıda bataryayla, geniş bir radar ağıyla kurulacak Patriot'lar, bu belki de tek başına kullanacağımız S-400'lerden daha da faydalı olacaktı. İçinde bulunduğun birlikle uzlaşma yoluna gittiğin için alacağın ekstra destek de bizim kârımıza olacaktı.

2- Bu sistemlere büyük paralar verdik, hakkıdır dedik ancak şimdi durum şu ki "hakkıdır" dediğimiz önemli bir artısını biz kullanamıyoruz. Üstüne ödenen bu paraların dışında yaptırımlar yüzünden milyarlar harcadığımız bir projeden "şutlandık" ve ülkeye karşı olan güvensizliğin artması nedeniyle hem döviz farkından hem de yatırım kayıplarından on milyarlarca ekstra zarara girdik. Toplamda kaç on milyarlık zarar var bilemem ama bu sistem için bu yükün altına aklı başında bir ülke girer miydi?
 
Anlamadığınız nokta NATO ve ABD'yi çok iyimser sanmanız. Biz Ruslardan kaynak kodlarını ve ortak üretim hakkını alamadık. E ''dost dediğin'' ABD/NATO sana verdi mi kaynak kodlarını? Sana boş paket Patriot'lar sundular, hem de kazık fiyatına. Ben de sana şunu soruyorum, son kasa BMW fiyatını Şahin'e yatırır mıydın? Adam senden son kasa BMW parası istiyor ama sunduğu teknoloji ve özellikler Şahin kategorisinde. Hangi aklı başında ülke bunu kabul eder? Bu teklifte bile kaynak kodları ve üretim ortaklığı yoktu, haberiniz olsun.

Bu teklifi reddedip çakal ABD ve NATO'ya prim vermeyen tüm TÜRK yetkililerin ağzına ve eline sağlık...

Yahu adamlar F-35'i geç, A-400M'de bile sana bir şey vermediler be. Motor önemliyken, aviyonik önemliyken bize dediler ki git sen uçağın kaportasıyla uğraş. Kaportacı yaptılar bizi, bundan haberiniz var myıdı? Hala NATO'dan medet umuyorsanız hayırlı işler derim bu saatten sonra ve tek kelime de etmem.

S-400 ve Rus hava savunma sistemlerindeki teknolojilerin çoğu ne ABD'de, ne Avrupa'da var. Ancak bizim gibi yönü batıya çevrili ülkede ve sürekli dışlanan çocuk olan bir ülkede gidip de en büyük düşmanından bu harikulade sistemi alırsan tokat yersin tabii ki onlardan. Bize de olan bu. ABD'nin bu kadar karşı çıkmasındaki sebep zamanında o dandik Patriot'ları almamış oluşumuz ve hem F-35'in hem de S-400'ün aynı anda işletilmemesini istemesinden kaynaklanıyor.

Ruslar salak değil, satmaya aç olduklarından sistemlerinde entegre konularında çok hassas davranıyorlar, çeşitlilik sunuyorlar. S-300, S-400'ün ya da alçak irtifa savunma sistemlerinin Suriye'de F-35 gördüğünü sanmıyor musunuz? Suriye baştan aşağı savunma sistemleriyle kuşanmış durumda, ne diyecek İsrail'e? Suriye'ye F-35 sokma mı diyecek?
 

Geri
Yukarı