RPG LED'i olan ve pahalı olan klavyeler 20liralık olanlardan 100liralık olanlara kadarki bütün klavyelerin ömrünü aynı kullanım şartlarında bir kaç kere katlayacaktır. Ses, his olarak da malzeme kalitesi olarak da verdiğin ekstra 400lirayı sana hissettiriyor. Biliyorsun iyi klavye kullandığını.
Şöyle örnek vereyim;
Sen gidersin Opel Astra, WV Golf falan alırsın dokunduğun yerler (direksiyor, vites, iç üst bölmeler) hep yumuşak plastik ve deri kaplıdır. Ama kalanı sert plastiktir. Sağdan soldan ses çıkarmaz, güzel gider. Maliyet olarak da orta karardır.
Bir Mercedes AMG S63 alırsın. Bir kaç milyon Türk lirasına hem de. Dokunduğun, dokunmadığın hatta varlığından haberdar olmadığın yerlerde hem senin konforun ya da arabanın uzun ömürlülüğü falan işin bir şeyler vardır ekstradan. Yalıtması muhteşemdir, 300km/s artık iş bile değildir senin için. Aldığında torunların bile kullanır, kendi torununa bırakır. Ama o da satıldığı fiyatın yarısından aza mal edilir.
Bir de Tofaşlar vardır. Bir kaç bin liraya alırsın, sanayiden gelemezsin. Ses çıkarır, doğru düzgün gitmez. Her zaman mutlaka bir şeyler yolunda değildir. Hissetmezsin yolundaymış gibi. Direksiyonu dönmez, vites atmaz, gaza basarsın gitmez fren yaparsın durmaz. Daha 100'e çıkmadan rüzgardan içeride konuşamazsın, motor "Ölüyom Ben!" diye bağırır sürekli.
Şimdi bu 3 örneğinde aynı marka tarafından üretildiğini ve satıldığını varsayalım. En çok kazandıran tabii kide AMG S63'tür. Mal ettiğinin bir kaç katına satarsın onu.
En f/p ürünü Opel ve WV modelleridir. Üretildiğinin 1.5 katına falan satarsın ve alan kesim mutlu olur.
En az kazandığın model en ucuz modeldir ama ondan da sürümden kazanırsın. Alan sana küfür edip durur ama umrunda olmaz, parçaları zaten olabilecek en ucuz malzemeden yapılmıştır. İşçilik için kaçılabildiği kadar ucuza kaçılmıştır. Mutlusundur sen, kazanıyorsundur.
Bu arabada olduğu gibi her üründe de böyledir. En iyi ürünlerini premium değerini de düşünerek fiyatlandırırsın. pahalı olması bile değerlendirir bir bakıma ürününü.
Sen belli ki cebini fazlasıyla düşünüyorsun. Ama en iyisine oynayamazsan bile (ki büyük kesim oynayamaz) paranın hakkını sana da zevk veren sweat-spot denen ürünleri bulmalısın. Cızırdayan hoparlör ile ne kadar zevk alıyorsun oyundan, müzikten, filmden? 20liralık mouse kırık mouse senin işini görmekten başka bir şey katıyor mu? Hatta işini tam olarak görüyor mu? Tasarruf iyidir ama bir yere kadar. Biz kıyafet almayız, eşya almayız kendimize gider bir oyun alırız Steam'den mutlu oluruz. Yeni mouse alırız, inceleriz, test ederiz, yazısını paylaşırız. Mahrum etmemek gerek kendini bu kadar her şeyden.
Yazının uzunluğunu görüp beğenmeniz lazım sadece.
Farkında değildim bu kadar yazdığımın.