Açıktan lise okuyan birisi iyi bir üniversite kazanabilir mi?

Yani, alanım Bilgisayar Bilimleri olduğu için ironik oldu, ancak fikrimi belirttikten sonra insanların düşüncelerini değiştirmeye çalışan bir yapım yoktur. O yüzden öyle düşünebilirsin elbette.
Yazının sonunda ofansif bir cümle kurunca insanlar sayfa sayfa yazsan bile yazının tamamını okuyorlar :D
Kendimi tekrar ediyorum ama ben akademik kariyeri olmayan, liseyi hiç bitiremeyen demedim, konumuz liseydi, lisede başarısız olsa bile bahsettiğimiz kişilerin farklı alanlardaki başarıları üniversitede bir yer edinirken kesinlikle göz ardı edilmemiştir. Tabi bunda yaşadıkları coğrafyanında etkisi var, bizim şartlarımızla onların şartları aynı değildi hala değil.

Şu anda tartıştığımız şey aslında bilim insanı kavramına bakış, ben bilim insanlarına daha dar bir alanda değiniyorum, benim kast ettiğim örnekler Albert Einstein, Nikola Tesla, Faraday, Stephen Hawking gibi örnekler, senin kast ettiğin bilim insanları daha geniş bir alanı kapsıyor. Aksini söylediğini okumadım ama yine de bunu belirtelim, tüm akademisyenler bilim insanı değildir. Örneğin bir akademisyen sadece ders veriyor ama bilimsel araştırma yapmıyorsa, bilim insanı olarak kabul edilmez. Bilimsel araştırmalar yapan bir akademisyen bilim insanıdır dolayısıyla, "bilim insanı" ve "akademisyen" birbirini tamamen kapsayan kavramlar değildir. Bir üniversitede araştırma yapan ve makale yayımlayan akademisyen bilim insanıdır.

Bunu RPG oyunu karakteri leveli gibi ele alacak olursak, senin bahsettiğin örnekler level 5-20 bilim insanı, benim bahsettiğim örnekler level 100 bilim insanı. Level 100 bilim insanlarının lise ile ilgili en azından sayısal dersler konusunda olmasa bile bir sorunu olduğu ortada.

Çalışmalar yayımlayan bilim insanlarına lafım yok tabiki ama çalışma, makale deyince hemen öyle çok ciddi bir esas duruşa geçmemek lazım mesela bir terzinin de bilime katkısı olabilir, bir şairin de bilime katkısı olabilir, bunlara 10 puan bilime katkı yaptı diyelim, level 20 akademisyeninde bilime katkısı olabilir bunlar için de 50 puan katkısı oldu diyelim. Faraday'ında bilime 250 puan katkısı oldu diyelim. Bunların hepsinin makalesi yayımlanabilir ancak bunlara bilim insanı diyebilmemiz için diplomaları ve başarı puanları olması gerekiyorsa neden mutlak bir sonuca değil de bir kağıt parçasına güveniyoruz, eğer kattıkları puanları baz alarak onlara bilim adamı diyeceksek kesin bir sınırı nasıl koyacağız? Sınır 50 puansa biri 49.9 puanla bilim insanlığını kaçırmış mı olacak ? Bazen evrende bir şeyin sınırlarını kesin olarak çizmek zordur, o yüzden bazen daha dar alandaki popüler örnekleri baz alarak bir sonuca ulaşmak mantıklı olabilir.

Yazının bundan sonraki kısmı konu ile biraz alakasız.
Bilim insanı deyince konumuz doğal olarak zeka ile de alakalı. Bizim şartlarımızda en zeki olan değil en çok çalışan kazanıyor ama çok çalışıp başarılı olan birinin aynı zamanda çok yaratıcı, çok zeki, aktif zihinli biri olduğunu söylemek doğru değildir. Günde 10 saat üniversiteye hazırlık sınavına çalışan birinin aynı zamanda çok zeki biri olduğunu söyleyebilir misin? Hafızayı bir veri yığını gibi düşünecek olursak bu veriler arasında olabildiğince fazla sayıda bağlantıyı en hızlı şekilde veya farklı bir dengede kurabilen bir kişi zekidir. Ancak bir konuya çok uzun süreler odaklı halde kalabilmek çok farklı bir olaydır, örneğin bir kişi ADHD ye sahip olabilir ama aynı zamanda zeki bir kişi olabilir, şimdi ADHD bulunan kişilere direkt bunlar 10 saat ders çalışamıyor, bunlar idiot deyip geçmek zaten hatalı bir yargıdır.
 
Son düzenleme:
Yazının sonunda ofansif bir cümle kurunca insanlar sayfa sayfa yazsan bile yazının tamamını okuyorlar :D
Kendimi tekrar ediyorum ama ben akademik kariyeri olmayan, liseyi hiç bitiremeyen demedim, konumuz liseydi, lisede başarısız olsa bile bahsettiğimiz kişilerin farklı alanlardaki başarıları üniversitede bir yer edinirken kesinlikle göz ardı edilmemiştir. Tabi bunda yaşadıkları coğrafyanında etkisi var, bizim şartlarımızla onların şartları aynı değildi hala değil.

Şu anda tartıştığımız şey aslında bilim insanı kavramına bakış, ben bilim insanlarına daha dar bir alanda değiniyorum, benim kast ettiğim örnekler Albert Einstein, Nikola Tesla, Faraday, Stephen Hawking gibi örnekler, senin kast ettiğin bilim insanları daha geniş bir alanı kapsıyor. Aksini söylediğini okumadım ama yine de bunu belirtelim, tüm akademisyenler bilim insanı değildir. Örneğin bir akademisyen sadece ders veriyor ama bilimsel araştırma yapmıyorsa, bilim insanı olarak kabul edilmez. Bilimsel araştırmalar yapan bir akademisyen bilim insanıdır dolayısıyla, "bilim insanı" ve "akademisyen" birbirini tamamen kapsayan kavramlar değildir. Bir üniversitede araştırma yapan ve makale yayımlayan akademisyen bilim insanıdır.

Bunu RPG oyunu karakteri leveli gibi ele alacak olursak, senin bahsettiğin örnekler level 5-20 bilim insanı, benim bahsettiğim örnekler level 100 bilim insanı. Level 100 bilim insanlarının lise ile ilgili en azından sayısal dersler konusunda olmasa bile bir sorunu olduğu ortada.

Çalışmalar yayımlayan bilim insanlarına lafım yok tabiki ama çalışma, makale deyince hemen öyle çok ciddi bir esas duruşa geçmemek lazım mesela bir terzinin de bilime katkısı olabilir, bir şairin de bilime katkısı olabilir, bunlara 10 puan bilime katkı yaptı diyelim, level 20 akademisyeninde bilime katkısı olabilir bunlar için de 50 puan katkısı oldu diyelim. Faraday'ında bilime 250 puan katkısı oldu diyelim. Bunların hepsinin makalesi yayımlanabilir ancak bunlara bilim insanı diyebilmemiz için diplomaları ve başarı puanları olması gerekiyorsa neden mutlak bir sonuca değil de bir kağıt parçasına güveniyoruz, eğer kattıkları puanları baz alarak onlara bilim adamı diyeceksek kesin bir sınırı nasıl koyacağız? Sınır 50 puansa biri 49.9 puanla bilim insanlığını kaçırmış mı olacak ? Bazen evrende bir şeyin sınırlarını kesin olarak çizmek zordur, o yüzden bazen daha dar alandaki popüler örnekleri baz alarak bir sonuca ulaşmak mantıklı olabilir.

Yazının bundan sonraki kısmı konu ile biraz alakasız.
Bilim insanı deyince konumuz doğal olarak zeka ile de alakalı. Bizim şartlarımızda en zeki olan değil en çok çalışan kazanıyor ama çok çalışıp başarılı olan birinin aynı zamanda çok yaratıcı, çok zeki, aktif zihinli biri olduğunu söylemek doğru değildir. Günde 10 saat üniversiteye hazırlık sınavına çalışan birinin aynı zamanda çok zeki biri olduğunu söyleyebilir misin? Hafızayı bir veri yığını gibi düşünecek olursak bu veriler arasında olabildiğince fazla sayıda bağlantıyı en hızlı şekilde veya farklı bir dengede kurabilen bir kişi zekidir. Ancak bir konuya çok uzun süreler odaklı halde kalabilmek çok farklı bir olaydır, örneğin bir kişi ADHD ye sahip olabilir ama aynı zamanda zeki bir kişi olabilir, şimdi ADHD bulunan kişilere direkt bunlar 10 saat ders çalışamıyor, bunlar idiot deyip geçmek zaten hatalı bir yargıdır.

Benim kastettiğim şey bu değil ki. Mecbur bu konuya gireceğim, bir icadın veya mucidin başarısını neye göre ölçüyoruz? Çok ünlü mucitlerin - bilim adamlarının - mühendislerin genel olarak akademik çevreden çıktığı bir gerçek. Mesela rastgele bir laptop pili düşünelim. lityum iyon pilleri günümüzde hayatımıza giren çoğu elektronik cihazda sıkça kullandığımız pillerdir. Kaçımız icat edenin Gilbert Lewis olduğunu biliyor? Doktorasını dahi Harvard’da tamamlamış adam. Bu şekilde merak ettiğiniz rastgele bir buluşu araştırınca bile arkasında sağlam bir akademik geçmişi olan bilim insanları görürsünüz, sadece popüler değiller.

Bilerek öncelikli olarak örneğimi STEM alanında yapılan projelerin makalelerini verdim. Bu alanlarda yapılan çalışmalar direkt olarak teknolojiyi ve bilimi ilgilendiriyor. Yani çok başarılı bir bilim adamı olup akademik geçmişi yarım olan çok az örnek var. Bu bir motivasyon sebebi olmamalı. Ya da bu bilim adamlarının seviyesinde icatlar yapabileceğine inananlar bu yolu tercih edebilir. Ben genele göre yorum yapıyorum, akademik kariyer bilim insanı olmak isteyen birisi için oldukça önemlidir. Yani ateşin icadı, tekerleğin keşfi, kütleçekim teorisi, görelilik teorisi inanılmaz keşifler, ancak bilim bu keşifler ile sınırlı da kalmadı ve kalmayacak. çoğu kimsenin haberinin dahi olmadığı, ancak bilim tarihinde yer edinen çok önemli keşifler ve bilimadamları var, sadece popüler bilim sayfaları paylaşmıyor diye bu insanlar bilim adamlığından vazgeçmiyor. Benim için rastgele birisinin gelip matematiğinin iyi olduğunu, bu bilimde uzman olduğunu iddia etmesi yeterli değil. Akademik başarısı olmayan birisinin tam olarak neye göre çok iyi bir bilim insanı olduğunu düşünebiliriz ki? Ancak projelerini gösterip kendisini kanıtladığı takdirde böyle bir durumun gerçekliğini kabul edebiliriz. Böyle insan da milyarda bir çıkıyor. İşte olanlar da zaten Einstein, Tesla, Faraday oluyor. Bilim ticaret veya girişimcilik gibi bir şey değil ki herkesin bir anda aklına keşif veya icat gelmiyor, çok sağlam bir teorik arka plan istiyor. Akademik çalışmalar ile desteklenen bir alandır bilim, belki yıllarca başka bilim insanları ile çalışmalar yapılan projelere dahil olacaksın. Belki yıllarca projeyi çok iyi aşamalara getirip somut bir ürün çıkartamayacaksın, ancak bu aşamaları değerlendirip üstüne koyarak çok daha kısa sürede buluş keşfeden başka bilim adamları olacak ve isimleri dünya genelinde tanınacak. Bu seni daha az değerli bir bilim adamı mı yapar? Yani makale deyip geçmemek lazım, ki çok fazla icadın keşfine vesile olmuş inanılmaz değerli makaleler var.
 
Benim kastettiğim şey bu değil ki. Mecbur bu konuya gireceğim, bir icadın veya mucidin başarısını neye göre ölçüyoruz? Çok ünlü mucitlerin - bilim adamlarının - mühendislerin genel olarak akademik çevreden çıktığı bir gerçek. Mesela rastgele bir laptop pili düşünelim. lityum iyon pilleri günümüzde hayatımıza giren çoğu elektronik cihazda sıkça kullandığımız pillerdir. Kaçımız icat edenin Gilbert Lewis olduğunu biliyor? Doktorasını dahi Harvard’da tamamlamış adam. Bu şekilde merak ettiğiniz rastgele bir buluşu araştırınca bile arkasında sağlam bir akademik geçmişi olan bilim insanları görürsünüz, sadece popüler değiller.

Bilerek öncelikli olarak örneğimi STEM alanında yapılan projelerin makalelerini verdim. Bu alanlarda yapılan çalışmalar direkt olarak teknolojiyi ve bilimi ilgilendiriyor. Yani çok başarılı bir bilim adamı olup akademik geçmişi yarım olan çok az örnek var. Bu bir motivasyon sebebi olmamalı. Ya da bu bilim adamlarının seviyesinde icatlar yapabileceğine inananlar bu yolu tercih edebilir. Ben genele göre yorum yapıyorum, akademik kariyer bilim insanı olmak isteyen birisi için oldukça önemlidir. Yani ateşin icadı, tekerleğin keşfi, kütleçekim teorisi, görelilik teorisi inanılmaz keşifler, ancak bilim bu keşifler ile sınırlı da kalmadı ve kalmayacak. çoğu kimsenin haberinin dahi olmadığı, ancak bilim tarihinde yer edinen çok önemli keşifler ve bilimadamları var, sadece popüler bilim sayfaları paylaşmıyor diye bu insanlar bilim adamlığından vazgeçmiyor. Benim için rastgele birisinin gelip matematiğinin iyi olduğunu, bu bilimde uzman olduğunu iddia etmesi yeterli değil. Akademik başarısı olmayan birisinin tam olarak neye göre çok iyi bir bilim insanı olduğunu düşünebiliriz ki? Ancak projelerini gösterip kendisini kanıtladığı takdirde böyle bir durumun gerçekliğini kabul edebiliriz. Böyle insan da milyarda bir çıkıyor. İşte olanlar da zaten Einstein, Tesla, Faraday oluyor. Bilim ticaret veya girişimcilik gibi bir şey değil ki herkesin bir anda aklına keşif veya icat gelmiyor, çok sağlam bir teorik arka plan istiyor. Akademik çalışmalar ile desteklenen bir alandır bilim, belki yıllarca başka bilim insanları ile çalışmalar yapılan projelere dahil olacaksın. Belki yıllarca projeyi çok iyi aşamalara getirip somut bir ürün çıkartamayacaksın, ancak bu aşamaları değerlendirip üstüne koyarak çok daha kısa sürede buluş keşfeden başka bilim adamları olacak ve isimleri dünya genelinde tanınacak. Bu seni daha az değerli bir bilim adamı mı yapar? Yani makale deyip geçmemek lazım, ki çok fazla icadın keşfine vesile olmuş inanılmaz değerli makaleler var.
Evet keşiflerin genelde tarih boyunca farklı kişilerce üstüne eklenerek en sonunda ortaya somut bir şey çıkartılan bir olgu olduğunu kabul ediyorum. Dürüstçe kıyaslama yapmış olabilirim ama hiçbir makalenin, araştırmanın boşuna olmadığını ve küçümsenmemesi gerektiğini de kabul ediyorum, zaten bunun böyle olduğunu düşünmek cahilliktir, bir kaç ekstrem örnek var diye birilerinin ders çalışmadan, akademik eğitim ile uğraşmadan keşif yapmaya çalışıp makalelere konu olma peşinde koşmaması gerektiğinin de farkındayım, önce bunun eğitimi alınmalı veya eğitim kişiye uygun olmasa bile en azından çaba sarf edilip alana daha yakın ve daha vakıf olmak için bununla ilgilenen bir toplumun içinde bulunulmalı, bunun için en doğru yer de zaten üniversite. Üniversite eğitimi normalde zaten liseden farklı ilerler.
Yani kast ettiğin şeylerin ne olduğunun farkındayım ama yazılarında pek bana cevap vermişsin gibi hissetmedim çünkü benim bahsettiğim şey lise, liseyi düzgün okuyamayan adamın akademik kariyeri iyi olmayacak diye bir şey söz konusu değil. Bilim insanlarının, tabir yerindeyse kafası farklı çalışan insanların lise ile ilgili bir sorunu var, bu sadece derslerdeki başarısızlıktan, öğretmenlerle ilgili durumlardan kaynaklanmıyor, lise ortamı sosyal olarak daha dışa dönük, tabiri caizse "yırtık" insanların mekanıdır. Mesela bahsettiğin STEM eğitimi alan başarılı bir öğrenciyi bizim herhangi bir meslek lisesinde okutsan belki o kadar başarılı olamazdı çünkü bu tür öğrencilerin karakterleri daha içe dönük bir yapıda, bahsettiğimiz gibi bilim ile ilişik olanların karakter korelasyon çalışmalarına bakalım istersen, bu arada tabi ki farklı alanlarda sosyal dahiler de mevcut, psikolojik dehalar de mevcut ama bizim konumuz sayılar ile ilgili dehalar, kimseyi dışlamak ya da küçümsemek gibi bir derdim yok ama getto mahallelerindeki tiplerle yan yana getirdiğin zaman bu öğrenciler kendilerini daha çok stres altında hissedeceklerdir, eskiden durum zaten öyleydi hatta şimdi bile bu ayrımı yapabilen, bu insanları keşfedebilen eğitim kurumlarının yeterince gelişmemiş olduğunu düşünüyorum, en azından çoğu yerde.

Yani muhabere reyvadindeyken sen kenardaki rebache köyünde kendi kendine talim yapıp kazandığına karar vermişsin gibi oldu, lisede çıkan bir kız kavgasında rakip yerine kenardaki pvc ye yumruk atarak rakibi piskolojik olarak alt etmeye çalışan birey gibi... Ama neyse :D konunun sonuna ulaştık zaten.
 
Son düzenleme:

Technopat Haberler

Geri
Yukarı