Denilenler doğrudur, en azından yaşanmışlığı var. Ama bunlar istisnai durumlar da olabilir.
Bağlı olduğunuz T.Telekom Md'lüğü küçük çapta fiber dönüşümlerine kendi bütçesi kapsamında kısa sürede olumlu cevap verebiliyor. Tabi bu arada fiber bağlanacak binaya fiber kablonun kolayca çekilip çekilemeyeceği önemli. Bir kazı çalışmasını gerektiriyorsa bunun için öncelikle Belediye'den izin alınması gerekiyor ki bu da işi uzatıyor.
Ancak söz konusu yerleşim bir site gibi çok sayıda bina (ve olası müşteri potansiyeli) ya da çok katlı, çok daireli bir bina (30-40 olası abonenin olabileceği) ise önce bir proje hazırlanıyor, sonra bu proje bölge ya da il Telekom Md'ne gönderilip onay alınıyor. Onay alındıktan sonra kazı çalışması izni dahil işlemlere başlanabiliyor. T.Telekom bu kazı ve kablo çekme işini kendi elemanlarına değil taşeronlara yaptırdığından taşeronun elindeki iş sırası da önem kazanıyor.
Son olarak, fiber şebekeye dahil edilecek bina(lar)daki potansiyel abone sayısının Telekom'un o bölgeye hizmet verdiği donanım kapasitesi açısından da önemli. Diyelim ortada 10-20 binalık ve 100-150 konutluk bir site var. Telekom Santralındaki donanım kapasitesi bunlara yeterli düzeyde (en azından ortalamada herkes 100 değil ama 150-200 Mbps DL hızı almaya kalksa) olacak mı yoksa Santral'a donanım takviyesi mi yapılacak gibi durumlar ortaya çıkabiliyor.