Bu tür kurumlar sadece bilgiye bakmazlar. Sağlam bir duruş ve kişilik gerekiyor ilk başta. En son ne durumdadır bilmiyorum ama, Askeri kurumlar dine yakın çevrelerden insanları pek bünyesine katmaz. Zira bu orduyu yıratmaktan ve ordu içinde kutuplaşmadan başka bir şey yaratmayacaktır. Bu tür kurumlarda zaten böyle şeylerin yeri yoktur, olamaz da.
TİBÜTAK'a girmek istiyorsun, tamam. Ama okulda aldığın programlama dersinin adını bile doğru düzgün bilmemen, bu konuya verdiğin önem hakkında güzel bir intiba oluşturmuyor. Yine bunun yanında programlama gibi çok güzel bir şey öğrenirken forumdaki programlama bölümüne bu güne kadar bir satır kod bile yazdığını görmedim.
Şimdi burada arkadaşlar beni yanlış anlayabilirler. Amacım programlama ile ilgili şeyler yaz da foruma hit gelsin değil. Yazacağın her ders okulda öğrendiğin bilgini pekiştirmeye ve programlama öğrenmeye çalışan insanlara yardımcı olabilirdi. Ama programlaa okuyorsun diye programlama biliyorsun olmuyor. Ben Almanca Öğretmenliği okudum. Okulda en iyi konuşan bendim. En iyi bilenlerden biri de bendim ama hiçbir şey bilmeyenler öğretmen olmayı seçerken ben özel sektöre girdim.
Şimdiden "bir füze yapıp İsrail'i vurmak" beni mutlu eder gibi bir anlayışla bu kurmlarda çalışmak istemen bana göre pek iç açıcı değil. Bu tür ülkelerin artık tankla, topla tüfekle değil, bilgi ile alt edilebileceğini anlaman gerekirdi. Ama dediğim gibi derslerine yoğunlaştığını görmüyorum. Dersin adını bile yanlış telaffuz etmen, ulaşmak istediğin hedefle çok çelişiyor Gökhan.
Bilgisayar Kurdu, bana göre biligsayara tam anlamıyla hükmedebilen biri olmalı. Bilgisayara komut verebilen ve bilgisayarı yönetebilen biri. Bu da programlama ile mümkün ancak. Ben bile programlama bilmediğim için kendimi çok zayıf ve beceriksiz görüyorum bazen.
Kısacası ileride güzel bir meslek istiyorsan okuduğun okulun hakkını verip dersten çıkınca öğrendiklerini çantana atmaya bir son vermelisin.