Avrupa'nın bizden daha ileride olmasının esas sebebi sömürgecilik mi?

"Batı'nın refah seviyesinin yüksek olmasının en büyük sebebi kanlı sömürgeci geçmişidir! " argümanı ne kadar doğru?
Gelişmişlik düzeyinde bu somurgelerden elde ettiği paranın yeri neresidir? Daron acemoğlu'nun ulusların düşüşü kitabında Avrupa'nın gelişmesinde ki esas etkenin demokratik ve liyakatli kurumlar olduğundan bahsetmiş. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Son olarak bana bu ve benzeri konularda önerebileceğiniz kitap, belgesel veya arşiv gibi bir şeyiniz var mı?

Avrupa'nın bizden daha ileride olmasının nedeni zamanında koy enstitülerinin kapatılması ve eğitime destek verilmemesi.

AxelSeh dedi:

"Batı'nın refah seviyesinin yüksek olmasının en büyük sebebi kanlı sömürgeci geçmişidir! " argümanı ne kadar doğru?
Gelişmişlik düzeyinde bu somurgelerden elde ettiği paranın yeri neresidir? Daron acemoğlu'nun ulusların düşüşü kitabında Avrupa'nın gelişmesinde ki esas etkenin demokratik ve liyakatli kurumlar olduğundan bahsetmiş. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Son olarak bana bu ve benzeri konularda önerebileceğiniz kitap, belgesel veya arşiv gibi bir şeyiniz var mı?

Genişletmek için tıkla...

Bize göre iyi olmasının sebebi geçmişten başlarsak 15 16 yüzyıldaki coğrafi keşifler ve tabii ki getirisi olan sömürgecilikle başlıyor O Zaman'dan beri Avrupa sürekli gelişirken biz geriye gidiyoruz Üstüne 18 yüzyıldaki Sanayi Devrimine'de Osmanlı Katılamıyor Avrupa O Zaman'dan beri ekonomik olarak gelişip altyapı kurarken biz Sürekli geriye gidiyoruz Osmanlı'nın Yıkılıp Cumhuriyetin Kurulmasıyla İlk Yıllarda Atatürk Tarafından Güzel Sanayi Hamleleri Yapsılsa da Devamı Gelmiyor Zaten günümüzde İnsanların Takım Tutar gibi Parti tutması İşi daha kötü hale getiriyor Kısaca Adamların elinde Kaç yüzyıllık bir altyapı var

Arsenicer dedi:

Bize göre iyi olmasının sebebi geçmişten başlarsak 15 16 yüzyıldaki coğrafi keşifler ve tabii ki getirisi olan sömürgecilikle başlıyor O Zaman'dan beri Avrupa sürekli gelişirken biz geriye gidiyoruz Üstüne 18 yüzyıldaki Sanayi Devrimine'de Osmanlı Katılamıyor Avrupa O Zaman'dan beri ekonomik olarak gelişip altyapı kurarken biz Sürekli geriye gidiyoruz Osmanlı'nın Yıkılıp Cumhuriyetin Kurulmasıyla İlk Yıllarda Atatürk Tarafından Güzel Sanayi Hamleleri Yapsılsa da Devamı Gelmiyor Zaten günümüzde İnsanların Takım Tutar gibi Parti tutması İşi daha kötü hale getiriyor Kısaca Adamların elinde Kaç yüzyıllık bir altyapı var

Genişletmek için tıkla...

Sömürgeciliğin bu gelişmişlikte ne kadar yeri var? Merak ettiğim konu bu.

Para artık aşırı fazlaydı da mecbur mu geliştiler? Bu parayı doğru yere akıtmak önemli değil mi?

AxelSeh dedi:

Sömürgeciliğin bu gelişmişlikte ne kadar yeri var? Merak ettiğim konu bu.

Para artık aşırı fazlaydı da mecbur mu geliştiler? Bu parayı doğru yere akıtmak önemli değil mi?

Genişletmek için tıkla...

Tabiki doğru yere akıtmak çok önemli örneğin ingiltere'den örnek verelim 19 yüzyılın sonunda üstünde güneş batmayan devlet olarak İsimlendirilmiştir Bu sömürgelerin Avantajı Hem savaş olduğu zaman Asker Çıkarmak Hem Kendi Pazarlarında Satılmayan ürünleri o ülkenin pazarında satmak Hem O Ülkelerin Ham maddesine Çökmek Hemde O devletler Üzerinden Yüksek Vergiler Almak Yani bir çok avantajı var Bu Ülkelerden Aldığı Paraları ve Hammadeleri Hem Sivil sanayisine Hemde Askeri Sanayisine Yatırım Yapabilir Ayriyetten o ülkelerden milyonlarca asker Alıp Savaşlarda Asker çıkarma Zahmettinden de Kurtuluyor

AxelSeh dedi:

"Batı'nın refah seviyesinin yüksek olmasının en büyük sebebi kanlı sömürgeci geçmişidir! " argümanı ne kadar doğru?
Gelişmişlik düzeyinde bu somurgelerden elde ettiği paranın yeri neresidir? Daron acemoğlu'nun ulusların düşüşü kitabında Avrupa'nın gelişmesinde ki esas etkenin demokratik ve liyakatli kurumlar olduğundan bahsetmiş. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Son olarak bana bu ve benzeri konularda önerebileceğiniz kitap, belgesel veya arşiv gibi bir şeyiniz var mı?

Genişletmek için tıkla...

Bu konuyu ele alan 2 adet acayip populer ve eli ayagi duzgun kitap var. Ikisi de birbirinden guzeldir, okurken akar gider.

Birincisi ''Tufek Mikrop Ve Celik'' - Jared Diamond
Ikincisi '' Uluslarin Dususu'' - Daron Acemoglu

Hatta bazi kisimlarinda daron acemoglu jared diamond'un teorilerine ve tezlerine sallayip onlari curutmeye calisiyor, iki kitap da muazzam

Bunun sebebi Avrupa'da gerçekleşen reformlar ve Avrupa'nın erken teknolojileşmesi.

Tamamen Osmanlı'nın ve Türkiye'nin bilimsel gelişime önem vermemesi. Ham madde olsa ne olur teknolojin yok.

Hyperionx dedi:

Bu konuyu ele alan 2 adet acayip populer ve eli ayagi duzgun kitap var. Ikisi de birbirinden guzeldir, okurken akar gider.

Birincisi ''Tufek Mikrop Ve Celik'' - Jared Diamond
Ikincisi '' Uluslarin Dususu'' - Daron Acemoglu

Hatta bazi kisimlarinda daron acemoglu jared diamond'un teorilerine ve tezlerine sallayip onlari curutmeye calisiyor, iki kitap da muazzam

Genişletmek için tıkla...

Söylediğiniz iki kitabı da okudum, çok güzel kitaplar. Beni tabiri caizse tatmin etmedi, bu konuyu belki de belirli bir bilinç düzeyinde olduğumdan beri düşünüyorum.

Avrupa sömürgecilikten ne kadar maddi kazanç sağladı ki mesela? Bir de para mevzu bahis ise dönemin Osmanlısında da vergiler vesayre derken epey para mevcut. Bazı insanlarımızın kendi ideolojilerine kılıf bulmak için söylediği şeyler gibi geliyor.

Taklit.
Türk insanı taklitçidir. Ne anlama geldiğini bilmediği kuran ayetlerini okuyarak, ne okuduğunu bile anlamadığı namazı kılarak ahlaklı olacağını sanır. Ama bilmez ki okuduğu ayetler çalma diyor, rüşvet verme diyor, yalan söyleme diyor. Türk insanı namaz kılar, oruç tutar fakat yalan söyler, hırsızlık yapar. Sadece birinin mülkünden, cebinden para çalmak değildir hırsızlık. Türk insanı işçi olur, şirketten çalar. Memur olur, devletten çalar. İşveren olur, işçisinin emeğini çalar. Kamu yöneticisi olur, vergi çalar.
Türk insanı çelişkiler içindedir. Devlete saygı duyar, devletten korkar. Buna rağmen devletten çalar, devletin malını deniz görür. Doktora saygı duymaz. Öğretmene saygı duymaz. Bu insanların çocukları okur, önemli yerlere gelir. Önce bir köylünün, şehirdeki esnafın zihniyeti artık devletin önemli kademelerindeki bir idarecinin zihniyetidir.

Türk insanı taklitçidir. Türk insanı Avrupalı'ya görünüş olarak benzeyerek bilimde ve teknikte ileri gideceğini zanneder. Kendi kültürü ile harmanlanmış değerleri reddeder; fakat Avrupa dini kültürü ile harmanlanmış değerleri benimser. Kendi kültürüne kazınmış adetleri Arap adeti diye reddeder fakat Avrupalı adetleri pagan, katolik, helen, roma adeti değildir. Moder olan budur onun için. Türk insanı taklitçidir. Modern olanım giyimini benimser. Adetlerini benimser. Ya Avrupalı gibi görünmeye çalışır ya Arap gibi ya da Koreli gibi görünmeye çalışır. Kendi olmaktan hep korkar.

Bu sebepler, batı ile doğu arasında kalmış Türk insanı devlet zihniyetine sahip idareciler çıkaramaz. Çünkü artık doğru devleti inşaa etmek
çöplüğün üstüne bina kurmaktır. Eğitim sistemi, adalet sistemi, ekonomi, sağlık aklınıza ne gelirse gelsin ahlaki yeterliliğe sahip olamamış Türk insanının aynası olan yöneticilerin elinde oyuncak olmuş ve kaosa sürüklemiştir. Tarladaki mahsulü pazarda üçkağıt ile satmaya çalışan köylünün aynasıdır ülkeyi şahsi çıkarlar için satmaya çalışan yöneticiler.

Çözüm?
Herkes kendi kapısının önünü süpürsün. Tüm şehir temizlenir.