Bir şeyi düzeltmek istiyorum

O açıdan konuşunca haklısınız, tekin değil artık.
İnsan kavgadan değil de kavgada hangi emaneti taşıdıklarından korkuyor.
Bizim okula açacak getiriyorlar, bire çakı türüymüş. Hocalara söyledim de umurlarında değil. Maazallah, birimize saplasalar ne olur, serseri çocuklar zaten.
 
Neden insanların birbirine ayıptır demesi, hayvana benzer saldırması gerek anlaşmaları için? Bunun yerine tartışmak var. Önünüze gelene saldırmayın.
İskandinav coğrafyasında yaşamıyoruz, her zaman fikrini anlatmak için konuşmak değil arada bir dayak atmak gerekiyor. Hizmet sektöründe çalışıyorsan hele bir de... Bazen kayışın kopuyor, elin ayağın titriyor durduğun yerde. 😇
 
Bizim okula açacak getiriyorlar, bire çakı türüymüş. Hocalara söyledim de umurlarında değil. Maazallah, birimize saplasalar ne olur, serseri çocuklar zaten.
Öğretmene şikayet etmen işe yaramıyorsa müdüre, müdüre şikayet etmen işe yaramıyorsa MEB'e, o da işe yaramıyorsa Cimer'e şikayet edeceksin.
 
Sanırım bizden bir şeyi nasıl düzelteceğimi anlatmamızı istiyorsun.

O halde ben, eğitim sistemini düzeltmek isterdim. Nasıl mı düzelteceğim?

Öğrencilere ilkokuldan önce, anasınıfında nasıl uslu bir çocuk olunmasını gerektiğini, aileyi sevmeyi ve insanlarla olan iletişimini eğitimi verdirtirdim.

İlkokul 1. sınıfta, çocuğa sadece hayatı anlattırırdım. 2. sınıfta ise okuma yazma, matematikten ise toplama ve çıkarmayı anlattırırdım.

İlkokul 3. sınıfta ise matematikten bölme ve çarpma, bunlara ek olarak bir ders daha getirtirdim. Bu ders ise meslekler olurdu. Çocuğa küçük yaşlarından itibaren bir meslek sevgisi aşılatmaya çalışırdım.

İlkokul 4. sınıfta ise matematikten üslü sayılar ve fen bilgisi dersini birazcık arttırırdım. Ama fen bilgisi uygulamalı ve deneyimleyerek olacak. Öyle video izleyerek veya sadece yazdırarak değil.

Ortaokul 5. sınıfta ise özel bir ders getirirdim. Bu dersin adı ise "meslekler" olurdu. Bu derste meslek ahlakı, meslekler hakkında bilgiler ve mesleğin tanımlarıyla ilgili bilgiler verildi. Çocuğa meslek seçimi konusunda yardımcı olunurdu.

Ortaokul 6. sınıfta ise matematik birazcık daha ileri seviyeye (fonksiyonlar kadar değil) giderdi. Ek olarak çocuğa, 6. sınıfta da meslek dersleri verilmeye devam edilirdi.

Ortaokul 7 sınıfta ise çocuğa bir meslek seçtirirdim. Ve bu mesleğe göre dersler almasını sağlardım. Mesela çocuk yazılımcı olmak istiyorsa matematiği biraz arttırır (meslek liselerindeki gibi dersi bütün yapıp, dersten soğutmamak için birazcık), sonra ise mesleğine uygun seminerlere vs. katılmasını sağlardım. Mesela çocuk doktor olmak istiyorsa, biyoloji dersine biraz daha yoğunluk katardım.

Ortaokul 8. sınıfta ise, öğrencilerin nefret ettiği o sınavı, LGS'yi kaldırırdım. Sınav olmadan, direktmen puan sistemi olmadan, çocuk liseye giderdi. Puan olmadan öğrencinin çalışkan olup olmadığı belli olmaz demeyin. Bu eğitim sistemi olursa, çocuklar okulu sever ve çalışırlar.

Lisede ise yine kişinin mesleğine göre dersler verilmesini sağlardım.

Bunlara ek olarak yok yazılmayı kaldırırdım. Zaten bu sistemin amacı çocuğa okulu sevdirmek. Okula hasta olmadığı sürece de gelmeyeceğini düşünmüyorum.
 
Sanırım bizden bir şeyi nasıl düzelteceğimi anlatmamızı istiyorsun.

O halde ben, eğitim sistemini düzeltmek isterdim. Nasıl mı düzelteceğim?

Öğrencilere ilkokuldan önce, anasınıfında nasıl uslu bir çocuk olunmasını gerektiğini, aileyi sevmeyi ve insanlarla olan iletişimini eğitimi verdirtirdim.

İlkokul 1. sınıfta, çocuğa sadece hayatı anlattırırdım. 2. sınıfta ise okuma yazma, matematikten ise toplama ve çıkarmayı anlattırırdım.

İlkokul 3. sınıfta ise matematikten bölme ve çarpma, bunlara ek olarak bir ders daha getirtirdim. Bu ders ise meslekler olurdu. Çocuğa küçük yaşlarından itibaren bir meslek sevgisi aşılatmaya çalışırdım.

İlkokul 4. sınıfta ise matematikten üslü sayılar ve fen bilgisi dersini birazcık arttırırdım. Ama fen bilgisi uygulamalı ve deneyimleyerek olacak. Öyle video izleyerek veya sadece yazdırarak değil.

Ortaokul 5. sınıfta ise özel bir ders getirirdim. Bu dersin adı ise "meslekler" olurdu. Bu derste meslek ahlakı, meslekler hakkında bilgiler ve mesleğin tanımlarıyla ilgili bilgiler verildi. Çocuğa meslek seçimi konusunda yardımcı olunurdu.

Ortaokul 6. sınıfta ise matematik birazcık daha ileri seviyeye (fonksiyonlar kadar değil) giderdi. Ek olarak çocuğa, 6. sınıfta da meslek dersleri verilmeye devam edilirdi.

Ortaokul 7 sınıfta ise çocuğa bir meslek seçtirirdim. Ve bu mesleğe göre dersler almasını sağlardım. Mesela çocuk yazılımcı olmak istiyorsa matematiği biraz arttırır (meslek liselerindeki gibi dersi bütün yapıp, dersten soğutmamak için birazcık), sonra ise mesleğine uygun seminerlere vs. katılmasını sağlardım. Mesela çocuk doktor olmak istiyorsa, biyoloji dersine biraz daha yoğunluk katardım.

Ortaokul 8. sınıfta ise, öğrencilerin nefret ettiği o sınavı, LGS'yi kaldırırdım. Sınav olmadan, direktmen puan sistemi olmadan, çocuk liseye giderdi. Puan olmadan öğrencinin çalışkan olup olmadığı belli olmaz demeyin. Bu eğitim sistemi olursa, çocuklar okulu sever ve çalışırlar.

Lisede ise yine kişinin mesleğine göre dersler verilmesini sağlardım.
Bunun değişmesi için bir 20-25 yıl gerekli. Kabadayısiyla uslu olan aynı okula düşecek.
 

Yeni konular

Geri
Yukarı