Din dersi zorunlu olması doğru mu?

laikliğin anlamını bildiğinizi sanmıyorum.
"Laiklik veya laisizm, devlet yönetiminde dinin veya dinsizliğin referans alınmamasını ve devletin din veya dinsizlik karşısında tarafsız ve tepkisiz olmasını savunan ilkedir."

"Laiklik veya laisizm, devlet yönetiminde dinin veya dinsizliğin referans alınmamasını ve devletin din veya dinsizlik karşısında tarafsız ve tepkisiz olmasını savunan ilkedir."
Yani devletin din tarafında nötr olmasıdır.
 
Sorum başlıktaki gibi sizce bu doğru bir şey mi? Bence değil zorunlu olsa bile farklı dinlerinde anlatılması gerektiğini düşünüyorum çok isteyen varsa imam hatip var her yerde ve bu şekildede sorgulama şansımız olduğunu düşünmüyorum. İlkokuldan liseye kadar zorunlu bir ders daha verim almak için bence hocaların tarafsız ve daha düşünceli yaklaşması lazım sorulara. Derste başkan dinleri kötüleyen örnekler veriyorlar bence çok yanlış bir şey bir şey. Soru sorunca ses tonunu yükseltip ayet okumaya başlıyorlar.

Müslüman'ım ve bununla ilgili ders görmek isterim ama zorunlu konulması insanları dinden soğutmaktan başka pek bir işe yaramıyor bence öğrenmek isteyen zaten ogrenir bir de çok ilginç din hocaları var onlardan birine denk gelinirse işin rengi iyice değişiyor kişi dinden iyice uzaklaşıyor ve İslam dinini dayatmalar üzerine kurulu bir şey sanıyor.
Gerçi olayın devlet okulu kısmı da var öğrenciler dersten kaytarmak için din dersinden muaf olmak isteyebilirler yani ogrencilerin başı boş gezeceğine bir detse girmeleri daha iyi olabilir bilemiyorum.
 
Din dersi zorunlu değil diye biliyorum. Sınavlardan muaf olan ve derslere girmeyen arkadaşlarım vardı. İdareye söylerseniz detaylı bilgi verirler. YKS'de de din görmeyenler için farklı sorular oluyor zaten.
 
Hayır olmamalı, reşit olmamış bir çocuğu zorla islama itip eğitime din karıştırıyorlar. İmam hatiplere de karşıyım, aileler tarafından zorla gönderilen çocukların düşünme yetilerini ellerinden alıp saatlerce din öğretiyorlar.
 
Bu aslınnda insanın zihinsel bir canlı olmasından kaynaklı bir durum evreni bilmiyoruz fakat yeryüzünde insandan başka yaşamı zihinsel algılayan başka bir canlı türü yok. hal böyle olunca doğru yaşam biçimi, doğrular - yanlışlar , iyiler-kötüler vs kavramlar ortaya çıkıyor. yani hayatı zihinsel algılayan insan herzaman birşeyleri bir şekilde öğrenmek durumunda. doğal bir canlı insanın yaklaşımıyla öğrenmeye ihtiyaç duymaz. tabi bu durumda şöyle bir sorun ortaya çıkıyor; insanın tarih boyunca yaşadığı deneyimler koyduğu kurallar, öğrendiği bildiği doğrular-yanlışlar, iyiler-kötüler hepsi mutlak doğru mu? burada bir sıkıntı var. çünkü insan zihninin ulaştığı her nokta "sadece kendi düşüncesinden ibaret" yani mutlak doğru denemez. hal böyle olunca dinsizlikte, dindar olmakta, farklı birdine yönelme vs, çeşitli dinlerin olması hepsi normal karşılanmak zorunda. insan diğer canlılardan farklı olduğunu düşündüğünde ve aklını zekasını farklı olarak kullandığında esasen yaratıcısından kopmuştur. kendi yolunu tercih etmiştir. ve bu yolda mutlak doğru yoktur. insan yaratıcıdan kopmakla şöyle bir çelişkiye düşmüştür; kural içinde kuralsızlık yaşamak. yani hem kural koymak, hemde kuralsız olmak. kuralsız olmak istemesinin nedeni doğal yaşama içgüdüsünden kaynaklıdır. koyduğu kurallar kendi zihninin ürünüdür. özetle özü doğal olan bir canlıya hayatı zihinsel algılaması ciddi bir sorun yaratmaktadır.
 
Din dersi olmalı ama nasıl olmalı? Şöyle diyeyim dersin içeriği geniş tutulmalı Nuhun sopayla denizi ayırmasının anlatilmasından sıkıldı herkes.
Genel kültür olsun diye söylüyorum dediğin kişi Hz. Musa.

Din dersi gerekli, gerekli ama din dersi olursa gerekli. Tek bir dinin anlatıldığı derse din denmez de islam dersi denir.
 

Geri
Yukarı