Erkeksen karşı cinsi unut, sevgisiz yetişiyorsun. Kırmızı hap makalesi

M4VER1CK

Hectopat
Katılım
20 Aralık 2018
Mesajlar
229
Makaleler
1
Çözümler
1
Türkiye gibi bir yerde erkeksen hayata 2-0 yenik başlamışsın demektir, yasalar önünde zaten 2. sınıf vatandaş olarak görülüyorsun.(Kadının beyanı esastır yasası vs) aynı zamanda cinayet ve şiddet gibi kavramları kimliklendirip zaten bozuk olan ikili ilişkileri iyice bozup kadın ve erkek arasındaki sorunları daha da büyüten bir ülkede yaşıyoruz. Her neyse, benim bu konuyu açma sebebim ülkemizde sürekli ilk adımı erkek atar algısını eleştirmek. Biliyorsunuz ki bu algı yüzünden bazı erkek grupları sürekli karşısındaki kişiyi kazanmaya çalışan zavallı ve kendisini küçük gören beta kişilikler olarak yetişiyor. Bunun yanı sıra çabalamayı reddeden, karşısındaki dişinin onu sevmesini isteyen, kendisine saygısı daha yüksek ve özgüvenli bireyler bir zamandan sonra toplumun yaratmış olduğu egoist dişilerin kurbanı olup tabiri caiz ise (makale'de yazan ismiyle) seksodus sendromu yaşıyor ve ikili ilişkilere karşı umudunu yitiriyor. Bu makaleyi aşağıdaki linkten okuyabilirsiniz. Ülkemizde ve özellikle orta doğu gibi cinsellik konusunda bastırılmış ve ikili ilişkiler konusunda kötü olan toplumlarda erkek bireylerin daha öfkeli, umutsuz, ve düşük testesteron'lu (beta bireyler) olduğunu fark etmişsinizdir. Bu düşük testesteron'lu bireylerden arınırsak gelecekteki neslimiz ikili ilişkiler konusunda ve cinsellik konusunda daha sağlıklı aynı zamanda normal bireyler olarak yetişeceklerdir.

 
Son düzenleyen: Moderatör:
Türkiye gibi bir yerde erkeksen hayata 2-0 yenik başlamışsın demektir, yasalar önünde zaten 2. sınıf vatandaş olarak görülüyorsun.(Kadının beyanı esastır yasası vs) aynı zamanda cinayet ve şiddet gibi kavramları kimliklendirip zaten bozuk olan ikili ilişkileri iyice bozup kadın ve erkek arasındaki sorunları daha da büyüten bir ülkede yaşıyoruz. Her neyse, benim bu konuyu açma sebebim ülkemizde sürekli ilk adımı erkek atar algısını eleştirmek. Biliyorsunuz ki bu algı yüzünden bazı erkek grupları sürekli karşısındaki kişiyi kazanmaya çalışan zavallı ve kendisini küçük gören beta kişilikler olarak yetişiyor. Bunun yanı sıra çabalamayı reddeden, karşısındaki dişinin onu sevmesini isteyen, kendisine saygısı daha yüksek ve özgüvenli bireyler bir zamandan sonra toplumun yaratmış olduğu egoist dişilerin kurbanı olup tabiri caiz ise (makale'de yazan ismiyle) seksodus sendromu yaşıyor ve ikili ilişkilere karşı umudunu yitiriyor. Bu makaleyi aşağıdaki linkten okuyabilirsiniz. Ülkemizde ve özellikle orta doğu gibi cinsellik konusunda bastırılmış ve ikili ilişkiler konusunda kötü olan toplumlarda erkek bireylerin daha öfkeli, umutsuz, ve düşük testesteron'lu (beta bireyler) olduğunu fark etmişsinizdir. Bu düşük testesteron'lu bireylerden arınırsak gelecekteki neslimiz ikili ilişkiler konusunda ve cinsellik konusunda daha sağlıklı aynı zamanda normal bireyler olarak yetişeceklerdir.

Daha en kötüsünü görmediniz, fazla da büyütmeyin böyle şeyleri.
 
Bunun nedeni sosyal medyadır bana göre. Bunun yanında böyle olmayan insanlarda var. Mesela hayatımda bir kere sevgilim olmuştu, o bana açıldı. Yani kısaca ben bu tür insanları değiştirebilceğimize inanmıyorum. Siz kendiniz doğru olduğunu düşündüğünüz insanları etrafınıza toplayın.
 
İkili ilişkilerin şu ana kadar tam çözümü asla bulunamadı, bulunamaz da. Özellikle de karşı cinsler söz konusuysa olay kilit zaten. Problemin kaynağı çok şeye bağlı, hızlı tüketim olayı var mesela. Aileleri tarafından oğluna veya kızına eskiyen oyuncak/telefon aklınıza gelebilecek her şeyi çöpe atıp yenisi alınarak büyütülen bir Z kuşağı düşünün. Bu kişiler bozulan ilişkilerini düzeltmek, kendi hatalarını kabullenmek için neden uğraşsın ki? Yenisini tercih etmek varken? Bunun haricinde medyaya bakın; saçma sapan aşk dizilerinde oynatılan kız ve erkek tipleri belli. Bu da gerçek hayattaki beklentileri yükseltiyor. Kadınlar açısından illa kaslı olacak, arabası olacak veya işte erkekler açısından zayıf olacak yüzü ve fiziği güzel olacak gibi kalıpları benimsetiyor. Üstelik dizilerdeki kurmacalar, gerçek hayatta izleyenlerin taktiği haline geliyor, kaçan kovalanır hikayeleri ya da ufacık şeylerin mesele edilmesi, trip veya kavga şekilleri. Dizilerde kullanılan bir çok argüman gerçek hayattan dizilere aktarılmıyor, tam tersine dizilerden gerçek hayata aktarılıyor. Her dizi için demiyorum ama 5 diziden 4’ü böyle. Sonuç olarak hepsi de kişileri değiştiriyor farkında olmadan.
 
  • İş çıkışı kimse gidip 2 bira içemiyor! Kimi tabusundan, kimi parasından...
  • Kimse sevgi gösterip, sevgi göremiyor. İnsanlar sevişemiyor, tabular yıkılamıyor! El ele tutuşmanın, sarılmanın tabulaştırıldığı bir ülkede yaşıyoruz.
  • İnsanlar eğlenmek için bütçe ayıramıyor. Çoğunun sabah kahvaltısında 2 simit 1 çay yiyecek ek bütçesi bile yok!
  • Sabah 8 akşam 6 çalışan insanlarda hayal gücü olmaz, kimsenin düşünmeye ve üretmeye enerjisi kalmaz!
  • Çocuklar umutsuzlukla, mutsuzlukla, sevgisizlikle büyüyor. Sarılan çiftler değil, kavga edip birbirini boğazlayan çiftler görüyor!

Böyle ülkede saygı mı bekliyorsun? Sevgi mi bekliyorsun? Olayları büyük bir sakinlikle karşılayıp konuşarak çözmeye çalışan gruplar mı bekliyorsun? Geleceğimizin karanlığı geçmişimizin karanlığından besleniyor!

Ben hiçbir şey beklemiyorum. Herkes umarım hayata aynı pencereden bakan bir karşı cins bulur ve kendini tüm gereksizlerden izole eder. Ben buldum, darısı isteyen herkese.
 
Son düzenleme:
Kırmızı hap saçmalıktır, palavradır. Kapitalist düzene hizmet eder. Erkek, kadın ilişkileri pis diyip kendilerini bu ilişkilerin içine atar hatta evlenirler. Başlangıç seviyesi ateistlerdir, kendilerince ahlak üretirler. Hayatı anlama konusunda çok çok çok az yol almışlardır. Black pill ise acı gerçektir. Mavi seni masalda nasıl uyutuyorsa kırmızı da uyutur masalda ama bunu sinsilikle yapar. Aralarında neredeyse fark yoktur.
 
Kırmızı hap saçmalıktır, palavradır. Kapitalist düzene hizmet eder. Erkek, kadın ilişkileri pis diyip kendilerini bu ilişkilerin içine atar hatta evlenirler. Başlangıç seviyesi ateistlerdir, kendilerince ahlak üretirler. Hayatı anlama konusunda çok çok çok az yol almışlardır. Black pill ise acı gerçektir. Mavi seni masalda nasıl uyutuyorsa kırmızı da uyutur masalda ama bunu sinsilikle yapar. Aralarında neredeyse fark yoktur.
Şahsen hiç kimsenin sen şöyle olmalısın, böyle olmalısın demesiyle hareket etmem. Kimse etmemelidir, herkes kendisi olmalıdır. Ben kırmızı hap saçmalığını savunan bir insan değilim fakat araştırmalara ve mantığa dayalı olan fikirler benim fikirlerime uyarsa savunurum.
 
Şahsen hiç kimsenin şöyle olmalısın, böyle olmalısın demesiyle hareket etmem. Kimse etmemelidir, herkes kendisi olmalıdır. Ben kırmızı hap saçmalığını savunan bir insan değilim fakat araştırmalara ve mantığa dayalı olan fikirler benim fikirlerime uyarsa savunurum.
Şuan nasıl sevindim anlatamam. Çok teşekkür ederim geri dönüş için. Adamlar nasıl cinsel ilişkiye gireceğini, pozisyonları, bile anlatıyor çünkü. Daha maskülen oluyormuşsun. :D :D Ben de senin gibi yapmaktayım, aralarında doğru olan az bile olsa bilgi var.
 
Şuan nasıl sevindim anlatamam. Çok teşekkür ederim geri dönüş için. Adamlar nasıl cinsel ilişkiye gireceğini, pozisyonları, bile anlatıyor çünkü. Daha maskülen oluyormuşsun. :D :D Ben de senin gibi yapmaktayım, aralarında doğru olan az bile olsa bilgi var.
Adamlarda maskülenite takıntısı olduğu için kendilerine fazla gelen hormonların yaratmış olduğu harareti insanlara üstünlük ve çok bilmişlik taslayıp bunu yazıya dökerek atıyorlar. Yapacak bir şey yok, bazen güzel yazılar da çıkabiliyor. Bozuk saat bile günde iki defa doğruyu gösterir.
 

Geri
Yukarı