Ermeni Soykırımı ABD Başkanı Joe Biden tarafından kabul edildi

Yazmayayım dedim ama uzun süre sonra ilk kez kişisel tecrübelerimden konuşacağım. Özellikle şu iki paragrafa hitaben.

4-5 yıldır hapiste yatan binlerce masum polis/asker/hakim/savcı/gazetecilerin kendilerince dayanışmalarını, çocuklarına umutsuzca bakmaya çalışmalarını gördüm. Sofrada karşı karşıya oturduğum, hayatında bile bile haram lokma yememiş, savcı olup da cezayı istediği zaman iptal edebilecek olmasına rağmen en ufak park cezasını bile ödemiş vatanını benden belki de senden bile çok seven adamların "vatan haini" diye fişlenip yıllarca hapiste diğer suçlulara göre çok daha az haklarla yattıklarını gördüm. Yerlerine doldurulan yandaşları da gördüm, görüyorum. Hastanede ona öncelik vermedi diye doktoru gözaltına aldıran savcı, arabasının camına not bıraktı diye gözaltına aldıran başka bir savcı gördüm, gördük. Böyle adamlar çalışırken mesleğini onuruyla yapan kişiler ne yapıyorlar? Adalet için bizi kıskanan AİHM'e muhtaç dilekçe yazmaya çalışıyorlar hapiste.

Kızıyla aynı sınıfta okuduğum adam sırf işini yaptı diye 10 yıla yakındır hapiste. Hatırlar mısınız bilmem MİT tırlarını. O tırları durduran savcıyla aynı sofrada orucumu açtım. Muhteşem bir insandı. Çocukları yıllardır babasız sırf işini yaptığı için.

Büyük ihtimal tahmin ettiğim kitleyi kast ettin. Çok uğraştım onlarla.

Ben Ortaokulu ve Liseyi burslu okurken, onlar dershanelere gidiyor, etütlere gidiyor, çalışma kamplarına giriyor, mentörleri ile çook güzel çalışıyorlardı. Yarışmalardan birincilikler, Tübitak'tan puanlar akıyordu. Ben burslu okurken birçoğu abisi/ablası/kardeşiyle beraber özel okullara gidiyordu. Ellerde son model telefonlar, hatta bazılarında arabalar, evler...

Ben ve birkaç arkadaşım okulun çalışmalarıyla bir şeyleri başarırken, onlar bir elleri yağda diğerleri balda sınavlara giriyor, etütlere giriyordu, gökten test ve soru bankası yağıyordu ya adamlara. Bunların hepsini ben yaşadım. Küçücük yaşımda sınavda adaletsizliği de yaşadım, basit bir yarışmada göz göre göre arka plana itilmeyi de yaşadım, Tübitak'taki oyunları da gördüm.

Ne ben ne ailem bir kere bile özenmedik, bir kere bile ilgi duymadık. Çok şükür bir şekilde bugünlere geldim. Onlar da geldi gerçi. Birçoğu bu fırsatlar sayesinde iyi üniversitelere gitti, diğerleri de kendi vakıf üniversitelerine zaten. Benim köpek gibi çalıştığım yerde adamlar zibilyon tane mentörle, imkanla istedikleri yere gittiler.

Ya vakıf üniversitelerine gidip, sonra üniversiteleri kapatılınca bile ortada kalmadılar, hepsine yeniden yerleşme hakkı verildi, bol bol puan desteği de cabası. Geçen sene Şehir Üniversitesi kapandı mesela, bilmem biliyor musunuz? Birçok arkadaşım vardı orada ve hepside severek, isteyerek okuyordu. Şehir kapandığında oradaki arkadaşlarıma, zamanında kapanan vakıf üniversitesindeki hakların onda biri bile tanınmadı. Şimdi hepsi Marmara'ya geçti, rezil haldeler birilerinin sayesinde.

Kolay değil yani öyle. Birileri çok memnundu zamanında, çok keyifliydi. Şişirilmiş karneler, özel kurslar, imtiyazlı sınavlar...

Bunca şeye rağmen hayatımın tek bir anında bile onlara imrenmeden, yoluma devam ettim. Çalıştım, çabaladım, okudum, kendimi geliştirdim, yaşıtlarım oyunlarda beyinlerini eritip sonra "Ülke batıyor!" naraları atarken, benim okuduğum kitabın, okuduğum makalenin haddi hesabı yoktu.

Bu sabah bile kalktım, bir arkadaşımla geçmişte yaptığımız bir projeyi konuştuktan sonra, lafta kalmasın dedim, birileri okur da faydalanır dedim ve konusunu açtım:


Bana kimse "İbrahim gel sana Elektronik öğretelim, gel sana tarih öğretelim" demedi. Kendim çabalayarak öğrendim. Bunu da kibir için demiyorum zira tek yolu bu. Hayatta ancak çabalayarak bir şeyleri başarıyorsun. Çalıştım, çabaladım, yukarıda da anlattığım durumlara rağmen bir şeyler yaptım ve yapmaya devam ediyorum. Finalim oldu projelerle uğraştım, yaz tatili oldu gidip gönüllü stajyerlik yaptım, boş vaktim oldu gerdim burada makaleler yazdım, sırf birilerine bir şeyler katarım umuduyla.

Bosna'da yaşananları orada dinledikten sonra geldim burada konularını açtım. O zaman ne kadar kahrolmuştum, böyle bir şey olur da bundan benim nasıl haberim olmaz, tarihi nasıl bilmem diye.

Bazen SİHA'ları, yapılan yatırımları savunuyorum. Yanlışları görmüyorum sanıyorsunuz belki ama emin olun görüyorum. Fakat aynı zamanda arkadaki emeği, çalışan işçisini mühendisini de görüyorum.

Yoksa umudu kaybetmek o kadar kolay olsa (yanlış anlama burada kesinlikle seni yargılamıyorum), çoktan kaybetmiş olurdum ben kendimi. Bu kadar kendimi paralamak yerine, Almanca öğrenir, mezun olur olmaz da doğru Avrupa'nın yolunu tutardım akademik başarımla.

Bilmiyorum, belki beni aklınızda bir partiye yakın ya da görüşe mensup sanıyorsunuz, ama emin olun değilim. Emin olun bir partiyi ya da siyasi oluşumu tutmuyorum zira ben, kurtuluşun siyasilerde değil gençlerin kendini geliştirmesinde olduğunu çok önceden kavradım. Kavradığımdan beri de bunu için çalışıyor ve çabalıyorum.

Yazıda da dediğim gibi bunları seni yargılamak için demiyorum @Shimada Sensei. Benimle benzer şeyleri düşündüğünü ve görebildiğini bildiğim için yazıyorum, yazdım. Yoksa ben de gerildim, küçücük yaşımda haksızlık gördüm, üniversitede tek başarısı öğrencilerini sınıfta bırakmak olan insanlarla uğraştım... Yapacak bir şeyim yok, bu bir mücadele. Benim babam da vermiş zamanında aynısını, onun gençliği de sağ sol diye yitip gitmiş... Arkadaşları, okulları, hocaları... Sağ sol diye Türk gençliği yitip gitmiş aslında.

Ben bir daha yitip gitmelerini istemiyorum.
 
@SideWinder şu anda farklı mı sanıyorsun durum? Daha bile kötü. Hakim/savcı maaşlarına 2 kattan fazla zam geldi. Net 18 bin maaş alıyor 1.sınıflar. Şimdi o yaşta olsan iliklerinde hissedersin adaletsizliği.

Bu bahsettiğimiz adamlar da zamanında senin gibi köpek gibi çalışıp bir yerlere gelmiş, para kazanan insanlar. Adam işini yapıyor, alın teriyle kazandığı parayla da çocuğunu bir eli yağda bir eli balda yaşatıyor. Şu anki dünya için "normal" bir düzen bu. Bu hep böyle oldu hep de böyle olacak. Olacak ama durum geçmişten de kötü şu an. Eskiden evet, parası olan için adaletsizdi ama durumu orta şekeli, düşük olanlar; böyle imkanları olmayanlar da başarılı olabiliyordu. Mesela sen. Şu an? Üniversite sınavlarında bile hile hurda söylentileri dönüyor etrafta.

İşte bu yüzden bu ülke akıllanmaz diyorum, düzelmez diyorum. Zenginden az fakirden çok vergi alınıyor. Zengin her geçen gün daha zengin fakir ise daha fakir oluyor. Bu sınıf farkını her zaman hissedeceksin bu ülkede. Milletvekilinin, holding sahibinin çocukları hiçbir zaman senin yanında okumayacak, o insanları göremeyeceksin bile. Avrupa'da ise Şansölye yan apartmanından çıkıp gidecek işe. Fabrikada işçiyle milletvekili çocuğu okulda yan yana oturacak. Halk bile kabullenmiş bunu, kendilerini 2.sınıf yerine koyuyorlar. Ben 8.sınıf dışında hep devlet okuluna gittim. Her zaman da senin burada ne işin var sorusu geldi bana. Servisle geldim okula, enayi misin dendi bana.

Milli Eğitim Bakanı bile çocuklarını yurt dışında okutuyor diyorlar. Ne bekliyorsun bu ülkeden? Eğitim bu kadar rezilken nasıl akıllanmasını bekliyorsun insanların?

Ben eskiden iyiydik demiyorum, eskiden de kötüydük ileride de kötü olacağız diyorum. Eğitimi düzeltmedikçe, halkı bilinçlendirmedikçe de daha kötü olmaya devam edeceğiz. Ülkenin eğitimlisi bile yobaz. Görüyoruz mecliste çıkan kavgaları, lise düzeyinde laf atışmalarını.
 
Gençler kendini geliştirir, cahil kalmaz da bir şeylerin farkına varırsa, çok da güzel değişir sistem ki değişiyor da değişecek. Gerekirse zorluklar çekilecek, bedeller ödenecek ama değişecek. Ki değişiyorda. Geçekten. Pandemi sayesinde Anadolu'nun dört bir yanında birçok arkadaş edindim ve imkanı ne olursa olsun bir şeyler yapan ve sivrilmeyi başaran onlarca insan var.

Kimseye umudunu kaybettiği sitem etmem, yargılamam da. Haddim değildir zaten. Ama o kadar kolay da değil umutları kaybetmek. Yok öyle mücadele vermeden.

@SideWinder şu anda farklı mı sanıyorsun durum? Daha bile kötü. Hakim/savcı maaşlarına 2 kattan fazla zam geldi. Net 18 bin maaş alıyor 1.sınıflar. Şimdi o yaşta olsan iliklerinde hissedersin adaletsizliği.

Bu bahsettiğimiz adamlar da zamanında senin gibi köpek gibi çalışıp bir yerlere gelmiş, para kazanan insanlar. Adam işini yapıyor, alın teriyle kazandığı parayla da çocuğunu bir eli yağda bir eli balda yaşatıyor. Şu anki dünya için "normal" bir düzen bu. Bu hep böyle oldu hep de böyle olacak. Olacak ama durum geçmişten de kötü şu an. Eskiden evet, parası olan için adaletsizdi ama durumu orta şekeli, düşük olanlar; böyle imkanları olmayanlar da başarılı olabiliyordu. Mesela sen. Şu an? Üniversite sınavlarında bile hile hurda söylentileri dönüyor etrafta.

Sadece para değil Cemaat saçmalığı da vardı eskinden. En büyük kötülük oradan geldi, sınava da okula da...
 
Hava Subaylığına girdim. 187 boyunda 70 kiloydum o zamanlar.
Koşuda derece vs yaptım.
Tüm elemeleri geçtim.
Yalova uçuş eğitimine alınacaksın dediler.
Eyvallah dedik son gün bekliyoruz.
2 gün önce girdiğimiz psikomotordan elendin dediler.
Bir tek ona itiraz hakkımız yoktu çünkü.
Ve yerimize yanlışlık olmuş diye başkalarını aldılar.

Sonra ne mi oldu?
Darbe teşebbüsünden sonra hepsini attılar görevden.

2010 KPSS de yaşadığım haksızlığı hala daha unutamadım.
28 Matematik netim vardı, bu ülke için 30 soru üzerinden iyi bir rakam. 81 KPSS puanı geldi. Niye?
Çünkü sayısız şampiyon çıkardık o sene, karı koca geçen senelerde 70 alamayanlar matematiği fullemişti.

2014 KPSS de 29 Matematik netiyle derece yaparak yerleştim.
Çünkü FETÖ yoktu.

Ama çok temiz insanlardı, şuydu buydu geçeceksin o işleri.
Yok 5 vakit namazındaydı, oruç tutardı vs herkesin kendine.

Köyde garibanın çocuğunu buluyor.
Okutuyor, önünü açıyor.
Savcı, hakim yapıyor.
Sonra o savcı, o hakim ülkenin değil cemaatin adamı oluyor.

Ama çok mütevaziydi vs.
Kul hakkı yedikten sonra bütün ömür boyunca oruç tutsa ne yazar.

Fetö zamanında Alevi diye sürdükleri polisleri, 15 Temmuzdan sonra Ankara'ya çağırdılar.

Bu ülkede köpek kulübesine köpek bağlayacaksan KPSS gibi bir sınava sokacaksın.
Ama mülakat olmayacak.
Yoksa memleketi, cemaati bitmez bizde.
Fetöcüsüne Menzilcisinin referans olup içerden çıkarttığını gördü bu gözler.
 
@volkankara74 benim kuzenimi, 2009'da Kuleli Lisesi'nde, yazılı ve fiziki sınavda güzel bir performans göstermesine rağmen almamışlardı. Çok iyi hatırlıyorum o zamanı. SBS ve ÖSS'deki olaylara girmiyorum bile...

Akıllanmamız lazım, çok akıllanmamız lazım. Kafamızı, beynimizi satmamamız lazım. BU yüzden diyorum, gençlik kendini doldurmalı diye. Yoksa kafa boş kalırsa, dolmuyor bir daha...
 
@volkankara74 peki cemaatçi olduğunu itiraf edenlerin serbest bırakılmasına ne diyorsun? İtiraf edip diğer kişileri fişlersen seni özgür bırakıyorlar şu anki sistemde. Herkes biliyor o insanların masum olduğunu, cemaatle falan işi olmadığı. Olay o insanların hak yemiyor oluşu. Torpillere, haksız tutuklamalara, basını sansürlemeye karşı çıkmayacak adamları yerleştirmesi gerekiyordu önemli yerlere. Herkesi FETÖCÜ diye içeri at, sonra itiraf edip iftira atanları bırak ki eline suçlayacak kanıt geçsin. Zekice. Halkımız zaten vatan millet sakarya, hain dedin mi 2 kere düşünmez, gemileri indiriverir suya.

FETÖ'yle yan yana fotoğraf çekilenler, aynı sofrada yemek yiyenler saraylarda yaşıyor, hatırlatırım. O adamı ben sokmadım ülkenin iliklerine kadar. Siyasi herkes dönen oyunların, haksızlıkların farkındaydı, ses etmedi. Halk da farkındaydı, içine attı, ses etmedi. Adam da iyice ülkede kök saldı.
 
Evet. Yapmadığımız şeylerden sorumlu tutuyorlar bizleri. Joe Biden Ermeni Soykırımını resmen tanıdığını ilan etti. Kaynaklar şu şekildedir:


Beklendik bir şeydi zaten.
 

Geri
Yukarı