Evde İngilizce Nasıl Geliştirilir?

Sınıfta daima İngilizce hakkında danışılan tek kişi olarak sana önerim bolca oyun oynayip, altyazılı film izle. Mesela en basit örnek olarak: Hitman'de "Blend in" diye bir kelime var. Bu kelime "rol yapmak, karışmak" anlamına geliyor. Böylece tonla kelime öğrendim. Bu şekilde İngilizceyi ana dilim gibi yazabiliyorum. Tabi konuşma kısmında hala sorun var. Yabancılar çok seri konuşuyor.
 
Ben ortaokuldayken dinlediğim şarkıların çevirilerini yapmaya çalışarak, altyazılı dizi izleyerek, kelimelerin anlamlarına tek tek bakarak ve belli kalıpları özellikle öğrenip hayatıma katmaya çalışarak ingilizcemi geliştirdim. Şuan lise 1'deyim ve inglizcem gayet iyi seviyede diyebilirim. Ancak bunun için biraz bile oturup kelime ezberleye, gramar kasmaya veya soru çözmeye vs. uğraşmadım. Genel olarak sevdiğim işlerden daha fazla zevk almak için öğrendim İngilizceyi, İngilizce hiçbir zaman ana amacım olmadı ama öğrenmeye (severek yaptığım işleri yaparak.) çabaladım. Demek istediğim İngilizceyi severek ve eğlenerek öğrenmenin yollarını bulmaya çalışırsanız gerisi gelecektir üstüne koymanız gereken birazcık çaba sadece. Asla oturup tek tek kelime ezberlemeye uğraşmayın, öğrendiklerinizi hayatınıza katarak tekrar edin. Böyle böyle üstüne katarak İngilizceyi rahatlıkla öğrenebileceğinizi düşünüyorum. İsteyip gayret etmeniz yeterli.[emoji5]
 
İngilizce öğrenmenin temel yolu onu hayatınızın bir parçası olarak kabul etmenizden geçiyor. Yani demek istediğim şuraya oturayımda ingilizce çalışayım demekle olmuyor. İngilizce her an her saniye sizinle olmalı ki onunla bütünleşesiniz ve kendi doğal halinizi ingilizce olarak aktarabilesiniz.

İngilizceye bir ders olarak baktığınız sürece ingilizce öğrenmek çok zorlaşıyor. Sadece sınavları geçebilirsiniz. Bu süreci kararlı ve istekli devam ettirmenin yolu bunu bir hayat tarzı olarak belirlemek olmalı.
 
Ben 40 farklı diziyi her birini 10 defadan fazla tüm sezonları ile bitirdiğim için 2.5 yılda anadil seviyesinde ingilizce sahibi oldum. Başta dizilerde'ki basit cümleleri anlamaya ve daha sonrasında cümle yapısını öğrenmiştim. Ek olarak internet'de ki derslere de göz attım ve sürekli çeviri yaparak kelime darcığımı genişlettim. Kelime bilgim yüksek olunca daha detaylı cümleler kurabiliyordum, cümle kurmayı ve anlamayı öğrendikten sonra ise telafuz ve konuşmaya kendimi yönelttim. Şu an anadil seviyesinde ingilizceye sahibim.
 
Kardeş Cambly diye bir uygulama var. Ana dili İngilizce olan dil hocaları ile direk konuşarak İngilizce düzeyini geliştirebiliyorsun. Ancak ücretli bir uygulama. Bu video da 52. saniyeden sonra bahsediliyor ve 10 dakikalık deneme kodu veriliyor. İlgilenirsen buyur bak.
Link:
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.
52. saniyeye git ve izle.
 
Sınıfta daima İngilizce hakkında danışılan tek kişi olarak sana önerim bolca oyun oynayip, altyazılı film izle. Mesela en basit örnek olarak: Hitman'de "Blend in" diye bir kelime var. Bu kelime "rol yapmak, karışmak" anlamına geliyor. Böylece tonla kelime öğrendim. Bu şekilde İngilizceyi ana dilim gibi yazabiliyorum. Tabi konuşma kısmında hala sorun var. Yabancılar çok seri konuşuyor.
Yazma kısmı benim için de gayet iyi ana dilim gibi yazabiliyorum. Tek sorunum dinlerken veya konuşurken altyazıya muhtaç olmam. Bunu aşmak istiyorum artık :)
Kardeş Cambly diye bir uygulama var. Ana dili İngilizce olan dil hocaları ile direk konuşarak İngilizce düzeyini geliştirebiliyorsun. Ancak ücretli bir uygulama. Bu video da 52. saniyeden sonra bahsediliyor ve 10 dakikalık deneme kodu veriliyor. İlgilenirsen buyur bak.
Link:
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.
52. saniyeye git ve izle.
Cambly'i daha önce duydum fakat yüz yüze biriyle konuşurken çok takılıyorum ve açıkçası biraz utanıyorum.
 
Sanılanın aksine türkçe altyazılı filmler işe yaramaz çünkü birebir çeviri olmaz bizim dilimiz tarzına göre çevrilir o yüzden önce temel cümle yapılarını( past simple future tense gibi)hallet.Bundan sonra en çok kullanılan kelimeleri ezberle merak etme çoğumuz günümüzü taş çatlasın 500 600 kelimeyle geçiriyoruz ki sen ingilizceye merakın olduğunu söylemişsin o yüzden temel kelimeleri de biliyorsundur.Bunuda hallettikten sonra kesinlikle konuşman lazım ya kendine bir arkadaş bul beraber konuşun ya da internetten hallet aslında geçmişe döndüğünde göreceksin ki hepimiz bebek iken bunları yaptık önce baba dede anne gibi basit kelimeleri ögrendik ve sonradan konuşmaya çalışarak söktük Türkçeyi.
 
YDS basit bir sınav değil. sordukları ingilizce günlük ingilizceyle alakası yok. Bu Türkiye'de ingilizce biliyor musun dediklerinde YDS puanına bakacaklar. KPSS klasında hatta daha zor bir sınav. Bunun kaynaklarını aldığında göreceksin ingilizce şu güne kadar çalıştığın çiçekli böcekli resimli kaynaklardan farklı siyah beyaz sayfalarda aşırı kapsamlı bir konu. Buradaki tavsiyeleri okudum sana bunu yazarken hala boş yazmıyorum. İngilizce altyazı, ingilizce oyun bir yere kadar. O kaynaklardaki soruları okurken ingilizce bilmiyormuşum ben diyeceksin. Daha çok zamanın var git YDS çalış. Gerçekten o sınavdan yüksek almaya oyna. 3-4 yıl sonra hayır duanı edersin.
 
Uyarı! Bu konu 5 yıl önce açıldı.
Muhtemelen daha fazla tartışma gerekli değildir ki bu durumda yeni bir konu başlatmayı öneririz. Eğer yine de cevabınızın gerekli olduğunu düşünüyorsanız buna rağmen cevap verebilirsiniz.

Geri
Yukarı