"Tanrının kanıtı" diye bir şey yoktur. Tanrı zaten bilimsel değildir. Tanrı inançtır. Ayriyeten kutsal kitaplarda da tanrı zaten kendisi der, "Kanıt yok, inanç var." diye. Sen de hem kanıt var demişsin, hem de "İster inanın, ister inanmayın." demişsin, kendinle ve inancınla çelişiyorsun. Kutsal kitabın kendisi zaten senin bulunduğun bu iddiada bulunmuyor. Madem inançlı biriysek sözlerimi dikkatlice kurmalıyız ki inancımız adına yanlış bir iş yapmalıyım.
Kaldı ki seninki kanıt olmadığı gibi kendi inancını bile kapsamıyor. Çünkü dediğim gibi çelişkili-yanlış bir cümle kurmuşsun ve kendi inancına da ters bir cümle kurmuşsun. Belki de çoklu evren var değil mi? Belki de onu da ona bağlayan bir şeyler var. Neden big bang bilimin son noktasıymış gibi direkt bir karara varıyorsun? Daha geniş düşünebilmek ve hayal gücünü kullanmak varken, kurduğun cümle "biliyorum ama aslında bilmiyorum." demek ile eşdeğerdir. Halbuki bilmiyorsak, bilmiyoruz deriz, değil mi?
Öte yandan kaos meselesine gelecek olursak; ben bunun hakkında kesin bir şey söyleyemem. Kaos mu var, yoksa düzen mi var, diyemem. Fakat en azından kaosa doğru gittiğimizi, ya da geçmişte kaos içinde olduğumuzu söyleyebilirim. İyi örnekleri verip, kötü örnekleri vererek böyle bir karara varmak bana göre saçma. Vücudumuzun bilmem ne kaç saniyede, bir şeyleri yaptığını söylüyorsak, kötü olan yanlarını da söyleyebiliriz. En azından İnternet'te "Alerji türleri" diye ne tür felaketlerin olduğu araştırılabilir. Sadece iyiden örnek vermek ve bundan yola çıkarak kesin bir sonuca varmak doğru değil diye düşünüyorum.
Bu yargılar da son derece bilim dışı ve temelsizdir. Bu şekilde bilim tartışmak gerçekten imkansız ve iki tarafı da çıkmaza sokuyor.
@BERWAR arkadaşımızın gönderdiği bağlantının üzerine ben de bunu göndermek isterim. Mutlaka okumanı da tavsiye ederim, sevgili dostum.
Abiyogenez - 14: Miller-Urey Deneyi Nedir, Ne Değildir? - Evrim Ağacı