Google arama motorundan nasıl içerik kaldırtılır?

Autistic Boy dedi:

Bir şekilde evrensel olarak kaldırtılması önemli bir husus bizim için. Sadece bununla da sınırlı kalmayarak, arama motorunda son sayfaya gelindikten sonra "Dilerseniz silinen içeriklerle görüntüleyebilirsiniz" tarzı bir şeyinde kaldırılması gerekir." çünkü yoksa unutulma hakkının hiçbir anlamı olmaz.

Hem arama motorlarından, hemde arama motorları görseller ve videolar ve diğer tüm kısımlarda, nerelerde varsa hepsinden kaldırtmamız önemlidir.

Denedim, işe yaramıyor.

Genişletmek için tıkla...

"Dilerseniz silinen içeriklerle görüntüleyebilirsiniz" tarzı bir şeyinde kaldırılması gerekir." çünkü yoksa unutulma hakkının hiçbir anlamı olmaz.

Tabi, öyle olsun da tamamen Kuzey Kore'ye dönüşelim öyle mi?

Türkiye'de habere erişim engellemelerin neredeyse hepsi Basın ve İfade Özgürlüğü ihlalidir, bir insan suç işlesin sonra internette hakkında yapılan haberleri sansürletsin. Oldu canım.

2019 yılından itibaren arşivlediğim 14 GB boyutunda sansürlenen haber arşivim var, hepsi de Basın Özgürlüğü kapsamında. Neden arşivliyorsunuz diye sorabilirsiniz, zamanı gelince ifşa etmek için.

Mesela Ekşi Sözlük sitesinde tüketici bir marka hakkında sorun yaşıyor, yaşadığı sorunu dile getiriyor. Sonra firma tüketicinin yaşadığı sorunu çözmek yerine ilgili konuyu mahkeme kararı ile sansürletiyor.

Yanlış anlama, sizinki kişisel veri. Ama unutulma hakkı sadece kişisel verilerle sınırlı kalmalı, yoksa bunun adı sansürdür.

BilgisayarMeraklısı dedi:

"Dilerseniz silinen içeriklerle görüntüleyebilirsiniz" tarzı bir şeyinde kaldırılması gerekir." çünkü yoksa unutulma hakkının hiçbir anlamı olmaz.

Tabi, öyle olsun da tamamen Kuzey Kore'ye dönüşelim öyle mi?

Türkiye'de habere erişim engellemelerin neredeyse hepsi Basın ve İfade Özgürlüğü ihlalidir, bir insan suç işlesin sonra internette hakkında yapılan haberleri sansürletsin. Oldu canım.

2019 yılından itibaren arşivlediğim 14 GB boyutunda sansürlenen haber arşivim var, hepsi de Basın Özgürlüğü kapsamında. Neden arşivliyorsunuz diye sorabilirsiniz, zamanı gelince ifşa etmek için.

Mesela Ekşi Sözlük sitesinde tüketici bir marka hakkında sorun yaşıyor, yaşadığı sorunu dile getiriyor. Sonra firma tüketicinin yaşadığı sorunu çözmek yerine ilgili konuyu mahkeme kararı ile sansürletiyor.

Yanlış anlama, sizinki kişisel veri. Ama unutulma hakkı sadece kişisel verilerle sınırlı kalmalı, yoksa bunun adı sansürdür.

Genişletmek için tıkla...

Ne olursa olsun, bana göre bunlar ifade özgürlüğü değildir. Suçlu insanları yakalatcaklar diye, ceremesini bizim gibiler çekiyor. Kişisel veri sızıyor. Suçlu biri varsa da, örneğin dolandırıcı falan, onları yakalarlar zaten. IP, log falan. Açık alana ifşa etmek ne olursa olsun doğru değil. Linç kültürü günümüzde fazla yaygın ama karşıyım. Hümanistim ben. Kim olursa olsun, öldürmeyeceksin. Social Justice Warrior's'muş falan bunlar aşırı toksik şeyler benim için. Azıcık rahat olun yaw diyesim var. 2005-2010 Yıllarında internet nasıl sakin bir ortamdı biliyorsunuzdur. O devrin geri gelmesi lazım. Önüne gelen bir iddia atıyor, karalama yapıyor. Ya dalga geçmek için yada keyfinden. Adamın hayatı kararıyor sırf bir kişi bile kışkırtma yaptığı için. Azıcık rahat olun yaw, suçluyu öldürmek nedir? Suça suçla mı karşılık verecekler vs... Bu arada bana soracak olursan, dünyada hapse atılan suçluların yarısının ruhsal tedaviye ihtiyacı var. Kimisi ise fakirlikten giriyor, beslenmesi için. Dünya, o kadar ilkel bir gezegenki aslında tam olarak suçlu olmayan fakat kanuna aykırı herhangi bir davranışı olduysa bile içeri atılanlar mevcut. Bu hafif şeylerde olabilir. Fakirin ekmek çalması gibi. Uzaylılar bizi gülerek, ağlayarak izlemekte muhtemelen. Biz onlara göre baya ilkeliz. Koskocaman evrende bir karınca tanesinden bile daha küçük bir gezegeniz.
Twitter denen ortamda Social Justice Warrior's yani özetle linç kültürünü zevk ve hobi edinmiş insanlarla dolu olduğunu düşündüğümden, Twitter'ımı bile kapatmıştım. En sevmediğim sosyal medya platformu.
Ben eski devri özlüyorum. İnsanların rahat ve toksik davranmadığı yılları.
Eski internet şöyleydi özetle; "İstersen kendini rezil edecek pozlar çekip açık alana at, dilini çıkar at, dans et tiktoker gibi, bağır çağır, otistik hareketlerini belli et açık alana ama kimse seni linçlemesin, kimse dalga geçmesin, insanlar bunu sadece "eğlenceli" olarak karşılasın, insanlar seni üzmesin." Olay bu işte. Eski internet böyleydi.
Böylece kendi tuhaflıklarını gizleyerek uzun vaadede kendine baskı uygulamak zorunda kalmadığın için "Burnout" sendromuna kapılmazsın. İnsanların seni olduğu gibi kabullendiğini farkedersin ve senle alay eden kişilerin olmadığınıda görünce rahat edersin vs.
Stres, kaygı, üzüntü, travma geçirmezsin vs.
Ben artık toz pembe hayat istiyorum, bu yüzden sürekli kendi hayal dünyamda yaşarım, gerçekleri reddediyorum. Hep reddediyordum bebekliğimden, çocukluğumdan yana. Hala daha öyle. Kaldırabildiğim birşey değil.

Autistic Boy dedi:

Ne olursa olsun, bana göre bunlar ifade özgürlüğü değildir. Suçlu insanları yakalatcaklar diye, ceremesini bizim gibiler çekiyor. Kişisel veri sızıyor. Suçlu biri varsa da, örneğin dolandırıcı falan, onları yakalarlar zaten. IP, log falan. Açık alana ifşa etmek ne olursa olsun doğru değil. Linç kültürü günümüzde fazla yaygın ama karşıyım. Hümanistim ben. Kim olursa olsun, öldürmeyeceksin. Social Justice Warrior's'muş falan bunlar aşırı toksik şeyler benim için. Azıcık rahat olun ya diyesim var. 2005-2010 Yıllarında internet nasıl sakin bir ortamdı biliyorsunuzdur. O devrin geri gelmesi lazım. Önüne gelen bir iddia atıyor, karalama yapıyor. Ya dalga geçmek için ya da keyfinden. Adamın hayatı kararıyor sırf bir kişi bile kışkırtma yaptığı için. Azıcık rahat olun ya, suçluyu öldürmek nedir? Suça suçla mı karşılık verecekler vs... Bu arada bana soracak olursan, dünyada hapse atılan suçluların yarısının ruhsal tedaviye ihtiyacı var. Kimisi ise fakirlikten giriyor, beslenmesi için. Dünya, o kadar ilkel bir gezegenki aslında tam olarak suçlu olmayan fakat kanuna aykırı herhangi bir davranışı olduysa bile içeri atılanlar mevcut. Bu hafif şeylerde olabilir. Fakirin ekmek çalması gibi. Uzaylılar bizi gülerek, ağlayarak izlemekte muhtemelen. Biz onlara göre bayağı ilkeliz.
Twitter denen ortamda Social Justice Warrior's yani özetle linç kültürünü zevk ve hobi edinmiş insanlarla dolu olduğunu düşündüğümden, Twitter'ımı bile kapatmıştım. En sevmediğim sosyal medya platformu.
Ben eski devri özlüyorum. İnsanların rahat ve toksik davranmadığı yılları.

Genişletmek için tıkla...

"Ne olursa olsun, bana göre bunlar ifade özgürlüğü değildir." Yani siz diyorsunuz ki aşağıda verdiğim haberler, içerikler İfade Özgürlüğü değildir, bana göre bu içerikler de haber sitelerinden kaldırılmalı.





Asıl bomba;



Tekrar söylüyorum, kişisel veri İfade Özgürlüğü kapsamında demiyorum, değil. Ama siz anladığım kadarı ile Basın Özgürlüğüne de karşısınız.

Kanunlar da kişiye özel çalışmıyor çünkü dünya nüfusu çok fazla ve her bir kişi için özen gösteremiyor insanlar. Kanunda ne yazıyorsa, onu geçerli kılıyorlar. Robot gibi kısaca. İnsanın manevi yönüymüş falan bunlara hiç bakmadıklarından dolayı dünyayı ilkel görürüm.

BilgisayarMeraklısı dedi:

"Ne olursa olsun, bana göre bunlar ifade özgürlüğü değildir." Yani siz diyorsunuz ki aşağıda verdiğim haberler, içerikler İfade Özgürlüğü değildir, bana göre bu içerikler de haber sitelerinden kaldırılmalı.

Eki Görüntüle 1419044

Eki Görüntüle 1419045

Asıl bomba;

Eki Görüntüle 1419048

Tekrar söylüyorum, kişisel veri İfade Özgürlüğü kapsamında demiyorum, değil. Ama siz anladığım kadarı ile Basın Özgürlüğüne de karşısınız.

Genişletmek için tıkla...

Benim kastım basın özgürlüğünden ziyade, kişisel verilerin korunması olayı. Gizliliğin, kim olursa olsun önemli olduğunu düşünürüm. Örneğin, bir dolandırıcının suratını sansürlemeyin derler haberlerde. Sansürlemeseler ne olacak ki? Adam yine cezasını alacak sonuçta. Değişen birşey yok. Yada dolandırıcıyı millet görüp, onu dövmek mi isteyecekler? Saçmalık. Suça suçla karşılık verilmemeli bence. Görüşüm böyle. Benim düşünce yapım diğer insanlardan çok daha farklı.
Ben dünyada barışı aramış, ümit etmiş birisiyim. Hatta, dünyada tek bir tane kötü insan kalmamasını nasıl sağlayabilirim diye düşünürdüm. Linç olmadan, ceza verilmeden. Tamamen medikal, tıbbi, psikoterapi yoluyla, kötü insanları iyiye dönüştürüp onları hayata yeniden kazandırmak ve onları işe yarar hale getirmek.
Bazı şeylerin tedavisi yok denir ama aslında vardır. Bilimde çok geliştik aslında biz. Birçok kanserin de tedavisi muhtemelen çoktan bulundu fakat bizden saklıyorlar. Çünkü ilaç firmaları daha fazla para kazanmanın peşinde olabilir. Yanlış mı? Vahşi değil mi bu dünya?
Özellikle ABD para odaklı bir ülke. Orada manevi bakmıyorlar bile. Paran varsa kralsın, paran yoksa işkence çektirirler. Öyle bir ülke bence.
Herşeyin para olmadığını dünya ne zaman kavrayacak?

Autistic Boy dedi:

Kanunlar da kişiye özel çalışmıyor çünkü dünya nüfusu çok fazla ve her bir kişi için özen gösteremiyor insanlar. Kanunda ne yazıyorsa, onu geçerli kılıyorlar. Robot gibi kısaca. İnsanın manevi yönüymüş falan bunlara hiç bakmadıklarından dolayı dünyayı ilkel görürüm.

Benim kastım basın özgürlüğünden ziyade, kişisel verilerin korunması olayı. Gizliliğin, kim olursa olsun önemli olduğunu düşünürüm. Örneğin, bir dolandırıcının suratını sansürlemeyin derler haberlerde. Sansürlemeseler ne olacak ki? Adam yine cezasını alacak sonuçta. Değişen birşey yok. Yada dolandırıcıyı millet görüp, onu dövmek mi isteyecekler? Saçmalık. Suça suçla karşılık verilmemeli bence. Görüşüm böyle. Benim düşünce yapım diğer insanlardan çok daha farklı.

Genişletmek için tıkla...

Sizi sadece kişisel verilerin korunma olayında haklı buluyorum, ama "Adam yine cezasını alacak sonuçta. Değişen bir şey yok." bu yorumunuza katıldığımı söyleyemem. Özellikle de hukukun olmadığı ülkelerde.

Mesela en son attığım resimde eğer bu konunun üzerine düşülmeseydi ilgili şahıs beraat edecekti, neden? Neyse Silivri.

BilgisayarMeraklısı dedi:

Sizi sadece kişisel verilerin korunma olayında haklı buluyorum, ama "Adam yine cezasını alacak sonuçta. Değişen bir şey yok." bu yorumunuza katıldığımı söyleyemem. Özellikle de hukukun olmadığı ülkelerde.

Mesela en son attığım resimde eğer bu konunun üzerine düşülmeseydi ilgili şahıs beraat edecekti, neden? Neyse Silivri.

Genişletmek için tıkla...

Ya şimdi o adam öldürmek gibi ağır bir suç işlemiş olabilir yani attığın şeylerde öyle anladım tabii orada işler değişir. Benim kastım öldürmek kadar ciddi olmayan daha hafif suç işleyen kitle.

Autistic Boy dedi:

Ya şimdi o adam öldürmek gibi ağır bir suç işlemiş olabilir yani attığın şeylerde öyle anladım tabii orada işler değişir. Benim kastım öldürmek kadar ciddi olmayan daha hafif suç işleyen kitle.

Genişletmek için tıkla...

Peki, düşüncelerinize saygı duyuyorum.

BilgisayarMeraklısı dedi:

Peki, düşüncelerinize saygı duyuyorum.

Genişletmek için tıkla...

Bu arada dünya barışı ile ilgili birşeyler yazmıştım.
Ben kişilik testide yapmıştım. Sonucum böyle çıkmıştı. Size ters midir? “Arabulucu” kişiliği (INFP) | 16Personalities

Autistic Boy dedi:

Kanunlar da kişiye özel çalışmıyor çünkü dünya nüfusu çok fazla ve her bir kişi için özen gösteremiyor insanlar. Kanunda ne yazıyorsa, onu geçerli kılıyorlar. Robot gibi kısaca. İnsanın manevi yönüymüş falan bunlara hiç bakmadıklarından dolayı dünyayı ilkel görürüm.

Benim kastım basın özgürlüğünden ziyade, kişisel verilerin korunması olayı. Gizliliğin, kim olursa olsun önemli olduğunu düşünürüm. Örneğin, bir dolandırıcının suratını sansürlemeyin derler haberlerde. Sansürlemeseler ne olacak ki? Adam yine cezasını alacak sonuçta. Değişen birşey yok. Yada dolandırıcıyı millet görüp, onu dövmek mi isteyecekler? Saçmalık. Suça suçla karşılık verilmemeli bence. Görüşüm böyle. Benim düşünce yapım diğer insanlardan çok daha farklı.
Ben dünyada barışı aramış, ümit etmiş birisiyim. Hatta, dünyada tek bir tane kötü insan kalmamasını nasıl sağlayabilirim diye düşünürdüm. Linç olmadan, ceza verilmeden. Tamamen medikal, tıbbi, psikoterapi yoluyla, kötü insanları iyiye dönüştürüp onları hayata yeniden kazandırmak ve onları işe yarar hale getirmek.
Bazı şeylerin tedavisi yok denir ama aslında vardır. Bilimde çok geliştik aslında biz. Birçok kanserin de tedavisi muhtemelen çoktan bulundu fakat bizden saklıyorlar. Çünkü ilaç firmaları daha fazla para kazanmanın peşinde olabilir. Yanlış mı? Vahşi değil mi bu dünya?
Özellikle ABD para odaklı bir ülke. Orada manevi bakmıyorlar bile. Paran varsa kralsın, paran yoksa işkence çektirirler. Öyle bir ülke bence.
Herşeyin para olmadığını dünya ne zaman kavrayacak?

Genişletmek için tıkla...

Bu arada bende Atipik Otizm hastasıyım, ve internette sansürlenen haberlere çok fazla takıyorum. Neyse, dünya barışı hakkında bahsetmişsiniz.

"Ben dünyada barışı aramış, ümit etmiş birisiyim. Hatta, dünyada tek bir tane kötü insan kalmamasını nasıl sağlayabilirim diye düşünürdüm. Linç olmadan, ceza verilmeden. Tamamen medikal, tıbbi, psikoterapi yoluyla, kötü insanları iyiye dönüştürüp onları hayata yeniden kazandırmak ve onları işe yarar hale getirmek.

Bazı şeylerin tedavisi yok denir ama aslında vardır. Bilimde çok geliştik aslında biz. Birçok kanserin de tedavisi muhtemelen çoktan bulundu fakat bizden saklıyorlar. Çünkü ilaç firmaları daha fazla para kazanmanın peşinde olabilir. Yanlış mı? Vahşi değil mi bu dünya?

Özellikle ABD para odaklı bir ülke. Orada manevi bakmıyorlar bile. Paran varsa kralsın, paran yoksa işkence çektirirler. Öyle bir ülke bence.

Her şeyin para olmadığını dünya ne zaman kavrayacak?"

Öncelikle bu söylediklerinize %100 tamamen katılıyorum, ama sansür de iyi bi şey değil inanın. Kişisel verilerden bahsetmiyorum, onlar zaten silinmeli. Ben resimlerde verdiğim haberlerden bahsediyorum.

Mesela şöyle düşünün;

Ben ağır bir suç işleyeyim, mesela neyse burada bahsetmeyeyim. Hakkımda haberler çıkıyor, ve ben bu haberlerin tamamını mahkeme kararı ile sansürletiyorum. Sence ben haklı mıyımdır? Hatta o ağır suçu size ve ailenize karşı işlemiş olayım. Sizce hoşunuza gider mi? Bir de böyle düşünün.

BilgisayarMeraklısı dedi:

Bu arada bende A tipik Otizm hastasıyım, ve internette sansürlenen haberlere çok fazla takıyorum. Neyse, dünya barışı hakkında bahsetmişsiniz.

"Ben dünyada barışı aramış, ümit etmiş birisiyim. Hatta, dünyada tek bir tane kötü insan kalmamasını nasıl sağlayabilirim diye düşünürdüm. Linç olmadan, ceza verilmeden. Tamamen medikal, tıbbi, psikoterapi yoluyla, kötü insanları iyiye dönüştürüp onları hayata yeniden kazandırmak ve onları işe yarar hale getirmek.

Bazı şeylerin tedavisi yok denir ama aslında vardır. Bilimde çok geliştik aslında biz. Birçok kanserin de tedavisi muhtemelen çoktan bulundu fakat bizden saklıyorlar. Çünkü ilaç firmaları daha fazla para kazanmanın peşinde olabilir. Yanlış mı? Vahşi değil mi bu dünya?

Özellikle ABD para odaklı bir ülke. Orada manevi bakmıyorlar bile. Paran varsa kralsın, paran yoksa işkence çektirirler. Öyle bir ülke bence.

Her şeyin para olmadığını dünya ne zaman kavrayacak?"

Öncelikle bu söylediklerinize %100 tamamen katılıyorum, ama sansür de iyi bi şey değil inanın. Kişisel verilerden bahsetmiyorum, onlar zaten silinmeli. Ben resimlerde verdiğim haberlerden bahsediyorum.

Mesela şöyle düşünün;

Ben ağır bir suç işleyeyim, mesela neyse burada bahsetmeyeyim. Hakkımda haberler çıkıyor, ve ben bu haberlerin tamamını mahkeme kararı ile sansürletiyorum. Sence ben haklı mıyımdır? Hatta o ağır suçu size ve ailenize karşı işlemiş olayım. Sizce hoşunuza gider mi? Bir de böyle düşünün.

Genişletmek için tıkla...

Ama işte bir yandanda geçmiş hatalarımızı telafi edemiyoruz. Geçmiş geçmişte kalır lafı, ancak geçmişiniz temiz ise ve erişilemez ise geçerlidir. Ama geçmişiniz dijital ortamda, troller tarafından ekstra lekelenmiş bir şekilde ortaya sunulmuş ise, geçmişiniz hep kalır. İmaj önemlidir. İmajınız kirli ise, çoğu kişi o kişiyi işe bile almayabilir. Ad Soyad değişimi ve hatta yüz estetik ameliyatına kadar gider iş.

BilgisayarMeraklısı dedi:

Bu arada bende A tipik Otizm hastasıyım, ve internette sansürlenen haberlere çok fazla takıyorum. Neyse, dünya barışı hakkında bahsetmişsiniz.

"Ben dünyada barışı aramış, ümit etmiş birisiyim. Hatta, dünyada tek bir tane kötü insan kalmamasını nasıl sağlayabilirim diye düşünürdüm. Linç olmadan, ceza verilmeden. Tamamen medikal, tıbbi, psikoterapi yoluyla, kötü insanları iyiye dönüştürüp onları hayata yeniden kazandırmak ve onları işe yarar hale getirmek.

Bazı şeylerin tedavisi yok denir ama aslında vardır. Bilimde çok geliştik aslında biz. Birçok kanserin de tedavisi muhtemelen çoktan bulundu fakat bizden saklıyorlar. Çünkü ilaç firmaları daha fazla para kazanmanın peşinde olabilir. Yanlış mı? Vahşi değil mi bu dünya?

Özellikle ABD para odaklı bir ülke. Orada manevi bakmıyorlar bile. Paran varsa kralsın, paran yoksa işkence çektirirler. Öyle bir ülke bence.

Her şeyin para olmadığını dünya ne zaman kavrayacak?"

Öncelikle bu söylediklerinize %100 tamamen katılıyorum, ama sansür de iyi bi şey değil inanın. Kişisel verilerden bahsetmiyorum, onlar zaten silinmeli. Ben resimlerde verdiğim haberlerden bahsediyorum.

Mesela şöyle düşünün;

Ben ağır bir suç işleyeyim, mesela neyse burada bahsetmeyeyim. Hakkımda haberler çıkıyor, ve ben bu haberlerin tamamını mahkeme kararı ile sansürletiyorum. Sence ben haklı mıyımdır? Hatta o ağır suçu size ve ailenize karşı işlemiş olayım. Sizce hoşunuza gider mi? Bir de böyle düşünün.

Genişletmek için tıkla...

Atipik Otizm ile Asperger farkı neydi?