"Herkes" olarak ifade edilen grubun mahiyetine göre değişir. Ahlakı ve erdemi önceleyip, mutluluğun erdemli hareket etmekte olduğunu önemseyen bir topluluk için bu mümkün olabilir. Fakat haz ile mutluluğu ayırt etme konusunda yeterli gayreti göstermemesi sebebiyle, zevk temelli yaşantıyı mutluluk zanneden insanların gözlerini doyurabilmek pek mümkün olamayacağı için, koyulan yasalar ne kadar çoğunluğun ya da herkesin refahı için olsa da kendi çıkarı için o yasaları delmekte bir beis görmeyenler varlıklarını sürdürecektir ya da kişisel çıkarlarını, bir şekilde toplumsal çıkar için feda etmeleri onların mutsuzluğuna vesile olacaktır. Mutluluk denilen olgunun; insani ya da düşünsel olgunluğu tamamlamadan, gerekli bilgiye ya da bilgilere ulaşmadan, insanın kendi varlığını anlamadan, hasıl olması pek mümkün gözükmemektedir. Bu minvalde, "mutluluk nedir?" sorusu tam olarak cevaplanmadan oluşturulacak yasaların da evrensel mutluluğu oluşturması olası değildir.