Bir ülkenin gelişmişliği, teknolojisi, ekonomisi, ahlakı, eğitim seviyesi ve buna benzer değerlendirmeye yönelik kavramları o ülke halkının dini inancıyla doğru orantılı mıdır peki? Teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin, din inancının varlığı bana göre devam edecektir. Azalır ya da artar, çarpıklaşır ya da olması gerektiği gibi yaşanır orasını bilemem.
Ülke toplumu olarak artık "çarşaflılar çoğalacak", "her yer imam hatip olacak", "çocuklar takkeyle dolaşıyor" gibi söylemleri bırakmaya ve birilerinin bizim yerimize belirlediği odak noktasından sıyrılmaya ihtiyacımız var.
Peki neden bundan bahsetme gereği duydum? Çünkü dini olan bir devletten ve dini ile iç içe yaşayan bir toplumdan bahsedeceksek buna en iyi örneklerden birisi kesinlikle İsrail. Çocuklar sokağa çıktıklarında haham gibi dolaşıyorlar, o kadar yobazlar ki sözde kendi inançları doğrultusunda ne denli büyük bir yanılsama olduğunu söylemeye gerek bile duymadığımız inanışlarla katliamlara yol açıyorlar. Sonuç olarak ekonomik, teknolojik, sosyokültürel ve akademik eğitim düzeyi anlamında son derece başarılılar. Gelişimleri ise yobazlıklarına paralel gittikçe büyüyen bir ölçek izliyor.
Konudan biraz sapmış gibi gözüksem bile benim en azından zihnimi ülkemiz sınırları dışına çıkarmayı başarıp kendimce tarafsız bir değerlendirme yaptığımda ortaya bu sonuç çıkıyor. Sonuç olarak bana göre 100 yıl sonra din var olmaya devam edecek. Öyle ya da böyle.