İngilizce kelime bilgisini geliştirmek

Vocabulary denen şeyde asıl olay oyunlarda ya da filmlerde gördüğün kelimeler değil, daha çok makalelerde görebileceğin kelimelerdir. Oyun oynayarak, film izleyerek zaten onları öğrenirsin. Kullanmanın gereksiz olduğu kelimeleri bilmek işin aslı. Türkçede kullanılan Arapça ve Farsça kökenli olan kelimeleri az çok biliyorsunuz, en azından duydunuz. Örneğin maruzat. Hayatınızda kaç kere duydunuz, ya da kullandınız? Resmi işlerde birinden bir şey isterken kullanmak dışında hiç kullanmadım ben. Onu da taş çatlasın 5 kere yapmışımdır. İngilizcede bu tip bir sürü kelime var. Yerine günlük hayatta kullanabileceğin kelimeler olan ya da aynı anlamı daha basit kelimelerle ifade edebileceğin kelimeler. Asıl bunları öğrenmen lazım. Bunun için de kütüphane yolunu tutmanı tavsiye ederim.
 
Her ne yaparsan yap sakın ezberleme, öğren.

Çünkü ezberi mutlaka unutursun. Türkçe karşılığı bir an aklından silindi mi karmaşa yaşayabilirsin. Sakın kendini "İngilizce oku, kafanda teker teker tüm anlamları düşün ve kelime karmaşasını çevir." taktiğiyle eğitme. Hazır yurt dışı da diyorsun öyle kalakalma konuşmanın ortasında.

Öğren. O kadar iyi öğren ki sen kelimeyi duyduğun anda onun anlamını bil, Türkçe kelimeyi nasıl bir çeviri ya da açıklama yapmadan anlıyorsan aynısını İngilizce için de yap.

Benim verebileceğim en iyi tavsiye günlük hayatında kullanabileceğin kadar İngilizce kullanmaktır. Alt yazı senin düşmanın değil. Bilmemek değil öğrenmemek ayıp taktiğiyle yabancı gelen her kelimeyi araştır.

Teknoloji düşmanın değil. Kullan onu. Mesela Grammarly diye bir program var. Yandex Browser ve Chrome gibi nice tarayıcıda çalışıyor. Masaüstü uygulaması da var. Onda yazım çalışmaları yap, kelime yazımında hata olduğu an seni tespit eder. İnternette yazarlar için "bir kelime yerine başka kelime kullanma" veya da "very ... yerine söylenebilecekler" listeleri mevcut. Hazır hissettiğin an onlara geç ve yazım çalışmaları yap.

İngilizceyi kullan, sadece çeviri yaparken yüzüne bakma. Oyunlar oyna ve hep İngilizce olsunlar, İngilizce videolar izlemeyi de tercih et. Son olarak da kendine güven. Kendini zorlamak yerine akışına bırak. Zaten yazılımla uğraşıyorsun o sırada da İngilizce ile iç içe olursun.

Bu önerilerim biraz eksik veya yanlış gibi görünüyor olabilir ama ben sadece bu yolla öğrendim ve gram pişman değilim. Bilgim yaşıtlarımın ortalama bilgisinin üstünde olduğuna göre bu da işe yarıyor. Tavsiye ederim ve bol şans dilerim!
 
Her ne yaparsan yap sakın ezberleme, öğren.

Çünkü ezberi mutlaka unutursun. Türkçe karşılığı bir an aklından silindi mi karmaşa yaşayabilirsin. Sakın kendini "İngilizce oku, kafanda teker teker tüm anlamları düşün ve kelime karmaşasını çevir." taktiğiyle eğitme. Hazır yurt dışı da diyorsun öyle kalakalma konuşmanın ortasında.

Öğren. O kadar iyi öğren ki sen kelimeyi duyduğun anda onun anlamını bil, Türkçe kelimeyi nasıl bir çeviri ya da açıklama yapmadan anlıyorsan aynısını İngilizce için de yap.

Benim verebileceğim en iyi tavsiye günlük hayatında kullanabileceğin kadar İngilizce kullanmaktır. Alt yazı senin düşmanın değil. Bilmemek değil öğrenmemek ayıp taktiğiyle yabancı gelen her kelimeyi araştır.

Teknoloji düşmanın değil. Kullan onu. Mesela Grammarly diye bir program var. Yandex Browser ve Chrome gibi nice tarayıcıda çalışıyor. Masaüstü uygulaması da var. Onda yazım çalışmaları yap, kelime yazımında hata olduğu an seni tespit eder. İnternette yazarlar için "bir kelime yerine başka kelime kullanma" veya da "very ... yerine söylenebilecekler" listeleri mevcut. Hazır hissettiğin an onlara geç ve yazım çalışmaları yap.

İngilizceyi kullan, sadece çeviri yaparken yüzüne bakma. Oyunlar oyna ve hep İngilizce olsunlar, İngilizce videolar izlemeyi de tercih et. Son olarak da kendine güven. Kendini zorlamak yerine akışına bırak. Zaten yazılımla uğraşıyorsun o sırada da İngilizce ile iç içe olursun.

Bu önerilerim biraz eksik veya yanlış gibi görünüyor olabilir ama ben sadece bu yolla öğrendim ve gram pişman değilim. Bilgim yaşıtlarımın ortalama bilgisinin üstünde olduğuna göre bu da işe yarıyor. Tavsiye ederim ve bol şans dilerim!
Tavsiyeleriniz çok değerli, teşekkürler. Bu konuyu açalı neredeyse 1 yıl olmuş. O günden bu yana İngilizcem baya gelişti ve ben bunun için pek çaba sarf etmedim, kendiliğinden oldu gibi yani. 😀

5-6 Aydır birkaç yabancı arkadaş edindim, onlarla konuşuyorum. İngilizce içerikleri her gün takip ediyorum zaten. Bunun dışında daha yeni 10 sezon Friends bitirdim. Friends'in çok büyük katkısı oldu. Günlük hayattan ifadeleri, beyin her gün 7-8 kez 1-1.5 ay boyunca görünce öğrenmeye başlıyor artık, tavsiye ederim. Ben ikinci kez başlayacağım 1-2 hafta içerisinde. İspanyolca'ya da başladım da pek ilerleyemiyorum. Dil ile ilgili daha fazla öneriniz varsa alabilirim, bende verebilirim. :))
 
Selamlar, İngilizce kelime bilgisini veya gramer'i geliştirmek için önerebileceğiniz bir yol, kitap, kaynak vs. var mı? İngilizce öğrenirken ne yapılmamalı? Yazılımla uğraştığım için ve gelecekte yurt dışı vs. planlarım olduğu için bana lazım olacak. (Yaş 16)
Her yoldan geliştirilebilir. İngilizce bilenlerle konuşmak istiyorsan onların konuşma ağzını bilmen lazım, bunun için yabancıların sosyal medyasına bakabilirsin; en güzel örneği Reddit' tir. Bol bol yabancı müzik dinlemek, müziklerin sözlerini ve türkçe çevirilerini karşılaştırmak (her zaman %100 doğru olamayabiliyorlar) ve tabii en önemlisi, ailen veya yakınlarından iyi ingilizce bilen varsa onunla ingilizce sohbet etmeye çalışmak, hatta kafanın içindeki düşünceleri inglizceyle kurmak ingilizce seviyeni oldukça iyileştirecektir. İmkanın varsa kurs da alabilirsin; birkaç aylık kurs ve ardından kendi çabalarınla oldukça iyi ingilizceye sahip olabilirsin. Birçok kişinin düşündüğünüm aksine İnglizce hiç zor değil, en kolay dillerden biri.
Ben kelime öğrenmek için Memrise kullanıyorum. Kelimeyi güzel bir şekilde hafızaya yerleştiriyor.
Sadece kelimeler ile olmuyor hocam. Onların nasıl ve nerede kullanıldığı da önemli. Bunu geçtim, Türkçe' de olduğu gibi birçok kişi kısaltmalar, kalıp sözler kullanarak konuşuyor, eğer konuşmak istiyorsanız bunlar da önemli. En iyi tavsiyem eğer yeterince iyi ingilizceniz varsa daha önce dinlediğiniz şarkının cover'larını dinlemeniz veya Discord gibi platformlarda yabancıların olduğu kanallara katılmanız.

Cover olarak şuna bakın :
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.
(Altyazı çalışması yaptım ama onaylanması gerekiyor; biraz da pürüzlü şarkı dışındaki kısımları.) Bu şarkıyı anlayabiliyorsanız öğrenmede çok bir sıkıntı yaşamazsınız.

Dediğim gibi kelime örenmekten çok pratikle oluyor bu işler. Kelimelerin telaffuzu, kullanıldığı yerler kelimenin anlamından daha önemli.
 
Son düzenleme:
Her yoldan geliştirilebilir. İngilizce bilenlerle konuşmak istiyorsan onların konuşma ağzını bilmen lazım, bunun için yabancıların sosyal medyasına bakabilirsin; en güzel örneği Reddit' tir. Bol bol yabancı müzik dinlemek, müziklerin sözlerini ve türkçe çevirilerini karşılaştırmak (her zaman %100 doğru olamayabiliyorlar) ve tabii en önemlisi, ailen veya yakınlarından iyi ingilizce bilen varsa onunla ingilizce sohbet etmeye çalışmak, hatta kafanın içindeki düşünceleri inglizceyle kurmak ingilizce seviyeni oldukça iyileştirecektir. İmkanın varsa kurs da alabilirsin; birkaç aylık kurs ve ardından kendi çabalarınla oldukça iyi ingilizceye sahip olabilirsin. Birçok kişinin düşündüğünüm aksine İnglizce hiç zor değil, en kolay dillerden biri.
İngilizce'nin ben de diğer dillere göre kolay bir dil olduğunu düşünüyorum. Reddit'e ara sıra bakarım da sosyal medya kullanmayı pek sevmiyorum. Gün içinde müzik dinleyerek, dizi izleyerek vs. zaten listening çalışmış gibi oluyorum sanırım. Ailede İngilizce bilen var ama onlarında pek zamanı yok gibi. Listening, Reading, Writing vs. zaten bir şekilde gelişir ancak Speaking'i nasıl geliştireceğim, kendi kendime mi konuşacağım? :D Yaklaşık 6-7 önce Vietnamlı birisiyle skype'dan konuşmayı denedim de pek bir şey anlamadım. Aksanı çok kötüydü, indian accent 2.0 gibiydi sanki. İnternette Speaking geliştirmek isteyen insanlarda genelde Asya taraflarından oluyor.
 
Son düzenleme:
İngilizce'nin ben de diğer dillere göre kolay bir dil olduğunu düşünüyorum. Reddit'e ara sıra bakarım da sosyal medya kullanmayı pek sevmiyorum. Gün içinde müzik dinleyerek, dizi izleyerek vs. zaten listening çalışmış gibi oluyorum sanırım. Ailede İngilizce bilen var ama onlarında pek zamanı yok gibi. Listening, Reading, Writing vs. zaten bir şekilde gelişir ancak Speaking'i nasıl geliştireceğim, kendi kendime mi konuşacağım? :D Yaklaşık 6-7 önce Vietnamlı birisiyle skype'dan konuşmayı denedim de pek bir şey anlamadım. Aksanı çok kötüydü. İnternette Speaking geliştirmek isteyen insanlarda genelde Asya taraflarından oluyor.
Speaking zaten işin "tricky" kısmı. İngilizce konuşması iyi olan birini bulman lazım (inglizce öğretmenleri bile düzgün konuşamayabiliyor), eğer etrafında kimse yoksa en iyi yol dinlediğini taklit etmek olabilir. Kurs imkanın varsa iyi bir öğretmenden alabilirsin de. Ayrıca inglizce videolar izlemek YouTube' da önceliğin olsun.

Kendi kendine konuşabilirsin aslında. Arada bir evde dolaşırken, dışarıdayken kendi kendime inglizce mırıldanırım, artık alışkanlık bile olmuş. Bilgisayar oyunları oynarken karşıdaki beni duymuyor bile olsa (özellikle yarış oyunlarında) "Come on, keep up!(Kam on, kiyp ap)" "Push push man, don't be coward! (Puş puş men, dont bi kavırd)" "Dude slow the f- down (Düvd slov dı f- davn)" diye kendi kendime konuşurum aksana dikkat ederek. İşe yarıyor mu? Bilmem. Söylemesi eğlenceli oluyor :D. CS:GO gibi oyunlarda da takımla "Footsteps from catwalk (futsteps from ketvolk)" "Middle AWP, be cautious- don't peek( midıl eyvipi, bi kaşıs-dont piyk)" "It's a B push (its e bi puş)" gibi terimsel de konuşmak da işe yarıyor bende. Kilit nokta konuşurken rahat olmak. Sonrası basit. Mesela bazen Rus aksanıyla ingilizce konuşuyorum takımla, eğlenceli oluyor :D.
 
Kendi kendine konuşabilirsin aslında. Arada bir evde dolaşırken, dışarıdayken kendi kendime inglizce mırıldanırım, artık alışkanlık bile olmuş. Bilgisayar oyunları oynarken karşıdaki beni duymuyor bile olsa (özellikle yarış oyunlarında) "Come on, keep up!(Kam on, kiyp ap)" "Push push man, don't be coward! (Puş puş men, dont bi kavırd)" "Dude slow the f- down (Düvd slov dı f- davn)" diye kendi kendime konuşurum aksana dikkat ederek. İşe yarıyor mu? Bilmem. Söylemesi eğlenceli oluyor :D. CS:GO gibi oyunlarda da takımla "Footsteps from catwalk (futsteps from ketvolk)" "Middle AWP, be cautious- don't peek( midıl eyvipi, bi kaşıs-dont piyk)" "It's a B push (its e bi puş)" gibi terimsel de konuşmak da işe yarıyor bende. Kilit nokta konuşurken rahat olmak. Sonrası basit. Mesela bazen Rus aksanıyla ingilizce konuşuyorum takımla, eğlenceli oluyor :D.
Eğlenmek bu işin püf noktası gibi. Önceden sıkıla sıkıla gramer kitaplarına vs. çalışırdım, birkaç gün sonra da bırakırdım. Ha bir şey öğrendim mi bu kitaplardan? Aslında baya şey öğrendim ama yine de ingilizce mırıldanmayı, ingilizce video, dizi izlemeyi gramer kitaplarına tercih ederim. Çünkü eğlenceli. :) Ya şu an da aslında pek bir hedefim yok İngilizce ile alakalı. Üniversite'de de öğrenebilirim. Yavaş yavaş kendiliğinden gelişiyor.

Mesela bazen Rus aksanıyla ingilizce konuşuyorum takımla, eğlenceli oluyor :D.
Lol avrupa serverında british aksanı denemiştim, pek iyi bir deneyim değildi benim ki :D
 
Lol avrupa serverında british aksanı denemiştim, pek iyi bir deneyim değildi benim ki :D
Siz direk harcore girmişsiniz, ingiliz aksanı zor, ben birçok kelimeyi İnglizler gibi telaffuz edemiyorum. Amerikan aksanı şimdilik sizin için daha kolay olacaktır.

Eğlenerek daha kolay öğreniliyor ve daha kolay benimsiyorsunuz. İngilizceyi yabancı bir dilden çok kendi dilinizmiş gibi düşünmeniz lazım, normal hayatınızda daha çok yer verin; faydasını görürsünüz. Öğrenme yollarınızı başkasından almak yerine kendiniz üretmeniz en doğrusu olacaktır.
 

Geri
Yukarı