Komünizm, daha doğrusu komünizme geçme ideolojisi çökmeye mahkum bir sistemdir.
Bir devlet komünizmle yönetilse de ayakta durmak için serbest piyasayı ülkeye sokmak zorundadır. O zaman da komünizm ideolojisinin, yani saf komünist olma amacından uzaklaşmış olunur.
SSCBY'yi göz önüne aldığımız da komünizmin ne kadar çökmeye mahkum bir sistem olduğu gözler önünde.
Çin gibi komünist partili devletler köle gibi işçi çalıştırarak ve dünya piyasalarına açılarak ayakta kalabiliyor. (tabii ifade özgürlüğünün kısıtlanması, diktatör vari yönetimi hiç söylemiyorum bile.)
Komünizm; sefalettir, yokluktur, boş bir uğraştır.
Bir ülke için en ideal ideoloji (en azından Türkiye için) liberalizm, yani kapitalizmdir.
Bir ülke ne kadar özelleşirse ve dünyaya açılırsa o kadar gelişmeye başlar. Bu gelişme olgunluk noktasına ulaştığında da en ufak pay alan asgari ücretli bile diyecek ki: "Ben asgari ücretliyim ama doydum, şiştim kardeşim."
Besim Tibuk'u izlemenizi tavsiye ederim. Adam bazen çok mala anlatır gibi anlatıyor fakat gerçekten mantıklı açıklamaları var. Liberalizmi en doğru tasvir eden ve çıkarcı olmayan bir adam.
Şu an iktidar partisi liberalizmin yanına muhafazakarlığı, dinciliği sokmasa şu an çok daha üst bir konumda olurduk. Ama bu haliyle bile ülke gelişmeye çalışıyor.
Ben size söyleyeyim, iktidar partisinin ekonomik politikasi Türkiye için idealdir. Fakat iktidar partisi Türkiye için ideal değildir.
Bu ülkeye gerçekten liberal, kapitalist olan fakat aynı zamanda din devlet işlerini ayrı tutan, ifade özgürlüğüne önem veren ve devleti elinden geldiğince küçültüp insanları zenginleştirmeye çalışan gerçek bir liberal parti, yani Besim Tibuk'un partisi gelmelidir.
Bu sonuçlara bakarsam da her açıdan kapitalizm savaşı kazanır.