Rehber Kedi Sahiplenme ve Bakımı

Benim de küçük bir kızım var 😀 sokaktan sahiplendim görür görmez evime aldım onu çok araştırıp çok göz gezdirdim kedi ile ilgili konulara, tavsiyelere gayet güzel bir rehber olmuş elinize yüreğinize sağlık. Dört buçuk beş aylık sanırım kedim (sahiplendiğim de sanırım iki aylıktı) kilosu şuan 1.200-250 gr civarın da yeter bir kilodur değil mi ?
 

Dosya Ekleri

  • IMG20220513191701.jpg
    IMG20220513191701.jpg
    68 KB · Görüntüleme: 30
Benim de küçük bir kızım var 😀 sokaktan sahiplendim görür görmez evime aldım onu çok araştırıp çok göz gezdirdim kedi ile ilgili konulara, tavsiyelere gayet güzel bir rehber olmuş elinize yüreğinize sağlık. Dört buçuk beş aylık sanırım kedim (sahiplendiğim de sanırım iki aylıktı) kilosu şu an 1.200-250 gr civarın da yeter bir kilodur değil mi?

Güzel sözleriniz için teşekkür ederim. Tek gayem sizin gibi güzel yürekli insanların sokaktan bir evlat sahiplendiğinde doğru bilgi ile evladına bakmasıdır. Kilosu gayet yeterli, zaten bir kedi 5,5 kilonun üstünü görürse obezite yoluna giriyor. Kilolu kediler çok tatlı görünseler de kilo kediler için iyi değildir.
 
12 Sene yaşayan kedim vardı, en büyük hatam, uygun fiyatlı mama ile beslemekti. Sirozdan dolayı öldü kara pisim.

Kedi besleyen arkadaşlara nacizane tavsiyem, ucuz mamalar almayın. Onun yerine ev yemeği yesin hayvan daha sağlıklı olur. Yiyecek konusunda dikkat etseydim belki bir kaç sene daha yaşardı ama bakıma muhtaç olurdu. Neyse ki çok acı çekmeden verdi son nefesini.
 
12 Sene yaşayan kedim vardı, en büyük hatam, uygun fiyatlı mama ile beslemekti. Sirozdan dolayı öldü kara pisim.

Kedi besleyen arkadaşlara naçizane tavsiyem, ucuz mamalar almayın. Onun yerine ev yemeği yesin hayvan daha sağlıklı olur. Yiyecek konusunda dikkat etseydim belki bir kaç sene daha yaşardı ama bakıma muhtaç olurdu. Neyse ki çok acı çekmeden verdi son nefesini.
Kaybınız için çok üzgünüm, keşke herkes mamanın ne kadar önemli bir etken olduğunun farkına varsa.
 
Merhaba arkadaşlar,

Bu yazımda ömrünün neredeyse tamamını hayvanlara iç içe yaşamış biri olarak size kediler ile ilgili faydalı olacağını düşündüğüm bilgilerimi yazmak istiyorum. Birkaç ana başlıkta konuyu toparlamayı düşünüyorum. Uzun bir yazı olacak zira çok ayrıntı vereceğim. Hiçbir yerden alıntı yapmadan tamamını kendim yazacağım.

1- kedi nedir?
-Şaka şaka 🤣 🤣

1-kedi sahiplenme.
2-yavru kedi bakımı.
3-aşılar ve kısırlaştırma.

1-kedi sahiplenme


a) yavru kedi sahiplenme: arkadaşlar 12 aylık olana yani 1 yaşına gelene kadar tüm kediler yavrudur. Kedi sahiplenmek için bildiğiniz üzere ilk tercih her zaman barınaktır. Ancak ne yazık ki tüm yardıma muhtaç kediler barınakta değil, daha ziyade sokakta. Sokakta yavru bir kedi gördüğünüzde yapmanız gereken ilk şey annesi var mı yok mu diye bakmak. Yavruyu annesinden ayırarak ona iyilik yapmış olmayız. Annesi olmayan yavru kediler üzülerek söylüyorum ki sokakta hayatta kalmayı başaramazlar, bu yüzde çok düşüktür. Çünkü dışarıda mama ve suyun olmayışı, diğer hayvanların saldırısı ve maalesef ki trafik onların hayatına mâl oluyor. Sahiplenmek istediğiniz yavru annesiz ise onu sokaktan evinize alarak onun hayatını kurtarmış olursunuz. Yavru kedi sahiplenmek yetişkin kediye göre her zaman daha avantajlıdır çünkü siz ona o da size tecrübe edinerek adapte olur. Direk yetişkin bir kedi alırsanız karakteri oturmuş bir kedi ile anlaşmak zorunda kalırsınız, evet kedilerin karakterleri vardır :)

b) yetişkin kedi sahiplenme: yetişkin bir kediyi sokaktan sahiplenmek zordur. Daha doğrusu şöyle diyelim, sokakta yaşamış ve büyümüş bir kediyi alıp evde beslemek zordur. Alışma süreci çok zorlu geçer. Ancak yine de sokaktaki bir yetişkini eviniz bahçeli ise mama vererek kendi bahçenizin kedisi yapabilirsiniz. Mamaya alışır ve acıkınca direk size gelir. Barınaktan veya Instagram gibi kedi sahiplendirme sitelerinden sahiplenilecek kediler(genelleme yapmıyorum)çoğunlukla zaten evde büyümüş ve sokağı tanımayan kedilerdir. Bakamayan kişilerin barınağa bıraktığı veya sitelerde paylaştığı kedilerdir. Bu yetişkinlerin evinize adaptasyonu daha kolay olacaktır. Sokakta büyümemiş bir yetişkin aynı yavru kediler gibi sokakta barınamaz, çok zorluk çeker. Çünkü mamayı sizin elinizden yemiştir ve sokaktaki şartları bilmez. Yetişkin kedi sahiplenilecekse daha önceki yaşam tarzı hakkında mutlaka bilgi sahibi olmalı ona göre sahiplenmelisiniz.

2-yavru kedi bakımı: evet geldik zurnanın zırt dediği yere. Sahiplenme üzerine çok fazla konuşulacak bir şey yok. Ancak bakım bir hayli geniş. Başlayalım.

a1)yeni doğmuş - 20 günlük yavru kedi beslenmesi: bu yaş aralığından bahsederek başlayalım. Tam anlamıyla yeni doğmuş bir kedinin gözleri kapalıdır ve göbek bağı vardır. 4-5 gün sonra gözleri açılır ve sonrasında göbek bağı kendiliğinden düşer. Yeni doğan yavru için anne sütünün yerini hiçbir şey tutamaz. Ve en az süt kadar önemli olan bir diğer husus ise sıcaklıktır. Anneler doğan yavrularını altına alıp sarmalayarak onları sıcak tutar. Eğer anne doğum yaparken öldüyse yavru kedi nasıl beslenmelidir? Burada devreye süt tozları giriyor. Her gün 3 saatte bir yarım yemek kaşığı süt tozu ılık suyla karıştırılarak verilmelidir. Yeni doğan bebeklere sıcak su ile karıştırılarak şırınga ile verilecek süt tozları anne sütünün yerini tutmasa da çok iyi gelecektir. Doğumundan 3 haftalık oluncaya kadar yavrunun sağlığı için kesinlikle sıcak bir ortam ve süt tozu ile beslenmesi şarttır.

a2) yeni doğmuş - 20 günlük yavru kedi tuvaleti: tuvalet hususu sanılanın aksine çok kolaydır. Yavrumuz ayaklanıncaya kadarki süreçte(tabii ki bu süre değişebilir ama)3 haftalık olunca kadar diyelim, besledikten sonra bir ıslak mendil alıp çişini yapması için dişi erkek fark etmez üreme organını ovalayalım. Bu yaştaki yavrulara, anneleri onlara süt verdikten sonra dilleri ile üreme organlarını yalayarak tuvaletini yaptırır. Biz de ıslak mendil ile ovarak aynı hissiyatı yaratıp çişlerini yapmalarını sağlayacağız. Öyle çok bir şey beklemeyin, 20 günlük oluncaya kadar yavrularımız ıslak mendile birkaç damla yaparlar(gitgide artar tabii ki). Çiş olayı böyle, kaka için de yine ıslak mendil ile yavrumuzun anüsünü ovalıyoruz ve aynı şekilde çok küçük parçacıklar halinde kakalarını yapıyorlar. Merak etmeyin mideniz bulanmaz. Her beslemeden sonra yapmaya özen gösterin. 20 gün olunca kadar durumlar bu şekilde.

B1)3 haftadan 6 haftaya kadar olan yavru kedi beslenmesi: üç haftası biten yavrumuz iyice ayaklanacak ve etrafta fıtı fıtı dolaşacaktır. Artık bu aşamada yavru kedi kuru maması yavaş yavaş verilebilir. Ama nasıl? Yavrumuz daha küçük olduğu için kuru mama ona sert gelecektir ve daha dişleri tam olgunlaşmadığı için kuru mama yiyemez. Ama 3 haftası bittiği için de artık süt tozu yerine mamaya alışması gerekiyor. Bu durumda aldığımız kuru mamayı bir sahanda dövüp toz haline getiriyoruz ve yaş mama ile karıştırıp Pure haline getirerek yavrumuza veriyoruz :) ilk etapta mama kabından yemesi zor olabilir yaş mama ile karıştırılmış ve Pure haline gelmiş kuru mamayı parmağınıza sürüp ağzına götürün ve parmağınızdan yemesine izin verin. Mama kabına alışıncaya kadar onu elle beslemekten çekinmeyin. Yavrumuz 6 haftalık oluncaya kadar bu Pure beslenmesini deneyebilirsiniz. Zaman zaman Pure'nin tadından sıkılacaktır. O zaman sadece yaş mama verilebilir.

b2)3 haftadan 6 haftaya kadar olan yavru kedi tuvaleti: yavrumuz artık fıtı fıtı dolaşıyorsa tuvalet alışkanlığı edinmeli değil mi? Bir kaba veya leğene artık her neyse ya da kedi tuvaletine tabii ki :D. Kumu boşaltıyoruz ve yavrumuzu içine koyuyoruz. Ön patilerini tutup kumu eşeleyin. Onun kum olduğunun farkına varsın. Tabii eşeleme işlemini siz ellerinizle patilerini tutarak yapıyorsunuz. Islak mendil ile yaptırdığınız kakaları kumun içine atın ve koklamasını sağlayın. Emin olun çok kolay alışıyorlar kuma çünkü zaten içgüdüsel olarak buna hazırlar. Kedimizin tuvaleti ve maması birbirine uzak olmalı buna dikkat edin. Ve tuvaletini yaparken onlara dik dik bakmayın, hoşlanmazlar :D

C1)2 aylık- 4 aylık için yavru kedi beslenmesi: artık 2 aylık bir yavrunuz var, tebrikler. Yavru kuru kedi mamamıza geçebiliriz. Yaş mamayı değişiklik olsun diye haftada bir verebilirsiniz. Yavrular için gerekli bütün proteinler ve diğer bileşenler yavru kedi mamasında var. Yetiyor mu diye merak etmeyin, yetiyor. 4-5 aylık oluncaya kadar 8 saatte bir kedimizi yarım çay bardağı kuru mama ile besliyoruz. Verdiğiniz saatler önemli çünkü kedilerin bir rutini vardır ve zaman kavramını bilirler. Yani siz sabah 7 de kedinize mama verirseniz sonraki gün sabah 7 de mama beklerler. Unutmayın, beslenmeniz mutlaka bir düzen içinde olmalı zira yavru kediler çok çok hızlı kilo alırlar ve 1 yaşında bir bakmışsınız obez bir kediniz var. Dışarıdan şişman kediler tatlı görünebilir ancak obezite hayvanlarda bir hastalık ve problemdir buna dikkat edin. Mama kabını asla mama ile doldurmayın. Dediğim gibi 4-5 aylık olana kadar günü üçe bölün ve 8 saatte bir yarım çay bardağı yavru kuru mama ile besleyin. Burada bir not düşelim, eğer kuru mama dışında illaki bir şey verecekseniz, haşlanmış, tuzsuz ve baharatsız tavuk verebilirsiniz. Asla çiğ tavuk, balık, sucuk gibi besinler vermeyin. Çiğ hiçbir şey vermeyin yani. Yeri gelmişken söyleyeyim, toplumdaki büyük yanılgılardan biridir. Kedilere süt verilmez. Yavru ya da yetişkin fark etmez. Kediler sütü sindirmede güçlük çeker ve onlar için sakıncalıdır. Başta söylediğimi yine söylüyorum kedinize mama harici besin vermenize gerek yok, maması onun için yeterlidir. Ve farklı şeyler yemiyor diye sıkılmıyor kediniz merak etmeyin :)

C2)2 aylık ve sonrası için yavru kedi tuvaleti: 2 aylık olduktan sonra artık herhalde kumuna alışmıştır ya da evinize sıçıyordur artık ona bir şey diyemem :D tuvalet konusunu burada bitiriyorum.

D)dördüncü aydan sonra kedi beslenmesi: yavrumuz artık dört aylık oldu, düzenli beslenmesine dikkat ediyoruz. Ve artık mama saatini 12 saatte bir tam çay bardağına geçiriyoruz. Unutmayın kedi beslenmesinde en önemli şey verdiğiniz mamanın ölçeği ve zamanıdır.

yavru kedi bakımı son notlar: yavrumuz artık beş altı aylık olmuş ve kum eğitimini zaten ikinci aya doğru almıştır diye farz ediyorum. Beslenme olayımız da altı aylık olana kadar bu şekilde devam ediyor. Tabii ki kedi cinsine göre mama miktarını artırırsınız ya da azaltırsınız. Ancak ortalaması budur. Baktınız kedinizin göbeği çıktı azaltırsınız. İlk 2 ay ona yeni doğmuş bebek muamelesi yapmalısınız. Gün içinde çoğu vakit uyuyacak, acıkınca yemek isteyecek, canı sıkılacak gelip sizinle oyun oynayacak sonra tekrar uyuyacak. Gece saçma bir saatte uyanacak miyavlayacak :) kalkıp ilgilenecek sevecek tekrar uyutacaksınız. Bunların hepsini bizzat yaşadım. Hepsi büyüdükçe rayına oturacak.

3-aşılar ve kısırlaştırma.

A) aşılar:
kedilerimizin aşısını yaptırmazsak hem kendisi hasta olur hem sizi ve evdekileri hasta eder. Ev kedisi ya nereden hastalık kapacak demeyin. Bunu geçin bir kere. Evden çıkmasa bile siz tüm gün dışarıda ona buna dokunup ellerinizle, elbisenize bulaşmış mikrop ve bakterileri eve getirerek onları hasta edebilirsiniz. Aşılarımızı şimdi sıralayalım. Bir sürü aşı var, eminim ki hepsi gereklidir ama ben önemli gördüklerimi ve mutlaka yapılmalı dediklerimi yazıyorum.

* iç ve dış parazit aşısı: yavru kediler iki ayını doldurduktan sonra yapmaya başlamamız gereken aşıdır. İç parazit, bağırsakta oluşan parazitlerin sindirim hastalıkları yaratmasın diye yapılan aşıdır. İshal, kusma ve dışkıda kanlanma gibi durumların önüne geçer. Dış parazit ise bildiğiniz bit, pire gibi kedinizin vücudundaki yaşayabilecek organizmalara karşı yapılan aşıdır. Makbul olan iç dış parazitleri 2 ayda bir yapmaktır. Ancak aşılar masraflı olduğu için 3 ayda bir de yapılabilir. Ömür boyu yapılan bir aşıdır.

*karma aşı: yine iki ayını doldurduktan sonra yapılmalıdır. Bulaşıcı olan viral hastalıkların önlenmesi için hayati önem taşıyan bir aşıdır. Yavru kedilerde ölüme sebep olabilecek hastalıkların önüne geçer. Karma aşı yavrular için iki dozdur. İkinci doz ilk dozdan 2-3 hafta sonra yapılmalıdır. Ve sonrasında yılda 2 defa şeklinde uygulanabilir.

*kuduz aşısı: 3 aydan küçük kedilere yapılmaz. Kuduz hastalığı direk olarak sinir sistemine saldırır ve bilinç kaydı ve uzuvları kullanamama, felç ve ölüm gibi ciddi sonuçları vardır. Üçüncü aydan sonra yapılır ve her yıl düzenli olarak uygulanır.

*lösemi aşısı: üçüncü aya girildiğinde yapılan bir aşıdır. İnsanlarda olduğu gibi bir kan hastalığıdır ve yine ölümle sonuçlanacak ciddi bir hastalıktır. Başlangıçta iki doz uygulanır ve her yıl düzenli olarak tek aşı şeklinde devam edilir.

aşı özet: yavrumuz iki ayını bitirdikten sonra ilk olarak iç dış parazit aşısını yaptırıyoruz. Birkaç gün sonra Karma aşısının ilk dozunu yapıyoruz. İlk dozundan 2 hafta sonra ikinci doz Karma aşıyı yapıyoruz. Üç ayını bitirdikten sonra kuduz ve lösemi aşılarını yaptırıyoruz. İç dış parazitleri ömrünün sonuna kadar 2-3 ayda bir yaptırıyoruz. Diğer aşıları yavru iken yapılan dozlardan sonra yılda 1 defa(bazen 2) yapılıyor.

b) kısırlaştırma: öncelikle kısırlaştırma nedir? Kısırlaştırma erkek kedilerde cerrahi operasyon ile testislerin alınması, dişilerde ise yumurtalıkların alınmasıdır. Erkek kedilerdeki operasyon daha basittir çünkü zaten dışarı olan testisler alınır. Dişilerde biraz daha farklıdır çünkü rahim açılır ve yumurtalıklar alınır. Kısırlaştırma kediler ilk kızgınlık dönemine girdikten ve bu dönemi atlattıktan sonra yapılmalıdır. Kızgınlık dönemi yaklaşık bir hafta on gün sürer. Kediler cinslerine göre farklılık olsa da genelde altıncı aydan sonra ilk kızgınlık dönemlerini yaşarlar. Bu kızgınlık dönemi denilen hadise çiftleşme isteğinin geldiği dönemdir. Kısırlaştırma kedinin yaşam şartlarını olumlu ölçüde geliştiren bir operasyondur. Bazı kesimler kedinin doğası gereği gelen çiftleşme isteğinin alındığı için kısırlaştırmaya olumlu bakmazlar. Bu ayrı konu tartışmaya açık. Ben kesinlikle kısırlaştırmadan yanayım. Zira hem bilinçsiz üremenin önüne geçilmiş oluyor(sokakta kısırlaştırılmamış birçok kedi var ve bunların yavruları sokakta doğup ölüyor)hem de özellikle evde yaşayan kedilerin %40 oranında uysallaştırıyor ve daha sakin hale getiriyor. Dişi kedilerde oluşan ve hayati risk taşıyan meme kanseri, yumurtalık kisti oluşumu gibi birçok hastalığın da önüne geçer. Erkek ve dişi fark etmeksizin kediler kısırlaştırma yapılmazsa kızgınlık dönemi geldiğinde çiftleşme isteği oluştuğu için evden kaçma eğilimi gösterir, kısırlaştırma bunun da önüne geçer. Yani olumlu yanlarını sayarak arttırabiliriz. Olumsuz yani ise üreme ve soyunu devam ettirme haklarının elinden alınmasıdır. Burada karar kedi sahibinindir.

Evet arkadaşlar durum aşağı yukarı böyle. Elbette eksik bıraktığım veya aklıma gelmeyen durumlar vardır. Mazur görünüz. Elimden geldiği kadar yavrularımıza doğru bakılması için bilgi paylaşımında bulundum. Patili dostlarımızı sevelim, çok sevelim. Onlara sevginizi vermeniz onlar için yeterli. İşten eve geldikten sonra yanınıza gelip kıvrılması sizin dizinize yatması size tüm günün yorgunluğunu unutturuyor emin olun. Hayvan sevgisi bambaşka bir şey. Hayvan sevmeyen insan sevemez demişler. Çocuklarınıza, kardeşlerinize hayvan sevgisi aşılayın. Hayvan ile büyüyen çocuk vicdanlı olur, merhametli olur. Bir canlıya zarar vermeden önce iki kere düşünür. Böyle çocuklar yetiştirelim. Her türlü kedi köpek bakımı sorularına beni etiketleyebilirsiniz.

Bu forumdaki ilk rehberim canım oğlum Oscar'a gelsin. Hatam varsa af ola. Sevgiler saygılar.

Hocam merhaba rehberinizi okudum emeğinize sağlık şöyle bir sorum olacaktı kedim inanılmaz bir şekilde ısırmaya başladı (1-1.5 aylık bir kedi) ciddi anlamda uyurken oyun oynarken ne yaparsam yapayım direkt gelip ısırıyor acaba ilgisiz miyim diye düşündüm yanına gidip sevdiğim zaman bile ısırıyor ve bu ısırıklar oyun ısırığı değil gücünün yettiği kadar sıkıyor dişlerini elimi çekmiyorum bir av olarak algılayıp daha fazla ısırmasın diye ama fark etmiyor bu sabahta uyurken gelip yüzümü ısırdı sıçrayarak uyandım ve yataktan uzaklaştı sonra tahammülüm kalmadı ve yastık fırlattım o andan beri artık hiç yanıma gelmiyor mırlamıyor yanına gittiğimde ya kaçıyor ya ısırıyor biraz vicdan azabı çekiyorum acaba küsmüş olabilir mi ve hiç huyu değil normalde ama ilk defa kumu dışında bir yere mindere tuvaletini yapmış tepki olarak yaptığı bir şey olabilir mi ne yapmam lazım hocam beslemek istiyorum ama böyle hırçın bir kedi ile nereye kadar.
 
Hocam merhaba rehberinizi okudum emeğinize sağlık şöyle bir sorum olacaktı kedim inanılmaz bir şekilde ısırmaya başladı (1-1.5 aylık bir kedi) ciddi anlamda uyurken oyun oynarken ne yaparsam yapayım direkt gelip ısırıyor acaba ilgisiz miyim diye düşündüm yanına gidip sevdiğim zaman bile ısırıyor ve bu ısırıklar oyun ısırığı değil gücünün yettiği kadar sıkıyor dişlerini elimi çekmiyorum bir av olarak algılayıp daha fazla ısırmasın diye ama fark etmiyor bu sabahta uyurken gelip yüzümü ısırdı sıçrayarak uyandım ve yataktan uzaklaştı sonra tahammülüm kalmadı ve yastık fırlattım o andan beri artık hiç yanıma gelmiyor mırlamıyor yanına gittiğimde ya kaçıyor ya ısırıyor biraz vicdan azabı çekiyorum acaba küsmüş olabilir mi ve hiç huyu değil normalde ama ilk defa kumu dışında bir yere mindere tuvaletini yapmış tepki olarak yaptığı bir şey olabilir mi ne yapmam lazım hocam beslemek istiyorum ama böyle hırçın bir kedi ile nereye kadar.
Öncelikle aramıza hoş geldiniz :D :D

Hocam bu kedi beslerken karşılaşılması en muhtemel olaylardan biri. o ısırıklar ne kadar sert olursa olsun oyun ısırığı buna emin olun. Sadece kendince oyun oynuyor. Yavrunuza en kısa zamanda bir peluş oyuncak alın onu ısırmaya alıştırın. Ayrıca elinize ve vücudunuza ısırmaya geldiğinde ona arkanızı dönün iletişimi kesin ve istemediğinizi gösterin. Isırmaya geldiğinde adını yüksek ses ile söyleyin ve burnuna üç orta parmağınızla hafifçe vurun. Kağıt üzerinde bunun önüne geçme yöntemleri bunlardır :) ancak kedidir ne yapsa yeridir. Bu durumlara alışmalısınız zira kedi beslemek sanıldığı kadar da kolay değil. Bu davranışları yaparsa dediklerimi uygulayın. Dışarıya tuvalet yapma olayı ise kesinlikle bir tepki, yapmanız gereken olağan davranmak ve zamana bırakmak.
 
Merhaba arkadaşlar,

Bu yazımda ömrünün neredeyse tamamını hayvanlara iç içe yaşamış biri olarak size kediler ile ilgili faydalı olacağını düşündüğüm bilgilerimi yazmak istiyorum. Birkaç ana başlıkta konuyu toparlamayı düşünüyorum. Uzun bir yazı olacak zira çok ayrıntı vereceğim. Hiçbir yerden alıntı yapmadan tamamını kendim yazacağım.

1- Kedi nedir?
-Şaka şaka 🤣 🤣

1-Kedi Sahiplenme
2-Yavru Kedi Bakımı
3-Aşılar ve Kısırlaştırma

1-Kedi Sahiplenme


a) Yavru kedi sahiplenme: arkadaşlar 12 aylık olana yani 1 yaşına gelene kadar tüm kediler yavrudur. Kedi sahiplenmek için bildiğiniz üzere ilk tercih her zaman barınaktır. Ancak ne yazık ki tüm yardıma muhtaç kediler barınakta değil, daha ziyade sokakta. Sokakta yavru bir kedi gördüğünüzde yapmanız gereken ilk şey annesi var mı yok mu diye bakmak. Yavruyu annesinden ayırarak ona iyilik yapmış olmayız. Annesi olmayan yavru kediler üzülerek söylüyorum ki sokakta hayatta kalmayı başaramazlar, bu yüzde çok düşüktür. Çünkü dışarıda mama ve suyun olmayışı, diğer hayvanların saldırısı ve maalesef ki trafik onların hayatına mâl oluyor. Sahiplenmek istediğiniz yavru annesiz ise onu sokaktan evinize alarak onun hayatını kurtarmış olursunuz. Yavru kedi sahiplenmek yetişkin kediye göre her zaman daha avantajlıdır çünkü siz ona o da size tecrübe edinerek adapte olur. Direk yetişkin bir kedi alırsanız karakteri oturmuş bir kedi ile anlaşmak zorunda kalırsınız, evet kedilerin karakterleri vardır :)

b) Yetişkin kedi sahiplenme: Yetişkin bir kediyi sokaktan sahiplenmek zordur. Daha doğrusu şöyle diyelim, sokakta yaşamış ve büyümüş bir kediyi alıp evde beslemek zordur. Alışma süreci çok zorlu geçer. Ancak yine de sokaktaki bir yetişkini eviniz bahçeli ise mama vererek kendi bahçenizin kedisi yapabilirsiniz. Mamaya alışır ve acıkınca direk size gelir. Barınaktan veya Instagram gibi kedi sahiplendirme sitelerinden sahiplenilecek kediler(genelleme yapmıyorum)çoğunlukla zaten evde büyümüş ve sokağı tanımayan kedilerdir. Bakamayan kişilerin barınağa bıraktığı veya sitelerde paylaştığı kedilerdir. Bu yetişkinlerin evinize adaptasyonu daha kolay olacaktır. Sokakta büyümemiş bir yetişkin aynı yavru kediler gibi sokakta barınamaz, çok zorluk çeker. Çünkü mamayı sizin elinizden yemiştir ve sokaktaki şartları bilmez. Yetişkin kedi sahiplenilecekse daha önceki yaşam tarzı hakkında mutlaka bilgi sahibi olmalı ona göre sahiplenmelisiniz.

2-Yavru Kedi Bakımı: Evet geldik zurnanın zırt dediği yere. Sahiplenme üzerine çok fazla konuşulacak bir şey yok. Ancak bakım bir hayli geniş. Başlayalım.

a1)Yeni doğmuş - 20 günlük yavru kedi beslenmesi: Bu yaş aralığından bahsederek başlayalım. Tam anlamıyla yeni doğmuş bir kedinin gözleri kapalıdır ve göbek bağı vardır. 4-5 gün sonra gözleri açılır ve sonrasında göbek bağı kendiliğinden düşer. Yeni doğan yavru için anne sütünün yerini hiçbir şey tutamaz. Ve en az süt kadar önemli olan bir diğer husus ise sıcaklıktır. Anneler doğan yavrularını altına alıp sarmalayarak onları sıcak tutar. Eğer anne doğum yaparken öldüyse yavru kedi nasıl beslenmelidir? Burada devreye süt tozları giriyor. Her gün 3 saatte bir yarım yemek kaşığı süt tozu ılık suyla karıştırılarak verilmelidir. Yeni doğan bebeklere sıcak su ile karıştırılarak şırınga ile verilecek süt tozları anne sütünün yerini tutmasa da çok iyi gelecektir. Doğumundan 3 haftalık oluncaya kadar yavrunun sağlığı için kesinlikle sıcak bir ortam ve süt tozu ile beslenmesi şarttır.

a2) Yeni doğmuş - 20 günlük yavru kedi tuvaleti: Tuvalet hususu sanılanın aksine çok kolaydır. Yavrumuz ayaklanıncaya kadarki süreçte(tabii ki bu süre değişebilir ama)3 haftalık olunca kadar diyelim, besledikten sonra bir ıslak mendil alıp çişini yapması için dişi erkek fark etmez üreme organını ovalayalım. Bu yaştaki yavrulara, anneleri onlara süt verdikten sonra dilleri ile üreme organlarını yalayarak tuvaletini yaptırır. Biz de ıslak mendil ile ovarak aynı hissiyatı yaratıp çişlerini yapmalarını sağlayacağız. Öyle çok bir şey beklemeyin, 20 günlük oluncaya kadar yavrularımız ıslak mendile birkaç damla yaparlar(gitgide artar tabii ki). Çiş olayı böyle, kaka için de yine ıslak mendil ile yavrumuzun anüsünü ovalıyoruz ve aynı şekilde çok küçük parçacıklar halinde kakalarını yapıyorlar. Merak etmeyin mideniz bulanmaz. Her beslemeden sonra yapmaya özen gösterin. 20 gün olunca kadar durumlar bu şekilde.

B1)3 haftadan 6 haftaya kadar olan yavru kedi beslenmesi: Üç haftası biten yavrumuz iyice ayaklanacak ve etrafta fıtı fıtı dolaşacaktır. Artık bu aşamada yavru kedi kuru maması yavaş yavaş verilebilir. Ama nasıl? Yavrumuz daha küçük olduğu için kuru mama ona sert gelecektir ve daha dişleri tam olgunlaşmadığı için kuru mama yiyemez. Ama 3 haftası bittiği için de artık süt tozu yerine mamaya alışması gerekiyor. Bu durumda aldığımız kuru mamayı bir sahanda dövüp toz haline getiriyoruz ve yaş mama ile karıştırıp Pure haline getirerek yavrumuza veriyoruz :) İlk etapta mama kabından yemesi zor olabilir yaş mama ile karıştırılmış ve Pure haline gelmiş kuru mamayı parmağınıza sürüp ağzına götürün ve parmağınızdan yemesine izin verin. Mama kabına alışıncaya kadar onu elle beslemekten çekinmeyin. Yavrumuz 6 haftalık oluncaya kadar bu Pure beslenmesini deneyebilirsiniz. Zaman zaman Pure'nin tadından sıkılacaktır. O zaman sadece yaş mama verilebilir.

b2)3 haftadan 6 haftaya kadar olan yavru kedi tuvaleti: Yavrumuz artık fıtı fıtı dolaşıyorsa tuvalet alışkanlığı edinmeli değil mi? Bir kaba veya leğene artık her neyse ya da kedi tuvaletine tabii ki :D. Kumu boşaltıyoruz ve yavrumuzu içine koyuyoruz. Ön patilerini tutup kumu eşeleyin. Onun kum olduğunun farkına varsın. Tabii eşeleme işlemini siz ellerinizle patilerini tutarak yapıyorsunuz. Islak mendil ile yaptırdığınız kakaları kumun içine atın ve koklamasını sağlayın. Emin olun çok kolay alışıyorlar kuma çünkü zaten içgüdüsel olarak buna hazırlar. Kedimizin tuvaleti ve maması birbirine uzak olmalı buna dikkat edin. Ve tuvaletini yaparken onlara dik dik bakmayın, hoşlanmazlar :D

C1)2 aylık- 4 aylık için yavru kedi beslenmesi: Artık 2 aylık bir yavrunuz var, tebrikler. Yavru kuru kedi mamamıza geçebiliriz. Yaş mamayı değişiklik olsun diye haftada bir verebilirsiniz. Yavrular için gerekli bütün proteinler ve diğer bileşenler yavru kedi mamasında var. Yetiyor mu diye merak etmeyin, yetiyor. 4-5 aylık oluncaya kadar 8 saatte bir kedimizi yarım çay bardağı kuru mama ile besliyoruz. Verdiğiniz saatler önemli çünkü kedilerin bir rutini vardır ve zaman kavramını bilirler. Yani siz sabah 7 de kedinize mama verirseniz sonraki gün sabah 7 de mama beklerler. Unutmayın, beslenmeniz mutlaka bir düzen içinde olmalı zira yavru kediler çok çok hızlı kilo alırlar ve 1 yaşında bir bakmışsınız obez bir kediniz var. Dışarıdan şişman kediler tatlı görünebilir ancak obezite hayvanlarda bir hastalık ve problemdir buna dikkat edin. Mama kabını asla mama ile doldurmayın. Dediğim gibi 4-5 aylık olana kadar günü üçe bölün ve 8 saatte bir yarım çay bardağı yavru kuru mama ile besleyin. Burada bir not düşelim, eğer kuru mama dışında illaki bir şey verecekseniz, haşlanmış, tuzsuz ve baharatsız tavuk verebilirsiniz. Asla çiğ tavuk, balık, sucuk gibi besinler vermeyin. Çiğ hiçbir şey vermeyin yani. Yeri gelmişken söyleyeyim, toplumdaki büyük yanılgılardan biridir. Kedilere süt verilmez. Yavru ya da yetişkin fark etmez. Kediler sütü sindirmede güçlük çeker ve onlar için sakıncalıdır. Başta söylediğimi yine söylüyorum kedinize mama harici besin vermenize gerek yok, maması onun için yeterlidir. Ve farklı şeyler yemiyor diye sıkılmıyor kediniz merak etmeyin :)

C2)2 aylık ve sonrası için yavru kedi tuvaleti: 2 aylık olduktan sonra artık herhalde kumuna alışmıştır ya da evinize sıçıyordur artık ona bir şey diyemem :D tuvalet konusunu burada bitiriyorum.

D)Dördüncü aydan sonra kedi beslenmesi: Yavrumuz artık dört aylık oldu, düzenli beslenmesine dikkat ediyoruz. Ve artık mama saatini 12 saatte bir tam çay bardağına geçiriyoruz. Unutmayın kedi beslenmesinde en önemli şey verdiğiniz mamanın ölçeği ve zamanıdır.

Yavru Kedi Bakımı son notlar: Yavrumuz artık beş altı aylık olmuş ve kum eğitimini zaten ikinci aya doğru almıştır diye farz ediyorum. Beslenme olayımız da altı aylık olana kadar bu şekilde devam ediyor. Tabii ki kedi cinsine göre mama miktarını artırırsınız ya da azaltırsınız. Ancak ortalaması budur. Baktınız kedinizin göbeği çıktı azaltırsınız. İlk 2 ay ona yeni doğmuş bebek muamelesi yapmalısınız. Gün içinde çoğu vakit uyuyacak, acıkınca yemek isteyecek, canı sıkılacak gelip sizinle oyun oynayacak sonra tekrar uyuyacak. Gece saçma bir saatte uyanacak miyavlayacak :) Kalkıp ilgilenecek sevecek tekrar uyutacaksınız. Bunların hepsini bizzat yaşadım. Hepsi büyüdükçe rayına oturacak.

3-Aşılar ve Kısırlaştırma

A) Aşılar:
Kedilerimizin aşısını yaptırmazsak hem kendisi hasta olur hem sizi ve evdekileri hasta eder. Ev kedisi ya nereden hastalık kapacak demeyin. Bunu geçin bir kere. Evden çıkmasa bile siz tüm gün dışarıda ona buna dokunup ellerinizle, elbisenize bulaşmış mikrop ve bakterileri eve getirerek onları hasta edebilirsiniz. Aşılarımızı şimdi sıralayalım. Bir sürü aşı var, eminim ki hepsi gereklidir ama ben önemli gördüklerimi ve mutlaka yapılmalı dediklerimi yazıyorum.

* İç ve dış parazit aşısı: Yavru kediler iki ayını doldurduktan sonra yapmaya başlamamız gereken aşıdır. İç parazit, bağırsakta oluşan parazitlerin sindirim hastalıkları yaratmasın diye yapılan aşıdır. İshal, kusma ve dışkıda kanlanma gibi durumların önüne geçer. Dış parazit ise bildiğiniz bit, pire gibi kedinizin vücudundaki yaşayabilecek organizmalara karşı yapılan aşıdır. Makbul olan iç dış parazitleri 2 ayda bir yapmaktır. Ancak aşılar masraflı olduğu için 3 ayda bir de yapılabilir. Ömür boyu yapılan bir aşıdır.

*Karma aşı: Yine iki ayını doldurduktan sonra yapılmalıdır. Bulaşıcı olan viral hastalıkların önlenmesi için hayati önem taşıyan bir aşıdır. Yavru kedilerde ölüme sebep olabilecek hastalıkların önüne geçer. Karma aşı yavrular için iki dozdur. İkinci doz ilk dozdan 2-3 hafta sonra yapılmalıdır. Ve sonrasında yılda 2 defa şeklinde uygulanabilir.

*Kuduz aşısı: 3 aydan küçük kedilere yapılmaz. Kuduz hastalığı direk olarak sinir sistemine saldırır ve bilinç kaydı ve uzuvları kullanamama, felç ve ölüm gibi ciddi sonuçları vardır. Üçüncü aydan sonra yapılır ve her yıl düzenli olarak uygulanır.

*Lösemi aşısı: Üçüncü aya girildiğinde yapılan bir aşıdır. İnsanlarda olduğu gibi bir kan hastalığıdır ve yine ölümle sonuçlanacak ciddi bir hastalıktır. Başlangıçta iki doz uygulanır ve her yıl düzenli olarak tek aşı şeklinde devam edilir.

Aşı özet: Yavrumuz iki ayını bitirdikten sonra ilk olarak iç dış parazit aşısını yaptırıyoruz. Birkaç gün sonra Karma aşısının ilk dozunu yapıyoruz. İlk dozundan 2 hafta sonra ikinci doz Karma aşıyı yapıyoruz. Üç ayını bitirdikten sonra kuduz ve lösemi aşılarını yaptırıyoruz. İç dış parazitleri ömrünün sonuna kadar 2-3 ayda bir yaptırıyoruz. Diğer aşıları yavru iken yapılan dozlardan sonra yılda 1 defa(bazen 2) yapılıyor.

b) Kısırlaştırma: Öncelikle kısırlaştırma nedir? Kısırlaştırma erkek kedilerde cerrahi operasyon ile testislerin alınması, dişilerde ise yumurtalıkların alınmasıdır. Erkek kedilerdeki operasyon daha basittir çünkü zaten dışarı olan testisler alınır. Dişilerde biraz daha farklıdır çünkü rahim açılır ve yumurtalıklar alınır. Kısırlaştırma kediler ilk kızgınlık dönemine girdikten ve bu dönemi atlattıktan sonra yapılmalıdır. Kızgınlık dönemi yaklaşık bir hafta on gün sürer. Kediler cinslerine göre farklılık olsa da genelde altıncı aydan sonra ilk kızgınlık dönemlerini yaşarlar. Bu kızgınlık dönemi denilen hadise çiftleşme isteğinin geldiği dönemdir. Kısırlaştırma kedinin yaşam şartlarını olumlu ölçüde geliştiren bir operasyondur. Bazı kesimler kedinin doğası gereği gelen çiftleşme isteğinin alındığı için kısırlaştırmaya olumlu bakmazlar. Bu ayrı konu tartışmaya açık. Ben kesinlikle kısırlaştırmadan yanayım. Zira hem bilinçsiz üremenin önüne geçilmiş oluyor(sokakta kısırlaştırılmamış birçok kedi var ve bunların yavruları sokakta doğup ölüyor)hem de özellikle evde yaşayan kedilerin %40 oranında uysallaştırıyor ve daha sakin hale getiriyor. Dişi kedilerde oluşan ve hayati risk taşıyan meme kanseri, yumurtalık kisti oluşumu gibi birçok hastalığın da önüne geçer. Erkek ve dişi fark etmeksizin kediler kısırlaştırma yapılmazsa kızgınlık dönemi geldiğinde çiftleşme isteği oluştuğu için evden kaçma eğilimi gösterir, kısırlaştırma bunun da önüne geçer. Yani olumlu yanlarını sayarak arttırabiliriz. Olumsuz yani ise üreme ve soyunu devam ettirme haklarının elinden alınmasıdır. Burada karar kedi sahibinindir.

Evet arkadaşlar durum aşağı yukarı böyle. Elbette eksik bıraktığım veya aklıma gelmeyen durumlar vardır. Mazur görünüz. Elimden geldiği kadar yavrularımıza doğru bakılması için bilgi paylaşımında bulundum. Patili dostlarımızı sevelim, çok sevelim. Onlara sevginizi vermeniz onlar için yeterli. İşten eve geldikten sonra yanınıza gelip kıvrılması sizin dizinize yatması size tüm günün yorgunluğunu unutturuyor emin olun. Hayvan sevgisi bambaşka bir şey. Hayvan sevmeyen insan sevemez demişler. Çocuklarınıza, kardeşlerinize hayvan sevgisi aşılayın. Hayvan ile büyüyen çocuk vicdanlı olur, merhametli olur. Bir canlıya zarar vermeden önce iki kere düşünür. Böyle çocuklar yetiştirelim. Her türlü kedi köpek bakımı sorularına beni etiketleyebilirsiniz.

Bu forumdaki ilk rehberim canım oğlum Oscar'a gelsin. Hatam varsa af ola. Sevgiler saygılar.
Muhteşem bir rehber. Teşekkür ederim, aklımda soru işareti kalmadı. Okumuştum ancak hastaneye gitmem gerektiği için hemen teşekkür edemedim. Sağolun :)
 

Geri
Yukarı