0o0o0 Sn. Harun Yahya alırım bir dal.
Ben bir kaç soru sormak istiyorum. Videoyu izlemedim ancak temel fikirlerini gayet iyi biliyorum. Zira, ömrüm üniversitedeki "Haruncu" gençlere "bilimi" anlatmakla geçiyor...
1) "Etrafımızdaki hiç bir şey gerçek değildir." gibi bir yargıya varıyor. Bunu da "onların sadece bir algıdan ibaret olduğuna, algılarımızın da yanıltıcı olacağından" kaynaklandığını iddia ediyor.
Soru: Algılar yanıltıcıysa, etrafındaki şeylerin gerçek olmadığı nasıl anladın? Zira yanıltıyor. Hiç bir zaman gerçek olup olmadıklarını bilemezsin.
2) Bunların sadece bir elektrik sinyalinden ibaret olduğu söylüyor. Hatta utanmadan gerçek olmayan şeylerin, onları (nasılsa) etkilerinden ötürü oluşan elektrik sinyalleri ile algıladığımızı söylüyor.
Soru: Gerçek olmayan bir şey nasıl bir "etki" yapabilir?
3) Maddelerin gerçek olmadığına iddia ettiğine göre, beyin de gerçek değil.
Soru: Peki o zaman algılayan şey ne?
(Tabi Sn. Harun, bu sorulara cevap vermiş. İlk iki sorunun (ve türevlerinin) cevabını "Allah" olarak, üçüncü (ve benzeri) soruların cevaplarına da Harun "ruh" cevabını veriyor.)
4) Meseleyi rölativite teorisine dayandırarak, maddenin bir çeşit enerji olduğu, dolayısıyla var olamayacağını söylüyor.
Soru: 1) "Bir çeşit enerji" olan şeye, "yoktur" mu diyeceğiz? 2) Yoksa sırf "dönüştürülebilir" olmasından ötürü mü onun "yok" olduğunu iddia ediyor?
5) Maddenin bir enerji olduğunu, sadece enerjinin var olabileceğini iddia edip, Allah'ın ve ruhların da bir enerji olduğunu söyleyerek onun var olduğunu iddia ediyor.
4. önermenin 1. sorusundaki önerme kısmı doğru ise, o zaman "bir çeşit enerji" olan şeylere yok diyebilir, her enerji "bir çeşit enerji" olduğundan, enerjinin kendisine de kolayca yok diyebiliriz. Eğer ikincisi doğru ise, o zaman "Entropi" çerçevesinde hiç bir enerjinin var olmaması gerekir, çünkü geri kalanlar dönüştürülebilirdir. Hiç bir enerji yoksa, o zaman entropi de olamaz. Dolayısıyla yine enerji diye de bir şey yoktur diyebiliriz. Allah bir enerjiyse, o zaman Allah ve ruh da yoktur. (Videonun mantığına göre.)
6) Maddenin var olmadığına dair bir diğer iddiası, onu her insanın farklı yorumlaması ile ilgili. Örneğin, bir madde kırmızı ise, bunu bir renk körü farklı bir renkte görecek, dolayısıyla kimin algısının doğru olduğunu bilemeyeceğimizden, maddenin ne olduğunu da bilemeyiz. O zaman madde yoktur.
Soru: Bugün seçilen herhangi iki kişinin kafasındaki Allah olgusunun birbiri ile aynı olma ihtimali çok düşük. (Aslında çoğu konuda aynı görüşe sahip olamayacaklarını söyleyebiliriz.) Bir yandan reformistler, bir yandan IŞİD'ciler, bir diğer tarafta İhsan Eliaçık, başka bir yanda Ahmet Hulusi, hepsinin Allah algısı, yorumu farklıdır. Bu önermedeki mantıkla, yine Allah'ın var olmadığını söyleyebilirim.
Özetle:
Eğer ki 4. soruya herhangi bir cevap verirse, o zaman otomatik olarak 5. önermeye karşı sunduğum anti tezi devreye sokabilirim. Dolayısıyla 1, 2 ve 3. önermeye sorduğum sorulara verdiği cevabı anlamsız kalır. Dolayısıyla elinde başka bir cevap da olmadığı için, bu ilk 3 önerme de anlamsızdır. 6. önermesi, pratik hayatla birleştirilince, 1. ve 2. önermeye verdiği cevap, yani temellendirdiği olgu, (dolayısıyla bu önermeler) çöküyor. 1. ve 2. önermenin çökmesi, otomatik olarak 3. önermeyi de çökertiyor, çünkü bu 3. önerme, 1. ve 2. önermeyi temel alıyor. Yani, çok yüce Sn. Harun Yahya'nın "Maddenin gerçeği" konusundaki yaptığı çalışmalar, bütünüyle ele alındığı zaman aslında sadece zırvadan ibaret.
Ha bir de unutmadan, küçük bir ek daha yapayım. Gerçek ile rüyayı nasıl ayırt edeceğimizi soruyor. Ona da cevap vereyim. İkisinin arasında bariz bir fark var, deneyim! Rüyalarında "yeni bir şey" deneyimleyemezsin. Ancak var olanları ısıtıp ısıtıp kendi önüne koyarsın. Bir ateşin elini yakacağını hiç deneyimlemediysen, rüya esnasında gördüğün atesin de elini yakmasını bekleme. (Not: Deneyimlemek ve yeni bir fiil gerçekleştirmek olgularını birbirini ile karıştırmayın. Zira yapılan her yeni eylem, yeni bir deneyim olmayabilir.)
Ayrıca bütün dayandıkları temelleri "filmlerden" çıkarmaları da ayrı bir komik. Bu video da öyle değil mi?
Not: Arkadaşlar burada bir dinsel eleştiri yada sataşma durumu söz konusu değildir. Sadece videonun sunduğu argümanları yanlışlamak için karşıt argümanlara, videoda sunulan perspektiften bakılarak hatalı oldukları gösterilmiştir. Yanlış anlaşılmalara yol açmamasını dilerim.