Okula gitmeyi kim uydurmuş?

Ben lise okumadım. Açıkdan bitirdim. Siz saçma sapan sorular çözerken ben evde sıcak yatağımda Yusuf kayaalp tarih vb videoları Technopat falan izliyordum. Bence ben daha iyi durumdayım liseye giden birinden.

Hocam simdi o soru çözen kişi 5-6 sene sonradan sizin gibi düşüncülere sahip insanalaradan yüksek kalmak için soru çözüyorlar irade lazım bunun için sizde yoksa böyle düşünürsünüz tabii.
 
2 milyon kişi sınava giriyor 200 bin kişi adam akıllı bişey oluyor. Bu sayı her sene artıyor. Nerde patlıycak bu balon 3 milyon kişi sınava girse öbür sene nolucaksınız. En azından hayat temelim okumak olmadı günde 10 saat değil 1 saat harcadım.
Peki o kadar sınava giren kişiden kaçı hakediyor sence. Bir ara öğretmenliğin sıralamasını düşürdüler. Önüne gelen öğretmen oldu. Onlarda çocuklarımızı yetiştiriyor. Onlara emanet ediyoruz. Bu ülkede adam akıllı üniversiteyi okuyup iş yapacak emin ol o kadar fazla değil. Kalite önemli. Herkes atansa kalite diye birşey ortada kalmaz. Kalkıp boş bir üniversitede ki mühendisle, kaliteli bir üniversitedeki mühendisi atamak adaletsizlik olur. İşi ehil olanlar yapması lazım.
 
Haklısınız ama şimdi ki nesil z kuşağı dediğimiz kuşak. Çoğu oturduğum yerden zengin olayım, para kazanayım diyor. Para kazanamayınca işsizim diye sisteme laf atıyor. Çabalamak lazım. Adam kendini geliştirme noktasını düşünmüyor. Mezun oldum iş ayağıma gelsin. Öyle bir dünya yok. Çabalayacaksın. Çoğu gençler bu düşüncede.
Bunların temel düşüncesi, yaşıtlarının daha kolay imkanlarla "çabalıyor" olması. Bir avrupa ülkesine bakıp da tekrar geri bakınca arada çok fark olduğunu görmemek imkansız. (Orada da yok mu böyle olanlar demeyin var biliyorum oralarda da çabalamak gerekiyor ama bu kadar da değil.)
 
Lakin sisteme olan kızgınlığını buradan ya da bizden çıkarmana gerek yok. Sistemden en başarılısı da, en başarısızı da memnun değil. Ama bu sisteme rağmen bir şeyler başarılabiliyor.

Sistem kölesi olmak için, Üniversiteler falan direk iş yeri, ortalama bir mezuniyet için bile 6-8 sene Üniversite okuman gerekiyor, ondan sonra uzun bir süre elinde diplomayla işsiz işsiz geziyorsun. Üniversiteyi 4 yılda bitirip, iş bulup yaşam kuracağını düşünen arkadaşlar var, şaka gibi. Bu işin önlisansı, yüksek lisnası, doktorası vb bir sürü şeyi var, şu an çalışmasına rağmen eğitimine devam edenlerde var. Bu sistemin kazananı olmaz, kaybedenleri ve devam edenleri olur sadece. Şu anda bu ülkede mal varlık babadan oğula aktarılır bu kadar basit. Kendi yetenek alanınızı bulun ve sadece ona odaklanıp oradan bir hayat yürütmeye çalışın. E-Sporculuk, Yayıncılık, Influencer, Entertainment bunlar şu anki aşırı zeki olmayan gençlerimizin sayılı kurtuluş yollarından.

İyi ya da ortalama bir üniversite okuyup, üniversitede boş durmayıp aktif görev alan kişiler rahatça iş bulabiliyor, ister yurtiçi ister yurtdışı. Bu kadar karamsar olmaya gerek yok. Evet, saçma sapan bir düzen ve sistem var ama hepten karamsarlığa düşmek de sakıncalı.
 
Bunun istisnası da çok fazla iki üniversite bitirip iş bulamayanlar da var. Bunların çoğu da bir yolunu bulup terk ediyor ülkeyi zaten.
İki üniversite bitirmek marifet değil. Onu anlatmaya çalışıyorum. Bir tanıdık Boğaziçi bilgisayar mezunu, bir dükkan açmış emlak falan işi ile uğraşıyor. ODTÜ mezunuda tanıdığım vardı oda inşaat işi ile uğraşıyor. İş insanda biter. İsterse milyon üniversite mezunu olsun.
 
Ben lise okumadım, açıktan bitirdim. Siz saçma sapan sorular çözerken ben evde sıcak yatağımda Yusuf Kayaalp tarih vb videoları, Technopat falan izliyordum. Bence ben daha iyi durumdayım liseye giden birinden.

Tabii tabii, Yusuf Kayaalp sana kartezyen trigonometri fonksiyon öğretti. Hatta iş başvurusuna giderken Yusuf Kayaalp izledim de. Millet boşuna üniversiteye okumaya gidiyor değil mi?
 
Son düzenleyen: Moderatör:
İki üniversite bitirmek marifet değil. Onu anlatmaya çalışıyorum. Bir tanıdık Boğaziçi bilgisayar mezunu, bir dükkan açmış emlak falan işi ile uğraşıyor. ODTÜ mezunuda tanıdığım vardı oda inşaat işi ile uğraşıyor. İş insanda biter. İsterse milyon üniversite mezunu olsun.
Bundan bahsetmeye çalıştım zaten, çabaladığını sanıp çabalayamayanlar da var. Gereksiz fazla üniversite var ve çoğu nitelikli kişiler yetiştirmiyor.
 
Bunların temel düşüncesi, yaşıtlarının daha kolay imkanlarla "çabalıyor" olması. Bir avrupa ülkesine bakıp da tekrar geri bakınca arada çok fark olduğunu görmemek imkansız. (Orada da yok mu böyle olanlar demeyin var biliyorum oralarda da çabalamak gerekiyor ama bu kadar da değil.)
Hocam burda haklısınız ama ben yurtdışına çıkmış bir insanım emin olun buradakiler elindekinin kıymetini bilmiyor. Avrupa falan hikaye. Gitsin görsünler ne halde olduklarını. Adamlar diyor ki bizi 10 yıl sonra yönetecek nesil kalmadı. Okullar fuhuş yuvalarına dönmüş. Bizimkiler sistem kötü, yok destek çıkan yok. Kimse kusura bakmasın nimet şükür görmezse elden gider demişler.
 
Kapitalizm inek ve koyun insanlar istiyor.
İnsanlara aşırı yükleniliyor ve sorgulama çağında sadece onların dayattığı bilgileri kavramak dışında hiçbir şeyin olmuyor. Sorgulama çağı geçtikten sonra da elinde yapacak hiçbir şey kalmıyor. Sadece olanları kabul ediyorsun ve bir sonraki nesile aktarıyorsun.
Bir çocuk doğarken bile dahidir, sadece okuma yazma ve orta seviye matematik yeterlidir.

O kadar okuduğun fizik, kimya vs dersler ileride hiçbir işine yaramıyor. Çünkü senin ilgi alanın değil, sadece bir okulda 3-4 kişiye yarıyor o da öğretmen oluyor. E peki öğretmen bunu öğrendi ne oldu? Hiçbir işine yaramadı. Hiçbir kimsenin işine yaramıyan bilgiler havada uçuşuyor.

Bilimle din birbirine tersken dersini görünüyorsun. Kendi diline zaman ayıramazken farklı dilleri dayatıyorlar. İçinde bulunduğunuz sistemin zerre refah seviyesi yoktur.


Arada nadir bilim insanları çıkıyor, şükür diyorsun. Nasıl çıktı bu sistemin içinden? Bakıyorsun çıkan kişilerin bile arkasında bu düzeni kuran düzenbazlar var.
Kimse bilim adamı da olmuyor, bilim adamı yaratıyorlar.

Bu söylediklerim genellemedir, arada tek tük işine yarıyanlar olacaktır ama çoğu kişinin bu sistemi kaldıracak gücü yok.
İnsanlar robot değil, mutlulukla ayakta duran canlılardır. Kendilerine zaman ayıracak vakitleri olmalıdır.

Sistem kölesi olmak için, Üniversiteler falan direk iş yeri, ortalama bir mezuniyet için bile 6-8 sene Üniversite okuman gerekiyor, ondan sonra uzun bir süre elinde diplomayla işsiz işsiz geziyorsun. Üniversiteyi 4 yılda bitirip, iş bulup yaşam kuracağını düşünen arkadaşlar var, şaka gibi. Bu işin önlisansı, yüksek lisnası, doktorası vb bir sürü şeyi var, şu an çalışmasına rağmen eğitimine devam edenlerde var. Bu sistemin kazananı olmaz, kaybedenleri ve devam edenleri olur sadece. Şu anda bu ülkede mal varlık babadan oğula aktarılır bu kadar basit. Kendi yetenek alanınızı bulun ve sadece ona odaklanıp oradan bir hayat yürütmeye çalışın. E-Sporculuk, Yayıncılık, Influencer, Entertainment bunlar şu anki aşırı zeki olmayan gençlerimizin sayılı kurtuluş yollarından.
İşte ben bunlardan bahsediyodum. Koyun gibi uyutulmaktan değil. Salak üniformayı giyip zaman harcamak değil. Sizin peygamberiniz bile diyor. Paranın onda dokuzu ticarette.
 
Son düzenleyen: Moderatör:

Yeni konular

Geri
Yukarı