Osmanlı Devleti, Anadolu'da yaşayan Türklere değer vermiş midir?

hacı baba

Hectopat
Katılım
29 Ağustos 2020
Mesajlar
704
Çözümler
13
Osmanlı Devleti, Anadolu'da yaşayan Türklere değer vermiş midir? Anadolu'da yaptığı yatırımlar Balkanlarda yaptığı yatırımların yanında neredeyse hiçtir. Yaşadığınız bölgede bile Selçuklu veya eski dönemin beyliklerinden kalma birçok eser bulabilirsiniz ama Osmanlı'ya ait eser bulmak aşırı zor. Ek olarak "Selçuklu zaten yatırım yaptı, gerek yok." düşüncesinde olanlar konuya yorum yapmasın. Anadolu'da da zaten Balkanlara kıyasla pek bir eser yok.
 
Osmanlı Devleti, Anadolu'da yaşayan Türklere değer vermiş midir? Anadolu'da yaptığı yatırımlar Balkanlarda yaptığı yatırımların yanında neredeyse hiçtir. Yaşadığınız bölgede bile Selçuklu veya eski dönemin beyliklerinden kalma birçok eser bulabilirsiniz ama Osmanlı'ya ait eser bulmak aşırı zor. Ek olarak "Selçuklu zaten yatırım yaptı, gerek yok." düşüncesinde olanlar konuya yorum yapmasın. Anadolu'da da zaten Balkanlara kıyasla pek bir eser yok.
Değer vermekten kastınız nedir?
 
Medrese, altyapı, ulaşım, iş yerleri gibi gibi. Balkanlarda yapılanların yanında Anadolu neredeyse hiç. Balkanlar kaybedilmeye başlandıktan sonra yatırımlar başlıyor neredeyse.
Rumeli'ndeki yabancı kökenlileri devlete karşı iyi bakış açıları olması hedefleniyor olabilir. Rumeli'nin Türkleştirilip İslamlaştırılması teşkilatlarla hedefleniyordu diye biliyorum. (Bacıyan-i Rum)
 
Osmanlının genel savaşlarının olduğu ve iskan yaptığı yerler genellikle balkanlar ve Arap yarım adası önem verme nedenlerinden biride gaza yapmak ve gaza yapabilmek için bulunduğun yerin sağlam olması lazım.
 
Osmanlı'nın merkezi Rumeli'dir. Bayındırlık faaliyetleri vs. de doğal olarak oralara yapılmıştır. Osmanlı, Karamanoğulları'nın aksine kendini Selçukluların değil, Roma'nın varisi olarak görüyordu. Nitekim FSM, İstanbul'u fethettiğinde Kayzer (Sezar) -i Rum unvanını kullandı.

Askerler çoğunlukla Türklerdendi, fakat yönetime kolay kolay Türkler dahil edilmezdi. Devlet adamı yetiştiren mektep Enderun'da yalnızca devşirmeler okuyordu. Bunun o zaman için mantıklı açıklaması, sadrazamların Türk kökenli olması halinde padişahı devirebilip başa geçebileceğiydi. Fakat devşirme olunca, aslen Türk olmadığı, adı üstünde ''devşirme'' olduğu için başa geçse dahi meşru olmayacağı, böylelikle de merkezi otoritenin korunacağı düşünülüyordu.
Rumeli'ndeki yabancı kökenlileri devlete karşı iyi bakış açıları olması hedefleniyor olabilir. Rumeli'nin Türkleştirilip İslamlaştırılması teşkilatlarla hedefleniyordu diye biliyorum. (Bacıyan-i Rum)
Bu hedeflenirken Anadolu'daki Türk ve Türkmenler hedeflenmemiş işte. Ankara Savaşı sonrasında Balkanlarda isyan hiç yokken, Anadolu'da kavga kıyamet koptu.
 
Rumeli'ndeki yabancı kökenlileri devlete karşı iyi bakış açıları olması hedefleniyor olabilir. Rumeli'nin Türkleştirilip İslamlaştırılması teşkilatlarla hedefleniyordu diye biliyorum. (Bacıyan-i Rum)
Bunun yapılmasında sorun yok ama o toprakları ele geçirdiği ırk Türk ırkıdır. Başka bir millete yaranmak için Türkleri bu kadar ezmenin ne gereği vardı ki Osmanlı zaten zorunlu olarak insanları Balkan tarafına göçe zorlamıştır. Halil İnalcık ve İlber Ortaylı bu konu hakkında konuşuyor. O kadar çok Türkleştirme ve İslamlaştırma politikası adı altında gerçek Türklerin eziyet çekmesi yerini Emir Timur'un yanında savaşan beyliklere ve Celali İsyanlarına sebebiyet veriyor.
 
Ankara Muharebesinden sonra Devlet'te Anadolu'ya yatırım yapılma konusunda tereddüte düşülmüş olabilir.Osmanlı'ya göre ''ecnebiler'' ticaret konusunda daha iyiydi.Gerek İstanbul gerek Balkanlar'da bu ecnebi nüfus fazlaydı.Balkanların Avrupa'ya açılması,İstanbul'un güzide bir şehir olması ticaret için avantajlıydı.Ayrıca Lazarevic bile Osmanlı'yı Anadolu'da yaşamış insanlardan daha çok savunmuştur.
 

Geri
Yukarı