The Witcher 3 Mini İnceleme

Kontratlar bayağı sıkıcıydı bende neredeyse hiç kontrat yapmadım ama kontrat yapmayada gerek yokdu bir süreden sonra çok paran birikiyor.

Aynen şu an oyuna yeniden başladım ng+ ondan ilerliyorum başlarken 60.000 vardı şu an bir 30-40 saat olmuştur belki para ise 110.000 olmuş bu sefer bütün tehçizatları büyükusta seviyesine kadar yükselteceğim.
 
Evet bi ödülü olmayınca niye yapayım ki diyorsunuz. Aynı şekilde RDR2'de kampı o kadar geliştirdim verdiği tek ödül belli noktalara fast travel bununda bi anlamı yok. Valhalla bi anlam ve ödül yüklemiş kamp geliştirme muhabbetine.
Hocam zaten kusursuz oyun yok.Bazısı sever bazısı sevmez.Bu iki oyunda ilk 3ume girer benim.Çünkü bu oyunların evrenleri çok güzel olunca o dunyada kalıp normal dünyaya dönmemek için tüm herşeyi yapasım geliyor benim.
 
Hocam zaten kusursuz oyun yok. Bazısı sever bazısı sevmez. Bu iki oyunda ilk 3ume girer benim. Çünkü bu oyunların evrenleri çok güzel olunca o dunyada kalıp normal dünyaya dönmemek için tüm her şeyi yapasım geliyor benim.

Aynen ya benim de dünyası atmosferi o kadar güzelki içine girdikten sonra normal hayata dönesin gelmiyor hayatına geralt olarak devam etmek istiyorsun :)
 
Hocam zaten kusursuz oyun yok.Bazısı sever bazısı sevmez.Bu iki oyunda ilk 3ume girer benim.Çünkü bu oyunların evrenleri çok güzel olunca o dunyada kalıp normal dünyaya dönmemek için tüm herşeyi yapasım geliyor benim.
Haklısınız hocam ama ben Witcherın haritasını hiç sevmiyorum atmosfer çamur gibi özellikle velen aslında oyunun vermek istediği de bu olduğu için kötü diyemem gayet başarılı. Ama Toussaint ve Kaer Morhen sanki tabloya bakıyormuşsun gibi mükemmel.
 
Haklısınız hocam ama ben Witcher'ın haritasını hiç sevmiyorum atmosfer çamur gibi özellikle velen ama oyunun vermek istediği de bu olduğu için kötü diyemem gayet başarılı. Ama toussaint ve kaer morhen sanki tabloya bakıyormuşsun gibi mükemmel.

Velenden toussaint a geçince bir afallamıştım o zaman :) heleki oyunun sonlarına doğru Blood and Wine'da bir masal diyarı görevi vardı acayip iyiydi orasıda.
 
Harika bir inceleme olmuş. Oyunun iyisini de kötüsünü de yazmışsınız. Tebrik ediyorum. Ben de ufak tefek şeyler eklemek istiyorum.

Hikâye konusunda çok bir şey eleştiremeyiz aslında. Çünkü 3. oyunun hikayesi böyle olmak (Ciri ve Yen'i bulmak üzere, savaş teması üzerine kurulması) zorunluydu. Çünkü 2. oyun bu şekilde bitmişti ve böyle devam etmesi gerekiyordu. Ben de hikâye anlatışını pek beğenmiyorum. Çünkü görevler, bir süre sonra çok benzerleşiyordu. O bilgiyi öğrenmek için şu adama git, o adam sana o görevi versin. Sonra o görevi yap ve bilgiyi al. Aslında böyle bir hikayeyi başka nasıl anlatabilirlerdi orası da ayrı konu.

Oynanış kısmına katılıyorum. Özellikle at mekanikleri ve buglar insanı deli ediyordu. Fakat savaş mekanikleri benim için o kadar da kötü değildi. Arada sırada Geralt'ın yaptığı saçma hareketler olsa da oynanış kısmı kötü değildi bana göre.

Grafikler kısmına katılıyorum. 5 yıl önce bu grafiklere ve atmosfere sahip bir oyun çıkarmak büyük bir başarıdır.

Karakter kısmına katılmıyorum. Kim Geralt ile kavga edip sonra arkadaş oldu hatırlamıyorum. Sadece yan karakterleri iddiaya girip dövüyoruz, sonrasında o da bizim için bir teklifi kabul ediyor. Hatırladığım kadarıyla bu kadar. Geralt konusuna gelecek olursak evet, duygusuz bir karakter. Çünkü bir Witcher. İnsanı insan yapan nasıl duygularıysa, Witcher'ları da Witcher yapan duygusuzluklarıdır. Küçük yaşta kaçırılıp, çeşitli mutasyonlar ve sınavlardan geçen Witcher'ların, haliyle duyguları da bu süreç içerisinde gidiyor. Ve duygusuzlaşıyorlar. Aslında, Witcher'ların içerisinde en duygulu kişi Geralt dersem yalan söylemiş olmam. İçten içe bir duygu var içinde. Fakat bunu saklıyor haliyle. Yapacak bir şey yok.

Ses kısmına da katılıyorum. Çoğu karakter bir seslendirmeciden çıktığı aşikar. Örneğin Baron'un karısı Anna, Cinci gibi. Bu gibi karakterler çoğu yan karakteri de seslendirmiş. Çevre sesleri ise genel olarak aynı. Bir de özellikle karakterlerin birbirlerinin sözünü kesip 10 saat sonra konuşmaya başlamalarına sinir oluyorum. Örneğin Geralt, "Merhabalar" diyecekken sözünü yarıda kesiyor, fakat "sözünü kesen kişi" yarım saat sonra "Buraya Giremezsin" diyor. Benim için bu konuda en sıkıntılı taraf burası oldu.
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.

Müziklere ise lafım yok. Velen'e gittiğinde savaşın vermiş olduğu yıpranmışlığı ve gerçekten de "Sahibi Olmayan Topraklar" da bulunduğunuzu, Novigrad'a gittiğinde büyük bir şehirde olduğunuzu, kutlamaları ve iç karışıklıkları, Skellige'ye gittiğinizde ise doğa ile daha çok baş başa kalıp müzikler eşliğinde rahatladığınızı, bir canavarla kapışırken gerginliği ve aksiyonu gibi gibi her şeyi çok iyi lanse etmişler.
 
Son düzenleme:
Aynen ya benim de dünyası atmosferi o kadar güzelki içine girdikten sonra normal hayata dönesin gelmiyor hayatına geralt olarak devam etmek istiyorsun :)
Hocam yaşım 21 günde 10 saat çalışıp 3000 lira maaş alıyodum.Gece mekanında çalışıyodum.Şimdi mekanda kapalı .Eskiden işimin en sevdiğim yönü olan şey abilerle ablalarla ,genç kızlarla konuşmakdı.Son aylarda koronodan arkadaşlarla bile konuşamaz oldum.İnsan böyle bir hayata dönmek istemiyor cidden.Hele yabancıların aylık 7 saat calışarak 10000 lira kazandığını görünce.
 
Hikâye konusunda çok bir şey eleştiremeyiz aslında. Çünkü 3. oyunun hikayesi böyle olmak (ciri ve Yen'i bulmak üzere, savaş teması üzerine kurulması) zorunluydu. Çünkü 2. oyun bu şekilde bitmişti ve böyle devam etmesi gerekiyordu. Ben de hikâye anlatışını pek beğenmiyorum. Çünkü görevler, bir süre sonra çok benzerleşiyordu. O bilgiyi öğrenmek için şu adama git, o adam sana o görevi versin. Sonra o görevi yap ve bilgiyi al. Aslında böyle bir hikayeyi başka nasıl anlatabilirlerdi orası da ayrı konu.

Kesinlikle hocam görevler bir yerden sonra benzer hale geliyor fakat bu kadar uzun hikayeyi ve bu kadar fazla karakteri bu kadar uzun bir anlatımla anlatabilirlerdi sadece.
Hocam yaşım 21 günde 10 saat çalışıp 3000 lira maaş alıyordum. Gece mekanında çalışıyordum. Şimdi mekanda kapalı. Eskiden işimin en sevdiğim yönü olan şey abilerle ablalarla, genç kızlarla konuşmakdı. Son aylarda koronodan arkadaşlarla bile konuşamaz oldum. İnsan böyle bir hayata dönmek istemiyor cidden. Hele yabancıların aylık 7 saat calışarak 10000 lira kazandığını görünce.

Doğrudur hocam şu virüs her yere her şeye hayatımıza sülük gibi yapıştı bırakmıyor bir peşimizi insanın böyle zamanlarda oyun oynamaya birazcık kafa dağıtmaya ihtiyaçı oluyor.
Oynanış kısmına katılıyorum. Özellikle at mekanikleri ve buglar insanı deli ediyordu. Fakat savaş mekanikleri benim için o kadar da kötü değildi. Arada sırada Geralt'ın yaptığı saçma hareketler olsa da oynanış kısmı kötü değildi bana göre.

Aynen ya o at sürerken az kafayı yemedim heleki skellige gibi bir yerde roche ile gezmek tam bir işkenceydi.
 
Son düzenleme:

Geri
Yukarı