- Katılım
- 20 Nisan 2017
- Mesajlar
- 1.317
- Makaleler
- 1
- Çözümler
- 6
Bir işletmeci olarak şunu açıklamak istiyorum:
Ürün satın alındığı tarih itibariyle 14 gün içinde kullanılsın veya kullanılmasın, ayıplı ürün gibi; çizik, kırık veya çatlak olmadığı sürece iade edilmesinde herhangi bir sakınca yoktur. Yeni gelen uygulamalarla müşterinin fatura/fiş ibraz etme zorunluluğu da ortadan kaldırılmış, müşteriyi zor durumda bırakmamak adına tüm mali kayıtlar işletmelere devredilmiştir. Hatta ürünle beraber gelen ve ürün üzerinde bulunan koruma jelatinleri vs. gibi ambalaj unsurları da kabahat gösterilemez.
Sanırım tekstil mağazasında çalışan bir arkadaşımızın yorumu vardı...
Müşteriye ürünleri keyfi iade etmekle ilgili sitemleri bulunan yazısını okudum
Örneğin: %10 gibi.
Bir mal satışa hazırlanırken hesabı yapılır. Yani bugün 10.000TL'ye alacağınız bir 2080Tİ'ın farbrika maliyeti maksimum 300$ civarında olmalıdır. Ticarette bulunan kar oranları minimum x8 dir. 5Liraya mal edilen ürün 40 liraya satılmadığı sürece kimse işini yapamaz
Tekstil ve diğer farklı sektörlerde bu x50'ye kadar çıkmaktadır. En basiti bugün satın aldığınız 1300$'lık telefonun maliyeti maksimum 400$'dır. Şimdi bu bilgilere göre üretici, dağıtıcı ve satıcı olmak üzere; alanın, satmak için minimum 2 kat kar eklediği bir zincirde müşterinin satın aldığı ürünü keyfi iade etmesi kadar doğal bir durum olamaz.
Ayrıca ürünün iade edilmesi istendiğinde ambalajı açılmış olması gerekçesiyle, 2.el fiyatı üzerinden iade alınmasına karşı olan sempatik düşünce ise, telefoncular gibi köylü kurnazı esnafların insanlara dayattığı ve kabul ettirdiği bir anlayıştır. Hatta öyle ki bu düşünce bile artık normal görülmekte...
Bir müşteriyi, sadece ürünü satın alıp gidene kadar değil; keyfi iade etmek istediğinde, arızalandığında veya herhangi bir sorun oluştuğunda da yanında olursanız kazanırsınız. Bugün Avrupa'da mağazacılığın geriye düşmemesinin tek sebebi müşteri ilişkileridir. Siz işletme veya satıcı taraf olarak ay içerisinde sorunsuz yaptığınız ve karını kazandığınız yüzlerce satış içerisinde, 10-15 adet iade/değişim çıktığında müşterinizi THH gibi kurumlarla haklarını aramaya yönlendirerek aslında kazanmış olduğunuz parayı da hak etmiyor, devamında da önü alınamaz şekilde mağazacılık anlayışınızı ve müşterinizi e-ticarete kaptırmış oluyorsunuz. Bugün ülkemizde çoğu şey yerinde olmayabilir ancak bunu düzeltmek için çaba harcamamız lazım. Para kazanmak kolay değil, bir müşteriden kendisini mağdur ederek tek seferde alacağınız servet yerine onu memnun ederek alacağınız 5Lira daha mühimdir. Müşteri veli nimettir, işletmelerin ayakta olmasının sebebidir. Bu bağlamda müşterilere sorun çıkarmamak için uğraşan bir sürü satış sitesi halen varken onlara yönelin. Kimse işini riske atmak istemediğinden veya uğraşmak istemediğinden olsa gerek; işletmelerin sahip olduğu 'insiyatif' geçersiz kalmış
Son olarak tekrar edeyim, hiç bir işletme iade gelen ürün yüzünden zarara girmez. Lütfen bu şekilde düşünceniz olmasın
Ürün satın alındığı tarih itibariyle 14 gün içinde kullanılsın veya kullanılmasın, ayıplı ürün gibi; çizik, kırık veya çatlak olmadığı sürece iade edilmesinde herhangi bir sakınca yoktur. Yeni gelen uygulamalarla müşterinin fatura/fiş ibraz etme zorunluluğu da ortadan kaldırılmış, müşteriyi zor durumda bırakmamak adına tüm mali kayıtlar işletmelere devredilmiştir. Hatta ürünle beraber gelen ve ürün üzerinde bulunan koruma jelatinleri vs. gibi ambalaj unsurları da kabahat gösterilemez.
Sanırım tekstil mağazasında çalışan bir arkadaşımızın yorumu vardı...
Müşteriye ürünleri keyfi iade etmekle ilgili sitemleri bulunan yazısını okudum
Örneğin: %10 gibi.
Bir mal satışa hazırlanırken hesabı yapılır. Yani bugün 10.000TL'ye alacağınız bir 2080Tİ'ın farbrika maliyeti maksimum 300$ civarında olmalıdır. Ticarette bulunan kar oranları minimum x8 dir. 5Liraya mal edilen ürün 40 liraya satılmadığı sürece kimse işini yapamaz
Tekstil ve diğer farklı sektörlerde bu x50'ye kadar çıkmaktadır. En basiti bugün satın aldığınız 1300$'lık telefonun maliyeti maksimum 400$'dır. Şimdi bu bilgilere göre üretici, dağıtıcı ve satıcı olmak üzere; alanın, satmak için minimum 2 kat kar eklediği bir zincirde müşterinin satın aldığı ürünü keyfi iade etmesi kadar doğal bir durum olamaz.
Ayrıca ürünün iade edilmesi istendiğinde ambalajı açılmış olması gerekçesiyle, 2.el fiyatı üzerinden iade alınmasına karşı olan sempatik düşünce ise, telefoncular gibi köylü kurnazı esnafların insanlara dayattığı ve kabul ettirdiği bir anlayıştır. Hatta öyle ki bu düşünce bile artık normal görülmekte...
Bir müşteriyi, sadece ürünü satın alıp gidene kadar değil; keyfi iade etmek istediğinde, arızalandığında veya herhangi bir sorun oluştuğunda da yanında olursanız kazanırsınız. Bugün Avrupa'da mağazacılığın geriye düşmemesinin tek sebebi müşteri ilişkileridir. Siz işletme veya satıcı taraf olarak ay içerisinde sorunsuz yaptığınız ve karını kazandığınız yüzlerce satış içerisinde, 10-15 adet iade/değişim çıktığında müşterinizi THH gibi kurumlarla haklarını aramaya yönlendirerek aslında kazanmış olduğunuz parayı da hak etmiyor, devamında da önü alınamaz şekilde mağazacılık anlayışınızı ve müşterinizi e-ticarete kaptırmış oluyorsunuz. Bugün ülkemizde çoğu şey yerinde olmayabilir ancak bunu düzeltmek için çaba harcamamız lazım. Para kazanmak kolay değil, bir müşteriden kendisini mağdur ederek tek seferde alacağınız servet yerine onu memnun ederek alacağınız 5Lira daha mühimdir. Müşteri veli nimettir, işletmelerin ayakta olmasının sebebidir. Bu bağlamda müşterilere sorun çıkarmamak için uğraşan bir sürü satış sitesi halen varken onlara yönelin. Kimse işini riske atmak istemediğinden veya uğraşmak istemediğinden olsa gerek; işletmelerin sahip olduğu 'insiyatif' geçersiz kalmış
Son olarak tekrar edeyim, hiç bir işletme iade gelen ürün yüzünden zarara girmez. Lütfen bu şekilde düşünceniz olmasın