Türkiye dışındaki tüm Türk devletlerinin Ruslaşmış olması

Tokiler

Decipat
Katılım
27 Mayıs 2020
Mesajlar
1.531
Makaleler
1
Çözümler
3
Türkiye ve Azerbaycan dışındaki neredeyse tüm Türk devletleri Orta Asya'da. Bu devletlerin de neredeyse tamamı, Azerbaycan dahil olarak Sovyetler Birliğine dahildi. Zaten Azerbaycanlıların dilinde de Rusça'dan esintiler var. Orta Asya'daki herhangi bir Türk devletine gittiğinizde sokaktaki insanların, Sadece Rusça konuştuğunu göreceksiniz. Çoğunluğu da Türk olmadığını iddia ediyor zaten. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Rusya'nın bunları asimile etmesi ve başarmasına nasıl bakıyorsunuz?
 
Orta Asya'daki herhangi bir Türk devletine gittiğinizde sokaktaki insanların, Sadece Rusça konuştuğunu göreceksiniz.

Hepsinde sadece Rusça konuşulduğu kısmı yanlış. Azerbaycan - Azerice (Azerbaycan Türkçesi) konuşur. Özbekistan'da Özbekçe (Özbek Türkçesi) yaygındır ki Özbekler bu etnik kimliğini görece daha çok korumuşlardır. Bir Özbekle, Azeri birine göre biraz daha zor iletişim kurarsın ama ortak çok nokta vardır. Rusça yaygın konuşuluyor dediğin yer sanırım Kazakistan ve Kırgızistan ki onlarda da dediğin kadar yaygın değil. Rus değil Türk etnik kökenlerine sahip olan halk Kazakça ve Kırgızca konuşurlar. Rus etnik kökenli kişi oranları da çok yüksek değildir bu 2 ülkede. Türkmenistan'da Türkmence konuşulur, burada da aktif olarak Rusça konuşan kişi oranı %10'un altında.

Çoğunluğu da Türk olmadığını iddia ediyor zaten.
Bu da yanlış. Azınlık köken Sovyetler tarafından yerleştirilmiş durumda, oradakilerin çoğu tam tersine kendilerini "gerçek Türk" olarak görürler. Rus/Ukrayna kökenli olmayanlara gidip siz Türk değilsiniz deme, senin için işin sonu iyi bitmez. :D Konuştukları diller ile bizim dilimizin ortak çok noktası var, aradaki fark onlarda Arapça etkisi neredeyse yok ve Farsça etkisi daha az. Eski Türkçeye çok daha yakın dillere sahipler.
 
Son düzenleme:
5 Yıl Kırgızistan'da okumuş biri olarak söylüyorum, Kırgızlar yer yüzünden yok olsa hiç üzülmem. Bu kadar dandik bir ülke yoktur. Halkı o kadar eğitimsiz ki, polis bile rüşveti hak olarak görüyor. Rüşvetçi polis var demiyorum, rüşveti doğal hakkı olarak görüyor ve halk bunu yadırgamıyor. Hastaneler ayrı dert, giderseniz hasta olmayın. Doktora ne kadar rüşvet verirseniz o kadar muamele görürsünüz.

Üniversitelerin çoğunda not almak istiyorsanız öğretmenlere rüşvet vermelisiniz. İşiniz mahkemeye kalırsa, davayı hamkime daha çok rüşvet veren kazanır. İş yeri açarsınız, polis gelir bedava alışveriş yapar. Bu itleri uzak tutmak için polis müdürüne ya da milletvekillerine hediye göndermeniz gerekir.
Türkleri falan sevmiyorlar. Türkiye'ye gelince abi çeken tipler, ülkesine dönünce Türk öğrencileri kazıklıyor. Kırgızistan temel olarak kuzey - güney çatışması yaşıyor zaten. Kendi içinde Kırgızlar birbirlerini vatandaş olarak görmüyor. Kurmancan Datka'dan beri bölünmüş aşiretler. Ama geleneklerine çok bağlılar. Kan davası gibi gelenekleri hayatta tutuyorlar.

Okuduğum dönem Almatı'yı da, Buhara'yı da gördüm. Çok farkı yok. Kazakların biraz daha durumu yerinde ama bir ahlaki temel yok. Eğitim yok ki ahlak olsun. Devletlerin yönetim şekilleri zaten durumu açıklıyor. Orta Asya'daki tüm Türki devletler aşiret yönetimidir. Hani biz kendi ülkemizdeki demokrasiyi eleştiriyoruz ya, seçim kazanmış olmak yasalara uymayacağınız anlamına gelmez. Size oy vermeyenlerin de hakkını gözetmezseniz buna demokrasi denemez diye. Mecliste aynı aileden kaç kişi olabilir sizce?

Türkmenistan başkanı diktatörün dibidir. Biraz internette araştırırsanız kaç guiness rekoru kırdıklarını öğrenebilirsiniz. Özellikle at şekilli pastadan ben çok etkilendim. Sonuçta adamlarda at bakanlığı var. Özbekistan yıllarca Özal/Demirel dönemindeki anlaşmazlık yüzünden Türkiye'ye hava sahasını kapadı. Pazara normalde boş pazar çantasıyla gidilir, Özbekistan'da tomar tomar paralarla gidip 3-5 kilo pazar alışverişi yapıyordu millet. Ama sorarsan Ultra süper demokratikler. Onlardaki demokrasi Uganda'da yok. Kazakistan'ın doğal zenginlikleri olmasa onlar da aynı ürünün yeşili.

Azerbaycan çok mu farklı? Kendi karısını milletvekili bile değilken devlet başkan vekili yapmak hangi demokraside var? Yapar yapamaz demiyorum, halk buna neden ses çıkarmaz?
 
5 Yıl Kırgızistan'da okumuş biri olarak söylüyorum, Kırgızlar yer yüzünden yok olsa hiç üzülmem. Bu kadar dandik bir ülke yoktur. Halkı o kadar eğitimsiz ki, polis bile rüşveti hak olarak görüyor. Rüşvetçi polis var demiyorum, rüşveti doğal hakkı olarak görüyor ve halk bunu yadırgamıyor. Hastaneler ayrı dert, giderseniz hasta olmayın. Doktora ne kadar rüşvet verirseniz o kadar muamele görürsünüz.

Üniversitelerin çoğunda not almak istiyorsanız öğretmenlere rüşvet vermelisiniz. İşiniz mahkemeye kalırsa, davayı hamkime daha çok rüşvet veren kazanır. İş yeri açarsınız, polis gelir bedava alışveriş yapar. Bu itleri uzak tutmak için polis müdürüne ya da milletvekillerine hediye göndermeniz gerekir.
Türkleri falan sevmiyorlar. Türkiye'ye gelince abi çeken tipler, ülkesine dönünce Türk öğrencileri kazıklıyor. Kırgızistan temel olarak kuzey - güney çatışması yaşıyor zaten. Kendi içinde Kırgızlar birbirlerini vatandaş olarak görmüyor. Kurmancan Datka'dan beri bölünmüş aşiretler. Ama geleneklerine çok bağlılar. Kan davası gibi gelenekleri hayatta tutuyorlar.

Okuduğum dönem Almatı'yı da, Buhara'yı da gördüm. Çok farkı yok. Kazakların biraz daha durumu yerinde ama bir ahlaki temel yok. Eğitim yok ki ahlak olsun. Devletlerin yönetim şekilleri zaten durumu açıklıyor. Orta Asya'daki tüm Türki devletler aşiret yönetimidir. Hani biz kendi ülkemizdeki demokrasiyi eleştiriyoruz ya, seçim kazanmış olmak yasalara uymayacağınız anlamına gelmez. Size oy vermeyenlerin de hakkını gözetmezseniz buna demokrasi denemez diye. Mecliste aynı aileden kaç kişi olabilir sizce?

Türkmenistan başkanı diktatörün dibidir. Biraz internette araştırırsanız kaç guiness rekoru kırdıklarını öğrenebilirsiniz. Özellikle at şekilli pastadan ben çok etkilendim. Sonuçta adamlarda at bakanlığı var. Özbekistan yıllarca Özal/Demirel dönemindeki anlaşmazlık yüzünden Türkiye'ye hava sahasını kapadı. Pazara normalde boş pazar çantasıyla gidilir, Özbekistan'da tomar tomar paralarla gidip 3-5 kilo pazar alışverişi yapıyordu millet. Ama sorarsan Ultra süper demokratikler. Onlardaki demokrasi Uganda'da yok. Kazakistan'ın doğal zenginlikleri olmasa onlar da aynı ürünün yeşili.

Azerbaycan çok mu farklı? Kendi karısını milletvekili bile değilken devlet başkan vekili yapmak hangi demokraside var? Yapar yapamaz demiyorum, halk buna neden ses çıkarmaz?
Azerbaycan dahil, Türkiye dışındaki tüm Türk devletlerinin başında diktatörler var. Türkiye'de o kadar ileri gidilmiyor, Azerbaycan'da muhalif partinin baş üyelerini tutuklamışlığı var yöneten ailenin. Hepsi aynı nane bunların. Bu arada benim de yakın bir akrabam Kırgızistan'da müzik öğretmenliği yapıyor. Sizin dediğinizden ne eksik ne fazlasını anlatıyor. O kadar doğru ve net anlattınız ki... Resmen b** götürüyor Orta Asya Türk devletlerini. FOX TV spikerinin, sırf, karısını çok yüksek yerlere getiren Aliyev'i eleştirdiği için işinden atılması da üzücü...
 
Arkadaşlar ya siz yaşadığınız ülke gerçeklerinin farkında değilsiniz ya da şaka yapıyorsunuz.

1- Öğrencilerin nasıl kazıklandığını görmek isterseniz sıradan bir Anadolu şehrine gidip yerel esnafın "kafir" olarak gördüğü o üniversiteli gençlere nasıl kazık yasladığını görün. Kırgızlar zaten yabancı olarak gördükleri Türkiye Cumhuriyeti öğrencilerini kazıklamışlar çok mu? Yoldan rastgele bir yabancı turist çevirin, aralarında taksici ya da mekan sahipleri tarafından dolandırılmayan 1 tane var mı bakın. İliklerimize kadar işlemiş bir konuda başkalarını eleştirme hakkımız olamaz.

2- Onların çoğu kendilerini "gerçek" Türk olarak gördükleri için bizleri asimile olmuş "batılı" olarak kabul ediyorlar ki bu bir yerde doğru. Arap, Fars, Balkan ve son 150 yılda Fransız geleneklerinden o kadar çok şeyi benimsedik ki yaşam kültürü olarak eski Türk adetlerinin bazılarından uzaklaştığımız ortada. İzole yaşamamış olan en az yarımızın gen havuzları da karışmış durumda.

3- Eğitim konusu burada çok mu mükemmel? Doğu şehirlerini geçtim, gidin Ege ve Trakya şehirlerinde anketörlük yapın ve ne kadar fazla oranda kişinin okuma yazma bilmediğini görün. %99'luk okur yazarlık oranıyla alakamız yok. O %1 sürekli anketörlere denk geliyor öyle mi?

4- Demokrasiye hiç girmeyelim. Bu ülkede daha geçen yıl sırf kaybettikleri için seçim yenileten üstüne öncesinde sandığa gitmemiş yüz binlerce kişinin tepesini attırıp sandığa götürten bir ülkeyiz. Gidin bakanlıkların/valiliklerin/rektörlüklerin başındakilere ve vasıflarına bakın, normal bir ülkede hangisi oralara getirilirdi? Hepsi ülkeyi yöneten tek kişinin ailesi, akrabaları, eski cemaatleri ve arkadaşlarından oluşuyor. Rektörlük seçimleri göstermelik yapılıyor, istenen kazanmayınca tek bir yerden emirle 3. hatta 4. sıradaki rektör adayı o koltuğa getiriliyor. Ortalama üstü bir doktora öğrencisinin akademik atıf sayısı kadar atıf almamış, akademik makale yazmamış onlarca rektör var bu ülkede. Muhalefet yapan kimsenin barındırılmasına izin vermiyor ve siz bu ülkenin vatandaşı olarak başka ülkeleri mi demokrasi tarafından gömüyorsunuz? Çok komik cidden.

5- Rüşvet olayının burada farklı olduğunu sanıyorsanız çok yanılıyorsunuz. Doğru düzgün 4 işlem bile bilmeden mühendislikten mezun olanlar nasıl diploma alıyorlar? Lüks arabasıyla kırmızı ışığa uymayıp yaya geçidinde milleti ezenler nasıl serbest bırakılıyorlar sanıyorsunuz? Oraya göre fark, burada hâlâ onurlu bir kısım insanın bu rüşvet kültürünü benimsemeyi reddetmesi. Bir ihtimal bu kişilerden birine denk gelme korkusuyla çoğu kişi cürret edemiyor ama şu ana kadar kaç tane "keyfi" uygulamadan bu şekilde çıkıldığına şahit olduğum olayların listesini buraya yazsam okurken yarım saat harcarsınız.

Kısacası çuvaldızı kendinize batırmadan başkalarını eleştirmeyin.
 
Son düzenleme:
Arkadaşlar ya siz yaşadığınız ülke gerçeklerinin farkında değilsiniz ya da şaka yapıyorsunuz.

1- Öğrencilerin nasıl kazıklandığını görmek isterseniz sıradan bir Anadolu şehrine gidip yerel esnafın "kafir" olarak gördüğü o üniversiteli gençlere nasıl kazık yasladığını görün. Kırgızlar zaten yabancı olarak gördükleri Türkiye Cumhuriyeti öğrencilerini kazıklamışlar çok mu? Yoldan rastgele bir yabancı turist çevirin, aralarında taksici ya da mekan sahipleri tarafından dolandırılmayan 1 tane var mı bakın. İliklerimize kadar işlemiş bir konuda başkalarını eleştirme hakkımız olamaz.

2- Onların çoğu kendilerini "gerçek" Türk olarak gördükleri için bizleri asimile olmuş "batılı" olarak kabul ediyorlar ki bu bir yerde doğru. Arap, Fars, Balkan ve son 150 yılda Fransız geleneklerinden o kadar çok şeyi benimsedik ki yaşam kültürü olarak eski Türk adetlerinin bazılarından uzaklaştığımız ortada. İzole yaşamamış olan en az yarımızın gen havuzları da karışmış durumda.

3- Eğitim konusu burada çok mu mükemmel? Doğu şehirlerini geçtim, gidin Ege ve Trakya şehirlerinde anketörlük yapın ve ne kadar fazla oranda kişinin okuma yazma bilmediğini görün. %99'luk okur yazarlık oranıyla alakamız yok zaten çıkın dışarıda 2 kişiyle sohbet edin de halkın hayata bakış açısının ne olduğunu görürsünüz. O %1 sürekli anketörlere denk geliyor öyle mi?

4- Demokrasiye hiç girmeyelim. Bu ülkede daha geçen yıl sırf kaybettikleri için seçim yenileten üstüne öncesinde sandığa gitmemiş yüz binlerce kişinin tepesini attırıp sandığa götürten bir ülkeyiz. Gidin bakanlıkların/valiliklerin/rektörlüklerin başındakilere ve vasıflarına bakın, normal bir ülkede hangisi oralara getirilirdi? Hepsi ülkeyi yöneten tek kişinin ailesi, akrabaları, eski cemaatleri ve arkadaşlarından oluşuyor. Rektörlük seçimleri göstermelik yapılıyor, istenen kazanmayınca tek bir yerden emirle 3. hatta 4. sıradaki rektör adayı o koltuğa getiriliyor. Ortalama üstü bir doktora öğrencisinin akademik atıf sayısı kadar atıf almamış, akademik makale yazmamış onlarca rektör var bu ülkede. Muhalefet yapan kimsenin barındırılmasına izin vermiyor ve siz bu ülkenin vatandaşı olarak başka ülkeleri mi demokrasi tarafından gömüyorsunuz? Çok komik cidden.

5- Rüşvet olayının burada farklı olduğunu sanıyorsanız çok yanılıyorsunuz. Doğru düzgün 4 işlem bile bilmeden mühendislikten mezun olanlar nasıl diploma alıyorlar? Lüks arabasıyla kırmızı ışığa uymayıp yaya geçidinde milleti ezenler nasıl serbest bırakılıyorlar sanıyorsunuz? Oraya göre fark, burada hâlâ onurlu bir kısım insanın bu rüşvet kültürünü benimsemeyi reddetmesi. Bir ihtimal bu kişilerden birine denk gelme korkusuyla çoğu kişi cürret edemiyor ama şu ana kadar kaç tane "keyfi" uygulamadan bu şekilde çıkıldığına şahit olduğum olayların listesini buraya yazsam okurken yarım saat harcarsınız.

Kısacası çuvaldızı kendinize batırmadan başkalarını eleştirmeyin.

1- hiç böyle bir şey yaşamadım, yaşayanı da görmedim. Şunu da söyleyeyim, yaşadığın ülkeden bu kadar rahatsız isen kimse seni tutmuyor, gidebilirsin.

2-Bu yazdığın o kadar saçma ki... Acaba kim Ruslar ile yıllarca yaşayıp, üstüne üstlük kendi dillerini bile konuşmuyor? Yüzlerce yıldır hiçbir ülkenin boyunduruğu altına girmemiş bir devlet mi daha az asimile olmuştur, yoksa yıllarca Ruslarla yaşamış bir millet mi? Cidden o ülkede yaşayan bir insandan daha iyi bildiğini mi sanıyorsun? Orada yaşayan kime sorsan ne eksik ne fazla anlatır.

3-Öyle kuru kuru konuşmakla olmuyor, delil göster bana delil. Senin o "halk" dediğin kişiler de geçmişteki imkansızlıklar yüzünden okuyamamış, kendini geliştirememiş kesim. Senin bir elin yağda bir elin balda olabilir. Dönemin şartlarına göre değerlendireceksin.

4-Ülkemizde böyle şeyler zaten var ancak diğer devletlerde bu arşa çıktı. Kimse inkar etmedi bunların olduğunu.

5-Burada kesinlikle yanlış düşünüyorsun. Benim baba tarafından akrabalarım Kırıkkale ve çevresinde yaşadığı için zamanında neredeyse hiç imkan yoktu. Oralı halkın %50'si ya asker ya polis olur. Benim neredeyse baba tarafındaki tüm akrabalarım ya devlet memuru, ya asker, ya da polis idi. Tabi emekli oldular. Her neyse, konuya dönelim. Bu ülkede ne olduğunu, ne döndüğünü, hiçbir asker veya polisten daha iyi bilemezsin. Kusura bakma ama oturduğun yerden iftira atmakla olmuyor o iş. Babam emekli general. Türkiye'nin yarısından fazlasını görmüşüzdür tayinler ile. Rütbesi yüksek olduğu için de görev yaptığı şehirdeki tüm askerleri adı gibi bilirdi. Tabi Jandarma idi babam. jandarma, polisin kırlarda, teröristlerle sürünen versiyonu denebilir. Bir nevi polis. İnan bu ülkede zannettiğin kadar vicdansız insan yok. Annem ise yıllardır envai çeşit askeri devlet dairesinde memur olarak çalıştı. Ne böyle bir olaya annem denk geldi, ne de babam. Tabi rüşvet alan var mı? Elbette vardır. O diploma işleri eskidendi. dedem anlatırdı, Türkeş döneminde MHP'li isen üniversite diploması almak çok kolaydı. Dedem de devletin Almanlar ile yaptığı tarım projesinde çalışırdı. Yaşadığı şehirdeki herkesle arası iyiydi. Civardaki bir okul müdürüyle de iyi arkadaştı. O adam MHP'li idi. Dedemi çok severdi. Hatta bir gün dedeme, gel sana bir üniversite diploması yazalım, lazım olur bile demiş :D,Dedem de diploma istemiyorum demiş. Yani o işler eskide kaldı. Artık yok merak etme :D
 
yaşadığın ülkeden bu kadar rahatsız isen kimse seni tutmuyor, gidebilirsin.
Buna karar verecek kişi sen değilsin. Haddini aşarsan fazlasıyla cevap veririm, doğru düzgün üslupla cevap vereceksen sayfalarca tartışırım. Bu ülkede bir şeyler değişsin diye uğraşıyorken kimsenin bana böyle bir şey deme hakkı yok. Bu ülkeye döviz sokuyorum, kazancımın 1/3'ünü direkt kendi elimle gidip beyan edip vergi olarak veriyorum, bir sürü üniversite öğrencisine okullarına devam edebilsinler diye burs veriyorum, kendim gibi annesiz babasız büyümek zorunda kalan bu ülke çocukları için gönüllü bir sürü şey yapıyorum. Sonra biri bana çıkıyor ülke gerçeklerini söylüyorum diye bu ülkeden git diyor. Haddine mi? Kendi öz eleştirisini yapmayan kimse gelişemez, benden sana tavsiye. Bazı şeyleri eleştir ki sonra onları düzeltmek için çabala.

Acaba kim Ruslar ile yıllarca yaşayıp, üstüne üstlük kendi dillerini bile konuşmuyor?
Onlar gayet kendi dillerini konuşuyorlar, Sovyet zamanlarında mecburen Rusça öğrenmiş kesim olması kendi dillerini konuşmadıkları anlamına gelmiyor. Aç da resmi dillerine ve ne kadarlık kesimler kullanıyor diye bir bak.

Senin o "halk" dediğin kişiler de geçmişteki imkansızlıklar yüzünden okuyamamış, kendini geliştirememiş kesim.
Oradaki imkansızlıklardan okuyamamış kesim için laf ediliyorsa buradakilere de laf edersin o zaman. Sana diyorum, git birkaç gün batı şehirlerinde anketörlük yap anlarsın o zaman okur yazar olmayan oranın sanıldığından ne kadar fazla olduğunu. Ben yaptım, gördüm ve sana da bana inan demek yerine git birkaç gün anketörlük yap diyorum.

Ülkemizde böyle şeyler zaten var ancak diğer devletlerde bu arşa çıktı. Kimse inkar etmedi bunların olduğunu.
Zaten sorun da bu, buradaki durumun onlara olan gidişatını göz ardı ederek onları eleştirmek saçma.

Burada kesinlikle yanlış düşünüyorsun. Benim baba tarafından akrabalarım Kırıkkale ve çevresinde yaşadığı için zamanında neredeyse hiç imkan yoktu.
Kendi elinde kalmış bileti satmak için hiç verilmemesi gereken nizami park için ceza yazıp, o bileti o araba sahibine satınca makbuzu yırtıp atan polis de gördüm. Kendi müvekkilinin kaybetmesi için rüşvet kabul eden avukat da gördüm. Doğru düzgün derse gitmeden hem de Bilkent gibi bir okulda 4 işlem bilmeden mühendislikten mezun edilen de gördüm. Hakkı olmayan mirastan pay almak için hakim yemleyip saçma bir nedenden tüm özlük haklarına sahip mirasçıdan mirasın çalındığını da gördüm. Burada hepsini saysam yarım saat okursun. Bak yukarıda ne demişim: Oraya göre fark, burada hâlâ onurlu bir kısım insanın bu rüşvet kültürünü benimsemeyi reddetmesi. Senin çevren bu kişilerden olabilir ama hayat tecrüben arttıkça bunlara zaman içinde biriktire biriktire şahit oluyorsun.

Bu ülkede ne olduğunu, ne döndüğünü, hiçbir asker veya polisten daha iyi bilemezsin. Kusura bakma ama oturduğun yerden iftira atmakla olmuyor o iş.
Dayım eski emniyet amirlerinden. Baba tarafımda 1 general, 2 albay ve alt rütbelerden istifa etmiş epey kişi var. Ailemde asker ve doktordan bol bir şey yok, bunları bana anlatma.
 
Son düzenleme:
Buna karar verecek kişi sen değilsin. Haddini aşarsan fazlasıyla cevap veririm, doğru düzgün üslupla cevap vereceksen sayfalarca tartışırım. Bu ülkede bir şeyler değişsin diye uğraşıyorken kimsenin bana böyle bir şey deme hakkı yok. Bu ülkeye döviz sokuyorum, kazancımın 1/3'ünü direkt kendi elimle gidip beyan edip vergi olarak veriyorum, bir sürü üniversite öğrencisine okullarına devam edebilsinler diye burs veriyorum, kendim gibi annesiz babasız büyümek zorunda kalan bu ülke çocukları için gönüllü bir sürü şey yapıyorum. Sonra biri bana çıkıyor ülke gerçeklerini söylüyorum diye bu ülkeden git diyor. Haddine mi? Kendi öz eleştirisini yapmayan kimse gelişemez, benden sana tavsiye. Bazı şeyleri eleştir ki sonra onları düzeltmek için çabala.
Sana kaba bir şey söylemedim. Üslubum da yanlış değildi. Bu ülkeden gideceksin demedim farkındaysan. Beğenmiyorsan gidebilirsin dedim. Kimse seniz zorla tutmuyor. Kendi ülkeni aşağılarsan bu cevabı alırsın.
 
Kendi ülkeni aşağılarsan bu cevabı alırsın.
Bir şeyleri eleştirmek, gerçekleri görüp bunları söylemek ne zamandan beri aşağılamak oldu? Şu saçma kafa yapısından çık, her şey eleştirilebilir. Her şeyi mükemmel yaptığımız için bu durumdayız değil mi? Otur da biraz düşün, nerelerde hata yapıyoruz? Neden bu kadar kişi başka ülkelere kaçmaya çalışıyor? Neden her geçen yıl daha da dibe batıyoruz?

Yıllardır bu ülkeden gidecek maddi güce de, birlikte çalıştığım ve beni orada isteyen bir şirket iş birliğine de sahibim. Bu ülkede "inadına" kalıyorum bir şeyleri kendi çevremde düzeltmek için. Sonra biri geliyor ülkede olanları, şahit olduklarımı anlatıyorum ve eleştiriyorum diye bunu aşağılamak olarak görüyor. Bu kafa yapısının sonucunu 1950'lerden beri görüyoruz ve hâlâ inatla eleştirmeme tabusuna devam ediyorsunuz.

Sen bana, park cebinde nizami park halindeyken bana çarpan resmi plakalı aracın ve sonucunda benim haksız çıkarılmamın açıklamasını yap. Sen bana özlük haklarına sahip olup erkek çocuğun mirasın %75'ini ve annesinin de %25'ini alması gerekirken yemlenen hakim yüzünden mirasın yarısı çalınan ve kız kardeşe verilen davanın açıklamasını yap. Sen bana bu ülke kahramanlarının hak ettikleri mevkilere gelmemesi için bir cemaate yem edilmesinin açıklamasını yap. Sen bana sırf parası var diye böbrek nakli sırasında rüşvetle kendisinden öncekilerin hakkının çalınıp ölümüne neden olunan insanların açıklamasını yap.

Bu ülkede demokrasi son birkaç yıldır hiç yok, seçimle kaybedilen yerler kayyumla geri alınıyor. Bu ülkede rüşvet almayı kabul eden onursuz insanlar yüzünden sayısız insanın hakkı gasp ediliyor. Bu ülkede saçma sapan şeylere milyarlar harcandığı için insanların gelecekleri çalınıyor. Bu ülkede 3-4 tane camisi olup 1 tane düzgün okul yapılmadığı için köylerde bir sürü genç cahil bırakılıp cemaatlere yem ediliyor.

Bu gerçekleri eleştirmek aşağılamak değil, bazı şeylerin farkına varıp bir grup insanın en azından kendi çevresinde bu saçmalıkları düzeltmesi için atması gereken ilk adımdır.
 
Son düzenleme:

Geri
Yukarı