Merhaba!
Yine uzun zaman oldu ki buralarda yokum. Yurtta ve Dünya’da olan gelişmeleri yorumlamaya devam edeceğim. Bu yazılar ve devamı ne denli beğenilecek takdiri size bırakıyor, yolculuğum boyunca bu yazının bitmesini umuyorum.
Gündem Başlıklarımız: Çulsuza marka lükslüğü - iPhone Choose, Media Markt’ın Online Market girişimi, Müptelayız Müptela Hülooooğğğ! (Samsung içerir), “Benim Hayatım Film Olum!” - Steve Jobs.
Çulsuza marka lükslüğü - iPhone Choose
Bir ürün almadan önce ya lüksünü ya da ucuzunu isteriz hep. Yani Fiyat/Performansmış falan hikâye bizim için. Telefon standartını değiştiren Apple kapalı kaynak olması ve kullanım basitliği ile birçoğumuzun cebine taht kurmuş durumda. Her ne kadar kimimiz bu telefonu aldığımızda bize itibar katacağınız düşünüyor olsakta işin gerçeği pekte değişen bir durum yok. Hatta haberi bile var bunun.
Bu komik detaylar bir yana kendinden önce kapları gelmeye başlayan iPhone 5C’nin halen ne olacağı belirsiz. Her geçen gün yeni bir haberi iddaa edilen telefonun hem fikir olduğumuz kısmı normal iPhone’a göre ucuz olacağı. iPad Mini’yi bile nazla çıkartan Apple ucuz cihaz konusunda bizlere isteyerek bir şeyler sunacağı pek beklenmese de, konu ile ilgili beklentilerimi şu şekilde özetleyim;
Apple’dan resmi bir açıklama gelmesede gelen resimler ve ön görüler şimdilik birşeyler olacağa benziyor. Tabii bu işin sonu lütfen iPhone’nin diğer modelleri gibi uçuk saçık animasyonlardan veya Eric Cartman’ın iPad’i gibi olmasın.
Media Markt kendini online satış mağazasını açtı.
Bugün Media Markt’ı bilmeyen yoktur. Tezgâhtarız satış yöntemi ile faaliyet gösteren Media Markt’ı az çok büyük şehre taşınınca sevip saymaya başladım. Türkiye’de faaliyete geçtikten uzun bir zaman sonra Online satışa başlayan Media Markt bu işe hem geç atılması hem de yeni hizmetleri ile --(Türkiye’de bir ilk değil bunu baştan söyleyim)-- iyi bir iş yaptığını düşünmüştüm.
Ta ki bugüne kadar.
BİM’in Türkiye’ye ASUS’un 7inc’lik ucuz ME172 tabletlerini bizlere sunması ile akıllara yer edinmiş o tableti internet mağazacılığına özel 249TL’ye satın alacaktım. Üye olmadan fatura kestirebilme, Paypal ile ödeme, Mağazadan teslim en çok hoşuma giden özelliklerinden oldu.
Ürünü bir heyecan ile attım sepete. Ödeme sayfasına ve talimatlara koşan ben onaya bastığım anda bir yönlendirme geldi ve ödemeleri kabul etmedi durdu. Dedim her halde Paypal’dan? Havale edeyim dedim, “CIK!”. Kredi Kartı?
“-Ödemede hata oldu”…
Müşteri hizmetleri aranır--(özet geçicem)--:
Alfa: Üründe ödeme yapamıyorum?
MH: Bir saniye lütfen hatta kalın.
Alfa: (bekler)
MH: Şu an sistemimizde yoğunluktan kaynaklı sorun oluşmuş olabilir ilerleyen saatlerde tekrar deneyin.
Alfa: Teşekkürler.
--iki saat boyunca süren denemeler sonunda yeniden müşteri hizmetleri aranır--
Alfa: Üründe denedim ödeme yapamıyorum ödeme sayfanızda bir sorun var? (normalden bir perde yüksek ses tonu ile)
MH: Hatta kalın lütfen…
Alfa: Kalalım bakalım
--jenerikler müzikler---
MH: Sorununuz ödeme yapamamaktı değil mi?
Alfa: Evet hiçbir şekilde ödemde yapamıyorum, Havale, Paypal, Kredi Kartı… Hiç biri olmuyor!
MH: Hatta kalın lütfen…
Alfa: --fesuphanallah--
--uzun bir zaman sonra--
MH: Sayfada veya sistemde talep fazlalığı olabilir… İler.. Saat… Tek.. Dene…
Alfa: --ÇAT--
Bu nedir abi ya? Kaç zamandır ülkede 30’a yakın mağaza açıyorsun, Avrupa’nın deviyim diye geçiniyorsun --fiyatları her şeyde her koşulda çok düşükmüş gibi-- bültenlere dünya para yatırıyorsun ee sonuç? Online mağazanda bile E-Tahsilat kullanıyorsun? Evet Marketing biraz pahalı ama piyasa ile rekabet edeceksen biraz çaba göstersene? İnsanlar büyük bir heves ile senden alışveriş yapacaklar, herşeyin kusursuz olmasını isteyen müşterine nedir bu cilve?
Bu saatten sonra Media Markt’dan elektronik eşya almayı pek düşünmem. Kendilerinden aldığım kulaklığında garantisinden faydalanmayı beklerim sadece. Buda benim müşteri hakkımdır diye düşünüyorum. --tabii koca firma benden batacak da değil. Biliyorum.--
En azından başka müşterilerinize E-Esnaflık yapmayın.
Müptelasıyız Samsung Başgaaaaan!
Güney Kore’nin bağırlarından kopup tüm dünyaya yayılan bu firma, Türkiye’de en çok Samsung E-250 ile tanınmıştır. Nokia’nın 3310 tayfasını pek tatmin etmesede, Türkiye tedarikçisi Başarı’nın büyük bir çılgınlıkla telefonun fiyatını 99TL’ye çekmeyi başarmıştır.
Yazının girişinde bahsettiğim gibi Apple’nin telefona olan bakış açısını doğru zamanlama ile değiştirmesi üstüne Google’nin boş durmaması HTC ile başlayıp, Samsung ile daha güzel işlere imza atması dünya çapında takdire şayan bir etkinliktir değerli okurlar.
Bugün hangi tarafımıza dönersek dönelim etrafımızın Samsung ile dolu olması ona olan müptelalığımızın bir parçasıdır. Sadece Telefon veya Akıllı Telefon değil, Beyaz Eşya, SMART TV gibi bir çok işte öncülüğünü altın harflerle yazdırmıştır kendileri.
Tabii bu başarının bir kısmını ne yalan söyleyim Android’e borçlu.
Ama bu ne kadara sürer bilmiyorum.
Android Geliştirici Günleri ’13 notlarımda olduğu gibi Samsung’un Intel ile geliştirdiği yeni bir işletim sistemi var: TiZEN!
Tizen ve Samsung planları başka bir yazıda sizlerle olacak. Bunu burada şimdilik dosya altına iteliyorum.
“Benim Hayatım Film Olum!”- İmza: Steve Jobs.
Teknoloji dünyasının engin dâhilerinden --(Tabii Dennis Ritchiedeğil benim için ama yinede üstat sayılan)-- Steve Jobs’un önce kitabı, sonra filmi çıktı. JOBS adı ile sinemada kendini gösteren filme tatil aralığında gittim. --(gittik çünkü başkada film yoktu)--
IMDb’de düşük notlar alması ve Sinemalar.com’un puanlamayı pek tutturamaması --(biraz fazla çünkü)-- tartışmaları beraberinde getirdi. Yinede Apple’yi azda olsa kullanıp nasıl olduğunu merak eden için güzel. Ama koca Jobs’u da filme sığdırmak?
Buna rağmen “Silikon Vadisinin Korsanları” veya Jobs kitaplarının daha iyi bir alternatif olduğu söyleniyor.
Kitap konusunda hem fikirim. İş Yayınlarından “Ve Steve Jobs Apple’ı Yarattı"’yı okuyabilirsiniz. Ama yok ben kılı kırk yarıcam diyorsanız, tuğla gibi olan Jobs kitapları var.
Vallahi film çıktın Steve Jobs...
Yolculuğum tek mola ile Turkcell’in bana yardımcı olduğu --(telefonu yolculuğun başından sonuna kadar modem yaptık)-- Avea’nın sıçışa geçtiği bu yolculukta yazı baya uzun oldu. İyisi mi ben şimdi toparlanıp yazıyı eve yayınlayım.
Dipnotumu incelemeyi unutmayın. --Otur otur içim şişti-- Sevgiler…
Alfa
Yine uzun zaman oldu ki buralarda yokum. Yurtta ve Dünya’da olan gelişmeleri yorumlamaya devam edeceğim. Bu yazılar ve devamı ne denli beğenilecek takdiri size bırakıyor, yolculuğum boyunca bu yazının bitmesini umuyorum.
Gündem Başlıklarımız: Çulsuza marka lükslüğü - iPhone Choose, Media Markt’ın Online Market girişimi, Müptelayız Müptela Hülooooğğğ! (Samsung içerir), “Benim Hayatım Film Olum!” - Steve Jobs.
Çulsuza marka lükslüğü - iPhone Choose
Bir ürün almadan önce ya lüksünü ya da ucuzunu isteriz hep. Yani Fiyat/Performansmış falan hikâye bizim için. Telefon standartını değiştiren Apple kapalı kaynak olması ve kullanım basitliği ile birçoğumuzun cebine taht kurmuş durumda. Her ne kadar kimimiz bu telefonu aldığımızda bize itibar katacağınız düşünüyor olsakta işin gerçeği pekte değişen bir durum yok. Hatta haberi bile var bunun.
Bu komik detaylar bir yana kendinden önce kapları gelmeye başlayan iPhone 5C’nin halen ne olacağı belirsiz. Her geçen gün yeni bir haberi iddaa edilen telefonun hem fikir olduğumuz kısmı normal iPhone’a göre ucuz olacağı. iPad Mini’yi bile nazla çıkartan Apple ucuz cihaz konusunda bizlere isteyerek bir şeyler sunacağı pek beklenmese de, konu ile ilgili beklentilerimi şu şekilde özetleyim;
- Ucuz olmasını ve piyasaya çıkmasını beklerim. En azından ergenler iPhone kullanmak için birbirini yemez.
- Şirketler için beklerim. Aramadan başka hiçbir özelliğini kullanmayan elemanlar veya personeller için hem kapalı kaynak olmasını hem de Apple olsun derseniz gol olur derim.
- Çıkarsa söylentilerde olduğu gibi 300 doların altında satılması abisi iPhone beklenen cihazın iPhone’un yüksek modellerine rakip olması beklenirmi?
- Madem ucuz olacak sunduğu donanım, kullanılan malzeme neleri ön götürecek. Sadece “-alo alo” mu dedirtecek, yoksa iş görür cinstenmi olacak? Umarım “yan sanayi” dediğimiz bir mal çıkmaz ortaya.
Apple’dan resmi bir açıklama gelmesede gelen resimler ve ön görüler şimdilik birşeyler olacağa benziyor. Tabii bu işin sonu lütfen iPhone’nin diğer modelleri gibi uçuk saçık animasyonlardan veya Eric Cartman’ın iPad’i gibi olmasın.
Media Markt kendini online satış mağazasını açtı.
Bugün Media Markt’ı bilmeyen yoktur. Tezgâhtarız satış yöntemi ile faaliyet gösteren Media Markt’ı az çok büyük şehre taşınınca sevip saymaya başladım. Türkiye’de faaliyete geçtikten uzun bir zaman sonra Online satışa başlayan Media Markt bu işe hem geç atılması hem de yeni hizmetleri ile --(Türkiye’de bir ilk değil bunu baştan söyleyim)-- iyi bir iş yaptığını düşünmüştüm.
Ta ki bugüne kadar.
BİM’in Türkiye’ye ASUS’un 7inc’lik ucuz ME172 tabletlerini bizlere sunması ile akıllara yer edinmiş o tableti internet mağazacılığına özel 249TL’ye satın alacaktım. Üye olmadan fatura kestirebilme, Paypal ile ödeme, Mağazadan teslim en çok hoşuma giden özelliklerinden oldu.
Ürünü bir heyecan ile attım sepete. Ödeme sayfasına ve talimatlara koşan ben onaya bastığım anda bir yönlendirme geldi ve ödemeleri kabul etmedi durdu. Dedim her halde Paypal’dan? Havale edeyim dedim, “CIK!”. Kredi Kartı?
“-Ödemede hata oldu”…
Müşteri hizmetleri aranır--(özet geçicem)--:
Alfa: Üründe ödeme yapamıyorum?
MH: Bir saniye lütfen hatta kalın.
Alfa: (bekler)
MH: Şu an sistemimizde yoğunluktan kaynaklı sorun oluşmuş olabilir ilerleyen saatlerde tekrar deneyin.
Alfa: Teşekkürler.
--iki saat boyunca süren denemeler sonunda yeniden müşteri hizmetleri aranır--
Alfa: Üründe denedim ödeme yapamıyorum ödeme sayfanızda bir sorun var? (normalden bir perde yüksek ses tonu ile)
MH: Hatta kalın lütfen…
Alfa: Kalalım bakalım
--jenerikler müzikler---
MH: Sorununuz ödeme yapamamaktı değil mi?
Alfa: Evet hiçbir şekilde ödemde yapamıyorum, Havale, Paypal, Kredi Kartı… Hiç biri olmuyor!
MH: Hatta kalın lütfen…
Alfa: --fesuphanallah--
--uzun bir zaman sonra--
MH: Sayfada veya sistemde talep fazlalığı olabilir… İler.. Saat… Tek.. Dene…
Alfa: --ÇAT--
Bu nedir abi ya? Kaç zamandır ülkede 30’a yakın mağaza açıyorsun, Avrupa’nın deviyim diye geçiniyorsun --fiyatları her şeyde her koşulda çok düşükmüş gibi-- bültenlere dünya para yatırıyorsun ee sonuç? Online mağazanda bile E-Tahsilat kullanıyorsun? Evet Marketing biraz pahalı ama piyasa ile rekabet edeceksen biraz çaba göstersene? İnsanlar büyük bir heves ile senden alışveriş yapacaklar, herşeyin kusursuz olmasını isteyen müşterine nedir bu cilve?
Bu saatten sonra Media Markt’dan elektronik eşya almayı pek düşünmem. Kendilerinden aldığım kulaklığında garantisinden faydalanmayı beklerim sadece. Buda benim müşteri hakkımdır diye düşünüyorum. --tabii koca firma benden batacak da değil. Biliyorum.--
En azından başka müşterilerinize E-Esnaflık yapmayın.
Müptelasıyız Samsung Başgaaaaan!
Güney Kore’nin bağırlarından kopup tüm dünyaya yayılan bu firma, Türkiye’de en çok Samsung E-250 ile tanınmıştır. Nokia’nın 3310 tayfasını pek tatmin etmesede, Türkiye tedarikçisi Başarı’nın büyük bir çılgınlıkla telefonun fiyatını 99TL’ye çekmeyi başarmıştır.
Yazının girişinde bahsettiğim gibi Apple’nin telefona olan bakış açısını doğru zamanlama ile değiştirmesi üstüne Google’nin boş durmaması HTC ile başlayıp, Samsung ile daha güzel işlere imza atması dünya çapında takdire şayan bir etkinliktir değerli okurlar.
Bugün hangi tarafımıza dönersek dönelim etrafımızın Samsung ile dolu olması ona olan müptelalığımızın bir parçasıdır. Sadece Telefon veya Akıllı Telefon değil, Beyaz Eşya, SMART TV gibi bir çok işte öncülüğünü altın harflerle yazdırmıştır kendileri.
Tabii bu başarının bir kısmını ne yalan söyleyim Android’e borçlu.
Ama bu ne kadara sürer bilmiyorum.
Android Geliştirici Günleri ’13 notlarımda olduğu gibi Samsung’un Intel ile geliştirdiği yeni bir işletim sistemi var: TiZEN!
Tizen ve Samsung planları başka bir yazıda sizlerle olacak. Bunu burada şimdilik dosya altına iteliyorum.
“Benim Hayatım Film Olum!”- İmza: Steve Jobs.
Teknoloji dünyasının engin dâhilerinden --(Tabii Dennis Ritchiedeğil benim için ama yinede üstat sayılan)-- Steve Jobs’un önce kitabı, sonra filmi çıktı. JOBS adı ile sinemada kendini gösteren filme tatil aralığında gittim. --(gittik çünkü başkada film yoktu)--
IMDb’de düşük notlar alması ve Sinemalar.com’un puanlamayı pek tutturamaması --(biraz fazla çünkü)-- tartışmaları beraberinde getirdi. Yinede Apple’yi azda olsa kullanıp nasıl olduğunu merak eden için güzel. Ama koca Jobs’u da filme sığdırmak?
Buna rağmen “Silikon Vadisinin Korsanları” veya Jobs kitaplarının daha iyi bir alternatif olduğu söyleniyor.
Kitap konusunda hem fikirim. İş Yayınlarından “Ve Steve Jobs Apple’ı Yarattı"’yı okuyabilirsiniz. Ama yok ben kılı kırk yarıcam diyorsanız, tuğla gibi olan Jobs kitapları var.
Vallahi film çıktın Steve Jobs...
Yolculuğum tek mola ile Turkcell’in bana yardımcı olduğu --(telefonu yolculuğun başından sonuna kadar modem yaptık)-- Avea’nın sıçışa geçtiği bu yolculukta yazı baya uzun oldu. İyisi mi ben şimdi toparlanıp yazıyı eve yayınlayım.
Dipnotumu incelemeyi unutmayın. --Otur otur içim şişti-- Sevgiler…
Alfa
