Size destan yazmayacağım ama şunları göz önünde bulundurmanızı tavsiye ederim.
 Yetenek sonradan elde edilen bir şeydir. Küçükken, bebekken yaptığınız/yapmadığınız her şey, ailenizin size sağladığı imkanlar sizin zekanıza katkıda bulunabilir ve aynı zamanda köreltir. Misal, tek başınıza yetişmişseniz bireysel oyunlarda/derslerde daha başarılı olma olasılığınız artar. Ama buna karşılık olarak, takım oyunlarında/derslerinde başarısız olma olasılığınız yüksektir. Çünkü "ben" düşüncesi yüksektir.
  Buna karşılık ise, kardeşi ile, akranları ile yetişen çocuk ise bunun tam tersi olabilir. Çünkü yapılanlar tam tersidir.
Zeki olmak kısmen doğuştan gelen bir durumdur. Kafanızın yapısı, büyüklüğü buna katkıda bulunabilir (bkz : Einstein'ın kafatasının normalden büyük olması). Aynı zamanda ailenizin size sağladığı imkanlar da buna destek olur. Misal, aileniz siz çocukken saçma sorularınıza sıkılmaksızın cevap verirse ve sorgulamaya, cevap aramaya teşvik ederse ileride bu akıl yapısına sahip olmanız mümkündür.
  Bunun aksi yapılırsa, çocuk aşağılanırsa, gelişimine köstek olunursa çocuk sorgulamayı bırakıp her şeyi olduğu gibi kabul eder ve çok da parlak bir zekaya sahip olamaz.
  Çalışan, düşünen, sivrilen akıl daha parlak olur. Eğer mümkünse yabancı dile, müzik enstrümanlarına, farklı bakış açısına sahip kitaplara/makalelere yönelmenizi tavsiye ederim. İnsan gördükçe ufku açılır. Atalarımız, işleyen demir parıldar demiş.
  Bu demek oluyor ki, zeka tamamen doğuştan gelen bir şey değildir.