Bu olayda suçlu kim?

Yukarıdaki arkadaşın dediği gibi bu işin bencesi yoktur. Türkiye'de her türlü ev sahibi suçlu bulunur.
Hocam arkadaş burada hayalî bir dünya içerisinde bize bu olayı tanımlıyor. Yani gerçek dünyadaki kanunları, anayasaları göz önünde bulundurmadan vicdanen hangisinin haklı olduğunu soruyor aslında. Gerçek hayatta yaşadığın konuma, bağlı olduğun ülkenin kanunlarına, anayasasına göre tabiki haklılık payı değişir. Burada soru direk şahsa.
 
Hocam arkadaş burada hayalî bir dünya içerisinde bize bu olayı tanımlıyor. Yani gerçek dünyadaki kanunları, anayasaları göz önünde bulundurmadan vicdanen hangisinin haklı olduğunu soruyor aslında. Gerçek hayatta yaşadığın konuma, bağlı olduğun ülkenin kanunlarına, anayasasına göre tabiki haklılık payı değişir. Burada soru direk şahsa.
Her insanın kendi ahlaki ve vicdani yargıları vardır. Toplumda uygulanan yasalar insanların ortak ahlaki ve vicdani kararları sonucu oluşur. Yani dediğin durumu günümüz yasalarına göre tartıştığımızda sonuç yine aynı.

Baklava/Ekmek çalan çocuklar düşündüğümüzde, evet kesinlikle ceza verilmemeli diyoruz. Fakat hırsızlık, hırsızlıktır. Her suçun bir cezası olmalı. Burada vicdanımız her zaman çocukların ceza almaması yönündeyken, hırsızlık suçu ceza gerektirir. İşte bu yüzden yasa, ekmeğin gerçek sahibinin beyanını esas alır. Sahibi affederse, yasal olarak bir sorun teşkil etmez. Buda işin vicdani boyutudur.
 
Son düzenleme:
Birisi ölüyorsa bu işin bencesi yok.
Bir hırsız birilerine tecavüz de edebilirdi yine de mi ölmesine gerek yok?

Hırsızın niyetine bağlıdır.

İhtiyacı varsa ben ölmeyi haketmiyor.
Meslek haline getirmiş ise ölmeli,
Yine insanların mallarını kafasına göre alabileceğini düşünüyorsa da ölmeli. Çünkü bu tip topluma zararlı zaten.
 
Bir hırsız birilerine tecavüz de edebilirdi yine de mi ölmesine gerek yok?
Burada belki üzerinden hareket edemezsin. İşlenmemiş bir suçu varsayamazsın. Sonuç olarak hırsızlık < cinayet. Bu bakış açısıyla evine süs olarak karambit alan biri cinayetde işleyebilir mantığıyla hapis edilmesi gerekirdi.
 
Burada belki üzerinden hareket edemezsin. İşlenmemiş bir suçu varsayamazsın. Sonuç olarak hırsızlık < cinayet. Bu bakış açısıyla evine süs olarak karambit alan biri cinayetde işleyebilir mantığıyla hapis edilmesi gerekirdi.
Ama niyeti o idi. Bu durumda eğer ihtiyacı varsa bence ölmesi üzücü ama diğer durumlarda ölmesi beni alakadar etmiyor. Topluma zararlı bir birey temizlenmiş oluyor yani.
 
''Boş olduğunu düşündüğü bir eve''

Şimdi şöyle bir durum var, hırsız tamamen kendi hür iradesi ile bir evi soyma kararı alıyorsa o eve girmeye çalışırken başına gelebilecek her türlü riskli durumu da göze almış olur. Bu durumda ev sahipleri suçlu olmaz. Ama tabii ki bu benim düşüncem. Hukuki sonucu ne olur, meşru müdafaa kapsamında mı değerlendirilir, orasını bilemem.
 
Ama niyeti o idi. Bu durumda eğer ihtiyacı varsa bence ölmesi üzücü ama diğer durumlarda ölmesi beni alakadar etmiyor. Topluma zararlı bir birey temizlenmiş oluyor yani.
Niyetler, eylemler gibi değerlendirilemez. Düşünce özgürlüğüne girer. Eyleme dökmediği sürece suçsuzdur.
 
Bir hırsız boş olduğunu düşündüğü bir eve giriyor, eve girdikten sonra evde kimsenin olmadığını fark ediyor çünkü ev sahipleri tatil için farklı bir bölgeye gitmişlerdi, ancak hırsız eve girip iki adım attıktan sonra bir anda kapı otomatik kapanıyor ve hemen önüne bir kepenk kapanıyor yani hırsız bulunduğu yerde sadece 2-3 adım atabileceği kadar alanda kapana kısılıyor, dışarıya hiçbir şekilde sesi çıkmıyor yiyecek içecek yok ve o şekilde orada ölüyor. Bu ev sahiplerinin hırsızlara karşı aldığı bir önlemdi. Ev sahipleri bunu yapmasaydı o hırsız orada ölmeyecekti ve o hırsız onların canına kast edecek bir şey yapmadı, yani birisi sırf bizden bir şey çalmaya çalıştı diye onu öldürebilir miyiz? Sizce suçlu kim?

Kimin kanunlarıyla baktığımıza göre değişir ama bana göre hırsız suçlu kimse kimsenin mahremiyetine giremez girerse haneye tecavüz olur haneye yani mahremiyete tecavüzün suçu bellidir.
 

Technopat Haberler

Yeni konular

Geri
Yukarı