Evren yok olduğunda zaman yeniden mi başlayacak?

sares111

Decapat
Katılım
21 Ağustos 2022
Mesajlar
130
Evren bir gün genişlemesini durdurduğunda, büyük bir hızla evrendeki maddelerin yarattığı kütle çekim etkisiyle kendi içine çökecek. Ve her şey yeniden başlayacak. Peki, buna göre evren genişlemeyi durdurup kendi içine çöktüğünde yeniden büyük bir patlama olacak mı? Peki, buna göre yeni bir büyük patlama yaşadığımızda zaman da geriye gitmeyecek mi yoksa sıfırlanacak mı? Bu sorudan sormaya çalıştığım şey, zamanın yeniden başa sarıp her şeyin yine oluşup, bizim hayatlarımız dahil yeniden dirileceğimiz ve her şeyi aynı şekilde yaşayacağımız mı? Bu evrendeki her şey eskisi gibi aynı şekilde ilerleyecek ve sonra tekrar büyük patlama yaşayıp tekrar başa dönüp her şeyi yeniden mi yaşayacağız?
 
Eğer büyük bir patlama yaşanırsa, tüm canlılar ölecektir. Ancak yine gezegenler oluşacak olursa, illa ki birinde canlıların yaşamı için gerekli şartlar oluşacak, yine canlılık olacaktır. Bu demek değil ki siz tekrar hayata gelip tekrar aynı şeyi yaşayacaksınız.
 
Evrenin genişlemesinin durması ayrı, genişleme durduktan sonra içine çökmeye başlaması ayrı birer teori. Kendi içine çökerse, her şey tek bir noktaya geri dönerse ve tekillik haline gelirse, tekrardan büyük patlama olması olasılık dahilindedir. Bunun bir döngü halinde sürekli yaşanıyor olması ise konu ile alakalı bir başka düşünce.

Bu sorudan sormaya çalıştığım şey, zamanın yeniden başa sarıp her şeyin yine oluşup, bizim hayatlarımız dahil yeniden dirileceğimiz ve her şeyi aynı şekilde yaşayacağımız mı?
Atomların hareketlerinin bu evrendekiyle aynı şekilde tekrarlanması, dizilimlerinin şimdiki zamanla aynı şekilde denk gelmesi hayallerin ötesinde düşük bir olasılık. Evrendeki tüm parçacıkların şu anki konumlarına ve dizilimlerine gelmesi kaotik bir süreç sonucunda gerçekleşti. Yeni bir büyük patlama sonrası aynı sürecin birebir tekrar yaşanması olasılığı 10 üzeri tüm evreni dolduracak kadar sıfırlı bir sayı olabilir.

Ancak imkansız değil. Birinin sonsuz hayatı olsaydı ve evreni dışardan gözlemleyebiliyor olsaydı, eninde sonunda tüm dizilimlerin tekrar etmeye başladığını görürdü. Çünkü evrende sınırlı sayıda parçacık var. Bu parçacıklar sınırlı sayıda dizilim gösterebilir. Bu nedenle teorik olarak sonsuz yaşamı olan bir gözlemci, bu sınırlı sayıdaki parçacıkların sınırlı sayıda biçimlerinin bir noktada tekrar aynı şekilde dizilim gösterdiğini görebilirdi. Her ne kadar kaotik bir düzen olursa olsun, sonuç olarak sonsuz olasılık yok ve bu da onu tekrar edebileceği anlamına gelir.

Bu konu ile bağlantılı olarak uzayın sonsuzluğu ile alakalı başka bir düşünce daha var. Uzayın belli bir noktasında sınırlı miktarda enerji ve sınırlı sayıda partikül var. Bu partiküller sınırlı biçimde düzenlenebiliyor. Eğer uzayın büyüklüğünün bir sınırı yoksa, sonsuza kadar devam ediyorsa bu partikül biçimleri tekrar etmek zorunda. Bu da hiçbir zaman iletişim kuramayacak olsak da orada bir yerlerde kopyalarımız olduğunu anlamına geliyor.
 
Evrenin genişlemesinin durması ayrı, genişleme durduktan sonra içine çökmeye başlaması ayrı birer teori. Kendi içine çökerse, her şey tek bir noktaya geri dönerse ve tekillik haline gelirse, tekrardan büyük patlama olması olasılık dahilindedir. Bunun bir döngü halinde sürekli yaşanıyor olması ise konu ile alakalı bir başka düşünce.

Atomların hareketlerinin bu evrendekiyle aynı şekilde tekrarlanması, dizilimlerinin şimdiki zamanla aynı şekilde denk gelmesi hayallerin ötesinde düşük bir olasılık. Evrendeki tüm parçacıkların şu anki konumlarına ve dizilimlerine gelmesi kaotik bir süreç sonucunda gerçekleşti. Yeni bir büyük patlama sonrası aynı sürecin birebir tekrar yaşanması olasılığı 10 üzeri tüm evreni dolduracak kadar sıfırlı bir sayı olabilir.

Ancak imkansız değil. Birinin sonsuz hayatı olsaydı ve evreni dışarıdan gözlemleyebiliyor olsaydı, eninde sonunda tüm dizilimlerin tekrar etmeye başladığını görürdü. Çünkü evrende sınırlı sayıda parçacık var. Bu parçacıklar sınırlı sayıda dizilim gösterebilir. Bu nedenle teorik olarak sonsuz yaşamı olan bir gözlemci, bu sınırlı sayıdaki parçacıkların sınırlı sayıda biçimlerinin bir noktada tekrar aynı şekilde dizilim gösterdiğini görebilirdi. Her ne kadar kaotik bir düzen olursa olsun, sonuç olarak sonsuz olasılık yok ve bu da onu tekrar edebileceği anlamına gelir.

Bu konu ile bağlantılı olarak uzayın sonsuzluğu ile alakalı başka bir düşünce daha var. Uzayın belli bir noktasında sınırlı miktarda enerji ve sınırlı sayıda partikül var. Bu partiküller sınırlı biçimde düzenlenebiliyor. Eğer uzayın büyüklüğünün bir sınırı yoksa, sonsuza kadar devam ediyorsa bu partikül biçimleri tekrar etmek zorunda. Bu da hiçbir zaman iletişim kuramayacak olsak da orada bir yerlerde kopyalarımız olduğunu anlamına geliyor.

Sormaya çalıştığım şey evren genişledikçe zaman ilerlediği için buna göre basit bir mantık yaptım cahilliğimi mazur görün şimdi anlatıyorum mesela evrenin büyüklüğünü 1 mevlana şekeri alalım o zamanlar evren o kadar büyükken ben yerde emekleyip parmagımı emiyorum ama evren 1 mevlana şekeri daha büyüdüğünde toplam 2 mevlana şekeri büyüklüğünde olacak ve zaman da ilerleyecek mesela diyelim ki evren 1 mevlana şekeriyken daha evren oluşalı 10 saniye olmuştu 2 mevlana şekeri boyutuna gelince toplam evren oluşalı 20 saniye olmuştur o zaman evren 1 mevlana şekeriyken biz de evren oluşalı 10 saniye oldugu zamana gelmez miyiz bu mantığa göre evren çok genişleyip en sonunda da big crunch olunca tekrardan küçülüp eski alanına dönecek ve zaman da geriye akacak sonra big bang olup bu evrendeki her şey yeniden sonsuz keredir aynı düzenle ve kronolojik sırayla devam edecek bunda anlatmaya çalıştığım şey yeniden roma kurulacak biz yeniden doğacağız ve öleceğiz kısacası evrende ki her şey sonsuz keredir zaman geriye aktığı için aynı şekilde hep sil baştan tekrar oluyor.

Yani bahsettiğim teorileri eğer doğru olarak ele alırsak böyle olmaz mı?
 
Yani bahsettiğim teorileri eğer doğru olarak ele alırsak böyle olmaz mı?

Büyük çökme olursa zaman niye geri akmaya başlasın? Ben oraya takıldım. Evrenin genişlemesi durup, tekrar küçülmeye başlarsa bu durumda zaman geri gitmeye başlamazdı. O yönden ele alınmıyor teoriler. Çünkü zaman doğrusal olarak hep ileri aktığı için tersi düşünülmüyor.
 
Çünkü zaman doğrusal olarak hep ileri aktığı için tersi düşünülmüyor.

Aslinda ters yonde "akmasi" nin imkansizligina dair bir teori yok benim bildigim. Sadece hep bir yonde akiyor, entropi gibi surekli duzensizlesiyor. Ya da biraz fazla bilim kurgu ama biz o sekilde gozlemliyor da olabiliriz.

Elbette hep ayni yonde akmasiyla evrenin genislemesi ile baglantisi yok cok muhtemelen, konuyu acan arkadasin kastettigi gibi Big Crunch olayi gerceklesecek olsaydi bile o da zamanin ayni yonde aktigi senaryonun sonunda olacakti.
 
Bence tam olarak şöyle olacak:

1-5-2604983433.png
 
@Parti Şapkası Mutasyon tartışalım mı? Hatırlarsın eskilerden😀😀

Bu sorudan sormaya çalıştığım şey, zamanın yeniden başa sarıp her şeyin yine oluşup, bizim hayatlarımız dahil yeniden dirileceğimiz ve her şeyi aynı şekilde yaşayacağımız mı?
Parti Şapkası güzel açıklamış.

Yaşam evrende bolca bulunan bir şey değil. Evren ve yaşam kaostan oluştu. Yaşam ve evrendeki aynı şartların oluşması elbette mümkün düşük bir ihtimal de olsa. Zaten şu an ki yaşamımızda düşük bir ihtimal neticesinde oluştu. Şöyle bir sıkıntı var yalnız yaşam olsa da bugünkü gibi canlılar olmaz çünkü evrim aynı sonucu vermez, herhangi bir planı yok, bilinci yok, kör bir saatçidir.
 
@Parti Şapkası Mutasyon tartışalım mı? Hatırlarsın eskilerden😀😀

Evrim, biyoloji, mutasyon gibi konulardan ziyade astronomi konularına zihnim daha yatkın gibi geliyor. Seninle yaklaşık 3 yıl önce yaptığımız o yoğun tartışma unutulmazlarım arasında. 😄 Bana çok şey öğrettiği kesin. O zamandan beri köprünün altından çok sular aktı gerçi. O zamanki idrak, algı ve bilgi seviyemiz ile şimdiki kesinlikle aynı değildir. Yani tekrar bir tartışma ortamımız olsaydı muhtemelen daha fazla görüş üzerinde ortak paydaya varılırdı diye düşünüyorum. Zira bilgi seviyesi arttıkça, anlaşılamayan konuları tanrıya bağlama konusundaki tutumlar ve eğilimler değişebiliyor. Kendi açımdan konuşursam bu alışkanlığı değiştirmek zor ve üzücü bir süreç. Üzücü, çünkü artık basit düşünemiyor insan. Ve geçmişe baktığımda bir aptal görüyorum sadece.
 
Yani tekrar bir tartışma ortamımız olsaydı muhtemelen daha fazla görüş üzerinde ortak paydaya varılırdı diye düşünüyorum. Zira bilgi seviyesi arttıkça, anlaşılamayan konuları tanrıya bağlama konusundaki tutumlar ve eğilimler değişebiliyor. Kendi açımdan konuşursam bu alışkanlığı değiştirmek zor ve üzücü bir süreç.
Evet öyle kesinlikle. Bakıyorum da baya bir bilgin artmış ama eskiye nazaran. Bende yerimde saymadım ha.😀

Ve geçmişe baktığımda bir aptal görüyorum sadece.
Evrim bir dünya, aynı şey astronomi içinde geçerli. Ben her farklı kitap okuduğumda yeni bilgiler öğreniyorum.
 

Technopat Haberler

Yeni konular

Geri
Yukarı