Geçen yıllarda kırmızı ışıkta arabanın ön camını kirletip temizlemek için zorla para isteyenler yüzünden şehir merkezinden arabayla geçmemeye başlamıştım. Bir defasında bıçak çeken oldu lastiğimi patlatma tehdidiyle, ben de yeşil ışık yanınca arabanın çamurluk tarafıyla çarpıp düşürüp yoluma devam ettim. Ezsem insan yerine koyarlar...
Kıbrıs Şehitleri ve Kordon tarafında yürürken bilerek omuz atmaya çalışanlar, çimlerde 4-5 yaşındaki mülteci çocuklara hırsızlık yaptırmaları yüzünden Alsancak tayfası olarak gitmeyi birkaç yıl önce bıraktık. 4-5 yaşında küçük bir kız çocuğu geliyor, yüzüne gülerek yanında duran çantayı ya da telefonu alıp gitmeye çalışıyor. Dövemezsin, bağıramazsın çünkü küçücük çocuk. İnsan olma özelliğimizi sömürüyor bazı aşağılıklar, bunları özel olarak yolluyorlar.
Bazı hafta sonları İnciraltı tarafına gidip otururduk, dakika başı gelip o anda ne yiyorsak isteyen ve vermeyince gitmeyenlerden dolayı oraya gitmeyi de bıraktık. Geliyorlar çete gibi, o anda piknik için ne açtıysan istiyorlar ve öyle bir lokmalık değil ne varsa istiyorlar. Vermeyince oturuyorlar yanına grupça, bağıra bağıra konuşuyorlar. Adım gibi eminim ki arada küfrediyorlar bize anlamıyoruz diye.
Bu yıl yüzsüzce yanında yüzlerce metre bağıra bağıra yürüyen dilenci grubunun iyice artmasından dolayı sahilde yürüyüşe çıkmayı bıraktım. En son geçen ay onlardan birisi elini cebime atma cüretini gösterdi, dirseği suratına geçirmek zorunda kaldım. Deniz kenarında müzik dinlerken yürüyüş yapma keyfim kalmıştı, o da bitti.
Artık bunlar benim umurumda da değil, sabrım çoktan taştı. Doğduğum ülkede 3. sınıf vatandaş olmaktan da, malum partili olmadığım için terörist olarak yaftalanmaktan da artık sıkıldım. İş benden para almaya gelince vergileri ardı ardına sokarlar, onu da benim için değil benim hayatımı istila eden bu eğitimsiz insan grubunu beslemek için kullanırlar...
Bu yaz başka bir ülkeye taşınıyorum. Bu saçmalıklarla uğraşacak sabrım da bir şeylerin düzeleceğine olan umudum da kalmadı. Sizlere de geçmiş olsun, bunlar gitmeyecek ama onların dediği gibi sizler gitmek zorunda kalacaksınız gibi görünüyor. Yıllardır kendi ülkemden niye gideyim ki diyordum, geçen yıl pes ettim.