Bileşiklerin formülleri nasıl bulunuyor

Bilinen 115 element var ve bu 115 element bir kaç bin yıl önce bulundu, hatta bazıları yazılı tarihten ve modern nükleer laboratuvarlardan önce.

Tarihte en çok elementin bulunuşuna tanıklık eden 19. yüzyılda, 50 element bulundu. 20. yüzyılda ise 29 element bulundu ve beş tane yeni element 21. yüzyılda sentezlendi.

Verilen isimler, sabit bir şekilde dilin, kültürün ve kimyadaki sahip olunan bilginin etkileriyle elde edildi. İsimlerin kökü aslen İngilizlere ,Latin dillerine, Viktoryalılar’dan sonra elementlere -ium eki veren Romalılara dayanıyor. Şimdilerde elementlere bu ekle bitirmek bir kural oldu.

IUPAC’in yöneticisinin açıklaması ise şöyle: “Elementlerin adlandırılmasının asıl nedeni karışıklığı engellemek olduğundan, verilen ismin benzersiz, daha önce geçici veya resmi olmayan bir şekilde bile kullanılmamış olması gerekiyor.”Beş aylık bir kamu incelemesini içeren inceleme ve kabul edilme sürecinden sonra, elementin adı ve sembolü onay için IUPAC konseyine teslim edilir. Daha sonra adı, temel ve uygulamalı bilimsel kimya dergisinde yayınlanır.
Alıntıdır...
 
Artı -1 Eksi
Bileşiklerin formülleri nasıl bulunuyor?
Onu sormuyor hocam. Nasıl bulundu diyor. Akşam akşam ben de merak ettim. Bence bazı sıvı bileşikleri elektroliz edip elementlere ayırmışlardır. Deneysel olarak bulunan bileşikler zaten kontrollü ortamlarda yapıldığı için bilinir ama rasgele bileşikler için kesin bir fikrim yok.
Yav ben ne diyorum siz ne diyorsunuz. Konuyu açan arkadaş H2O'nun ne olduğunu biliyor. Suyun H2O bileşiği olduğunu nasıl bulduklarını soruyor.
The Conversation: Türkiye'de okuduğunu anlama oranı yaklaşık %40 (OECD 2019 Raporu) Yani anlamama oranı %60.

Olabildiğince basitleştirmeye ve özetlemeye çalıştım.

--------------------------------------------------------------------------

Bilinmeyen bir bileşiğin yapısını belirlemede yer alan başlıca adımlar
  • Kütle bileşimini bulun
  • Bilinmeyen bileşiği izole edin ve saflaştırın
  • Basit formül ile mevcut elementleri belirleyin
  • Moleküler formülü belirleyin
  • Mevcut fonksiyonel grupları tanımlayın
  • Molekülün formülünü doğru yapı ve stereokimya ile birleştirin

İzolasyon ve Saflaştırma

Bilinmeyen bir bileşiğin izolasyonu ve saflaştırılması, tanımlama için önemli bir ilk adımdır. Kimyasal yöntemlerle veya fiziksel yöntemlerle yapılabilir.
  • Asit/baz ayrımı
  • Yeniden kristalleşme
  • Damıtma
  • Kromatografi
Element analizi (Basit formül)

Moleküler Formül
  • Bir bileşiğin moleküler formülünü belirlemek için, o bileşiğin moleküler kütlesi gereklidir.
  • Kütle spektrometresi, organik bir bileşiğin moleküler kütlesini belirlemek için kullanılır. Bileşiğin küçük bir örneği çok düşük basınç ve yüksek sıcaklık altında buharlaştırılır ve buhar, yüksek enerjili elektron ışıması sağlar. Bu, elektronların numunedeki moleküllerden atılmasına neden olur ve onları moleküler iyon veya ana iyon pozitif yüklü katyonlar olarak bırakır.
  • Katyonlar, bir elektrik alanı boyunca, saptırıldıkları manyetik bir alana hızlandırılır. İyonlar, kütleleri ve yük oranları ile karakterize edilir.
  • Bir bileşiğin kütle spektrumu tipik olarak bir dizi sinyal gösterir ve en yüksek kütle/yük oranındaki tepe noktası (moleküler iyon) genellikle tüm molekülün kütlesine karşılık gelir. Daha düşük kütle/yük oranı içeren sinyaller parça iyonlarıdır ve bazı yapısal bilgiler sağlayabilir.

İzotop analizi

Kütle spektrumunda kaydedilen her parça, mevcut çeşitli elementlerin spesifik izotoplarını kaydeder. Bazı elementler yüksek doğal bolluğa sahip birden fazla izotopa sahiptir. Örneğin bir brom atomu içeren herhangi bir organik bileşik, kütle spektrumunda iki kütle/yük oranı ile ayrılmış iki sinyal olarak görünecektir. Bir sinyal 79Br içeren iyonlarla ve diğeri 81Br içeren iyonlarla ilişkilidir. Bu iki sinyalin göreceli yoğunlukları yaklaşık olarak aynı olacaktır. Benzer şekilde, bir klor atomu içeren herhangi bir organik bileşik için, kütle spektrumu, biri 35Cl içeren iyonlar ve diğeri 37Cl içeren iyonlar için olmak üzere iki kütle/yük oranı ile ayrılmış iki sinyal içerecektir. Bu durumda, iki sinyalin göreceli yoğunlukları, 35Cl ve 37Cl'nin doğal bolluğunu yansıtan yaklaşık 3:1 olacaktır.

Diğer fonksiyonel yöntemler
  • Yüksek çözünürlüklü kütle spektrumu
  • Absorpsiyon spektroskopisi
  • Ultraviyole görünür spektroskopi
  • Kızılötesi spektroskopi
  • Nükleer manyetik rezonans (NMR) spektroskopisi

Kaynak: The University of Sydney

1649964443601.jpeg
 
Son düzenleme:
Bu elmaya neden elma ismi verildi gibi bir şey. Elementi bulan kişi istediği ismi veriyor. İsme göre kısaltma veriyorlar.

Düzeltme: Başlığa element, mesaj kısmına bileşik demişsiniz. Siz tam olarak ne istiyorsunuz.
Konuyu açarken yanlışlıkla element olarak yazmıştım.
 

Yeni konular

Geri
Yukarı