İhsan Şenocak bu videosunda bu görüş hakkında konuşuyor. Ben onun kadar güzel anlatamam o yüzden direkt onun konuşmasını aktarıyorum. Allah hepimizi doğru yola iletsin ve doğru yoldan saptırmasın, âmin.Eh, Kur'an'da böyle bir şey geçmiyor. Dolayısıyla İslam'da yok. Rivayetler üzerinden konuşacaksak ortaya birbirinden farklı 3-5 din çıkarabiliriz.
Dinde nazar yok. Ayrıca birçok ülkenin kültüründe nazar diye bir şey yok diye biliyorum. Asya kültüründe özellikle Japonya'da nazar olayı var. Kötü şanstan koruyan manevi gücü olduğuna inandıkları eşyaları ve ritüelleri de var. Bizdeki kurşun döktürme gibi.
Bunun kadar yanlışı yok. Şu anda doğru olarak kabul edilen hadis kitaplarının oluşum şekline bakılarak anlaşılabilir bu. Muhammed'in çevresindeki insanlardan sözlerini akıllarında tutanlar toplanıyor ve akıllarındaki sözleri kıyaslıyorlar. "Evet, bunu demiş olabilir." veya "Bu söz çoğumuzun ezberinde, öyleyse bunu demiştir." gibi akıl yürütmelerle sözler arasından elemeler yaparak kitapları oluşturuyorlar. Güvenilir bir kaynak göremedim ben. Çevremdeki çoğu müslümanın tuhaf bir şekilde bilmediği üzere Kur'an'da da geçmez zaten.
Bu bahsettiğiniz olay da İslam'a göre İncil'in doğru bir kaynak olmaması ile aynı olay zaten.
Nazar boncuğu ve nazar kavramı zaten bize Orta Asya'daki atalarimizdan ve Şaman inancından geçmedi mi? Bizim kültürümüze ordan işledi diye biliyorum ben.
Evet bende bunu demek istemiştim. Kısacası insanı tedavi olduğuna inandırmak. Psikolojik birşey.
Plasebo Etkisi işte. Hâla devam ediyor bazı hastalıklarda.
Dinlerin doğma amacı da tam olarak budur, insan kendinden üstün bir kişiye, bir güce inanma ihtiyacı duyar. Bundan dolayı dua ederken rahatladığını hissedersin ve maalesef dinler insan ürünüdür.
Hocam, arkadaş inanmayanlar ne düşünüyor?" diye soruyor. Size inanıp inanmadığınızı sormamış.. Elbette ki siz buna inanabilirsiniz. Size buna karşı bir şey diyen de olamaz. Ama kalkıp "yok şöyle, yok böyle" derseniz, ben de tek referans noktam olan Kur'an-ı Kerim'e bakarım. Orada yoksa, İbn-i Sînâ'da gelse, Farabî'de gelse ve anlatsa nazarı, boş.
Bana göre de sorarsan, senin bunları yaptığındaki rahatlama hissi, sana bunu inandırmış olmalarından dolayı. Sadece din değil, diğer bütün durumlarda da durum böyledir. Bununla ilgili sürüsüne bereket psikolojik deney vardır. Madem merak ediyorsun, istersen okuyabilirsin.
