Yeni başlayan bir pratisyen hekim 9.000 TL alıyor.
6 yıl tıp, 4 yıl uzman, 3 yıl yan dal yapıp üstüne de 4-6 yıl doğuda çeşitli zamanlarda mecburi hizmet yapmış olan üst düzey doktorlara 14.000 TL reva görüldüğü için eylem yapıyoruz.
Daha geçen Şanlıurfa Belediyesi kendi resmi sayfasından kadrolu işçi maaşının 14.000 TL, emekli maaşının 11.000 TL olduğunu paylaştı. 35-40 yaşına kadar eğitim almış birinin lise mezunu, torpille kadro almış biriyle aynı maaşı almasına isyanımız.. Biz çalışırken o adamın emekliliğinde alacağı ücreti alamıyoruz.
Bunların dışında 5-10 dakikada bir hasta almaya zorlanmamız ve herhangi bir hata yapılması ya da herhangi bir hastalığın atlanılması durumunda milyarlarca lira tazminatlara mahkum edilmemiz eylem sebebimiz. Yakın zamanda 4.5 milyar TL tazminata mahkum edilen uzman hekim arkadaşımız oldu.
Geçenlerde 20 yıldır devlet memuru olan, 1-4 seviyede yani memuriyetin son seviyesine gelmiş bir diş hekimi arkadaş kanser sebebiyle vefat etti. 2 çocuğu ve dul eşine bağlanan maaş 1.300 TL oldu. Bu mu değerimiz? Bu mu hakkaniyet? Bu mu adalet?
Döner meselesini de araya sıkıştırayım. Mevcut hastanelerin %70'inde herhangi bir döner çıkmıyor arkadaşlar. Karın tokluğuna çalışıyoruz. Döner alanlar kendini şanslı sayıyor.
Tüm bunların dışında her gün sınırsız küfür, hakaret, darp, şiddet olaylarını saymıyorum. Bunlar artık rutin oldu.
En acı olanı ise Türkiye'de ortalama hekim ömrü 60 yıl, ortalama cerrah ömrü ise 58 yıl. Emekli olamadan ölüyoruz ama bir belediye işçisi, bir trendyol kuryesi ya da herhangi başka bir şeyden çok daha değersizleştirildik. Yakında hekimsiz kalacaksınız ya da Suriyeli, Afgan veya başka hekimlerle işinizi görmeye çalışacaksınız. Bu zulme can dayanmaz.