Etrafımdaki insanların tuhaf davranışları

Ahhah

Decapat
Katılım
26 Kasım 2022
Mesajlar
241
Çözümler
2
Lisedeyim. Öyle çoluk çocuk kız oğlan meselesi değil bu bu arada. İyi sayılabilecek bir yerde okuyorum insanlar düzgün saçma sapan tipler yok ama çevremde çok fazla görgüsüz/dengesiz insan var. Tipim cidden düzgün, kızlar çok yakın davranıyor ama nedenini bilmediğim şekilde kızlarla pek ilişkim yok hiç sevgilim olmadı. Neyse buna zaten pek önem vermiyorum. İlerde olursa olur yoksa da başkasıyla yaşamaya katlanamam gibi geliyor, evlenmeyi falan hiç gözüm almıyor. Sadece cinsellik için istiyorum yoksa yalnız olmak varken dertsiz başıma ne dert alayım?

Okul dışında hiçbir arkadaşım yok. Olsun isterdim ama anlatmayacağım çokça durum var, bu sebeple okul dışı kısmı yadırgamayın. Okul içi kısımda da yine yalnız sayılırım. Sözde sınıftaki tüm erkeklerle arkadaşım (7-8 erkek var toplam ve sınıfın neredeyse tamamı kızlar dahil olmak üzere olgun görünümlü saf olmayan insanlar. Çocuksu minnacık liseliler gibi değiller.) ama ilk günden beri ağızlarından bir kere “gel dışarı çıkalım gezelim” lafı duymadım veya hiç oturup ciddi sohbet etmeye çalışmadılar. Çoğu işin dalgasında ve çocuk gibi.

Bir tane geriz***lı kilolu eleman var, hani korku filmlerinde yumurta kapıya dayanınca herkesi satan meymenetsiz kilolu karakter vardır ya, bu aynı o. Dengesiz dengesiz konuşuyor canımı sıkıyor gevezenin teki. Bir de egoist. Fizik çöp ama yüzü gözü biraz toplamış burnu kavisli çenesi belirgin, herhalde egosunun sebebi o.

Hayatta en sevmediğim şey dengesizlik. Nerede ne konuşacağını bilmeyen, her gün ruh hali değişen ve onu karşısına yansıtan insanları hiç sevmem. Bana ne senin dandirik hayali lise “aşkına” açılamamandan, bana niye ters yapıyorsun?

Her neyse bir tane de ince uzun sırık var. Kemik torbası ama tek artısı özgüven. Adam o kadar çirkin ama o kadar üç harfli ki herkes buna yamanıyor. Sınıfta at koşturuyor. Kızlarla her türlü şeyi konuşuyor. Neden, çünkü egolu. O bende yok her şeyi oradan kaybediyorum işte.

2-3 kişi var en çok sevdiğim alçakgönüllü olanlardan ama onlar da biraz çocuk gibi. Oturup belki derdini konuşursun ama gezip tozamazsın. Onlarla okulda hoşbeş ediyoruz.

Kabus gibi bir eleman var bir de. Görgüsüz köylü tavırları var ama şehirde yaşıyor, ailesinin zengin olduğunu ima ediyor ama meçhul. Dilenci bozması bir şey. İnsanın bir şeyler istemekten yüzü yer olur değil mi, bununki olmuyor işte. Vermek yok ama hep istemek var, oh ne güzel iş. Mesela senden bir şey ister sen onu düzgün yapamazsın ya, sana ders vermeye falan kalkar atarlanır dellenir. Mesela bir keresinde kendisi bir yere gitmişti montunu bana bırakmıştı, ben montu bir yere sabitleyince de bana “senin şu huyuna bayılıyorum emanete sahip çıkmıyorsun, sana öğretmiş olayım, bir şey emanet alındığında direkt sahibine teslim edilir” demişti. Bir gün çok pis kavga edeceğiz ama tutuyorum kendimi. Ben bu elemanın “ ben harçlıklarımı biriktiriyorum bana para ver de yemek alayım.” dediğini gördüm.

Neredeyse hiç sıkıntı yaşamadığım bir çocuk var, görgülü terbiyeli aklı başında ama onunla da muhabbetimiz yok, dediğim gibi arkadaş dediğinle gezersin tozarsın ama bunlarla olmuyor o iş.

Son olarak en canımı sıkıp üzen arkadaş da bu anlatacağım: biz bununla okulun başından beri iyi geçiniyoruz. İlk başlarda fiziksel olarak biraz formsuzdu ve özgüvensizdi. Maske takıldığı dönemde yüzünü göstermeye utanıyordu. Terbiyesiz bir insan değil, sonradan görme değil, çok olgun, sakin. Kabuslu elemanın tam tersini düşünün. İlk başlarda sınıfta en sağlam diyebileceğimiz bir çocuk vardı, bu da onun en yakın arkadaşıydı. Zamanla o ikisinin arası açıldı ve biz yakınlaştık. Aynı yerde oturduk. Birlikte bir şeyler yapıyorduk, gayet iyi anlaşıyorduk. Ondan sonra sıralarımız ayrıldu ama yine sık sık benim yanıma geliyordu, sohbet muhabbet ediyorduk samimiydi art niyeti yoktu. Ardından araya uzun bir tatil girdi. Bu arada herkes formunu düzeltti spor, kilo verme vs. Çocuk bambaşka biri oldu. Bana karşı yine samimi gibi ama genel olarak daha asabi, egolu, kızlarla daha haşır neşirdi. Bu arada tatilden sonra en sağlam diyebileceğimiz çocuk ortadan kalktı. Benim eleman sınıfın abisi gibi tavırlara girdi, tabi fark ettirmiyor ama ben hissediyorum. O uzun sırık dediğim kişiyle iyice haşır neşir oldu, eskiden çıkışta benimle haberleşip birlikte gittiğimiz yolu o çocukla gitmeye başladı. Artık yüzüme bile adam akıllı bakmıyordu. Çıkışta haber vermek vs. yok. Çok yalnız kalırsa benimle yürüyordu. İnstagram’a filtreli cins cins foto atmaya başladı ki hiç öyle bir insan değildir. Artık bir kelam bile etmiyor benimle. Kırk yılda bir ayaküstü yanıma geliyor nasılsın diyor ve ben iyiyim diyince başını sallayıp gidiyor. Herhalde canı sıkıldığı için geliyordur. Bu çocukta fark ettiğim şey, yalnızlığa ve ilgisizliğe dayanamıyor. Asla ama asla yalnız durmuyor. Kendisine ilgi verecek hiç kimse olmadığında benim yanıma bile geliyor. (Bir üstte anlattığım iyi çocuk da bunun kuyruğu gibi, peşinden ayrılmıyor.) Oysa ben bütün gün yalnız oturuyorum, bazen “hiç mi akıl etmiyor yanıma gelmeyi, sıkılmış mıdır diye düşünmeyi. cidden ayıp ediyor” gibi şeyler düşünüyorum. İyice yakın zamana yaklaşırsak artık beni tersleyecek gibi davranıyor. Bakışlardan anlaşılıyor. Şaka yapınca hoşlanmamış gibi davranıyor vesaire. Kısa bir meseleymiş gibi anlattım ama bu cidden uzun bir mesele, aylardır yıllardır süregeliyor. Daha anlatmadığım en az 15-20 tane alındığım olay vardır. Böyle insanlara karşı ne yapmamı önerirsiniz, istediğiniz ger şeyi yazabilirsiniz, fikir olsun yeter.
 
Son düzenleme:
Lisedeyim. Öyle çoluk çocuk kız oğlan meselesi değil bu bu arada. İyi sayılabilecek bir yerde okuyorum insanlar düzgün saçma sapan tipler yok ama çevremde çok fazla görgüsüz/dengesiz insan var. Tipim cidden düzgün, kızlar çok yakın davranıyor ama nedenini bilmediğim şekilde kızlarla pek ilişkim yok hiç sevgilim olmadı. Neyse buna zaten pek önem vermiyorum. İlerde olursa olur yoksa da başkasıyla yaşamaya katlanamam gibi geliyor, evlenmeyi falan hiç gözüm almıyor. Sadece cinsellik için istiyorum yoksa yalnız olmak varken dertsiz başıma ne dert alayım?

Okul dışında hiçbir arkadaşım yok. Olsun isterdim ama anlatmayacağım çokça durum var, bu sebeple okul dışı kısmı yadırgamayın. Okul içi kısımda da yine yalnız sayılırım. Sözde sınıftaki tüm erkeklerle arkadaşım (7-8 erkek var toplam ve sınıfın neredeyse tamamı kızlar dahil olmak üzere olgun görünümlü saf olmayan insanlar. Çocuksu minnacık liseliler gibi değiller.) ama ilk günden beri ağızlarından bir kere “gel dışarı çıkalım gezelim” lafı duymadım veya hiç oturup ciddi sohbet etmeye çalışmadılar. Çoğu işin dalgasında ve çocuk gibi.

Bir tane geriz***lı kilolu eleman var, hani korku filmlerinde yumurta kapıya dayanınca herkesi satan meymenetsiz kilolu karakter vardır ya, bu aynı o. Dengesiz dengesiz konuşuyor canımı sıkıyor gevezenin teki. Bir de egoist. Fizik çöp ama yüzü gözü biraz toplamış burnu kavisli çenesi belirgin, herhalde egosunun sebebi o.

Hayatta en sevmediğim şey dengesizlik. Nerede ne konuşacağını bilmeyen, her gün ruh hali değişen ve onu karşısına yansıtan insanları hiç sevmem. Bana ne senin dandirik hayali lise “aşkına” açılamamandan, bana niye ters yapıyorsun?

Her neyse bir tane de ince uzun sırık var. Kemik torbası ama tek artısı özgüven. Adam o kadar çirkin ama o kadar üç harfli ki herkes buna yamanıyor. Sınıfta at koşturuyor. Kızlarla her türlü şeyi konuşuyor. Neden, çünkü egolu. O bende yok her şeyi oradan kaybediyorum işte.

2-3 kişi var en çok sevdiğim alçakgönüllü olanlardan ama onlar da biraz çocuk gibi. Oturup belki derdini konuşursun ama gezip tozamazsın. Onlarla okulda hoşbeş ediyoruz.

Kabus gibi bir eleman var bir de. Görgüsüz köylü tavırları var ama şehirde yaşıyor, ailesinin zengin olduğunu ima ediyor ama meçhul. Dilenci bozması bir şey. İnsanın bir şeyler istemekten yüzü yer olur değil mi, bununki olmuyor işte. Vermek yok ama hep istemek var, oh ne güzel iş. Mesela senden bir şey ister sen onu düzgün yapamazsın ya, sana ders vermeye falan kalkar atarlanır dellenir. Mesela bir keresinde kendisi bir yere gitmişti montunu bana bırakmıştı, ben montu bir yere sabitleyince de bana “senin şu huyuna bayılıyorum emanete sahip çıkmıyorsun, sana öğretmiş olayım, bir şey emanet alındığında direkt sahibine teslim edilir” demişti. Bir gün çok pis kavga edeceğiz ama tutuyorum kendimi. Ben bu elemanın “ ben harçlıklarımı biriktiriyorum bana para ver de yemek alayım.” dediğini gördüm.

Neredeyse hiç sıkıntı yaşamadığım bir çocuk var, görgülü terbiyeli aklı başında ama onunla da muhabbetimiz yok, dediğim gibi arkadaş dediğinle gezersin tozarsın ama bunlarla olmuyor o iş.

Son olarak en canımı sıkıp üzen arkadaş da bu anlatacağım: biz bununla okulun başından beri iyi geçiniyoruz. İlk başlarda fiziksel olarak biraz formsuzdu ve özgüvensizdi. Maske takıldığı dönemde yüzünü göstermeye utanıyordu. Terbiyesiz bir insan değil, sonradan görme değil, çok olgun, sakin. Kabuslu elemanın tam tersini düşünün. İlk başlarda sınıfta en sağlam diyebileceğimiz bir çocuk vardı, bu da onun en yakın arkadaşıydı. Zamanla o ikisinin arası açıldı ve biz yakınlaştık. Aynı yerde oturduk. Birlikte bir şeyler yapıyorduk, gayet iyi anlaşıyorduk. Ondan sonra sıralarımız ayrıldu ama yine sık sık benim yanıma geliyordu, sohbet muhabbet ediyorduk samimiydi art niyeti yoktu. Ardından araya uzun bir tatil girdi. Bu arada herkes formunu düzeltti spor, kilo verme vs. Çocuk bambaşka biri oldu. Bana karşı yine samimi gibi ama genel olarak daha asabi, egolu, kızlarla daha haşır neşirdi. Bu arada tatilden sonra en sağlam diyebileceğimiz çocuk ortadan kalktı. Benim eleman sınıfın abisi gibi tavırlara girdi, tabi fark ettirmiyor ama ben hissediyorum. O uzun sırık dediğim kişiyle iyice haşır neşir oldu, eskiden çıkışta benimle haberleşip birlikte gittiğimiz yolu o çocukla gitmeye başladı. Artık yüzüme bile adam akıllı bakmıyordu. Çıkışta haber vermek vs. yok. Çok yalnız kalırsa benimle yürüyordu. İnstagram’a filtreli cins cins foto atmaya başladı ki hiç öyle bir insan değildir. Artık bir kelam bile etmiyor benimle. Kırk yılda bir ayaküstü yanıma geliyor nasılsın diyor ve ben iyiyim diyince başını sallayıp gidiyor. Herhalde canı sıkıldığı için geliyordur. Bu çocukta fark ettiğim şey, yalnızlığa ve ilgisizliğe dayanamıyor. Asla ama asla yalnız durmuyor. Kendisine ilgi verecek hiç kimse olmadığında benim yanıma bile geliyor. (Bir üstte anlattığım iyi çocuk da bunun kuyruğu gibi, peşinden ayrılmıyor.) Oysa ben bütün gün yalnız oturuyorum, bazen “hiç mi akıl etmiyor yanıma gelmeyi, sıkılmış mıdır diye düşünmeyi. cidden ayıp ediyor” gibi şeyler düşünüyorum. İyice yakın zamana yaklaşırsak artık beni tersleyecek gibi davranıyor. Bakışlardan anlaşılıyor. Şaka yapınca hoşlanmamış gibi davranıyor vesaire. Kısa bir meseleymiş gibi anlattım ama bu cidden uzun bir mesele, aylardır yıllardır süregeliyor. Daha anlatmadığım en az 15-20 tane alındığım olay vardır. Böyle insanlara karşı ne yapmamı önerirsiniz, istediğiniz ger şeyi yazabilirsiniz, fikir olsun yeter.
Etrafta kendin gibi dengeli aklı başında oturmasını kalkmasını konuşmasını bilen insan bulmak gerçekten zor. Yapılması gereken tek şey eğer etraftakiler gerçekten canını sıkıyorsa biraz mesafe koymalısın, ama yok idare ederim yanlız olmaktan iyidir dersen insanların özelliklerini takmamayı etkilenmemeyi öğrenmen gerek. Lise genel olarak henüz karakteri oturmamış, neyi sevip sevmediğinden emin olmayan, her an farklı bir insana bürünebilecek tiplerle dolu. Böylelerinin yanında erken olgunlaşmış olmak epey zor. Ama dediğim gibi yapabilecek şeyler az. Olgun olmanın getirdiği hayattan daha az keyif alma durumuyla birlikte bir de etraftaki malların mallıklarından etkilenmemeye çalışmak.. Buna mecbursun, mecburuz
 
Sınıf değiştirin direkt okurken ben bile sinirlendim gerçekten. Lise kaçtasınız bilmiyorum ama öyle bir ortama katlanılmaz gibi geliyor. Fikir istemişsiniz ona gelirsek bende bu arkadaş satış olayını ortaokulda yaşamıştım ama sınıftaki diğer çoğu insanda kafa dengiydi yani kafamız uyuşuyordu yeni arkadaşlar bulabilmiştim sıkılmıyordum okulda. Sizin sınıfınızda kafanızın uyustuğu kimse yok gibi gözüküyor varmış ama satmış işte onu arkadaş olarak saymıyorum ya da sınıftakilerin size karşı izlenimi kötü olabilir. Kızlarla arkadaş olamamanızın sebebide komik olmamanız olabilir. Bu direkt ilk kural yani okula gelen insanlar için 1. ders 2. goygoydur. O kemik torbası diye tabir ettiğiniz arkadaş sınıfın palyaçosu olabilir mesela kızlarla çok iyi anlaştığına göre, herkesin o asabi tavırlarınıda takmayın bir kavgada hepsi dağılır özellikle bu söylediğim çocuk.
 
Sınıf değiştirin direkt okurken ben bile sinirlendim gerçekten. Lise kaçtasınız bilmiyorum ama öyle bir ortama katlanılmaz gibi geliyor. Fikir istemişsiniz ona gelirsek bende bu arkadaş satış olayını ortaokulda yaşamıştım ama sınıftaki diğer çoğu insanda kafa dengiydi yani kafamız uyuşuyordu yeni arkadaşlar bulabilmiştim sıkılmıyordum okulda. Sizin sınıfınızda kafanızın uyustuğu kimse yok gibi gözüküyor varmış ama satmış işte onu arkadaş olarak saymıyorum ya da sınıftakilerin size karşı izlenimi kötü olabilir. Kızlarla arkadaş olamamanızın sebebide komik olmamanız olabilir. Bu direkt ilk kural yani okula gelen insanlar için 1. ders 2. goygoydur. O kemik torbası diye tabir ettiğiniz arkadaş sınıfın palyaçosu olabilir mesela kızlarla çok iyi anlaştığına göre, herkesin o asabi tavırlarınıda takmayın bir kavgada hepsi dağılır özellikle bu söylediğim çocuk.
Hocam sınıf değiştirmek daha sıkıntı olur. Seçilebilecek sınıflardan en iyisi buydu bu okulda. Bir tane daha sınıf var ama o sonradan açıldı ve sadece gönüllüler gitti. Burnu kaf dağında tipler var ben iyice kafayı yerim. Böyle idare etmek daha iyi gibi. Teşekkürler tavsiye için. Bu arada evet bir tık ciddi bir insanım. Şaka falan yaparım ama arkadaşlar arasında. Neyse her şey olacağına varır.

@Cawbe @flex2891 Başlığın üstünden biraz aman geçti ama son bir haftadır “kabus gibi” dediğim arkadaşla ciddi sorunlar yaşıyorum.

Geçen hafta saçma sapan bir sebepten hafif tartıştık. O kadar beyinsiz ki kendisinin Kur’an’ı ezbere bildiğini benim gibi boş beleş insan olmadığını belirtiyor :D Çok dengesiz ve her an yükselebilecek birisi olduğu için benim de tepemi attırıyor. İki dakika önce onun bana yaptığının aynısını ben ona yapınca birden ciddileşip aklınca beni azarlıyor.

Eskiden bir şey demezdim ama bana da bir şey oldu artık cevap vermeden duramıyorum. Kendisinden fiziksel olarak bariz daha güçlüyüm ama şu ana kadar hiç kimseye karşı bunu kullanmadım ve hep eyvallah çektim, o yüzdendir ki başkasının yanında süt dökmüş kediye dönen eleman benim yanımda aslan oluyor.

Çok Müslüman ama yılbaşında havaya ateş açıp hırsızlık yapmaktan hiç gocunmuyor hatta övüne övüne anlatıyor. “Ganka geçen ashabı kehf mağarasına gittim taş maş çaldım amıhahaf”. İlk günden beri bu arkadaşa soğuk yapıyorum ara ara tartışma yaşıyoruz ama öyle bir sülük ki peşimi bırakmıyor. Artistlik yapıyor iki dakika sonra “çak kanka nasılsın?” falan yapıyor.

En son da birisiyle itişip kakışırken bu beyefendiyi de yanlışlıkla sarstık hemen kaşları çattı. Ben de değiştim artık dayanamıyorum dedim ya, benim de birden tepem attı. Hani bana istediğini yapıyor veya diyor ben bir şey yapmıyorum ya, aklınca sinirini benden çıkardı ve beni itti. Basit bir olay gibi gelebilir ama çocuk o kadar itici ki beni bile sinirlendiriyor, normalde şu zamana kadar kimsenin annesine bile sövmedim. Neyse beni itince ben de bunu ittim. Tabi ki karşılık veremedi çünkü benimle baş edemeyeceğini biliyor. Başka birine yapsa onun içinden geçerlerdi ama ben de artık kendimi ezdirmemeye karar verdim, gerekirse gözümü karartıp kavga falan da ederim, kaç sene oldu uğraşıyorum, tak dedi artık. Böyle bir olaydan sonra bir daha yüzüme bakmaz sanıyorsunuz değil mi? Çocuk 20 saniye sonra yanıma geldi “hatlar karıştı kusura bakma benim sana değil Kerim’e çatmam lazımdı” dedi.

Ben bu arkadaşla nasıl baş edeceğim lütfen birisi fikir versin. Tek isteğim etrafımda dolaşmaması, hakkımda konuşmaması o kadar. Çocukla düzgünce konuş demezseniz sevinirim, gergin olduğum insanlarla konuşamıyorum.
 
Son düzenleme:
Lisedeyim. Öyle çoluk çocuk kız oğlan meselesi değil bu bu arada. İyi sayılabilecek bir yerde okuyorum insanlar düzgün saçma sapan tipler yok ama çevremde çok fazla görgüsüz/dengesiz insan var. Tipim cidden düzgün, kızlar çok yakın davranıyor ama nedenini bilmediğim şekilde kızlarla pek ilişkim yok hiç sevgilim olmadı. Neyse buna zaten pek önem vermiyorum. İlerde olursa olur yoksa da başkasıyla yaşamaya katlanamam gibi geliyor, evlenmeyi falan hiç gözüm almıyor. Sadece cinsellik için istiyorum yoksa yalnız olmak varken dertsiz başıma ne dert alayım?

Okul dışında hiçbir arkadaşım yok. Olsun isterdim ama anlatmayacağım çokça durum var, bu sebeple okul dışı kısmı yadırgamayın. Okul içi kısımda da yine yalnız sayılırım. Sözde sınıftaki tüm erkeklerle arkadaşım (7-8 erkek var toplam ve sınıfın neredeyse tamamı kızlar dahil olmak üzere olgun görünümlü saf olmayan insanlar. Çocuksu minnacık liseliler gibi değiller.) ama ilk günden beri ağızlarından bir kere “gel dışarı çıkalım gezelim” lafı duymadım veya hiç oturup ciddi sohbet etmeye çalışmadılar. Çoğu işin dalgasında ve çocuk gibi.

Bir tane geriz***lı kilolu eleman var, hani korku filmlerinde yumurta kapıya dayanınca herkesi satan meymenetsiz kilolu karakter vardır ya, bu aynı o. Dengesiz dengesiz konuşuyor canımı sıkıyor gevezenin teki. Bir de egoist. Fizik çöp ama yüzü gözü biraz toplamış burnu kavisli çenesi belirgin, herhalde egosunun sebebi o.

Hayatta en sevmediğim şey dengesizlik. Nerede ne konuşacağını bilmeyen, her gün ruh hali değişen ve onu karşısına yansıtan insanları hiç sevmem. Bana ne senin dandirik hayali lise “aşkına” açılamamandan, bana niye ters yapıyorsun?

Her neyse bir tane de ince uzun sırık var. Kemik torbası ama tek artısı özgüven. Adam o kadar çirkin ama o kadar üç harfli ki herkes buna yamanıyor. Sınıfta at koşturuyor. Kızlarla her türlü şeyi konuşuyor. Neden, çünkü egolu. O bende yok her şeyi oradan kaybediyorum işte.

2-3 kişi var en çok sevdiğim alçakgönüllü olanlardan ama onlar da biraz çocuk gibi. Oturup belki derdini konuşursun ama gezip tozamazsın. Onlarla okulda hoşbeş ediyoruz.

Kabus gibi bir eleman var bir de. Görgüsüz köylü tavırları var ama şehirde yaşıyor, ailesinin zengin olduğunu ima ediyor ama meçhul. Dilenci bozması bir şey. İnsanın bir şeyler istemekten yüzü yer olur değil mi, bununki olmuyor işte. Vermek yok ama hep istemek var, oh ne güzel iş. Mesela senden bir şey ister sen onu düzgün yapamazsın ya, sana ders vermeye falan kalkar atarlanır dellenir. Mesela bir keresinde kendisi bir yere gitmişti montunu bana bırakmıştı, ben montu bir yere sabitleyince de bana “senin şu huyuna bayılıyorum emanete sahip çıkmıyorsun, sana öğretmiş olayım, bir şey emanet alındığında direkt sahibine teslim edilir” demişti. Bir gün çok pis kavga edeceğiz ama tutuyorum kendimi. Ben bu elemanın “ ben harçlıklarımı biriktiriyorum bana para ver de yemek alayım.” dediğini gördüm.

Neredeyse hiç sıkıntı yaşamadığım bir çocuk var, görgülü terbiyeli aklı başında ama onunla da muhabbetimiz yok, dediğim gibi arkadaş dediğinle gezersin tozarsın ama bunlarla olmuyor o iş.

Son olarak en canımı sıkıp üzen arkadaş da bu anlatacağım: biz bununla okulun başından beri iyi geçiniyoruz. İlk başlarda fiziksel olarak biraz formsuzdu ve özgüvensizdi. Maske takıldığı dönemde yüzünü göstermeye utanıyordu. Terbiyesiz bir insan değil, sonradan görme değil, çok olgun, sakin. Kabuslu elemanın tam tersini düşünün. İlk başlarda sınıfta en sağlam diyebileceğimiz bir çocuk vardı, bu da onun en yakın arkadaşıydı. Zamanla o ikisinin arası açıldı ve biz yakınlaştık. Aynı yerde oturduk. Birlikte bir şeyler yapıyorduk, gayet iyi anlaşıyorduk. Ondan sonra sıralarımız ayrıldu ama yine sık sık benim yanıma geliyordu, sohbet muhabbet ediyorduk samimiydi art niyeti yoktu. Ardından araya uzun bir tatil girdi. Bu arada herkes formunu düzeltti spor, kilo verme vs. Çocuk bambaşka biri oldu. Bana karşı yine samimi gibi ama genel olarak daha asabi, egolu, kızlarla daha haşır neşirdi. Bu arada tatilden sonra en sağlam diyebileceğimiz çocuk ortadan kalktı. Benim eleman sınıfın abisi gibi tavırlara girdi, tabi fark ettirmiyor ama ben hissediyorum. O uzun sırık dediğim kişiyle iyice haşır neşir oldu, eskiden çıkışta benimle haberleşip birlikte gittiğimiz yolu o çocukla gitmeye başladı. Artık yüzüme bile adam akıllı bakmıyordu. Çıkışta haber vermek vs. yok. Çok yalnız kalırsa benimle yürüyordu. İnstagram’a filtreli cins cins foto atmaya başladı ki hiç öyle bir insan değildir. Artık bir kelam bile etmiyor benimle. Kırk yılda bir ayaküstü yanıma geliyor nasılsın diyor ve ben iyiyim diyince başını sallayıp gidiyor. Herhalde canı sıkıldığı için geliyordur. Bu çocukta fark ettiğim şey, yalnızlığa ve ilgisizliğe dayanamıyor. Asla ama asla yalnız durmuyor. Kendisine ilgi verecek hiç kimse olmadığında benim yanıma bile geliyor. (Bir üstte anlattığım iyi çocuk da bunun kuyruğu gibi, peşinden ayrılmıyor.) Oysa ben bütün gün yalnız oturuyorum, bazen “hiç mi akıl etmiyor yanıma gelmeyi, sıkılmış mıdır diye düşünmeyi. cidden ayıp ediyor” gibi şeyler düşünüyorum. İyice yakın zamana yaklaşırsak artık beni tersleyecek gibi davranıyor. Bakışlardan anlaşılıyor. Şaka yapınca hoşlanmamış gibi davranıyor vesaire. Kısa bir meseleymiş gibi anlattım ama bu cidden uzun bir mesele, aylardır yıllardır süregeliyor. Daha anlatmadığım en az 15-20 tane alındığım olay vardır. Böyle insanlara karşı ne yapmamı önerirsiniz, istediğiniz ger şeyi yazabilirsiniz, fikir olsun yeter.
Tüm sınıfı dış görünüşüne göre yargılayıp arkalarından dedikodu yapmanız doğru bir davranış değil.
Arkadaşınızın olmamasına şaşırmadım dedikodu yapmayın.
 
@Cawbe @flex2891 Başlığın üstünden biraz aman geçti ama son bir haftadır “kabus gibi” dediğim arkadaşla ciddi sorunlar yaşıyorum.

Geçen hafta saçma sapan bir sebepten hafif tartıştık. O kadar beyinsiz ki kendisinin Kur’an’ı ezbere bildiğini benim gibi boş beleş insan olmadığını belirtiyor :D Çok dengesiz ve her an yükselebilecek birisi olduğu için benim de tepemi attırıyor. İki dakika önce onun bana yaptığının aynısını ben ona yapınca birden ciddileşip aklınca beni azarlıyor.

Eskiden bir şey demezdim ama bana da bir şey oldu artık cevap vermeden duramıyorum. Kendisinden fiziksel olarak bariz daha güçlüyüm ama şu ana kadar hiç kimseye karşı bunu kullanmadım ve hep eyvallah çektim, o yüzdendir ki başkasının yanında süt dökmüş kediye dönen eleman benim yanımda aslan oluyor.

Çok Müslüman ama yılbaşında havaya ateş açıp hırsızlık yapmaktan hiç gocunmuyor hatta övüne övüne anlatıyor. “Ganka geçen ashabı kehf mağarasına gittim taş maş çaldım amıhahaf”. İlk günden beri bu arkadaşa soğuk yapıyorum ara ara tartışma yaşıyoruz ama öyle bir sülük ki peşimi bırakmıyor. Artistlik yapıyor iki dakika sonra “çak kanka nasılsın?” falan yapıyor.

En son da birisiyle itişip kakışırken bu beyefendiyi de yanlışlıkla sarstık hemen kaşları çattı. Ben de değiştim artık dayanamıyorum dedim ya, benim de birden tepem attı. Hani bana istediğini yapıyor veya diyor ben bir şey yapmıyorum ya, aklınca sinirini benden çıkardı ve beni itti. Basit bir olay gibi gelebilir ama çocuk o kadar itici ki beni bile sinirlendiriyor, normalde şu zamana kadar kimsenin annesine bile sövmedim. Neyse beni itince ben de bunu ittim. Tabi ki karşılık veremedi çünkü benimle baş edemeyeceğini biliyor. Başka birine yapsa onun içinden geçerlerdi ama ben de artık kendimi ezdirmemeye karar verdim, gerekirse gözümü karartıp kavga falan da ederim, kaç sene oldu uğraşıyorum, tak dedi artık. Böyle bir olaydan sonra bir daha yüzüme bakmaz sanıyorsunuz değil mi? Çocuk 20 saniye sonra yanıma geldi “hatlar karıştı kusura bakma benim sana değil Kerim’e çatmam lazımdı” dedi.

Ben bu arkadaşla nasıl baş edeceğim lütfen birisi fikir versin. Tek isteğim etrafımda dolaşmaması, hakkımda konuşmaması o kadar. Çocukla düzgünce konuş demezseniz sevinirim, gergin olduğum insanlarla konuşamıyorum.
 

Technopat Haberler

Geri
Yukarı