Gelecek kaygısıyla nasıl başa çıktınız?

Son zamanlarda yaşama amacımı sorgular oldum. Mesleki açıdan veya yapmayı keyif aldığım şeyleri düşündüğümde kendimi tam çözümleyemedim. Şunu seviyorum diyemiyorum hiçbir zaman çünkü her şey minik bir heves bulutu gibi. Patates kızartmasını çok seviyorsundur ama her gün ona maruz kaldığında tiksiniyorsun. Ki çoğu insanda tiksinme sınırı 3-5 ay ise bende 3-5 hafta gibi çabuk sıkılıyorum.

Bu yüzden ne mesleğime ne de gelecek hayallerime odaklanamıyorum. Mesela çok basit dükkan açayım diyorsun. Dükkan kirası, vergisi ve satış yapamamayı düşününce riski alamıyorsun. Çünkü gençsin, çünkü paran yok alacağın risk seni 0'dan -'ye götürebilir. Evet +'ya çıkarma ihtimali de var. Ama -'ye girdiğinde hayatın kaymış olacak.

Sizin bu gelecek kaygısı süreciniz nasıl geçti?
Daha geçmedim ne yazık ki :(
 
Bu mantikta uzun vadede hayatin mesleğin hiçbirşeyin olmayacak. Sen bu zorluklari aşmadiğin için senin çocuğunda senin yaşadiklarini yaşayacak. Sen bugün bu sorunu çözersen gelecekte çocuğuna veya kendine daha iyi şartlar sunacaksin.

Bu kafayla günü birlik yaşamayla, 20 yil sonra emekli olamamiş, para biriktirememiş çulsuz bir adam oluyorsun. Büyük ihtimal evlenemezsin, evlensende güzel bir hayatin olmaz. Sürekli sevmediğin işe git gel yaparsin, bakmak zorunda olduğun bir ailen olunca istifa da edemezsin.
Sağ olun hocam. Eleştirinin her türlüsüne açığım ama unuttuğunuz bir şey ve şeyler var.

1 büyük ihtimalle erkenden emekli olacağım çünkü 16 yaşından beri sigorta girişim var. 2 şu an cebimde 200k ₺'ye yakın para var. 3 mutlu bir ilişkim var ve ciddiye gidiyor. 4 ana iş olarak grafik tasarım ve barkod teknisyenliği yapıyorum ve işimden o kadar zevk alıyorum ki anlatamam, ayrıca ek iş olarak Türkiye ve Avrupa üzerinde faaliyet gösteren firmalara sosyal medya koçluğu yapıyorum. 5 çocuk yapmak gibi bir hevesim yok, her genital bölgesi olan çocuk yapacak diye bir kural yok belki iyi bakarım belki çok iyi bakarım ama kötü bakabileceğim ihtimali var olduğu süreç bir çocuğun hayatını riske atamam.

Ek olarak para biriktiremeden bu kadar biriktirebildim. Maaşım direkt harcamalarıma ve zevklerime gidiyor.
 
Sağ olun hocam. Eleştirinin her türlüsüne açığım ama unuttuğunuz bir şey ve şeyler var.

1 büyük ihtimalle erkenden emekli olacağım çünkü 16 yaşından beri sigorta girişim var. 2 şu an cebimde 200k ₺'ye yakın para var. 3 mutlu bir ilişkim var ve ciddiye gidiyor. 4 ana iş olarak grafik tasarım ve barkod teknisyenliği yapıyorum ve işimden o kadar zevk alıyorum ki anlatamam, ayrıca ek iş olarak Türkiye ve Avrupa üzerinde faaliyet gösteren firmalara sosyal medya koçluğu yapıyorum. 5 çocuk yapmak gibi bir hevesim yok, her genital bölgesi olan çocuk yapacak diye bir kural yok belki iyi bakarım belki çok iyi bakarım ama kötü bakabileceğim ihtimali var olduğu süreç bir çocuğun hayatını riske atamam.

Ek olarak para biriktiremeden bu kadar biriktirebildim. Maaşım direkt harcamalarıma ve zevklerime gidiyor.

İşiniz rast gitsin hocam. Siz hayatınızı düzene sokmuş, sevdiğiniz bir işi yapabiliyorsunuz ve bu işte ilerlemiş güzel paralar kazanabiliyorsunuz. Ek olarak bu kadar şeyi plansız ve programsız yapmanızın imkanı olduğunu düşünmüyorum. Zaten söylediğiniz felsefe ile çelişiyorsunuz. Yarın yokmuş gibi yaşamak deyip 2 iş birden yürütüyorsunuz.

Ve çocuk konusunda ki yorumlarınıza sizin adınıza çok sevindim. İnsanlar iyi veya kötü huylarıyla ailelerinin eseridir. Şu an toplum ne kadar yozlaşmış veya kötü görünüyorsa bunun ana sebebi ailedir.
 
Baktım bir şey yapamıyorum bende yapmamaya karar verdim şu an çok mutluyum.
 
İşiniz rast gitsin hocam. Siz hayatınızı düzene sokmuş, sevdiğiniz bir işi yapabiliyorsunuz ve bu işte ilerlemiş güzel paralar kazanabiliyorsunuz. Ek olarak bu kadar şeyi plansız ve programsız yapmanızın imkanı olduğunu düşünmüyorum. Zaten söylediğiniz felsefe ile çelişiyorsunuz. Yarın yokmuş gibi yaşamak deyip 2 iş birden yürütüyorsunuz.

Ve çocuk konusunda ki yorumlarınıza sizin adınıza çok sevindim. İnsanlar iyi veya kötü huylarıyla ailelerinin eseridir. Şu an toplum ne kadar yozlaşmış veya kötü görünüyorsa bunun ana sebebi ailedir.

Çelişiyorum biraz ama 2 Hexa Force var biri geleceğine yatırım yapan, gelişmeyi ve birden çok alanı öğrenmeyi hedeflemiş biri hayatı akışına salmış bir Hexa Force. Psikolojik sorunlarım nedeniyle kendimi ikiye böldüm çünkü bir yanım gelecek korkusu olmadan yaşamak istiyor diğer yanım yarın ölecekmiş gibi yaşamak istiyor.

50 50 kuralı çok önemli benim için her şeyi yarıya bölerim. Maaşımın yarısı birikime ve borçlara, yarısı eğlenceme ve lüks harcamama. Vaktimi işteyken ikiye bölüyorum yarısını ARGE'ye yarısını temel işlere ayırıyorum.

Temelinde bakarsan kafayı tırlatmama az kaldı ama böyle saçma kurallar ekleyerek ve gereksiz lüks harcamalar yaparak kendimi dizginliyorum.
 
Her şeyi denedim olmayınca olmuyormuş onu gördüm ve akışına bıraktım. 15-16 da zengin olurum zengin olmak da ne var kafasındaydım 18 oldu kaygı başladı 20 olduk baktık hiçbir şey olmuyor 23 oldum ve akışına bıraktım şu yaşta hala bir başarı bir meslek sahibi değilim ve umurumda da değil. Basitinden bir işe girip ucuz bodrum katı olur evimi tutar işime gider bilgisayarımı oynar vaktim ve param oldukca şehir şehir gezerim ötesi olmayacak çünkü. Futbolcu olmayı denedim, dövüş, fitnes, vücut mankenliği hiçbiri olmadı manevi değil maddi olarak bile ailem arkamda olmadığı için yapamadım. O yüzden en iyisi ucuz yoldan nasıl zevk alıyorsam bu hayattan ne keyif alıyorsam o şekil yaşayıp ölmek, lüks hayat hayallerini bir kenara atma vakti geldi.
 

Geri
Yukarı