Bir tanrı varsa bile; insanlarla elçi aracılığıyla temasa geçen, ilkel ritüellerle kendisine tapınmasını isteyen, dualite ile kötülükle savaşıp aynı zamanda tüm kötülüklerini yaradanı olup iyi olmamızı kendi irademize bırakacak ve bunu yaptığımızda bizi sonsuz acılara atacak, tutarsız, ego manyağı ve antropomorfik bir tanrı olmadığını düşünüyorum. Bence, bir tanrı (ya da insan üstü bir grup ne derseniz deyin) varsa bile ya bizim farkımızda değil ya da umurunda değiliz. Belki biz bir deney ürünü, hayvanat bahçesindeki ilkel hayvanlar, simülasyon ve hatta kobay vs bile olabiliriz. Tüm bu hipotezler, semavi dinlerin tanrılarından ve sisteminden % olarak daha mantıklı. Bu yüzden de bir tanrıya ya da dine inanmaya ihtiyacım yok. Dinler, insanlık tarihinden beri toplulukları kontrol etmek için (günümüz Türkiye'sinde görüldüğü üzere) uydurulan sistem. Kopenhag kriterlerinden sonra hiçbir dine ihtiyaç da yok artık. 20-30 sene sonra dinler belgesellere konu olup şimdiki paganlar gibi yok olacak.
(Bu yazı burada kalsın, ölsek de geleceği öngörmüş olabilirim
)