Hayattan eski zevki almıyorum

Merhaba. Öncelikle samimi olacağım o yüzden yargılayıcı veya alaycı tipler çıksın direkt. Foruma yeni girdim benim gibi olan insanları görmek ya da başka insanların dertlerini anlamak için. Sorun şu 13 yaşındayım ergenliğe yeni yeni giriyorum 4-5 yaşlarımdan beri fazlasıyla CS:GO oynamış birisiyim 3000 saatim var bir gün uyandığımda şaka gibi oyundan gram zevk almamaya başladım. Aradan 1-2 yıl geçti 7. sınıfım şu son 5-6 aydır hayatı çok sorguluyorum oynadığım hiçbir oyundan zevk almıyorum ülkenin hali yüzünden vs. değil eskiden bir yere giderdik misafirliğe giderdik çok heyecanlanırdım çok eğlenirdim acaba çocukluktan çıktığım için hayatın toz pembe algısından kurtulduğumdan gerçekleri görmeye başladığımdan kaynaklı mı yoksa ne bileyim mastürbasyon vs. yüzünden mi çünkü inanın anneme babama anlatıyorum coronadandır evladım deyip geçiştiriyorlar oyunlardan bir 20-30 gün uzak duracağım belki eski zevkimi tekrar alırım diye. Foruma 7/24 giren birisi değilim yine kontrol ederim. Her cevap benim için önemli iyi forumlar.
Normal dostum, oyundan zevk aldığın zaman sen oyunu bir ödül olarak görüyordun. Zevk almamaya başladığın zaman da sanki oyun seni istyiorda sen onu istemiyormuşsun gibi. Sana hayatı sevdirecek bir işin ya da bir kişi yok ki zevk alasın. Gün gelecek sana hayatı sevdirecek bir kişi de çıkacak karşına. Gün gelecek tüm hayatının geçirebileceğin bir işde çıkacak karşına. Sen anı yaşa sadece, sende kendin için çabala. Mesela müzik seviyorsan müzik aleti öğren, resim seviyorsan güzel çizim yapmayı, kitap okuyorsan felsefe mi roman mı ne sevdiği öğren. Zamanını boşa geçirme, bugün boşa geçirdiğin zamanı yarın iş yaparak ödeyeceksin eğer şimdiden boşa zaman geçirirsen. Gün gelecek öleceksin, ölmeden önce ne yapmak istiyorsan ertelemeden yap. İşte o zaman zevk alırsın hayattan.
 
Hocam ben anlattığınız hikayeden sadece o kadar dehşetin arasında muhteşeminde var olabileceğini anladım adamın değer yanılgıya düşmesi pek bir şey ifade etmedi benim için daha detaylı açıklar mısınız?
Oradaki kasıt o dehşetli virane olan bu musibetli hayatın bir sahibi olduğu. Sol yol bu kainatın sahibi yok diyenlerin yolu mânasını taşıyor. Ateizm bakış açısıyla yaşanmasının mümkün olmadığını ancak kendini kandırıp ölümü unutturmasıyla yola geldiğini anlatıyor. Dehşetin içinde mükemmelik varken, sen o mükemmellikten o dehşet varken faydalanamazsın. Bak şöyle düşün, bir restoranttasın ve yanında adamın biri silahını doğrultmuş;
"Sen hamburgerini ye, ben bi ara kafana sıkacağım." diyor. Sen bu dehşetli halde o hamburgeri rahat rahat yiyebilir misin? Yiyemezsin. Aynı şekilde öleceğimizi bile bile o ecel dediğimiz aslan kuyunun ağzında bizi beklerken, o kuyunun dibindeki kabre gireceğimizi bile bile "Ya yaratıcıyı ne düşünücem, ne gerek var? Ben hayatımda kendimi geliştirip mutlu olacağım" diyemezsin.
Yani demek istediğim aslında bütün hikaye "beşerin ölümü unutma hikayesidir".
Bunu anlatmamın sebebi neden yaratıcıyı araştırmamız gerektiğidir. Ölümün ardında ne olduğunu bilmeden nasıl yaşayabilirsin? Sana yan odada bir tane köpek var ve her an kapıyı kırabilir dersem sen o oda da nasıl rahatça hayatını sürdürebilirsin? Aynı şekilde öldükten sonra ne olacağını bilmeden bu hayat nasıl geçip gidecek? Hikayede şuan ki insanların ölümü unutup hiçbir şey yokmuş gibi hayattaki gayeleriyle mutlu olmaya çalışmaları. Bende diyorum ki, o kapının ardındaki köpek her türlü o kapıyı kıracak ve seni o kabre sokacak. Ölümü inkar edemeyiz. Madem ölüm var yaratıcıyı araştır ki o köpeğin aslını astarını öğren. Bu hayatını da mutlu yaşa. Yukarıda anlattığım bıçak mevzusunu hatırla. O bıçağın bir katilin değil, sana rahmet etmek isteyen bir doktorun elinde olduğunu anla.
Kırmızı Asa videolarını izle, sonra konuşalım. Olur mu? Çünkü sana getirdiğim argümanlar sana çok yabancı ve bakış açınla uyuşmuyor. Bu videoları izle, sonra dediklerim mantık çerçevene teker teker oturmaya başlayacak.
Anlattığım hikaye burada varmış;
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.
 
Son düzenleme:

Geri
Yukarı