Hepsiburada'dan alınmış sıfır klavyedeki izler

Siz bir ürünü beğenmediğinizde iade "hakkınız" olmasını istiyorsunuz, öyle değil mi? Şimdi diyelim 5000 liralık bir bilgisayar aldınız. Ürün geldi açılmamış kutu. İlk siz açtınız. Program kurdunuz, bir iki yazı yazdınız ve dediniz ki "ya bunun klavye tarzı hoşuma gitmedi iyi yazamıyorum" bir hafta sonra da iade etmek istediniz. Hakkınız ya sonuçta..

Şimdi firma dese ki "bunu iade alamayız çünkü bu ikinci el". Siz itiraz etmez misiniz? Ne ikinci eli kardeşim daha 5 gün önce aldım sıfır bu.. Şimdi size soralım; madem size göre bu ürün artık ikinci el, sizden niye iade alsınlar? Siz bilgisayarı kucağınıza aldınız, kirlettiniz, artık o ikinci el oldu, neden iade "hakkınız" olduğunu düşünüyorsunuz?

Bencillik işte bu. Siz iade ederken sıfır diyorsunuz, ama aynı ürün size gelirken ikinci el muamelesi yapıyorsunuz. Madem sırf kutusunu başkası açtı diye o ürün ikinci el oluyorsa, o zaman hiç kimsenin hiçbir şey iade etme hakkı olmamalı, bu da dürüstlük kısmı.

Size ikinci bir soru; şimdi o 5000 liralık bilgisayarı sırf klavyesini beğenmediniz diye iade ettiniz dedik ya, firma da hakkınız var deyip iade aldı. Ne olacak şimdi o ürün? Hadi kimseye göndermesinler artık, peki ne yapsınlar? Yakıp küllerini denize mı atsınlar?

Anlamadığınız şey, ürün ikinci el ise, siz iade ederken de ikinci eldi, sizden iadeyi kabul etmeselerdi o zaman.
? ? ? ? ? ? ?
 
Arkadaş site çalışanı yada iadelerden dili yanmış bir dükkan sahibi galiba. Sırf bu iki üç yorumu yazmak için yeni üye olmuş, göze batıyor.

İade gönderilen ürünler illa doğrudan yeni kullanıcıya satılacak diye bir şey yok. Bizim rahatsız olduğumuz konu bu zaten. Eminim bunun profesyonel çözümleri vardır. Tedarikçisi, yetkili servisi, ne bileyim üreticisi bu tarz durumları düşünerek belli bir prosedür içinde aksiyon alıyorlardır. "Ürün iade geldi, çöpe mi atsınlar?" gibi bir durum olmadığından %100 eminim.

Hadi milyarlık şeyleri sizin tabiriniz ile yakıp kül ediyorlar diyelim, bunun derdi sizi niye geriyor? Satışı yapan, iadeyi alan mağaza. Her şey hak - hukuk içerisinde işliyor. Son kullanıcının sıfır olarak satın aldığı ürünü sıfır ve sorunsuz olarak eline alması en büyük hakkıdır. Yukarıda arkadaşın bahsettiği gibi 2-3 günlük ürünler kullanıldı diye ikinci el muamele görüp değerleri düşüyor. İade ürün doğrudan başka kullanıcıya gönderilecekse outlet kafasıyla normalden ucuz fiyata satmaları gerekli.

Çoklu bileşen içeren sistemlerde doğrudan iade hakkı sunulmaz. Bu tarz durumlar iade / değişim koşullarında belirtilir. Arızalı / beğenilmeyen bir donanım var ise harici gönderilir, değiştirilir ya da onarılır. Konu laptop ise nasıl bir tavır sergilenir bunu bilmiyorum ama kesinlikle gerekli ciddi işlemlerden geçirilmeden doğrudan yeni kullanıcıya yollanamaz. Yukarıda belirttiğim gibi, tedarikçisi ya da üreticisi bu durumlar için gerekli aksiyonları alıyorlardır.

Siz istiyorsunuz ki Mehmet'in paketini açtığı, sağını solunu mıncıkladığı ürünü Ahmet sorun etmeden kullansın. Bu da herkesçe kabul edilsin. Buna alenen izin verilirse ortalığın hali ne olur düşünebiliyor musunuz? Esnettikçe esnetirler. Durumu boşuna dramatize etmenin bir anlamı yok. Arkadaşın tavırları ve baskıcı dili rahatsız edici olduğu için sürdürmek anlamsız...
 
Son düzenleme:
O zaman temiz malları satacaklar, ayıplı ürünleri de düşük fiyata bırakacaklar, kimse sıfır ürün fiyatına ayıplı mal kullanmak istemez. Bunu alıcının değil satıcının düşünmesi lazım.

Eğer sizin açtığınız ürün sırf siz onu açtınız diye "ayıplı" sayılıyorsa, sizden de iade alınmamalı. Çünkü ayıplı olarak geri gönderiyorsunuz. Zira açtınız.

Arkadaş site çalışanı yada iadelerden dili yanmış bir dükkan sahibi galiba. Sırf bu iki üç yorumu yazmak için yeni üye olmuş, göze batıyor.

İade gönderilen ürünler illa doğrudan yeni kullanıcıya satılacak diye bir şey yok. Bizim rahatsız olduğumuz konu bu zaten. Eminim bunun profesyonel çözümleri vardır. Tedarikçisi, yetkili servisi, ne bileyim üreticisi bu tarz durumları düşünerek belli bir prosedür içinde aksiyon alıyorlardır. "Ürün iade geldi, çöpe mi atsınlar?" gibi bir durum olmadığından %100 eminim.

Hadi milyarlık şeyleri sizin tabiriniz ile yakıp kül ediyorlar diyelim, bunun derdi sizi niye geriyor? Satışı yapan, iadeyi alan mağaza. Her şey hak - hukuk içerisinde işliyor. Son kullanıcının sıfır olarak satın aldığı ürünü sıfır ve sorunsuz olarak eline alması en büyük hakkıdır. Yukarıda arkadaşın bahsettiği gibi 2-3 günlük ürünler kullanıldı diye ikinci el muamele görüp değerleri düşüyor. İade ürün doğrudan başka kullanıcıya gönderilecekse outlet kafasıyla normalden ucuz fiyata satmaları gerekli.

5000 liralık çoklu bileşen içeren sistemlerde doğrudan iade hakkı sunulmaz. Bu tarz durumlar iade / değişim koşullarında belirtilir. Arızalı / beğenilmeyen bir donanım var ise harici gönderilir, değiştirilir ya da onarılır. Konu laptop ise nasıl bir tavır sergilenir bunu bilmiyorum ama kesinlikle gerekli ciddi işlemlerden geçirilmeden doğrudan yeni kullanıcıya yollanamaz. Yukarıda belirttiğim gibi, tedarikçisi ya da üreticisi bu durumlar için gerekli aksiyomları alıyorlardır.

Durumu boşuna dramatize etmenin bir anlamı yok. Bu konu uzatılmaya çok müsait bir konu. Arkadaşın tavırları ve baskıcı dili rahatsız edici olduğu için sürdürmek anlamsız.

Şaka mı bu? :) Söylediğim şeylere mantıklı bir cevap bulamayınca benim kim olduğum üzerinden mi yürümeye çalışıyorsunuz? Tabii ki yeni üye oldum çünkü tüketim toplumunun bu saçma çılgınlığı gün geçtikçe zıvanadan çıkıyor, haber sitelerinde bu saçma yorumları görünce kayıt oldum. Hepsiburada babamın oğlu değil, ki hiçbir ihtiyacımı ne oradan alırım ne de tavsiye ederim. Makul ve aklı başında olmak için orada çalışmak gerekmiyor. Hak herkes için haktır, sadece size değil.

Her şey hak-hukuk içerisinde yürüyor demişsiniz ancak bilmediğiniz bir konuda uydurduğunuzu görüyorum. Zira daha kendi hakkınızı bilmiyorsunuz. Örnek; 5000 liralık bir ürüne direkt iade hakkı verilmez demişsiniz. Neye göre dediniz bunu? İade hakkının parasal bir sınırı-limiti mi var sanıyorsunuz siz? Mesafeli satış sözleşmeleri yönetmeliğine göre değil 5000, isterseniz 50.000 liralık bir ürünü bile "beğenmedim" deyip geri gönderebilirsiniz. Bu uydurduğunuz birinci şeydi.

Uydurduğunuz ikinci şey ise, "tedarikçi bu ürünlere mutlaka gerekli aksiyonları alıyordur". Hem kendiniz "ne yapıldığını bilmiyorum" diyorsunuz, hem de "mutlaka aksiyon alıyorlardır" diyorsunuz. Ben söyleyeyim, almıyorlar. Çünkü hiçbir üreticinin böyle bir prosedürü yok, çünkü teknik olarak da öyle bir prosedür uygulanamaz. Zaten benim üye olup bu tuhaf bencilliğinizi dile getirmek isteyişimin sebebi de bu. Sizin keyfiniz için her şeyin uygulanabilir olduğunu zannetmeniz. Her şeyin sizin keyfinize uymasını beklemeniz. Sorun şu ki herkesin de ayrı bir keyfi var.

Ben bir ürünü beğenmezsem, iade ederim. Fakat bir yandan da şunu bilirim, ben iade edebiliyorsam, başkası da edebilir. Benim böyle bir hakkım varsa, diğer insanların da hakkı var, buna saygı duyarım. Bana gelen ürün "ikinci el" ise itiraz ederim, hakkımı ararım. Bozuksa, kırıksa, ayıplıysa kabul etmem, iade ederim. Ancak sırf kutusunu benden başkası açmış diye de o ürüne ikinci el muamelesi yapacak kadar bencilleşip saçmalamam.
 
Dikkatli bakmadım ama kargoda olmadıysa iade et yorumda belirt çak 1 puanı da. Sıfır ürün alıyorsun ona göre para veriyorsun.
 
Örnek; 5000 liralık bir ürüne direkt iade hakkı verilmez demişsiniz. Neye göre dediniz bunu? İade hakkının parasal bir sınırı-limiti mi var sanıyorsunuz siz? Mesafeli satış sözleşmeleri yönetmeliğine göre değil 5000, isterseniz 50.000 liralık bir ürünü bile "beğenmedim" deyip geri gönderebilirsiniz. Bu uydurduğunuz birinci şeydi.
Uydurduğum bir şey yok. Ürünün ne olduğuna bağlı olarak içerisinde birden fazla bileşen barındıran hazır bir bilgisayar sistemi için söyledim onu. Bunun iadesini komple almıyorlar. Yoksa 20 bin TL'lik ürünün bile iade edilebileceğini biliyorum. Mevzuatta bu durum harici olarak belirtiliyor mu incelemek lazım. İade edilemiyor deme sebeplerimden bir kaç örnek: İtopya'nın ve Teknobiyotik'in iade şartları.

1566084230291.png

1566083978796.png


Uydurduğunuz ikinci şey ise, "tedarikçi bu ürünlere mutlaka gerekli aksiyonları alıyordur". Hem kendiniz "ne yapıldığını bilmiyorum" diyorsunuz, hem de "mutlaka aksiyon alıyorlardır" diyorsunuz. Ben söyleyeyim, almıyorlar. Çünkü hiçbir üreticinin böyle bir prosedürü yok, çünkü teknik olarak da öyle bir prosedür uygulanamaz.
Bunu da uydurmadım. Milyar dolarlık firmalar iş yapıyor. Mantık ve profesyonellik çerçevesinde düşündüm. Bu işler senin iddia ettiğin kadar sallamasyon olsaydı emin ol bunun yankısını çok duyardık, hele ki insanlar "sıfır ürün" konusunda bu kadar hassasken. Varsayımsal konuşmamdan rahatsız olup sen de varsayımsal şeyler yazmışsın. "Ben söyleyeyim, almıyorlar. Çünkü hiçbir üreticinin böyle bir prosedürü yok, çünkü teknik olarak da öyle bir prosedür uygulanamaz." Sadece komik.

Tamam en müthiş, en bilgili kişi sensin yine de biz bildiğimiz gibi yapacağız. Kutusu açık ürünleri kabul edip potansiyel soru işaretleri ile boğuşmak istemiyoruz. Sonuçta bize geldiğinde gerçekten sadece kutusu mu açıktı bilinemez. Hele günümüz Türkiye'sinde her taraf şarj kurnazı esnaf kaynarken ben hiç güvenemem. Sen ve senin gibi düşünenler bu durum içerisinde kaldıklarında problem etmeyebilirler, bizim için sorun olmaz. Ama sen inatla burada haykırmaya devam edebilirsin. Haydi iyi akşamlar. 😉
 
Uydurduğum bir şey yok. Ürünün ne olduğuna bağlı olarak içerisinde birden fazla bileşen barındıran hazır bir bilgisayar sistemi için söyledim onu. Bunun iadesini komple almıyorlar. Yoksa 20 bin TL'lik ürünün bile iade edilebileceğini biliyorum. Mevzuatta bu durum harici olarak belirtiliyor mu incelemek lazım. İade edilemiyor deme sebeplerimden bir kaç örnek: İtopya'nın ve Teknobiyotik'in iade şartları.

Eki Görüntüle 428598
Eki Görüntüle 428597


Bunu da uydurmadım. Milyar dolarlık firmalar iş yapıyor. Mantık ve profesyonellik çerçevesinde düşündüm. Bu işler senin iddia ettiğin kadar sallamasyon olsaydı emin ol bunun yankısını çok duyardık, hele ki insanlar "sıfır ürün" konusunda bu kadar hassasken. Varsayımsal konuşmamdan rahatsız olup sen de varsayımsal şeyler yazmışsın. "Ben söyleyeyim, almıyorlar. Çünkü hiçbir üreticinin böyle bir prosedürü yok, çünkü teknik olarak da öyle bir prosedür uygulanamaz." Sadece komik.

Tamam en müthiş, en bilgili kişi sensin yine de biz bildiğimiz gibi yapacağız. Kutusu açık ürünleri kabul edip potansiyel soru işaretleri ile boğuşmak istemiyoruz. Sonuçta bize geldiğinde gerçekten sadece kutusu mu açılıp hemen iade edildi bilinemez. Hele günümüz Türkiye'sinde her taraf şarj kurnazı esnaf kaynarken ben hiç güvenemem. Sen ve senin gibi düşünenler bu durum içerisinde kaldıklarında problem etmeyebilirler, bizim için sorun olmaz. Ama sen inatla burada haykırmaya devam edebilirsin. Haydi iyi akşamlar. 😉


Kardeşim ben size kanunu söylüyorum, siz bana itopyanin bilmem nerenin şartlarını yazıyorsunuz :) Bakış acılarımız arasındaki fark buradan anlaşılıyor sanırım. İsteyen istediği şartı yazsın, "birden fazla bileşen içeren ürün" diye bir ayrım yoktur, uydurmaya devam ediyorsunuz. Ürün üründür, birden fazla bileşen içersin içermesin, sizin talebinizle yapılmış özel bir üretim olmadığı müddetçe iade hakkınız var.

Siz varsayımsal konuştunuz, ben ise tüm o markaların çalışanlarını tanıyan biri olarak konuştum. Mantık çerçevesinde zannettiğiniz şey sizin keyfi düşünceleriniz. Üreticilerin bu konuda hiçbir aksiyonu yok, zaten olması da teknik olarak mümkün değil. Eğer bu standartlaşırsa, bugün 3000 liraya aldığınız bilgisayar otomatikman 4000 liraya çıkmak zorunda olur. Doğru "mantıksal" yaklaşım budur.

Siz bu saçma algılarınız yüzünden kaç tane uluslararası firmanın Türkiye'de farklı kural uyguladığını ve kaç tanesinin Türkiye'den tamamıyla çekildiğini biliyor musunuz? Geçtiğimiz 2 yıl içerisinde hangi markalar Türkiye ofisini kapattı ve ekiplerini tamamen tasfiye etti haberiniz var mı?

Dell, HP, Intel, Canon, OKI, Acer.. ve daha niceleri geçen yıl Türkiye ofislerini kapatıp ekiplerini tasfiye etti. Siz hala kendi kendinize uydurduğunuz şeyleri, bencilliklerinizi, saçmalıklarınızı "mantıksal, profesyonel" zannedin. Bakın gayet doğrulanabilir bir şey söyledim. Bu saydığım markalar bilişimin belkemiği olan dünya markaları ve bunların Türkiye ofislerini kapattığını söylüyorum. Aksi iddianız varsa önce bunu açıklayın uydurmaya devam etmek yerine.
 
Son düzenleme:
Eğer sizin açtığınız ürün sırf siz onu açtınız diye "ayıplı" sayılıyorsa, sizden de iade alınmamalı. Çünkü ayıplı olarak geri gönderiyorsunuz. Zira açtınız.
Mesela açıldığı için değil, anlamak istemiyor musunuz, yoksa sırf muhalefet olsun diye mi itiraz ediyorsunuz anlamadım. Aşağıda gayet aynı fikirleri belirtmişsiniz. Mesele kutusu veya kabı değil, direkt kozmetiği hasarlı, bu ürünün sıfır tertemiz bir mal gibi aynı fiyata satılması sizce doğru mu?
 
Uyarı! Bu konu 5 yıl önce açıldı.
Muhtemelen daha fazla tartışma gerekli değildir ki bu durumda yeni bir konu başlatmayı öneririz. Eğer yine de cevabınızın gerekli olduğunu düşünüyorsanız buna rağmen cevap verebilirsiniz.

Geri
Yukarı