İstanbul Sözleşmesi Nedir?

@sfasdasg Kağıt üstünde her ne kadar öyle olsa da işleyiş çok farklı. Yakınımdan örnek vereyim. Babamın kardeşi dört sene önce eşi ile evlerini ayırdı, tabii ardından boşanma davasıyla devam etti bu. Çocuk yok ama kadın nafaka talep etti, altınları falan zaten aldı. Amcamın senelerce it gibi çalışıp da satın aldığı arabaya kadının hiç bir katkısı olmadığı halde yarıya bölündü. Bu konularda sürekli orta noktada dururum. Mesajlarıma ve bloglarıma (yorumlarıma) da göz atabilirsiniz. Bu durumu suistimal eden çok kadın var. Biz bu durum nedeniyle hayatına kıyılan ya da fiziksel ve psikolojik olarak iki çeşitte şiddet gören kadınları göz ardı edemeyiz. Öyle bir şey yaparsak zaten suçlulardan bir tanesi de biz oluruz. Ama az da olsa mağdur edilen erkekleri hayata küstürmemeliyiz. Adaleti elbette %100 sağlayamayız. Benim de bu konudaki görüşüm şu ki: Kadınlara bu kadar çok ayrım yapılması yerine (farklı bir algı oluşturuluyor bu sefer) suçlulara verilen cezalar daha üst düzeylere taşınmalı. Hem cinayet işleyip hem de içeride beslememeliyiz. Öldürmemeliyiz de. Çünkü yaptığı yanına kar kalacak. Suçunu hiçbir zaman çekmeyecek. Çok ağır cezalar ve işkenceler olması taraftarıyım.
 
Evlenene kadar verme sadece sona erme hallerinden bir tanesi. Yoksulluk nafakası 3bin 5bin lira gibi hayal ettiğiniz tutarlarda değil emin olun. Ayrıca kadının bir iş bulup kendi kendine yettiğinin ispatlanması halinde de nafaka sona erer.
Kardeşim sorun da o. Evlenmeyi düşünmeyen kadının biri buluyor kendisine garibanın birini her ay 1000 lira para almak için adamla 1 sene evli kalıyor ondan sonra her ay 1000 lira yattığı yerden para alıyor.
 
Ben de müslümanım. Öncelikle bunu belirterek başlayayım sonra İslam düşmanı olmayayım.
1- Türkiye İslami ilkelere dayalı yönetilmiyor (Basit bir iftirayla bile birilerinin ayağının kaydırılabildiği yozlaşmış bir ülkede şeri hükümler uygulanamaz)
2- İslamda nafaka sürekli verilmez

Kadını çalıştırmayan bir sistem nafaka vermeyip kadını idam mı eder?
 
Bu memleketteki delikanlı yiğitlerin hakkını çok yiyorsunuz hem de çok.
Kadınların hakları daha çok yeniyor bu konuda. Kusura bakmayın, sırf erkek olduğum için kendi cinsiyetimde doğmuşları savunamam. Bu delikanlı yiğitlerin hakkı yendiği gibi öldüreni, söveni, seks kölesi gibi çalıştıranı da çok.
 
Kardeşim sorun da o. Evlenmeyi düşünmeyen kadının biri buluyor kendisine garibanın birini her ay 1000 lira para almak için adamla 1 sene evli kalıyor ondan sonra her ay 1000 lira yattığı yerden para alıyor.
Elbette ki öyle kişiler vardır şüphem yok. Ama genel menfaat düşünülür her zaman, ben de karşıyım ömür boyu ödenmesine ancak gerçekten ihtiyaç sahibi olan kişilere çok şahit oldum. Hassas bir konu umarım daha güzel bir şekilde revize edilir.
 
@sfasdasg Kağıt üstünde her ne kadar öyle olsa da işleyiş çok farklı. Yakınımdan örnek vereyim. Babamın kardeşi dört sene önce eşi ile evlerini ayırdı, tabii ardından boşanma davasıyla devam etti bu. Çocuk yok ama kadın nafaka talep etti, altınları falan zaten aldı. Amcamın senelerce it gibi çalışıp da satın aldığı arabaya kadının hiç bir katkısı olmadığı halde yarıya bölündü. Bu konularda sürekli orta noktada dururum. Mesajlarıma ve bloglarıma (yorumlarıma) da göz atabilirsiniz. Bu durumu suistimal eden çok kadın var. Biz bu durum nedeniyle hayatına kıyılan ya da fiziksel ve psikolojik olarak iki çeşitte şiddet gören kadınları göz ardı edemeyiz. Öyle bir şey yaparsak zaten suçlulardan bir tanesi de biz oluruz. Ama az da olsa mağdur edilen erkekleri hayata küstürmemeliyiz. Adaleti elbette %100 sağlayamayız. Benim de bu konudaki görüşüm şu ki: Kadınlara bu kadar çok ayrım yapılması yerine (farklı bir algı oluşturuluyor bu sefer) suçlulara verilen cezalar daha üst düzeylere taşınmalı. Hem cinayet işleyip hem de içeride beslememeliyiz. Öldürmemeliyiz de. Çünkü yaptığı yanına kar kalacak. Suçunu hiçbir zaman çekmeyecek. Çok ağır cezalar ve işkenceler olması taraftarıyım.
Hukuk fakültesi öğrencisiyim. Emin olun okulda öğrendiğimiz teorik bilgiler pratiğe yansıyor olsaydı çok güzel olurdu ancak malesef ki işler çok karışık bu dönemde.
 
Kadınların hakları daha çok yeniyor bu konuda. Kusura bakmayın, sırf erkek olduğum için kendi cinsiyetimde doğmuşları savunamam. Bu delikanlı yiğitlerin hakkı yendiği gibi öldüreni, söveni, seks kölesi gibi çalıştıranı da çok.
O kısmı delikanlı yiğitlerden sayıyorsunuz, işte yanılıyorsunuz. Delikanlı dediğin eşine de sahip çıkar yolda tacize uğrayan kadına da çocuğa da kendi çocuğuna da delikanlılık tespih sallayıp racon kesmek değildir öldürmek vurmak kırmak değildir.
 
islam'a göre evlilik sona erdikten sonra kadının evlenmek için mecburen beklediği süre var o süreye iddet süresi diyoruz. O iddet süresi içerisinde kadın nafaka alır. İddet süresi bittikten sonra ise erkeğin nafaka verme mecburiyeti kalkar. İddet süresi ortalama 3 aydır.

Medeni kanuna göre ise bu süre 300 gündür. Sebebi ise ola ki kadın eski eşinden hamile kalıp da yeni erkek ile evlendiği takdir de oluşacak olan soybağının karışmasını önlemektir.
 
Ben 3.000 TL kazanan bir insandan 1.500 TL'nin alınamayacağını söylüyorum efendim. Kendine bakamayacak kadar az bir ücret karşılığında çalışan bir erkeğin eski eşine bakması zaten kabul edilemez.
İşte kanun ona bakmıyor. Kadının ihtiyacı kadarına bakıyor :')
 

Yeni konular

Geri
Yukarı